05-12-2010, 13:24
Bu bölümdeki yazışmaların beni ilgilendiren kısmına yanıt vermemim doğru olduğunu düşünüyorum.
Sevgili Ataman'ın çekimser oy kullandığını bilmiyordum.Zaten bana anlatılanlara göre 67 "Kabul" ve 52 "Red" oyu kullanılmıştır.Hiç kimse çekimser oy olup olmadığından söz etmemiştir.Veya ben çekimser oydan sözeden bir kimseye raslamadım.Ve tartışmanın en önemli noktası da budur.Sayım sırasında çekimser oy belirtilmiş midir?Sayım sırasında 140'ın salt çoğunluğu hatırlanmış mıdır?
Öbür kutuda belirttiğim gibi 140 sayısı sabah imza atan ve Divan seçimine katılanların toplamıdır.Divan seçimi tamamlandıktan sonra bazı delegeler seçim yerinden ayrılmıştır.Kalanlar ibra oylamasına katılmıştır.
Genç bir arkadaşımızın bu konulara kafa yorması çok önemli ve sevindirici bir gelişmedir.Ben birkaç gün yazı yazmasam hemen birilerinin dikkatini çekmektedir.Sayın"Hoca",(Ateş Ülker'in bu sabah yazışmalara katılmasına sevindim)demektedir.Ateş Ülker çok sayıda yazı yazdı ve konuşabildiği kadar konuştu.Konuşabildiği kadar diyorum,çünkü 2008 deki Genel Kurulun son maddesindeki 5 dakikalık konuşmasında ön sıradan parazit yapılmıştır.Esasen ağır suçlamalar içermeyen konuşmalar daha tehlikelidir.Çünkü inandırıcıdır.Bu bakımdan parazit seslerle susturulmaları gerekir!
Artık yerimizi genç arkadaşlara bırakma zamanı yaklaşmaktadır!Gençlerin ve orta yaşlıların heveslerini kırmayalım!Onlar da Türk Satrancına imkanları ölçüsünde hizmet etsinler...
Sevgili Ataman'ın çekimser oy kullandığını bilmiyordum.Zaten bana anlatılanlara göre 67 "Kabul" ve 52 "Red" oyu kullanılmıştır.Hiç kimse çekimser oy olup olmadığından söz etmemiştir.Veya ben çekimser oydan sözeden bir kimseye raslamadım.Ve tartışmanın en önemli noktası da budur.Sayım sırasında çekimser oy belirtilmiş midir?Sayım sırasında 140'ın salt çoğunluğu hatırlanmış mıdır?
Öbür kutuda belirttiğim gibi 140 sayısı sabah imza atan ve Divan seçimine katılanların toplamıdır.Divan seçimi tamamlandıktan sonra bazı delegeler seçim yerinden ayrılmıştır.Kalanlar ibra oylamasına katılmıştır.
Genç bir arkadaşımızın bu konulara kafa yorması çok önemli ve sevindirici bir gelişmedir.Ben birkaç gün yazı yazmasam hemen birilerinin dikkatini çekmektedir.Sayın"Hoca",(Ateş Ülker'in bu sabah yazışmalara katılmasına sevindim)demektedir.Ateş Ülker çok sayıda yazı yazdı ve konuşabildiği kadar konuştu.Konuşabildiği kadar diyorum,çünkü 2008 deki Genel Kurulun son maddesindeki 5 dakikalık konuşmasında ön sıradan parazit yapılmıştır.Esasen ağır suçlamalar içermeyen konuşmalar daha tehlikelidir.Çünkü inandırıcıdır.Bu bakımdan parazit seslerle susturulmaları gerekir!
Artık yerimizi genç arkadaşlara bırakma zamanı yaklaşmaktadır!Gençlerin ve orta yaşlıların heveslerini kırmayalım!Onlar da Türk Satrancına imkanları ölçüsünde hizmet etsinler...
Ateş Ülker