Atalık, Yazıcı, Kübra Öztürk, Gülkız Hanım ve Vicdan
#2
Sevgili İbrahim, geçmiş, bugün ve gelecek adına, en "sağlıklı", en tarafsız, en vicdanlı ve umut veren değerlendirmeyi (notasyona, oyun analizlerine bile gerek duymadan) yaptığın için seni kutluyorum.

Aile adına temsilci, yönetici olanların, tüm aile fertlerine, büyükler, küçükler, çocuklar, gençler, kadınlara, uslu, yaramaz, taraftar, muhalif herkese saygısı, sevgisi ve verdiği değerle bir ailenin değeri anlaşılabilir, bunlar sorunluysa aileden, iyi yönetimden nasıl söz edilebilir?. Yazıcı'nın yazıları, aile bireyleriyle kavgalı bir aile "reisinin" yaydığı olumsuz enerjiyi, tüm başarılarına karşın, ailedeki "dağınıklığı", güvensizlik ve umutsuzluğu yok edemiyor. Aile albümündeki çekilmiş, çekilememiş fotoğraflara, kimin nerede, nasıl durduğuna bakarak satrancın "ailevi" durumunu anlamak kolayca mümkün.

İbrahim kardeşim, özenle sarfedilmiş, doğru her bir cümleni bir başlık olarak alıp, altına sayfalarca yazabilecek yeteneğin, vicdanı, değer bilirliği, adaleti, insanlığı yücelten, derya gibi bir gönlünün olduğunu bir kez daha görmekten mutlu olduğumu bilmeni isterim. Bir gün satranç toplumuna yönetici olduğunu görebilirmiyiz bilemem ama, muhalif olanlarda, yönetime talip olanlarda senin gibi "vicdanlı" oldukça bu bile satranca, aile bütünlüğüne hizmet, doğruya atılmış bir adım demektir. Nasıl bir yönetici istersiniz diye sorsalar, önce İbrahim gibi "vicdanı" olsun derdim.
Ara
Cevapla


Bu Konudaki Yorumlar
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Hoca - 04-09-2012, 08:05



Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi