01-03-2009, 11:52
Başlangıç gongu, Antalyalı Fikri Dedemizin 1. tur maçları başladığında acı acı çalan telefonunun ziliydi sanki. Sonuç tabiiki 0-1. Bu bile ileride hafızalarımızda tatlı bir anı olarak kalacak. Demir abinin akşamları otelin lobisindeki çocuk, genç, yaşlı herkesin hayranlıkla izlediği nostaljik satranç showları da görülmeye değerdi. Birde ilgimi çeken usta sporcularımızın eşlendirmeden sonra " genemi çocuk çıktı " deyip çocuklarında artık kolay lokma olmadığını tatlı bir serzenişle belirtiyorlardı.Nitekim 11-12 yaşlarında bir çocuğumuz ilk defa zannediyorum finallere katılma hakkını kazandı. Yani bu turnuvada şu izlenimi edindim. Çalışan kazanır. Artık milli takım kadrosu aslanın ağzından midesine indi. Kendi açımdan da bu turnuvada beni mutlu eden şeyler oldu. Birincisi Serkan Köse'nin turnuvaya gitsem mi gitmesem mi derken sağolsun beni kırmayarak gitme kararı alması ve turnuvada birinci olması. En yakın arkadaşım Ali Esen'in oğlununda aynı başarıyı göstermesi. Ardından bana oda arkadaşlığı eden Tufan Can Uzuner' inde dereceye girmesi. Bu arada şu gözlemimi de genç arkadaşlara aktarmak istiyorum. Tufan'da bir satranç sporcusunda olması gereken bütün özellikleri gördüm. Şöyle sıralayayım. Düzenli uyku, dengeli beslenme, rakiplerine karşı en güçlüsünden en güçsüzüne kadar ciddi hazırlık, insan ilişkileri. Daha ne anlatayım kısaca yüreğini masaya koydu. Finallerde de kendisine ve diğer sporcu arkadaşlarada başarılar diliyorum. İnşallah finalleride izlemek istiyorum. Satrançseverlere gönülden selamlar.