KAYNAK OLUŞTURMAK !
#1
KAYNAK OLUŞTURMAK!

Yazım uzun olabilir. Öncelikle belirtmeliyim.

Ama bunu yazabilmek için okunma süresinin en az iki katı zaman ve emek harcadım.
FORUMA TAŞINMA AMACI, ÇÖZÜM ÜRETEBİLMEKTİR!

Öneriler, eleştiriler hayati önem arz etmektedir.

Sn. Ateş ÜLKER’ in yıllardır söylediği, talep ettiği şura ve genel kurul burada, bir anlamda “tele –forum” şeklinde gerçekleşmektedir. Bence fikirlerin ortaya çıkması ve verimlilik anlamında genel kuruldan çok daha verimlidir. Daha yeterli sürelerde, daha özgürce, yeri geldiğinde defalarca söz alarak ve yazarak fikirler ortaya dökülüyor.

Genel kurulda, burada bulduğumuz birçok şansı asla bulamayız!
Size orada son derece kısıtlı bir süre vereceklerdir. Anlatmak istediklerinizi tam olarak anlatamadan, birçok insanın sizi dinlemediğinden emin olarak ineceksiniz kürsüden. Ama burada istediğiniz kadar bir yazıyı tekrarlarca okuma şansınız da var.

ANLAŞILMAK BURADA DAHA MÜMKÜN!
Tabi okunursa…

Tek farkı, varılan noktanın ve alınabilecek kararların resmi olup olmadığıdır ki, o da tarafımdan bir şekilde aktarma ve takip edilme sürecindedir.

Açmak istediğim konunun özü şudur;
KAYNAK YARATMAK!


**************************


Biraz geriye resmi dayanaklara gidelim.
TSF ’nun en öncelikli hedefini, kısaltarak ilgili maddelerinden aldım.

“… Federasyonun görevleri
MADDE 6 – (1) Federasyonunun görevleri şunlardır;
a) Sporun yurt düzeyinde dengeli bir şekilde yayılıp gelişmesini sağlamak,

c) Antrenörlerin kurslarla yetiştirilmesini ve seminerlerle eğitilmesini sağlamak,
ç) Ülke içinde yarışmalar düzenlemek, düzenlenen tüm yarışmaların devamlılığını sağlamak,

ğ) Uluslararası yarışmalara katılacak olan ulusal takımları seçmek, seçilen takımları yarışmalara hazırlamak,

, ı) Her kademedeki sporcular için eğitim ve hazırlık kampları açmak,

j) Satrançta belirli bir sistemin uygulanması için yapılacak işlemleri belirlemek ve uygulamasını sağlamak, …”
***************************************
Bir çok federasyonun ana statüsü incelendiğinde benzer temel temalar maddeler halinde görülecektir.

Ancak çeşitli federasyonların gelirler bölümleri incelendiğinde çok farklı yapısal adaletsiz bir dağılım göze çarpmaktadır.
Örneğin Türkiye Futbol Federasyonu’ nun gelirleri;
a) (12.06.2009 tarihli Genel Kurul kararı ile değişik) Futbol müşterek ve sabit ihtimalli bahis oyunlarından kulüplere verilen isim hakkının % 15’i.
b) Başvuru harçları ve para cezaları,
c) Kulüplerin televizyon, radyo, müsabaka yayınlarından ve her türlü basın ve yayın organları ile yapacakları sözleşmelerden elde ettikleri gelirlerin % 10'u. Ancak kulüplerin, oynadıkları özel müsabakalar ile hazırlık müsabakalarının yayınlarına ilişkin yapacakları sözleşmelerden elde ettikleri gelirlerin %1’i.
d) Sponsorluk gelirleri,
e) Millî ve temsili müsabaka gelirlerinden kesintilerden sonra kalan net meblağ ile bu müsabakaların televizyon, radyo, internet ve her türlü teknik cihaz ve benzeri araçlarla yayınlarından elde edilecek gelirler,
f) Tescil, vize, aktarma, aidat ve benzeri gelirler,
g) Malvarlığı gelirleri, malvarlığı değerlerinin devir, temlik, satış ve kiralanması gibi hususlardan elde edilen gelirler,

h) Federasyon tarafından kurulacak veya ortak olunacak her türlü iktisadi teşebbüs ve şirketlerden elde edilecek gelirler,
ı) Faiz gelirleri,
i) Bağış ve yardımlar,
j) Diğer gelirler.

