23-07-2018, 20:55
Üçüncü ve dördüncü satranççılar son turda galip gelerek puanlarını 6 ya çıkarmışlar.
Son turda birinci ve ikinci oyuncular aynı masada oynamışlar. Berabere kalarak onlar da puanlarını 6 ya eşitlemişler. Birinci ve ikinci oyun ortasına gelindiğinde 18. hamleden itibaren 30. hamlenin sonuna kadar g1-h1, g8-h8 karelerinde şahlarıyla köşe kapmaca oynamışlar. Böyle olduğunu TSF’nin yayınladığı PGN söylüyor. 30. hamlenin sonunda beraberlik isteklerini zavallı hakem kabul etmiş.
Hiç olmazsa aynı konumun 3 kere oluştuğunu ileri sürerek daha önceden hakeme gitselerdi.
Hiç olmazsa aynı konumun 5 kere oluştuğunu ileri sürerek daha önceden hakeme gitselerdi.
Aynı konum artarda 7 kere oluşmuş. Ama oyuncular hakeme gitmeye cesaret edememişler. Bu kadar korkak ve bu kadar bilgisiz imişler. Veya kuralları biliyorlar ise, rakipleri ile alay edecek kadar pervasız imişler.
Belki de, bu iki oyuncu 3 ve 5 hamle kuralını bilmiyorlardı. Bu düşünce geçerliyse ; yazık o kuralları bu oyunculara öğretmeyen o antrenörlere !
Belki de, yukarıdaki düşüncelerim doğru değildir. Belki de şöyle düşünmüşlerdir : “Biz, ikimiz 3 ve 5 aynı konum için hakeme gidersek hakem ‘yönergeyi uygulayacağım 30 hamleden önce beraberlik teklif edemezsiniz’ derse halimiz kötü olur, belki de hakem bizi, ikimizi diskalifiye eder” demişlerdir.
Herhangi birisi galibiyet için asılsaydı, galip gelseydi, Türkiye Şampiyonasında doğrudan yer almayı başkaca bir oyun oynamadan hak edecekti.
Neden ve neden oyuna asılmadılar ? Neden ve neden yönerge maddesini by-pass ederek yan yollara saptılar ? Cevabı sizce herhalde çok basittir.
Ama bence hiç de basit değil.
Ne demek istediğimi anlayamıyorsunuz değil mi ?!
Son turda birinci ve ikinci oyuncular aynı masada oynamışlar. Berabere kalarak onlar da puanlarını 6 ya eşitlemişler. Birinci ve ikinci oyun ortasına gelindiğinde 18. hamleden itibaren 30. hamlenin sonuna kadar g1-h1, g8-h8 karelerinde şahlarıyla köşe kapmaca oynamışlar. Böyle olduğunu TSF’nin yayınladığı PGN söylüyor. 30. hamlenin sonunda beraberlik isteklerini zavallı hakem kabul etmiş.
Hiç olmazsa aynı konumun 3 kere oluştuğunu ileri sürerek daha önceden hakeme gitselerdi.
Hiç olmazsa aynı konumun 5 kere oluştuğunu ileri sürerek daha önceden hakeme gitselerdi.
Aynı konum artarda 7 kere oluşmuş. Ama oyuncular hakeme gitmeye cesaret edememişler. Bu kadar korkak ve bu kadar bilgisiz imişler. Veya kuralları biliyorlar ise, rakipleri ile alay edecek kadar pervasız imişler.
Belki de, bu iki oyuncu 3 ve 5 hamle kuralını bilmiyorlardı. Bu düşünce geçerliyse ; yazık o kuralları bu oyunculara öğretmeyen o antrenörlere !
Belki de, yukarıdaki düşüncelerim doğru değildir. Belki de şöyle düşünmüşlerdir : “Biz, ikimiz 3 ve 5 aynı konum için hakeme gidersek hakem ‘yönergeyi uygulayacağım 30 hamleden önce beraberlik teklif edemezsiniz’ derse halimiz kötü olur, belki de hakem bizi, ikimizi diskalifiye eder” demişlerdir.
Herhangi birisi galibiyet için asılsaydı, galip gelseydi, Türkiye Şampiyonasında doğrudan yer almayı başkaca bir oyun oynamadan hak edecekti.
Neden ve neden oyuna asılmadılar ? Neden ve neden yönerge maddesini by-pass ederek yan yollara saptılar ? Cevabı sizce herhalde çok basittir.
Ama bence hiç de basit değil.
Ne demek istediğimi anlayamıyorsunuz değil mi ?!