28-05-2017, 10:56
Katıldığım turnuvalarda birçok oyunda 10-12 yaşındaki satranççılara yenildim.
Bu yenilgilerimden gurur duydum. Her seferinde gülümseyerek ve memnuniyetle rakibimin elini sıkarak yenilgimi kabul ettim. UKD si benden düşük olan bu genç oyuncuların beni yenmeleri gelecek için ümidin hiç eksilmeyeceği duygusunu uyandırır bende.
Bu arada, 1600 küsur UKD ye sahip olmama rağmen UKD si 2000 civarında olan birkaç oyuncuyu yendiğimi de itiraf edeyim !
Geçmişden günümüze bağlantı :
Kocaeli’deki bir turnuvada tahminen 10-11 yaşındaki rakibimle karşı karşıyayız. Oyunsonunda ters renkli fillere kaldık. Sahada sadece ters renkli iki fil ve eşit sayıda piyonlar var. Rakibim aralıklarla 3 defa beraberlik teklif etti. Üçünde de duruma baktım. Evet, pratik olarak beraberlik gözüküyordu. Benim için galibiyet ihtimali %1 den daha azdı. Yenmem halinde ise bana hiçbir getirisi yoktu. Buna rağmen rakibimin beraberlik tekliflerini kabul etmedim.
Beraberlik teklifini her defasında geri çevirdiğimde rakibimin şaşkınlığını görebiliyordum ve onu haklı buluyordum. Reddetme gerekçem, oyunu sonuna kadar, mutlak teorik beraberliğe kadar devam ettirmekti.
Devam eden hamlelerde öyle bir an geldi ki, rakibim hiç ummadığım, beklemediğim bir hata yaptı. Ve oyunu istemeyerek de olsa ben kazandım. Bu oyunun rakibim için iyi bir tecrübe olduğunu sanıyorum.
Gelmek istediğim nokta nedir ?
Oyuncuların bedensel, ruhsal, bilişsel güç ve zayıflık farklarının olduğu bir ortamda (fark olduğuna inanıyorum) ve müthiş bir hamle zenginliği olan satranç sporunda anlaşmalı beraberlik doğru değildir. Aksi durum satranca saygıyı azaltır.
Oyuncular birkaç hamle sonra şunu mu demek istiyorlar ? : “Biz birbirimizi tarttık, eşit güçte olduğumuzu fark ettik ve yapacağımız ilave hamlelerle kazanç hamlesini bulamayacağımızı anladık. Bundan dolayı anlaşarak berabere yapıyoruz.”
6’şar ve 10’ar hamle sonunda oyuncular böyle diyorlarsa büyük birer yalancıdırlar.
Satranç sporcusuna yalancılık yakışmaz.
Teorik beraberlikler haricinde yapılan anlaşmalı beraberlikler satrancın saygınlığını azaltır ve satranç kavramının toplum içindeki olumlu imajını zedeler. Bir süre grafik yukarıya doğru gidebilir. Ama satrancın içindeki ve dışındaki insanlar oyunculardaki muvazaalı durumu fark ederlerse bir süre sonra grafik yataylaşır ve hatta aşağıya doğru dönebilir.
Bu yenilgilerimden gurur duydum. Her seferinde gülümseyerek ve memnuniyetle rakibimin elini sıkarak yenilgimi kabul ettim. UKD si benden düşük olan bu genç oyuncuların beni yenmeleri gelecek için ümidin hiç eksilmeyeceği duygusunu uyandırır bende.
Bu arada, 1600 küsur UKD ye sahip olmama rağmen UKD si 2000 civarında olan birkaç oyuncuyu yendiğimi de itiraf edeyim !
Geçmişden günümüze bağlantı :
Kocaeli’deki bir turnuvada tahminen 10-11 yaşındaki rakibimle karşı karşıyayız. Oyunsonunda ters renkli fillere kaldık. Sahada sadece ters renkli iki fil ve eşit sayıda piyonlar var. Rakibim aralıklarla 3 defa beraberlik teklif etti. Üçünde de duruma baktım. Evet, pratik olarak beraberlik gözüküyordu. Benim için galibiyet ihtimali %1 den daha azdı. Yenmem halinde ise bana hiçbir getirisi yoktu. Buna rağmen rakibimin beraberlik tekliflerini kabul etmedim.
Beraberlik teklifini her defasında geri çevirdiğimde rakibimin şaşkınlığını görebiliyordum ve onu haklı buluyordum. Reddetme gerekçem, oyunu sonuna kadar, mutlak teorik beraberliğe kadar devam ettirmekti.
Devam eden hamlelerde öyle bir an geldi ki, rakibim hiç ummadığım, beklemediğim bir hata yaptı. Ve oyunu istemeyerek de olsa ben kazandım. Bu oyunun rakibim için iyi bir tecrübe olduğunu sanıyorum.
Gelmek istediğim nokta nedir ?
Oyuncuların bedensel, ruhsal, bilişsel güç ve zayıflık farklarının olduğu bir ortamda (fark olduğuna inanıyorum) ve müthiş bir hamle zenginliği olan satranç sporunda anlaşmalı beraberlik doğru değildir. Aksi durum satranca saygıyı azaltır.
Oyuncular birkaç hamle sonra şunu mu demek istiyorlar ? : “Biz birbirimizi tarttık, eşit güçte olduğumuzu fark ettik ve yapacağımız ilave hamlelerle kazanç hamlesini bulamayacağımızı anladık. Bundan dolayı anlaşarak berabere yapıyoruz.”
6’şar ve 10’ar hamle sonunda oyuncular böyle diyorlarsa büyük birer yalancıdırlar.
Satranç sporcusuna yalancılık yakışmaz.
Teorik beraberlikler haricinde yapılan anlaşmalı beraberlikler satrancın saygınlığını azaltır ve satranç kavramının toplum içindeki olumlu imajını zedeler. Bir süre grafik yukarıya doğru gidebilir. Ama satrancın içindeki ve dışındaki insanlar oyunculardaki muvazaalı durumu fark ederlerse bir süre sonra grafik yataylaşır ve hatta aşağıya doğru dönebilir.