Seçim 2012
#31
Öncelikle centilmenlik konusuna değineyim. Bir insanın gelişebilmesi için, içindeki zıtlıklarla yüzleşmesi gerekir. Kaba birisi gelişmek istiyorsa, içindeki kibarlığı belli bir ölçüde ortaya çıkarabilmelidir. Ve kibar birisi gelişmek istiyorsa, içindeki kabalığı yine belli bir ölçüde ortaya çıkarabilmelidir. Burada özellikle “kazanmak istiyorsa” değil, “gelişmek istiyorsa” dedim. Cengiz Bey’in bundan sonra bunu oldukça yerinde bir biçimde değerlendireceğini sanıyorum.

Ali Nihat Yazıcı’nın centilmenliği konusuna gelince. “Asıl centilmenliğin yengide değil, yenilgide belli olduğu ve Ali Nihat Yazıcı’nın yenilgi anlarında centilmen olamadığı” yazılmış. Doğrudur. Ancak, bu konu, kazandığı zamanlardaki tavırları pek irdelenmeden geçilmiş. Gülkız Tulay’a hiçbir eleştirim yok, ancak Ali Nihat Yazıcı’nın, Gülkız Hanım seçimi kazandıktan sonraki davranışları beni çok rahatsız etti. Ne yazık ki kendisi, kazandığında bile centilmen olamıyor. Böyle birisinden, dikkatsiz bir biçimde, centilmen olarak sözedilmesinden de ayrıca rahatsızlık duydum.


Sevgili Mojo Jojo, ne yalan söyleyeyim, ben Ali Nihat Yazıcı’nın ünlü mali genel kuruldaki oyunculuğuna hayran kalmıştım. Şu seçimden önceki konuşması ve oyunculuğu ise o etkileyicilikten çok uzaktı; düşkırıklığına uğradım. Diyeceğim o ki Ali Nihat Yazıcı’nın, Gülkız Hanım seçimi kazandıktan sonraki davranışları, Cengiz Bey’in de içinde bulunduğu yazılı bir senaryoya göre hareket edecek bir Ali Nihat Yazıcı davranışı değildi. Elbette kendisini ve seçim sürecini gözlemleyebildiğim kadarıyla yazıyorum, belli bir yanlışlık payını da her zaman bırakmak gerekir. Öte yandan ben gözlemlerime epey güvenirim.

Sırası gelmişken, seçim sonucunun önceden belli olduğu söylemine hiç katılmıyorum. Benim gördüğüme göre durumlar şöyle gelişti:

1) Sonuç önceden belli gibi gözüküyordu (ki zaten kaybedenlerin genelde asıl sorunu, bu umutsuzluğu kafalarından atamamalarıdır. Şu söz, buna yeterli bir açıklamadır: “Kazandılar, çünkü kazanamayacaklarını bilmiyorlardı”).

2) Öyle olmadığı anlaşıldı.

3) O duruma getirildi.



Yazılanlar içinde bir yerde, Ali Nihat Yazıcı’nın bir otorite ve deneyimli bir kimse olduğu yazılmış. Üçkâğıtçılığın deneyimlisi olmak, herhalde övülecek bir şey değildir. Bir türlü satranç camiasına akamayan büyük paralarla oynamak ve o paraları kıskananları(!) çatlatırcasına “çatır çatır” yemek de herhalde övülesi bir “deneyimlilik” veya “otoritelik” değildir. Ali Nihat Yazıcı’nın, bunlar dışında hangi olumlu işin otoritesi veya hangi olumlu işin deneyimlisi olduğunu ise pek anlayamadığımı ekleyeyim.

