26-08-2016, 22:28
Telefonun çalması aynı şey değildir.Telefonun çalması halinde oyun bitmiştir.Çünkü bu konuda kural kesin hükmen yenilgi vermektedir.Ayrıca telefonun çalmasının rakibi rahatsız eden bir özelliği vardır!
Telefonun çanta içinde bulunması konusunda ise FİDE kuralı esneklik tanımaktadır.((Hakem izin verirse telefon salona gelebilir,ancak ancak açık olmayacak,çantanın içinde bulunacak ve kimse telefonun var olduğunu görmeyecek!))Şu halde içinde telefon bulunan çanta sahibi tarafından bir masadan alınıp bir başka masaya götürüldüğü takdirde benim gittiğim ülkelerde ilgili sporcuya ceza vermiyorlar!Tabii siz isterseniz bizim hakemler "telefonları salona getirmeyin bahçede çimenlerin üzerine bırakın!Tur bitince alıp eve gidersiniz"diyebilir!!Böyle katı bir yaklaşım da yönergeye eklenebilir.Ama FİDE bu yaklaşımı zorunlu duruma getirmemiştir!
Bizim tartıştığımız örnek nisbeten daha çetrefillidir!Sporcu çantayı alıp dışarı çıkmıştır.Çanta ile dışarı çıkmanın suç olduğu yönergede yazılmış veya Teknik toplantıda hatırlatılmış ise örneğimizdeki hükmen yenilgi kararı doğrudur!Biz tarafsız düşünüyoruz.Telaşlanmıyoruz!Amacımız hakemlerimizin katı karar verdiğini kanıtlamak değildir.Ancak bu anlatılan örnekde bir katılaşma olduğunu hissediyoruz!Çünkü Hatay'lı arkadaşımız turun başında çantasında telefon olduğunu hakeme bildirmiştir.Daha o anda hakem "çanta salonda kalacak ve tur bitene kadar açılmayacak"diyebilirdi.Bu uyarıyı yapmamıştır!Yerli sporcunun tuzağa düşmesini beklemiştir.O da büyük ihmal göstermiş ve tuzağa düşmüştür.Sporcumuzun kusuru hakemlerimizi henüz tanımamış olmasıdır.Sporcumuz kendi dürüstlüğüne ve iyiniyetine fazlası ile güvendiğinden,başka deyişle kendinden emin olduğundan hükmen yenilmeyi aklından geçirmemiştir!Çantayı alıp yürüdüğü anda hakemin de peşinde olduğunu gördüğünden baskına uğrayabileceğini düşünmeliydi!
Kuralları turun başında ve her fırsatta hatırlatmak hakemin iyiniyetini gösterir.Kuralı esnetmek anlamına gelmez!Bu olayda çok açık ve herkesin anlayabileceği bir Türkçe ile "hükmen yenilgi nedeninin içinde telefon bulunan çanta ile kantine gitmek" olduğu sözlü ve yazılı olarak bildirilmelidir.Tırnak içindeki ifade mutlaka hem ceza verilen sporcu hem de diğer ilgililer tarafından kullanılmalıdır!Gelecekde bu gibi tartışmaları en aza indirmenin yolu öncelikle Türkçeyi anlaşılır bir şekilde kullanmaktır!Sayfalarca yazmadan sonuca gitmenin yolu -anlaşılır- olmaktır!Verilen cezanın nedeni çantanın kantine götürülmesi ve kantinde cüzdanı çıkarmak amacıyla çantanın açılmış olmasıdır.Verilen ceza sporcunun telefonu kullanması ile ilgili değildir!Gördüğünüz gibi ben olayı anlaşılır bir şekilde anlatıyorum!Aşkın bey ise devamlı "kural doğru uygulanmıştır"diyor.Oysa hükmen yenilgi nedeni, eğer benim tırnak içinde gösterdiğim neden değilse burada öğretici olmak için anlaşılır bir şekilde yazılmalıdır!
Telefonun çanta içinde bulunması konusunda ise FİDE kuralı esneklik tanımaktadır.((Hakem izin verirse telefon salona gelebilir,ancak ancak açık olmayacak,çantanın içinde bulunacak ve kimse telefonun var olduğunu görmeyecek!))Şu halde içinde telefon bulunan çanta sahibi tarafından bir masadan alınıp bir başka masaya götürüldüğü takdirde benim gittiğim ülkelerde ilgili sporcuya ceza vermiyorlar!Tabii siz isterseniz bizim hakemler "telefonları salona getirmeyin bahçede çimenlerin üzerine bırakın!Tur bitince alıp eve gidersiniz"diyebilir!!Böyle katı bir yaklaşım da yönergeye eklenebilir.Ama FİDE bu yaklaşımı zorunlu duruma getirmemiştir!
Bizim tartıştığımız örnek nisbeten daha çetrefillidir!Sporcu çantayı alıp dışarı çıkmıştır.Çanta ile dışarı çıkmanın suç olduğu yönergede yazılmış veya Teknik toplantıda hatırlatılmış ise örneğimizdeki hükmen yenilgi kararı doğrudur!Biz tarafsız düşünüyoruz.Telaşlanmıyoruz!Amacımız hakemlerimizin katı karar verdiğini kanıtlamak değildir.Ancak bu anlatılan örnekde bir katılaşma olduğunu hissediyoruz!Çünkü Hatay'lı arkadaşımız turun başında çantasında telefon olduğunu hakeme bildirmiştir.Daha o anda hakem "çanta salonda kalacak ve tur bitene kadar açılmayacak"diyebilirdi.Bu uyarıyı yapmamıştır!Yerli sporcunun tuzağa düşmesini beklemiştir.O da büyük ihmal göstermiş ve tuzağa düşmüştür.Sporcumuzun kusuru hakemlerimizi henüz tanımamış olmasıdır.Sporcumuz kendi dürüstlüğüne ve iyiniyetine fazlası ile güvendiğinden,başka deyişle kendinden emin olduğundan hükmen yenilmeyi aklından geçirmemiştir!Çantayı alıp yürüdüğü anda hakemin de peşinde olduğunu gördüğünden baskına uğrayabileceğini düşünmeliydi!
Kuralları turun başında ve her fırsatta hatırlatmak hakemin iyiniyetini gösterir.Kuralı esnetmek anlamına gelmez!Bu olayda çok açık ve herkesin anlayabileceği bir Türkçe ile "hükmen yenilgi nedeninin içinde telefon bulunan çanta ile kantine gitmek" olduğu sözlü ve yazılı olarak bildirilmelidir.Tırnak içindeki ifade mutlaka hem ceza verilen sporcu hem de diğer ilgililer tarafından kullanılmalıdır!Gelecekde bu gibi tartışmaları en aza indirmenin yolu öncelikle Türkçeyi anlaşılır bir şekilde kullanmaktır!Sayfalarca yazmadan sonuca gitmenin yolu -anlaşılır- olmaktır!Verilen cezanın nedeni çantanın kantine götürülmesi ve kantinde cüzdanı çıkarmak amacıyla çantanın açılmış olmasıdır.Verilen ceza sporcunun telefonu kullanması ile ilgili değildir!Gördüğünüz gibi ben olayı anlaşılır bir şekilde anlatıyorum!Aşkın bey ise devamlı "kural doğru uygulanmıştır"diyor.Oysa hükmen yenilgi nedeni, eğer benim tırnak içinde gösterdiğim neden değilse burada öğretici olmak için anlaşılır bir şekilde yazılmalıdır!
Ateş Ülker