TSF yi incelersek;
MADDE 33 – (1) Federasyon'un gelirleri şunlardır;
a) Genel Müdürlük bütçesinden ayrılacak pay,
b) Genel Müdürlük bütçesinden altyapı ve eğitime ilişkin projelerin desteklenmesi için aktarılacak kaynak,
c) Katılım payı,
ç) Tescil ve vize ücretleri ile transferlerden alınacak pay,
d) Sponsorluk gelirleri,
e) Reklam, yayın ve basılı evrak gelirleri,
f) Ceza ve itiraz gelirleri,
g) Yardım ve bağışlar,
ğ) Kira ve işletme gelirleri,
h) Federasyon başkan adaylığı başvuru ücretleri,
ı) Diğer gelirler.

TSF nun mali avukatı ya da danışmanı değilim. Bir satranççı olarak katkı noktasında bazı düşünce ve önerilerim var ancak bunları da paylaşmak ve tartışılmasını sağlamak isterim. Konuyu bunun için ÖSF na taşıdım.
BURADA BİR GENEL KURULDA OLMASI GEREKENDEN ÇOK DAHA FAZLA SATRANÇÇI VAR!
O zaman da satranççıların tartıştığı konulardan satranç için tavsiye kararından çok öte, neredeyse bağlayıcı kararlar çıkacaktır.
Satrancın gelir kaynakları neler olmalıdır?
Sevgili arkadaşlar, gerçekçi ve cesaret sahibi olmadan sorunları çözemeyiz. Federasyon gelirleri madde 33 incelenirse aslında TSF nin bile tam olarak hayata geçirmediği öz kaynakları mevcut bana göre…
Lütfen, yukarıdaki maddeleri inceleyerek ve karşılaştırmalı kıyaslama yaparak önerilerinizi oluşturunuz.
Özellikle futbol ve satranç kıyaslaması yaptım.
Biri milyonlarca seyirci yüzlerce sponsor ve kalıcı sürekli büyüyen ve kendini besleyen bir sisteme sahipken diğeri sahası olmayan, canlı seyirci kitlesi olmadan ve hasılattan yoksun, canlı yayın gelirlerini oluşturamamış ve hasbelkader bir sponsor ile yaşam bulmakta. Biri akan sudan gücünü alırken diğeri aynı sudan taşıma suyla değirmenini döndürmek zorunda.
Bunları da görelim lütfen!
Sadece otel ücretlerine takılmamalıyız. Haklı ya da haksız, madalyonun öteki yüzünde de bir şeyler var. Elbette makul ücretler!
Şöyle bir tablo!
İllerde, il turnuva sayfaları. Canlı yayın gelirleri. Son derece mütevazi ve sembolik. Ama mutlaka topluma şeffaf!
Kullanım amacına uygun bir bütçe ile il kendi gelir bütçesini oluştursa…
Turnuva katılım ücretlerinden aslan payı il bütçesine kalsa…
İller kendi örgütlerinde diğer gelir kaynaklarını oluştursa, çay, gece, gezi, kermes gibi. Okul aile birliklerinde velilerin aktif görev katılımıyla ortaya çıkan tablo örneği… Okullar birçok temel giderini bu bütçeden karşılıyorlardı. Açık, şeffaf ve onlarca üyenin denetimi altında…
Federasyon merkezden içinde olmadığı etkinliklerde bu yönetimleri illere bıraksa… Belki, %1 ya da % 2 gibi sembolik pay alsa. Bu pay futbol Federasyonunda % 10- 15 arasında…
… önerilerimi açıkça ve üyelerin sağduyularına güvenerek yazdım. Eleştiriler olabilir! Konuyu ekseninden saptırmadan, söylemediğim şeyler ima edilmeden, ciddiyetle dilemek isterim önerilerinizi ve eleştirilerinizi …
