17-07-2017, 12:54
Şimdi öncelikle kime, nasıl hitap edeceğimi bilemedim.
Perceval...?
Abdullah Sözen...?
Perceval adlı rumuz Abdullah Sözen'in bir yazısını mı yayınlamış?
...
Eğer yazı PERCEVAL tarafından yazılmış ise,
sn. Şövalye,
Turnuvalar, katılımcıların şartlarına göre değişir değil mi?
Şimdi satranç turnuvalarını en eski şartlarına göre değerlendirir ve kıyaslarsak bugünkü şartları çok değişmiştir. Ben katıldığım Türkiye Şampiyonası turnuvalarında her adımda para öderdim. Çayımdan suyuna, ulaşımımdan yemeğime kadar kimse de bana her ihtiyacımı önüme koymazdı. Elbette bedeliyle...
Günümüzde ise artık eski şartlar kalmadı. Adımınız parayla ölçülür oldu. Sadece satranç için söylemiyorum. Her alanda böyle değil mi?
Aslında su-çay koymak ekstradandır. İnce bir düşüncedir. Bir ikramdır. 1300-1400 kişiye bile olsa...
Ama hiç bir zaman bir zorunluluk değildir. İkramın da bir bedeli vardır.
Ben ilk kez katıldım bu turnuvaya.
Hiç de pişman olmadım. Oysa ta Çanakkale'den geldim. Belki de 5-6 kişinin tüm masraflarını ödeyerek...
Bir turnuvaya geliyorum ve en başından beri şartlarını bilerek.
Çubuk'a da geleceğim!
Turnuva, benim için sadece oynadığım oyunlardan ibaret değildir. Orada dostlarım var. Arkadaşlarım, tanıdığım satrançcılar...
Hür Yasin,Tufan Can Uzuner, Muhittin Büker, Avni Katipoğlu, Şükrü Alkan, Abdullah Sözen...
Perceval, sizi göremedim!
Perceval...?
Abdullah Sözen...?
Perceval adlı rumuz Abdullah Sözen'in bir yazısını mı yayınlamış?
...
Eğer yazı PERCEVAL tarafından yazılmış ise,
sn. Şövalye,
Turnuvalar, katılımcıların şartlarına göre değişir değil mi?
Şimdi satranç turnuvalarını en eski şartlarına göre değerlendirir ve kıyaslarsak bugünkü şartları çok değişmiştir. Ben katıldığım Türkiye Şampiyonası turnuvalarında her adımda para öderdim. Çayımdan suyuna, ulaşımımdan yemeğime kadar kimse de bana her ihtiyacımı önüme koymazdı. Elbette bedeliyle...
Günümüzde ise artık eski şartlar kalmadı. Adımınız parayla ölçülür oldu. Sadece satranç için söylemiyorum. Her alanda böyle değil mi?
Aslında su-çay koymak ekstradandır. İnce bir düşüncedir. Bir ikramdır. 1300-1400 kişiye bile olsa...
Ama hiç bir zaman bir zorunluluk değildir. İkramın da bir bedeli vardır.
Ben ilk kez katıldım bu turnuvaya.
Hiç de pişman olmadım. Oysa ta Çanakkale'den geldim. Belki de 5-6 kişinin tüm masraflarını ödeyerek...
Bir turnuvaya geliyorum ve en başından beri şartlarını bilerek.
Çubuk'a da geleceğim!
Turnuva, benim için sadece oynadığım oyunlardan ibaret değildir. Orada dostlarım var. Arkadaşlarım, tanıdığım satrançcılar...
Hür Yasin,Tufan Can Uzuner, Muhittin Büker, Avni Katipoğlu, Şükrü Alkan, Abdullah Sözen...
Perceval, sizi göremedim!
- MATRANÇ -