31-01-2019, 20:47
SATRANÇ KİTABININ GİZLİ DOSTLUĞU
Birçok insan kitap okurken çok farklı etkileşimlere maruz kalır. Kimisi zevk için, kimisi hazırlanmak bilgilenmek, kimisinin de kariyer gibi çeşitli sebeplerden kaynaklı olduğunu biliriz.
Okurken stresimin azaldığından, kaygılarımın azaldığından yerini capcanlı umutların taşındığını fark ettim.
Özellikle de en güçlü hastalığa karşı mücadele ettiğim o felaket günlerimde…
Geleceğin umutlu maviliklerine taşıdı o kitaplar beni. Hepsi de mutlu sonla biten romanlar gibiydi. Ya da geçmişin romantik satranç zamanlarına yolculuk yaptırmıştı bana. Bu sayede olumlu stres, pozitif enerji yayılıyordu beynimde...
Endişelerimden gittikçe uzaklaşıp geleceğe sımsıkı bağlar ile umutlanıyordum.
Yanı başımdan, başucumdan hiç ayrılmayan ve beni hiç yalnız bırakmayan bu kitaplar çok vefalı bir dost idi.
İstanbul Cerrahpaşa Radyasyon Onkolojisinde yatarken ışın sıram geldiğinde ayracı kitabımın arasına koyup, görüntüleme ve 25 dakika süren ışın seansında bile gözlerimin önünde son okuduğum sayfaların diyagramları beliriyordu.
Acaba manyetik rezonansa girerken beynimden ahşap mıknatıslı takımımın diyagram görüntüsü alabilirler mi diye düşündüğüm de olurdu.?
Çünkü orası bir başka beladır.
Düşüncelerinizi başka alana taşımazsanız çok rahatsız edici oluyor. Kitaplar burada size tam bir vefalı dost yaklaşımı gösteriyor. Cihazın kapalı alan sıkıcılığında değildim artık. Okuduğum kitapların aklımda kalan hayali görüntüleri ile fantastik bir gezi yapıp çok eskinin nostaljik turnuva alanlarının büyüleyici mekanlarında dostlarımla buluşuyordum.
Aslında okuduğum satranç kitaplarının en öncelikli etkisi öğrenme açlığınız gidermesi beklenir. Ama bende bunun tam bir tersi oluyordu. Satrançta o kadar çok öğrenilecek şey var ki?
Satranç kitabı okumak sanki bir tarih, sanat ya da felsefe kitabı okumakla eşdeğerdir. Sizi satranç tarihinde ölümsüz sanat değeri olan oyunlar ile tanıştırır. Oyunların kahramanları ve oyunlarının kendi düşünce tarzlarını açıklar.
Satranç sporcularının en öncelikli motorik gelişim ögelerinden olan öz güveninizin gelişimi kitap okumaktan geçer. Çünkü ister açılış bilgisi, ister oyun ortası ya da oyun sonu olsun mutlaka konuyla ilgili bilginizin olması ve bunu da sergilemeniz istenecektir. Odaklanma ve anlama yetenekleri böylece sorunsuzca ve kendiliğinden gelişir. Aksi takdirde konumun mantığına bulamaz, yorum yapamaz ve istenen hesaplamalar yapılamadığından konumun istediği hamleye de ulaşamazsınız.
Oysa konuyla ilgili yeterince bilgi ve pratiğe sahip olan sporcuların böyle sorunları asla olmayacaktır. Çünkü kazandığınız oyun rakibinizde ister istemez size karşı bir güven duygusu ya da sizin oyunculuğunuzu ve düşünce tarzınızı örnek teşkil edecek pozisyonda bırakacaktır.
Fikir ileri süremediğimiz konular bizi boşluğa sürükler ve sıradan hamleler ile kaybederiz.
Aslında sadece bireysel alanda değil toplumsal alanda da sizi ön plana çıkarıyor bu kitaplar. Satranççılar genelde asosyal bilinir. Bu kısmen doğru alabilir ama genelde yanlış bir kanıdır!
Ama zaten bu durum satrancın bir suçu değildir.
Her sporcunun entelektüel olması belki beklenemez ama bilgi, yöntem ve uygulama konularında satranççılardan daha iyisini ve tecrübelisini zor bulursunuz.
Kitaplardan yöntem ve uygulama konularını öğrenip de bunu kendi turnuvalarında uygulayan sporcuların mükemmel eğitici olduklarına birçok satranççı tanıklık yapmıştır. Bu anlamda kitaplar satranççının kendisini topluma anlatmasına da aracı olmaktalar. Toplum ile güzel ve yararlı iletişimler böyle kurulur.
Onkoloğum bana yatmadan önce kitap okumamın çok daha kaliteli uyku uyuyacağımdan bahsetmişti. Uyumadan önce yapılabilecek en güzel ve yararlı etkinliklerden birisi de kitapla buluşabilmektir. Yatarken bambaşka umutlarla geleceğin mavilik ve güneşli günlerinin iç ısıtıcılığına ve mutluluk kabartısına dalabiliyorsunuz.
Bu durum gerçekten de hayat kurtarıcıdır! Bunu hayatımın son 12 yılında uygulamaya çalıştım. Ancak bunda başarılı olduğumu sanmıyorum.
Kısacası kitaplar size yepyeni yaşamlar sunuyor.
Satranç sporcuları için ise satranç kitaplarının çok ayrı bir yeri vardır.