Abdülkadir Bener ise hoş bir ressam öyküsü anlatmış ve Mojo Jojo’ya “hep eleştiriyorsun, sen ne yaptın” diye sormuş. Güzel ama klasik bir soru. Klasik olduğu ölçüde de bayağılaştırılan bir soru. Sorunuza ben şöyle bir yanıt vereyim: Mojo Jojo düzeltmeler yapmak üzere fırçayı eline alsa, Ali Nihat Yazıcı kendisine o düzeltmeyi yaptırtacak mıydı? Kaldı ki her eleştirene, dediğiniz anlamda "çık yap" diyeceksek ve onların da her biri buna kalkışacaksa, ortalıkta elli tane düzeltmen ve hatta lider olur. Bunun sonucunun ne olacağını ise, yine ressam Raja örneğinize göre vereyim: Herkes resimde kendince düzeltmeler yapar, sonuçta resim resimlikten çıkar, hiç kimseye hiçbirşey ifade etmeyen bir karmaşıklık tablosu ortaya çıkar. Düzeltmenlik de bu kalkışmalar değildir zaten. Liderlik ise bu kadar kişiden ve eldeki malzemeden en iyi tabloyu çıkarmaktır. Ve iyi bir lider, daha iyisini yapabilmek için farklı bakışaçıları ve eleştiriler ister, yanında böylelerini bulundurur. Liderliğe soyunun yada soyunmayın, Mojo Jojo’yu böyle değerlendirirseniz, kendisinden oldukça yararlanırsınız.

Bu arada, şu forumda yazanlar arasında satranca en uzak duran kişi belki de benimdir. Buna rağmen, yenilgiden dolayı Cengiz Keleş’i suçlamayı, ben kendimde bir hak olarak göremiyorum. Kendisinin bence de bir takım yanlışları oldu. Ancak, ben "Cengiz Keleş şu şu yanlışları yaptığı için kaybettik" demektense, “ben ne yaptım” demeyi çok daha uygun görürüm. Ve ben eğer yapabileceklerimi yapsaydım, bugün sonuç böyle olmazdı. Satrançtan belki de en uzak kişi olarak ben bu yenilgiye böyle yaklaşıyorsam, bu benim kendimi adam yerine koymamdan kaynaklanmaktadır. Herkesi bir de bu açıdan düşünmeye davet ederim.

Yazılanları okuyunca umutlandım, ama sonucunu merak ediyorum açıkçası: Bir şeyler yapmalıyız diyen satranççılar, bundan sonra bir bütün olabilecek mi? Hak verirsiniz ki, bu elbette öncelikle birbirine güven duymakla başlar. Lütfen yazdıklarınızı ve okuduklarınızı, bir de bu güven duygusuyla yazıp okuyunuz ve gerekli gördüğünüzü gerçekleştiriniz.
Ara
Cevapla


Bu Konudaki Yorumlar
Seçim 2012 - Yazar: Cengiz Keleş - 06-11-2012, 15:11
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: ibrahimethemAy - 06-11-2012, 17:14
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Hasan Salih ACAR - 06-11-2012, 21:38
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Hüseyin AKTAŞ - 08-11-2012, 11:39
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Feti - 08-11-2012, 19:56
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Oktay ERTAN - 08-11-2012, 22:26
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 11-11-2012, 13:22
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Ozgur_Akman - 11-11-2012, 15:15
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: abdulkadirbener - 11-11-2012, 17:47
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 11-11-2012, 18:12
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: orheen - 11-11-2012, 21:06
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: abdulkadirbener - 11-11-2012, 23:28
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 11-11-2012, 23:53
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: abdulkadirbener - 12-11-2012, 00:06
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Ateş Ülker - 12-11-2012, 11:17
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Gambit - 12-11-2012, 16:39
Eleştiriler - Yazar: Cengiz Keleş - 12-11-2012, 17:37
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: adamehmet77 - 12-11-2012, 20:21
Re: Eleştiriler - Yazar: orheen - 13-11-2012, 10:55
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Platon - 13-11-2012, 14:50
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Oktay ERTAN - 13-11-2012, 17:59
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Oktay ERTAN - 13-11-2012, 18:35
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: abdulkadirbener - 13-11-2012, 19:45
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 13-11-2012, 21:12
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Ateş Ülker - 14-11-2012, 10:48
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Oktay ERTAN - 14-11-2012, 23:24
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Oktay ERTAN - 14-11-2012, 23:59
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 15-11-2012, 07:53
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: orheen - 15-11-2012, 08:05
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: İskender Altındiş - 15-11-2012, 14:58
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: csbh01 - 15-11-2012, 15:28
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Ateş Ülker - 15-11-2012, 15:55
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Gambit - 18-11-2012, 01:03
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 18-11-2012, 12:48
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Gambit - 23-11-2012, 12:35
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 23-11-2012, 13:27



Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi