17-08-2016, 23:56
3 tane konu birbirine girince haliyle çok da bir sonuç çıkmayacak.
1. Telefon Kuralı.
2. Bu kuralın doğruluğu, yanlışlığı, uygulanması.
3. Aday Hakem olduğunu söyleyen oyuncunun davranışı ve uygulamaya olan isyanı.
Bu konular bence ayrı bir tartışma konusudur. Ama burada bir arada tartışılınca kim neyi ne için söyledi birbirine giriyor. Ve ben bunları defalarca okumuşum hissinden kurtulamıyorum.
Bu yazdığım maddeler hakkında kısaca yazmak isterim. (bence)
1. Telefon kuralı:
Biraz göstermelik bir kuraldır. İçler rahat olsun tarzında. Yoksa hileyi hurdayı kafasına koymuş biri için yöntem çok. Bir de sizce de garip değil mi satranç zaman bağlı bir oyun ve onlarca zaman kıstası var. 3+02 lik bir turnuvada cep telefonunu nasıl kullanabilirsiniz? Ama kural 90+30 içinde aynı 3+02 içinde.
2. Burada düşülen yanlış bence Profesyonellik ve amatörlük. Yani işi satranç olan profesyonellerin olduğu bir turnuvada elebetteki telefon getirme, getirirsen de ne halin varsa gör diye rahatlıkla söylenebilir. Ama İşten çıkıp biilmem kaç km yol gelip turnuvaya katılan birine de zamanımızda malesef telefonunu getirme demek abesle iştigal olur. Ve dediğim gibi aslen ben telefondan kopya çekecek insan sayısı 1 bilemedin iki ise bundan mağdur olacak insan sayısının daha fazla olduğuna inananlardanım. Ama iyi ama kötü bir kural konulmuş ve uygulancak olan da şimdilik budur. Tabiki tam öneleyici tedbirler alınabilir. Ama bu durumda turnuva yapabilir misiniz?
3. Bance tamen haksızdır. Teknik toplantı ve tur öncesi hakemler kesinlikle bu konuyu söylüyorlar. (Ersin Orak bey de bu durumu teyit ediyor zaten) Buna rağmen sen çantanda telefon ile sahadan çıkıyorsan 1. derece kusurlusun demektir. Hakemi uyarmalıydı deniyor. Uyardı ve salona dönüldü diyelim. Rakip de dediki telefonu ile dışarı çıktı. Ne yapacak hakem? Emin olmadığı bir konuda hakemliğin yanında şahitlik de mi yapacak? Sen kuralları bile bile dışarı çıkacaksın sonra yakalanınca vay avcı hakemler diye isyan edeceksin. Bu şark kurnazlığıdır başka bir şey değil.
1. Telefon Kuralı.
2. Bu kuralın doğruluğu, yanlışlığı, uygulanması.
3. Aday Hakem olduğunu söyleyen oyuncunun davranışı ve uygulamaya olan isyanı.
Bu konular bence ayrı bir tartışma konusudur. Ama burada bir arada tartışılınca kim neyi ne için söyledi birbirine giriyor. Ve ben bunları defalarca okumuşum hissinden kurtulamıyorum.
Bu yazdığım maddeler hakkında kısaca yazmak isterim. (bence)
1. Telefon kuralı:
Biraz göstermelik bir kuraldır. İçler rahat olsun tarzında. Yoksa hileyi hurdayı kafasına koymuş biri için yöntem çok. Bir de sizce de garip değil mi satranç zaman bağlı bir oyun ve onlarca zaman kıstası var. 3+02 lik bir turnuvada cep telefonunu nasıl kullanabilirsiniz? Ama kural 90+30 içinde aynı 3+02 içinde.
2. Burada düşülen yanlış bence Profesyonellik ve amatörlük. Yani işi satranç olan profesyonellerin olduğu bir turnuvada elebetteki telefon getirme, getirirsen de ne halin varsa gör diye rahatlıkla söylenebilir. Ama İşten çıkıp biilmem kaç km yol gelip turnuvaya katılan birine de zamanımızda malesef telefonunu getirme demek abesle iştigal olur. Ve dediğim gibi aslen ben telefondan kopya çekecek insan sayısı 1 bilemedin iki ise bundan mağdur olacak insan sayısının daha fazla olduğuna inananlardanım. Ama iyi ama kötü bir kural konulmuş ve uygulancak olan da şimdilik budur. Tabiki tam öneleyici tedbirler alınabilir. Ama bu durumda turnuva yapabilir misiniz?
3. Bance tamen haksızdır. Teknik toplantı ve tur öncesi hakemler kesinlikle bu konuyu söylüyorlar. (Ersin Orak bey de bu durumu teyit ediyor zaten) Buna rağmen sen çantanda telefon ile sahadan çıkıyorsan 1. derece kusurlusun demektir. Hakemi uyarmalıydı deniyor. Uyardı ve salona dönüldü diyelim. Rakip de dediki telefonu ile dışarı çıktı. Ne yapacak hakem? Emin olmadığı bir konuda hakemliğin yanında şahitlik de mi yapacak? Sen kuralları bile bile dışarı çıkacaksın sonra yakalanınca vay avcı hakemler diye isyan edeceksin. Bu şark kurnazlığıdır başka bir şey değil.