06-07-2011, 06:33
.
[color=red][size=24]Bakalım!?[/size][/color]
Tsf Başkanı sn. Ali Nihat Yazıcı 29-Mart-2011 tarihinde kabul edilip 12-Nisan-2011 tarihinde resmi gazete de yayımlanan, benim tabirim ile "İdari Torba Yasa" kapsamında yapılan değişikler ile ilgili olarak sonunda Tsf'nin yapısında oluşacak değişiklikler ile ilgili ilk açıklamayı yaptı. (Bakınız: http://www.tsf.org.tr/component/koseyazi...93&task=yg )
Bu idari torba yasa kapsamında ki 10. Madde Spor Federasyonlarını, dolayısı ile TSF'yi ve satrancın yönetimsel gelişimi açısından yakın geleceğimizdeki önemli değişiklikleri belirliyor.
Sn. Ali Nihat Yazıcı tarafından yapılan açıklama, yasanın kapsamı ile oluşan ve oluşacak olan değişiklik-değişim süreci açısında her ne kadar yetersiz de olsa, "Türkiye Sportif Satranç Ortamının" başındaki en önemli belayı; yani sportif satrancın İller de ki yürütmesinin çarpık ayağı görünümünde ki "Satranç İl Temsilciliği" kurumun da önemli bir değişikliği müjdeliyor olması bakımından gayet önemli.
Satranç branşında da diğer spor branşlarında olduğu gibi, İller de ki sportif temsil görevi, "Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü İl Spor Dalı
Temsilci Yönetmeliği" ile tanımlanan kriterler ve kurallar dikkate alınarak belirleniyordu. En son 6 Aralık 1990 tarihinde küçük bazı değişikliklere uğramış olan bu yönetmelik günümüz koşullarında yetersiz ve spor yönetiminin ihtiyaçları açısından bakılınca, acilen değişmesi gereken mevcut konumuyla, Federasyonların işleyişine engel yapıya sahipti. ( Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü İl Spor Dalı
Temsilci Yönetmeliği: http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/20...0412-1.htm )
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü İl Spor Dalı
Temsilci Yönetmeliği'nin birinci maddesi:
"Madde 1 – Bu Yönetmeliğin amacı, illerde spor faaliyetleriyle meşgul olmak üzere valilerin sorumluluğu altında o il’de yapılacak olan spor faaliyetlerinin ilgili federasyonları ile uyumlu çalışabilme ve bu federasyonların taşra bağlantılarını sağlayabilme amacıyla fahri olarak görev yapan spor dalı temsilcilerinin görevlerini ve atanma şekillerini düzenlemektir."
şeklinde bir tanım ile başlıyordu. Fakat bu iyi niyetli tanım ile devamında ki maddeler "Satranç İl Temsilcilerinin" atanması sırasında, Gençlik ve Spor İl Müdürünün önerisi ve Valinin oluru ile atanan spor yöneticilerinin, Tsf'nin geçirmiş olduğu idari değişimler, teknolojinin değişimi, Tsf'nin ve dolayısı ile satranç branşındaki aktif sporcuların kat ettikleri "objektif kriterler karşısındaki" büyük gelişim-değişim ivmesi gibi faktörler göz önüne alınınca sporcuların sırtına yük ve ayak bağı olan pek çok kişinin ( Satranç İl Temsilcisi ) adeta yapıştıkları bu fahri idari görevde; ne hikmetse, şahsi başarısızlıkları apaçık ortada olmasına rağmen Tsf'nin yarattığı vizyonu ve değişimi de maske olarak kullanma cürreti göstererek tekrar tekrar atanarak çalışma?! ve illerde ki aktif sportif ortamına yön verenlerin istemiyor olmasına rağmen atanma azmini engelleyemiyordu!
Sn. Ali Nihat Yazıcı'nın "Çağrı!" başlıklı yazısında:
Açık söylüyorum. Bu yönetmelik çıktıktan sonra, Türk Satrancını bugüne getiren çok kıymetli il temsilcilerimi, yol arkadaşlarımı selamlayarak, tümünü değiştireceğiz. Bunun nedeni il temsilcilerimizden memnun olmamamız değil, tam tersine bu örgüt eğer bugün bu başarıya ulaştıysa, bizler kadar, hatta çok daha fazla o yol arkadaşlarımın katkılarıyla olmuştur.
diyor.
Ve Başkan yazısını şu cümleler ile sonlandırıyor: "Bu nedenle tüm satranç camiasına bir çağrıda bulunuyorum:
İl Temsilcisi olmak isteyen herkese!
[email protected] adresine, aşağıdaki bilgilerle talebinizi iletir misiniz? Var mısınız?
Bir pdf acrobat dosyasında (özellikle istiyorum), resminiz, özgeçmişiniz, il temsilcisi olarak neleri yapmak isterseniz, hayalleriniz nedir, Türk Satrancına ilişkin görüşleriniz nedir?
Doğrudan bana, aracı yok, bana e-posta atmanızı istiyorum.
Her birini tek tek okuyacağım.
Sonra her birinizle tek tek yüz yüze görüşeceğiz.
Sonra da tüm il temsilcilerimizi atayacağız.
Sizlerden e-posta bekliyorum.
Haydi bakalım!"
Şimdi Dikkat!
Özerk Spor Federasyonlarının yapısını ve işleyişini değiştiren bu yeni yasa büyük bir kazanımdır. Bir kere artık "Özerk" değil "Bağımsız!!!"
Sporcu, izleyici veya idareci olarak katıldığım turnuvalarda bana Satranç İl Temsilcilerinin hatalı uygulamaları ile ilgili pek çok konuda bilgiler sunup, yerine göre somut deliller ile dert yanan ve genellik ile Sn. Ali Nihat Yazıcı'nın deyimi ile "Forum Köşelerinde" bu konuları açmamı isteyen değerli sporcu, idareci ve antrenörler; ben sizlerin bana söylediklerinizi dikkatle not almıştım, fakat sizler "bizde yazarız-tartışırız gerekirse, şimdi zamanı değil" diyordunuz.
İşte şimdi zamanı!...
Yinede eliniz gitmez ve forumda yazamaz iseniz, bir çağrıda benden.
" [email protected] " benim bilinen iletişim mail adresim. Bana yazın. Konuları, olanaklı olduğunca isimleri olaylardan müstesna tutarak ben yazayım. Başkanın dediği gibi "
neleri yapmak isterseniz, hayalleriniz nedir, Türk Satrancına ilişkin görüşleriniz nedir?"
"Güzel günler göreceğiz. Güneşli günler..."
---------------------------------------------------------------------
Not:
1) İzmir'li dostlarım; ne demiştim?
2) Dost görünen dostlarım; ne demiştim?
3) Sürekli "Akıl" veren dostlarım; niye hep muhalifsin? diyenler şimdi görün bakalım neler olacak!
[color=red][size=24]Bakalım!?[/size][/color]
Tsf Başkanı sn. Ali Nihat Yazıcı 29-Mart-2011 tarihinde kabul edilip 12-Nisan-2011 tarihinde resmi gazete de yayımlanan, benim tabirim ile "İdari Torba Yasa" kapsamında yapılan değişikler ile ilgili olarak sonunda Tsf'nin yapısında oluşacak değişiklikler ile ilgili ilk açıklamayı yaptı. (Bakınız: http://www.tsf.org.tr/component/koseyazi...93&task=yg )
Bu idari torba yasa kapsamında ki 10. Madde Spor Federasyonlarını, dolayısı ile TSF'yi ve satrancın yönetimsel gelişimi açısından yakın geleceğimizdeki önemli değişiklikleri belirliyor.
Sn. Ali Nihat Yazıcı tarafından yapılan açıklama, yasanın kapsamı ile oluşan ve oluşacak olan değişiklik-değişim süreci açısında her ne kadar yetersiz de olsa, "Türkiye Sportif Satranç Ortamının" başındaki en önemli belayı; yani sportif satrancın İller de ki yürütmesinin çarpık ayağı görünümünde ki "Satranç İl Temsilciliği" kurumun da önemli bir değişikliği müjdeliyor olması bakımından gayet önemli.
Satranç branşında da diğer spor branşlarında olduğu gibi, İller de ki sportif temsil görevi, "Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü İl Spor Dalı
Temsilci Yönetmeliği" ile tanımlanan kriterler ve kurallar dikkate alınarak belirleniyordu. En son 6 Aralık 1990 tarihinde küçük bazı değişikliklere uğramış olan bu yönetmelik günümüz koşullarında yetersiz ve spor yönetiminin ihtiyaçları açısından bakılınca, acilen değişmesi gereken mevcut konumuyla, Federasyonların işleyişine engel yapıya sahipti. ( Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü İl Spor Dalı
Temsilci Yönetmeliği: http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/20...0412-1.htm )
Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü İl Spor Dalı
Temsilci Yönetmeliği'nin birinci maddesi:
"Madde 1 – Bu Yönetmeliğin amacı, illerde spor faaliyetleriyle meşgul olmak üzere valilerin sorumluluğu altında o il’de yapılacak olan spor faaliyetlerinin ilgili federasyonları ile uyumlu çalışabilme ve bu federasyonların taşra bağlantılarını sağlayabilme amacıyla fahri olarak görev yapan spor dalı temsilcilerinin görevlerini ve atanma şekillerini düzenlemektir."