Yeri gelince yeni önerilerimi de aktaracağım.
Buyrun, sizi dinliyorum.
Sevgi ve selamlarımla…
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#2
Sevgili arkadaşlar,
“KAYNAK YARATMAK ” başlığı altındaki konunun yazısı uzun olduğu için bazı üyelerimizce öneriler de bulunma isteğim pek fark edilmemiştir.
Bazı forum üyeleri ve il temsilcisi arkadaşlarımız, yeni seçilmiş il komisyonları üyelerimizde gerek ö.m. ile ve gerekse mail aracılığında önerilerde bulundular.
Arkadaşlarımızın bazılarının isimlerinin gizli kalması yönündeki isteklerine saygı duyarak önerilerini isimsiz olarak yayınlıyorum.
Önerilere olumlu ya da olumsuz, belli bir fikir temeline dayanan eleştiriler elbette yapılmalıdır.
Amaç yapılabilecek ve yapılamayacakların camiamız nezdinde ön tartışma zeminini oluşturmaktır.
***************************************
ÖNERİ: İllerinden (ilk aşamada belli iller de olabilir) dereceye girerek final yarışmasına hak kazanan sporcu çocuklarımız için TSF tarafından sponsor bulunabilir.
Bunu iller de kendi içlerinde yapabilirler.
**************************
ÖNERİ: Federasyonumuzun canlı yayın gelirlerinden şeffaf bir fon oluşturulabilir. Örneğin o gün hangi il de hangi turnuvayı izlemek istiyorsam tıkladığımda sistem bana o gün için sembolik bir ücret yazabilir. Ama bu fon sadece bu amaçla kullanılmalı ve topluma açık ve şeffaf olmalıdır. Aksi halde güven kırıcı olacaktır.
**************************************
ÖNERİ: Şubat ayındaki KÜÇÜKLER TÜRKİYE ŞAMPİYONASI ‘ndan önce bölgelerde, yatılı okullarda ya da bulunacak diğer tesislerde “TÜRKİYE ŞAMPİYONASI SEÇME YARIŞMALARI ”düzenlenmeli. Devlet destekli olma şartları araştırılabilir. Dereceye girenler FİNAL yarışmasına katılma hakkı kazanabilirler.
********************************
ÖNERİ: İller kendi bünyelerinden Gençlik Hizmetleri İl Müdürlükleri bütçelerinden, “Federasyon Türkiye Şampiyonası Katılım Yolluğu” vb. isimler gibi devlet destekli fon oluşturulabilir.
****************
ÖNERİ: Küçükler ve Yıldızlar Türkiye Şampiyonası il seçmeleri için illerinden bu şampiyonaya katılma hakkı kazanacak sporcuların yolluk, barınma, yeme içme masraflarının karşılanmasına yönelik olarak bir fon oluşturulur. Bu fon il temsilciliği bütçesi olarak da kurulabilir. Fon’un kaynağı sporculardan toplanacak makul katılım bedeli olabilir.
*************************
ÖNERİ: Küçükler ve yıldızlar il yarışmalarından önce finale gidecek öğrencilerin ekonomik finansına yönelik katılım bedelli ve sponsor ödüllü turnuvalar olabilir. Aynı amaca yönelik dayanışma komisyonlarının kurduğu gece, kermes, çaylar, kar bırakacak piyango ve çekilişler düşünülebilir.
************************************************

