25-03-2016, 14:06
Ancak fikirlerimi de açıklıkla belirtmek isterim.
[size=large][font=Verdana]İlgili yazıda satrancın oynanarak para kazanılacak bir meslek olduğu belirtilmektedir. Bunu doğru bulmadığımı belirtmeliyim.
Satranç hayatınıza; bir sporcu, antrenör, hakem, yönetici olarak başlayabilirsiniz.[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Bunların hepsi de zaten var. Bir kadın öncülüğünde kurulan spor kulüplerimizin sayısı hiç de az değildir.[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Sporculuk da son derece kolay olabilir. Ancak ustalaşmanın bir bedeli vardır. Bu ustalık süreç içinde gelişir.
[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Hakemlik de öyledir. Sadece eğitimi yetmez bence. Oyunculuktan gelme bir süreç hakemliğin alt yapısını doğal olarak güçlendirir.[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]…[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Antrenörlüğe gelince…[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Ancak ve ancak yıllar içinde oluşan bir bilgi ve deneyim süreci, emek olarak ödenmiş bir bedeli ve hak edilen teslim edilmesi gereken bir değeri vardır.[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Bunu inkar edemeyiz!
[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]İlgili gazete haberinde kast edilen antrenörlüğün her ne kadar “1. Kademe yardımcı antrenörlük” olduğunu bilsek de yine de bu kademedeki antrenörlüğün de ancak ve ancak gerekli alt yapı bilgi ve deneyimi süreci sonrasında yapılması en uygunudur.
Bunun dışında alt yapısız, deneyimsiz sadece bir belgeyle yapılan antrenörlüğü kabul edebilir miyiz? Sistem zamanla bu yetersizlikleri kendi içinde elemeyecek midir?
[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Toplumda kadının yerinin satrancın dışında olduğunu kimse söyleyemez!
Ancak her işin yapılırken o işin özüne ve özelliklerine uygun, gerekli bilgi ve deneyime sahip kişilerce yapılması en uygunudur.
İlgili röportajda yer alan ifadelerin(yayınlandığı şekliyle) kastını aşan ifadeler olduğunu belirtmek isterim.[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]İlgili yazıda satrancın oynanarak para kazanılacak bir meslek olduğu belirtilmektedir. Bunu doğru bulmadığımı belirtmeliyim.
Satranç hayatınıza; bir sporcu, antrenör, hakem, yönetici olarak başlayabilirsiniz.[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Bunların hepsi de zaten var. Bir kadın öncülüğünde kurulan spor kulüplerimizin sayısı hiç de az değildir.[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Sporculuk da son derece kolay olabilir. Ancak ustalaşmanın bir bedeli vardır. Bu ustalık süreç içinde gelişir.
[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Hakemlik de öyledir. Sadece eğitimi yetmez bence. Oyunculuktan gelme bir süreç hakemliğin alt yapısını doğal olarak güçlendirir.[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]…[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Antrenörlüğe gelince…[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Ancak ve ancak yıllar içinde oluşan bir bilgi ve deneyim süreci, emek olarak ödenmiş bir bedeli ve hak edilen teslim edilmesi gereken bir değeri vardır.[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Bunu inkar edemeyiz!
[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]İlgili gazete haberinde kast edilen antrenörlüğün her ne kadar “1. Kademe yardımcı antrenörlük” olduğunu bilsek de yine de bu kademedeki antrenörlüğün de ancak ve ancak gerekli alt yapı bilgi ve deneyimi süreci sonrasında yapılması en uygunudur.
Bunun dışında alt yapısız, deneyimsiz sadece bir belgeyle yapılan antrenörlüğü kabul edebilir miyiz? Sistem zamanla bu yetersizlikleri kendi içinde elemeyecek midir?
[/font][/size]
[size=large][font=Verdana]Toplumda kadının yerinin satrancın dışında olduğunu kimse söyleyemez!
Ancak her işin yapılırken o işin özüne ve özelliklerine uygun, gerekli bilgi ve deneyime sahip kişilerce yapılması en uygunudur.
İlgili röportajda yer alan ifadelerin(yayınlandığı şekliyle) kastını aşan ifadeler olduğunu belirtmek isterim.[/font][/size]
- MATRANÇ -