şeklinde bir tanım ile başlıyordu. Fakat bu iyi niyetli tanım ile devamında ki maddeler "Satranç İl Temsilcilerinin" atanması sırasında, Gençlik ve Spor İl Müdürünün önerisi ve Valinin oluru ile atanan spor yöneticilerinin, Tsf'nin geçirmiş olduğu idari değişimler, teknolojinin değişimi, Tsf'nin ve dolayısı ile satranç branşındaki aktif sporcuların kat ettikleri "objektif kriterler karşısındaki" büyük gelişim-değişim ivmesi gibi faktörler göz önüne alınınca sporcuların sırtına yük ve ayak bağı olan pek çok kişinin ( Satranç İl Temsilcisi ) adeta yapıştıkları bu fahri idari görevde; ne hikmetse, şahsi başarısızlıkları apaçık ortada olmasına rağmen Tsf'nin yarattığı vizyonu ve değişimi de maske olarak kullanma cürreti göstererek tekrar tekrar atanarak çalışma?! ve illerde ki aktif sportif ortamına yön verenlerin istemiyor olmasına rağmen atanma azmini engelleyemiyordu!
Sn. Ali Nihat Yazıcı'nın "Çağrı!" başlıklı yazısında:
Açık söylüyorum. Bu yönetmelik çıktıktan sonra, Türk Satrancını bugüne getiren çok kıymetli il temsilcilerimi, yol arkadaşlarımı selamlayarak, tümünü değiştireceğiz. Bunun nedeni il temsilcilerimizden memnun olmamamız değil, tam tersine bu örgüt eğer bugün bu başarıya ulaştıysa, bizler kadar, hatta çok daha fazla o yol arkadaşlarımın katkılarıyla olmuştur.
diyor.
Ve Başkan yazısını şu cümleler ile sonlandırıyor: "Bu nedenle tüm satranç camiasına bir çağrıda bulunuyorum:
İl Temsilcisi olmak isteyen herkese!
[email protected] adresine, aşağıdaki bilgilerle talebinizi iletir misiniz? Var mısınız?
Bir pdf acrobat dosyasında (özellikle istiyorum), resminiz, özgeçmişiniz, il temsilcisi olarak neleri yapmak isterseniz, hayalleriniz nedir, Türk Satrancına ilişkin görüşleriniz nedir?
Doğrudan bana, aracı yok, bana e-posta atmanızı istiyorum.
Her birini tek tek okuyacağım.
Sonra her birinizle tek tek yüz yüze görüşeceğiz.
Sonra da tüm il temsilcilerimizi atayacağız.
Sizlerden e-posta bekliyorum.
Haydi bakalım!"
Şimdi Dikkat!
Özerk Spor Federasyonlarının yapısını ve işleyişini değiştiren bu yeni yasa büyük bir kazanımdır. Bir kere artık "Özerk" değil "Bağımsız!!!"
Sporcu, izleyici veya idareci olarak katıldığım turnuvalarda bana Satranç İl Temsilcilerinin hatalı uygulamaları ile ilgili pek çok konuda bilgiler sunup, yerine göre somut deliller ile dert yanan ve genellik ile Sn. Ali Nihat Yazıcı'nın deyimi ile "Forum Köşelerinde" bu konuları açmamı isteyen değerli sporcu, idareci ve antrenörler; ben sizlerin bana söylediklerinizi dikkatle not almıştım, fakat sizler "bizde yazarız-tartışırız gerekirse, şimdi zamanı değil" diyordunuz.
İşte şimdi zamanı!...
Yinede eliniz gitmez ve forumda yazamaz iseniz, bir çağrıda benden.
" [email protected] " benim bilinen iletişim mail adresim. Bana yazın. Konuları, olanaklı olduğunca isimleri olaylardan müstesna tutarak ben yazayım. Başkanın dediği gibi "
neleri yapmak isterseniz, hayalleriniz nedir, Türk Satrancına ilişkin görüşleriniz nedir?"
"Güzel günler göreceğiz. Güneşli günler..."
---------------------------------------------------------------------
Not:
1) İzmir'li dostlarım; ne demiştim?
2) Dost görünen dostlarım; ne demiştim?
3) Sürekli "Akıl" veren dostlarım; niye hep muhalifsin? diyenler şimdi görün bakalım neler olacak!
Sürekli öğrenmek iyidir.Öğrendiklerini doğru kullanabilmek daha iyi.(Eski lahit yazıtlarından alıntı.)