ULUSAL HAKEMLERE TAVSİYE YA DA 2016'YA VEDA EDERKEN...
#6
(27-12-2016, 13:30)Ateş Ülker Nickli Kullanıcıdan Alıntı: İrfan bey neden haksızdır?Kullandığı yöntem yanlış olduğundan haklı çıkabileceği konularda haksız duruma düşmektedir.Eğer FIDE hakemlerinde yabancı dil bilgisinin öneminin vurgulanması gerekiyorsa bunu çok önceden savunmak gerekirdi.

[color=#1f497d][size=medium][font=Verdana]Ben bu tespitinize katılamam![/font][/size][/color]
[color=#1f497d][size=medium][font=Verdana] Kullandığı yöntem yanlış diyorsunuz. Kendisinin yanlışlığı nerede? Kendisi yönetmelikler gereği üzerine düşeni yapmış. Yasal süreçte yükümlülüklerini yerine getirmiş. Gerekli sınava üst perdeden girmiş. Her zaman her hakemin yaptığı gibi sadece görev beklemekte… Şimdi benim elimde dil bilen, seminer sınavında başarılı ve görevler alarak norm tamamlama sürecini bekleyen hakemim var. Bunu kullanmayacak mıyım? Bence yazışmalarda bir ihmal olabilir.[/font][/size][/color]
[size=medium][font=Verdana] [/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Kendisi ancak mağdur duruma düştükten sonra bütün eksiklikleri ortaya koyuyor. FİDE hakemi olabilecekken kuralın ihmal edilmesinden ötürü zaman kaybetmiş ve FİDE hakemi olamamıştır. Öte yandan Nisan 2015 den beri kendisine görev verilmediğini bildirmektedir. Bu yönde MHK açısından zorlayıcı bir kural yoktur. MHK istediği hakeme görev verir. İstediğine vermez.
[/font][/size]
[color=#1f497d][size=medium][font=Verdana]Ben MHK’NUN görevlendirme kıstaslarına karışmam. Ancak önemli bir seminer sınavı sonrası norm aşamasında bekleyen hakemlerin ayrı bir şeritte gözlemlenmesi gerekir. Bunu MHK’NUN yıllarca başarıyla ve büyük bir titizlikle yaptığını yakından biliyorum. Ancak bu durum sıra dışıdır. 20 aydır bir hakeme görev verilmemesi için ya bir ceza durumu almış olmalı, ya kasti görev verilmemeli ya da kendi durumu takipsizliğe bırakılmış olmalı.[/font][/size][/color]
[size=medium][font=Verdana] [/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Bunun aksini savunmak isterseniz talimatların nasıl olması gerektiğini burada yazınız! Siz İrfan beyi haklı bulsanız bile herhangi bir konuda alacaklı olduğunu söylemeniz çok zordur. FİDE nin kurallarını çok iyi öğrenmek ve izlemek durumundayız. Görünüşte İrfan Bey treni kaçırmıştır. Yanlışlıkları bıçak kemiğe dayanmadan göstermek gerekir. FİDE hakemi sayımızın bir artmasını hepimiz isterdik. Yabancı dil bilen arkadaşlara daha çok görev verilmesi olması gerekendir! Eğer yabancı dil bilenleri ön plana çıkarmıyorsak ve bilmeyenlere daha çok görev veriyorsak ortada bir yanlışlık vardır. O zaman bu yanlışlık sadece İrfan beyi değil bütün Toplumu ilgilendirir.
[/font][/size]
[color=#1f497d][size=medium][font=Verdana]Ateş Bey talimatları neden ben burada yazayım ki? Bu güne kadar hakem normları nasıl tutulduysa, görevlendirmeler nasıl yapıldıysa ve gerekli normlar nasıl kazanıldıysa aynen devam etmektedir. Zaten aksayan ve geneli ilgilendiren yanlış gelişmeler varsa bunu yine MHK kendi içinde çözmelidir. Bence İrfan Bey özelden genele bir durum tespiti yaparak uyarısını burada dillendirmiştir. Bu durumun elbette toplumsal yönü ağır basmaktadır. Çünkü bu süreç aynı zamanda bir köprüdür. Gelecekte birçok kişiyi ilgilendirecektir. Ama şu görüntüsü de tüm camiamızın prestijiyle yakından ilgilidir.[/font][/size][/color]
[size=medium][font=Verdana] [/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]
Aşkın bey!Siz söyleyin!Şu anda İrfan bey için ne yapılabilir?FİDE ye yanlış veya eksik bildirim yapılmıştır.Bunu düzeltmek mümkün müdür?MHK kendisine 1.5 yıldır görev vermemiştir.MHK nun kanaatını değiştirmek mümkün müdür?Biz MHK na "şu kişiye değil bu kişiye görev ver"diyebilir miyiz?
[/font][/size]
[color=#1f497d][size=medium][font=Verdana]Bunun cevabını ve önerimi önceki yazımda vermiştim. Hukuksal yönden kararlı mücadele gerektirir. Yazışmaların gözden geçirilmesi gerekebilir. Emsal teşkil eden özel durumlar olabilir, araştırılmalıdır. Emsal teşkil eden özel durum FIDE içinde olmasa bile, geriye yönelik kazanılmış hakların hukuksal mücadelesi hayatın içinde örnekleriyle vardır. Günümüzde bir çok bireysel başvuruyla geçmişe yönelik kazanılmış haklar hukuk yoluyla elde edilmektedir. Bence emsal teşkil eder. Yeter ki yasal süreç aşılmamış olsun. Ben bireysel girişimlerin yanı sıra, öncelikle TSF nin bu kazanılmış hakkın iadesi yönünde iç mekanizmalarıyla konunun çözüme gitmesini daha öncelikli görüyorum. Ancak bu süreç içinde İrfan Bey ile ilgili bilmediğimiz bir olumsuz bir gelişme var mıdır? Bunu bilmiyorum. Ama sanmıyorum.[/font][/size][/color]
[color=#1f497d][size=medium][font=Verdana]Sonuç olarak ortada emek sarf edilmiş bir süreç, sonrasında yasal bir beklenti ve eğer anlatılanlar yazıdaki gibiyse bir hakkın iadesi…[/font][/size][/color]
[size=medium][font=Verdana]…
[/font][/size]
[color=#1f497d][size=medium][font=Verdana]Ateş Bey,[/font][/size][/color]
[color=#1f497d][size=medium][font=Verdana]Sizin genel sorunlara toplumun duyarsız kalması konusundaki görüşlerinizi biliyor ve destekliyorum. Ancak İrfan Bey'in bu konudaki söylem ve eylemlerini geçmişe yönelik bilmediğimden kendisi adına elbette görüş bildiremem.

Konuyla ilgili bildirdiklerim kendi görüşlerimdir ve beni bağlar.[/font][/size][/color]
[color=#1f497d][size=medium][font=Verdana] [/font][/size][/color]
[color=#1f497d][size=medium][font=Verdana]Saygı ve selamlarımla[/font][/size][/color]
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla


Bu Konudaki Yorumlar
RE: ULUSAL HAKEMLERE TAVSİYE YA DA 2016'YA VEDA EDERKEN... - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 28-12-2016, 08:58



Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi