22-11-2010, 20:40
Değerli TSF Delegesi Arkadaşlarım,
Ben de sizler gibi delege iken, bu hakkım TSF tarafından elimden alındı. Benim de satranç oynayan çocuklarım var. Onların sesini Ankara da kim duyuracak? Bana yardımcı olun lütfen! Eğer izlediyseniz anımsayacaksınız: TSF Web sayfasında ilk yayınlanan delege listesinde benim ismim de vardı. Antalya Halk Eğitim Spor Kulübü’nü temsilen ben de 27 Kasım’da aranızda olacaktım. Ancak liste üzerinde yapılan değişiklik sonrasında, ismim silindi. Pekiyi bu nasıl oldu? Eğer mevcut yönetimin açıklamasına bakacak olursanız, “kulüp yönetiminin isteği doğrultusunda” bu değişiklik yapıldı !!! Doğrudur; ellerinde kulüp yönetiminin bu doğrultuda bir istemini içeren bir belgeleri de var olabilir. (Belgelenmek çok kolaylaştı artık!!) Ancak kulüp beni delege olarak ilk listede yayınlanacak şekilde yönetime bildirmişken, daha sonra bu kararından nasıl vaz geçti? Ben bu kulübü, “Kafile başkanı” olarak Konya seçmelerine götüren kişiyim. Kulüp yönetimi ile aramda en küçük bir çelişki olmamıştır. Hali hazırda da hiçbir çelişkimiz yoktur. Ancak yönetimin bizzat kendilerinin ve/veya kendilerinin başaramadığı noktada başkalarını araya koyarak, kulüp yönetimi üzerinde oluşturdukları baskı sonucunda, kulüp genel kurula delege göndermeyeceğini “yazılı olarak” bildirmek zorunda kalmıştır. Yoksa neden vaz geçsin ki kulüp? Benim Ankara’ya gelişim kendilerine hiçbir biçimde mali külfet getirmeyecekti. Kulübümdeki sporcuların tarafımdan temsil edilmesindeki sakınca ne olabilir? Bunca yıldır Ulaştırma bakanlığında ve Büyükşehir belediyesinde, mesleki kuruluşlarda bu ülkeye emeği geçen, elindeki her olanağı, her fırsatta, sonuna değin satranca vakfeden bir insanım. Birçok turnuvanın sponsorluğunda emeği olan, olmaya da devam edecek olan bir insanım. Benim bir kulübü temsil etmemdeki sakınca nedir? Ben çoğu delege gibi, “kontenjan” delegesi değilim. Temsil ettiği kulübe ve Antalya satrancına emeği geçen bir insanım. Ben temsil etmeyeceğim de kim temsil edecek kulübümü? Evet, hakkım çalındı! Çocuğumun, çocuklarımın, hakkı çalındı! Peki değerli delege arkadaşlarım, beni temsil edecek birisi var mı aranızda? Benim sesim olur musunuz? Lütfen!...
Değerli Delege Arkadaşlarım. Sizlere sesleniyorum. Lütfen sesimi duyun.
Satrancı kendi hakimiyetinden ibaret sayan bir zihniyetin haksızlığına uğradım. Bu haksızlık bugün bana yarın sana, sonunda bütün satranca ve büyük satranç ailesinedir. Haksızlığın adaletini sağlayacak olan sizlersiniz. Sizlerin bu adaletin sağlanmasında yardımınıza ihtiyacım var. Sizden Adaletsiz Zalim Krallara verilen dersler gibi bir ders vermenizi bekliyor ve istiyorum.
Haksız uygulamalar ve haksız kararlar karşısında bir yargıç duyarlılığı ile tavır almak haksızlıkları önler ve adaleti sağlar. Şimdi yetki sizde, sizden benim için de bir oy kullanmanızı rica ediyorum. Sadece bir oy…..Adalet için…
Saygılarımla… Cengiz GÜLEBAY
Ben de sizler gibi delege iken, bu hakkım TSF tarafından elimden alındı. Benim de satranç oynayan çocuklarım var. Onların sesini Ankara da kim duyuracak? Bana yardımcı olun lütfen! Eğer izlediyseniz anımsayacaksınız: TSF Web sayfasında ilk yayınlanan delege listesinde benim ismim de vardı. Antalya Halk Eğitim Spor Kulübü’nü temsilen ben de 27 Kasım’da aranızda olacaktım. Ancak liste üzerinde yapılan değişiklik sonrasında, ismim silindi. Pekiyi bu nasıl oldu? Eğer mevcut yönetimin açıklamasına bakacak olursanız, “kulüp yönetiminin isteği doğrultusunda” bu değişiklik yapıldı !!! Doğrudur; ellerinde kulüp yönetiminin bu doğrultuda bir istemini içeren bir belgeleri de var olabilir. (Belgelenmek çok kolaylaştı artık!!) Ancak kulüp beni delege olarak ilk listede yayınlanacak şekilde yönetime bildirmişken, daha sonra bu kararından nasıl vaz geçti? Ben bu kulübü, “Kafile başkanı” olarak Konya seçmelerine götüren kişiyim. Kulüp yönetimi ile aramda en küçük bir çelişki olmamıştır. Hali hazırda da hiçbir çelişkimiz yoktur. Ancak yönetimin bizzat kendilerinin ve/veya kendilerinin başaramadığı noktada başkalarını araya koyarak, kulüp yönetimi üzerinde oluşturdukları baskı sonucunda, kulüp genel kurula delege göndermeyeceğini “yazılı olarak” bildirmek zorunda kalmıştır. Yoksa neden vaz geçsin ki kulüp? Benim Ankara’ya gelişim kendilerine hiçbir biçimde mali külfet getirmeyecekti. Kulübümdeki sporcuların tarafımdan temsil edilmesindeki sakınca ne olabilir? Bunca yıldır Ulaştırma bakanlığında ve Büyükşehir belediyesinde, mesleki kuruluşlarda bu ülkeye emeği geçen, elindeki her olanağı, her fırsatta, sonuna değin satranca vakfeden bir insanım. Birçok turnuvanın sponsorluğunda emeği olan, olmaya da devam edecek olan bir insanım. Benim bir kulübü temsil etmemdeki sakınca nedir? Ben çoğu delege gibi, “kontenjan” delegesi değilim. Temsil ettiği kulübe ve Antalya satrancına emeği geçen bir insanım. Ben temsil etmeyeceğim de kim temsil edecek kulübümü? Evet, hakkım çalındı! Çocuğumun, çocuklarımın, hakkı çalındı! Peki değerli delege arkadaşlarım, beni temsil edecek birisi var mı aranızda? Benim sesim olur musunuz? Lütfen!...
Değerli Delege Arkadaşlarım. Sizlere sesleniyorum. Lütfen sesimi duyun.
Satrancı kendi hakimiyetinden ibaret sayan bir zihniyetin haksızlığına uğradım. Bu haksızlık bugün bana yarın sana, sonunda bütün satranca ve büyük satranç ailesinedir. Haksızlığın adaletini sağlayacak olan sizlersiniz. Sizlerin bu adaletin sağlanmasında yardımınıza ihtiyacım var. Sizden Adaletsiz Zalim Krallara verilen dersler gibi bir ders vermenizi bekliyor ve istiyorum.
Haksız uygulamalar ve haksız kararlar karşısında bir yargıç duyarlılığı ile tavır almak haksızlıkları önler ve adaleti sağlar. Şimdi yetki sizde, sizden benim için de bir oy kullanmanızı rica ediyorum. Sadece bir oy…..Adalet için…
Saygılarımla… Cengiz GÜLEBAY