Birçok insan kitap okurken çok farklı etkileşimlere maruz kalır. Kimisi zevk için, kimisi hazırlanmak bilgilenmek, kimisinin de kariyer gibi çeşitli sebeplerden kaynaklı olduğunu biliriz.
Okurken stresimin azaldığından, kaygılarımın azaldığından yerini capcanlı umutların taşındığını fark ettim.
Özellikle de en güçlü hastalığa karşı mücadele ettiğim o felaket günlerimde…
Geleceğin umutlu maviliklerine taşıdı o kitaplar beni. Hepsi de mutlu sonla biten romanlar gibiydi. Ya da geçmişin romantik satranç zamanlarına yolculuk yaptırmıştı bana. Bu sayede olumlu stres, pozitif enerji yayılıyordu beynimde...
Endişelerimden gittikçe uzaklaşıp geleceğe sımsıkı bağlar ile umutlanıyordum.
Yanı başımdan, başucumdan hiç ayrılmayan ve beni hiç yalnız bırakmayan bu kitaplar çok vefalı bir dost idi.
İstanbul Cerrahpaşa Radyasyon Onkolojisinde yatarken ışın sıram geldiğinde ayracı kitabımın arasına koyup, görüntüleme ve 25 dakika süren ışın seansında bile gözlerimin önünde son okuduğum sayfaların diyagramları beliriyordu.
Acaba manyetik rezonansa girerken beynimden ahşap mıknatıslı takımımın diyagram görüntüsü alabilirler mi diye düşündüğüm de olurdu.?
Çünkü orası bir başka beladır.
Düşüncelerinizi başka alana taşımazsanız çok rahatsız edici oluyor. Kitaplar burada size tam bir vefalı dost yaklaşımı gösteriyor. Cihazın kapalı alan sıkıcılığında değildim artık. Okuduğum kitapların aklımda kalan hayali görüntüleri ile fantastik bir gezi yapıp çok eskinin nostaljik turnuva alanlarının büyüleyici mekanlarında dostlarımla buluşuyordum.
Aslında okuduğum satranç kitaplarının en öncelikli etkisi öğrenme açlığınız gidermesi beklenir. Ama bende bunun tam bir tersi oluyordu. Satrançta o kadar çok öğrenilecek şey var ki?
Satranç kitabı okumak sanki bir tarih, sanat ya da felsefe kitabı okumakla eşdeğerdir. Sizi satranç tarihinde ölümsüz sanat değeri olan oyunlar ile tanıştırır. Oyunların kahramanları ve oyunlarının kendi düşünce tarzlarını açıklar.
Satranç sporcularının en öncelikli motorik gelişim ögelerinden olan öz güveninizin gelişimi kitap okumaktan geçer. Çünkü ister açılış bilgisi, ister oyun ortası ya da oyun sonu olsun mutlaka konuyla ilgili bilginizin olması ve bunu da sergilemeniz istenecektir. Odaklanma ve anlama yetenekleri böylece sorunsuzca ve kendiliğinden gelişir. Aksi takdirde konumun mantığına bulamaz, yorum yapamaz ve istenen hesaplamalar yapılamadığından konumun istediği hamleye de ulaşamazsınız.
Oysa konuyla ilgili yeterince bilgi ve pratiğe sahip olan sporcuların böyle sorunları asla olmayacaktır. Çünkü kazandığınız oyun rakibinizde ister istemez size karşı bir güven duygusu ya da sizin oyunculuğunuzu ve düşünce tarzınızı örnek teşkil edecek pozisyonda bırakacaktır.
Fikir ileri süremediğimiz konular bizi boşluğa sürükler ve sıradan hamleler ile kaybederiz.
Aslında sadece bireysel alanda değil toplumsal alanda da sizi ön plana çıkarıyor bu kitaplar. Satranççılar genelde asosyal bilinir. Bu kısmen doğru alabilir ama genelde yanlış bir kanıdır!
Ama zaten bu durum satrancın bir suçu değildir.
Her sporcunun entelektüel olması belki beklenemez ama bilgi, yöntem ve uygulama konularında satranççılardan daha iyisini ve tecrübelisini zor bulursunuz.
Kitaplardan yöntem ve uygulama konularını öğrenip de bunu kendi turnuvalarında uygulayan sporcuların mükemmel eğitici olduklarına birçok satranççı tanıklık yapmıştır. Bu anlamda kitaplar satranççının kendisini topluma anlatmasına da aracı olmaktalar. Toplum ile güzel ve yararlı iletişimler böyle kurulur.
Onkoloğum bana yatmadan önce kitap okumamın çok daha kaliteli uyku uyuyacağımdan bahsetmişti. Uyumadan önce yapılabilecek en güzel ve yararlı etkinliklerden birisi de kitapla buluşabilmektir. Yatarken bambaşka umutlarla geleceğin mavilik ve güneşli günlerinin iç ısıtıcılığına ve mutluluk kabartısına dalabiliyorsunuz.
Bu durum gerçekten de hayat kurtarıcıdır! Bunu hayatımın son 12 yılında uygulamaya çalıştım. Ancak bunda başarılı olduğumu sanmıyorum.
Kısacası kitaplar size yepyeni yaşamlar sunuyor.
Satranç sporcuları için ise satranç kitaplarının çok ayrı bir yeri vardır.
- MATRANÇ -