ÖNERİ: Okulların ya da spor kulüplerinin dereceye giren öğrencilerine sporcularına maddi katkı sunabilirler.
********************************************
ÖNERİ: Türkiye Küçükler ve Yıldızlar Şampiyonasına il birincisi olarak katılan sporculara, Türkiye şampiyonası statüsü gibi “ il birincisi olan sporcular federasyon olanaklarından faydalanarak yarışırlar” olanağı tanınabilir.
*************************************************
ÖNERİ: İllerinden birinci olarak gelen sporcular sadece çok makul bir ödeme ile de konaklama yapabilirler. Bu madde, o ilden en az 10 sporcunun katılımıyla belli bir oranda rahatlatabilir de bu katkıyı.
***********************
ÖNERİ: Bu konunun araştırılması için TSF tarafından bir komisyon da kurulabilir. Keza örgütlenmesini tamamlayan iller de yapabilir bunu kendi içinde. Sonuçlarını TSF ye gönderirler.
*******************
ÖNERİ: Konunun TSF hukuk kurulumuza danışılarak da aydınlatılması gerekebilir. Sonuçları toplumla paylaşılmalıdır.
********************************
ÖNERİ: İller özerk olmalıdır. Bu sayede kendi olanaklarını oluşturup sporcularını Türkiye Şampiyonalarına kendi olanaklarıyla gönderirler bu da TSF nin üzerinden büyük bir maddi yük alır.
*************************
ÖNERİ :İlçelerde kaymakamlıklarda yoksul aileler için FAK-FUK-FON bütçeleri var. Yoksulluğunu muhtarlıkça belgeleyen aileler çocuklarının il dışı yarışmalarına katılabilmesi için bu fondan faydalanabilirler. Küçük yerlerde bu tip ahbap çavuş ilişkileriyle gayet güzel yürüyebiliyor bu işler.
********************************
ÖNERİ: TSF yarışmaya katılan tüm sporcuların harcırahlarını ödemelidir. Bunu yapması için GSM ile iletişime geçip ilgili maddelerin uygulanabilir hale gelmesi sağlanmalıdır.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#3
Aşkın bey,
Önerileri ve daha önce yazdıklarınızı okudum.Öncelikle 6 ncı madde 1 nci bendi kapsamında gösterdiğiniz a,c,ç,ğ,l ve j paragraflarında çok fazla eksiğimiz vardır.Sadece a seçeneğinde Satrancın yurt düzeyine dengeli bir şekilde yayılması ve geliştirilmesi konusunda iyi bir mesafe alınmıştır.Bu yatay gelişmedir.Diğer seçeneklerde önemli gelişmeler sağlanamamıştır.Ancak bu c,ç,ğ,l ve j maddelerini unutmayalım.Bunların amacına ulaşması için neler yapılabileceğini her fırsatta konuşalım.Çeşitli üyelerden topladığınız önerilere gelince bunların gerçekleşmesinin kolay olmadığını düşünüyorum.Çünkü bir uygulamayı hayata geçirirken onunla ilgili maddeyi dikkatli yazmak gerekir.O madde yasa olacaktır.Ve insanlar yasalar karşısında eşittir.Örneğin bir yarışmaya katılanlarda bazı ön koşullar arıyorsak bunları bütün sporcularda aramamız gerekir.Siz "Emektarlar yarışmasında oynamak için önkoşul 60 yaşına girmektir"şeklinde bir ön koşul hazırlamışsanız bu herkes için geçerli olmak zorundadır.Eğer -yarışmanın yapıldığı ilde doğmuş olanlarda 60 yaşına girmiş olma koşulu- aramazsanız,hazırladığınız yasa yanlıştır.Böyle bir yanlış sizin başka konularda da yanlış yasa hazırlayacağınızı gösterir.Bu bakımdan öneriyi yapan arkadaşların hevesini kırmak da istememekle birlikte yapacağımız önerinin genellikle bir yönerge maddesi şekline dönüşmek zorunda kalacağını hatırlayalım!
Bununla birlikte son birkaç gün içinde en kayda değer önerinin Adana'dan Muzaffer beyden geldiğini düşünüyorum.
Muzaffer bey Gençlik Spor İl Müdürlüklerinin Türkiye Yaş gruplarına katılacak başarılı gençler için yolluk verme imkanına sahip olduğunu hatırlattı.Bu uygulama Federasyonun yönergelerinde de hatırlatılır.Ancak bütün illerde kullanılabildiğini sanmıyorum.Yılda bir defa İl seçmelerinde dereceye girenlerin Türkiye Birinciliğine katılmaları için böyle bir desteğin sağlanması uygundur.Bunun gerçekleşmesi mutlaka il temsilcisinin yoğun çalışmasına da bağlıdır.
Ben gerçekci bulmasam da diğer önerileri de daha açık bir dille tartışmaya devam edebiliriz.Bu bölümün amacı başlığında yer almıştır.Kaynak yaratmak
Kaynak konusu bugüne kadar benim eğilmediğim bir konudur.Diğer konuları bu kutuda yazarak kafaların karışmasını istemiyorum.Burada belki de sadece "kaynak bulmak"konusunun yazılması uygundur.
Ateş Ülker
Ara
Cevapla
#4
Ateş Bey,

Gelen önerilerin büyük bir kısmına olumlu ve umutlu bakıyorum. Üzerinde durulacak ve geliştirilip uygulamaya konulacaklar var sanki.

Ayrıca diğer federasyonların yasalaşmış ve yönetmelik olarak kabul görmüş ve uygulama alanında istenilen sonuçlara yakın verimler sağlanmış.

Bunların emsal teşkil ettiğini düşünüyorum.

Örneğin:
ÖNERİ: Federasyonumuzun canlı yayın gelirlerinden şeffaf bir fon oluşturulabilir. Örneğin o gün hangi il de hangi turnuvayı izlemek istiyorsam tıkladığımda sistem bana o gün için sembolik bir ücret yazabilir. Ama bu fon sadece bu amaçla kullanılmalı ve topluma açık ve şeffaf olmalıdır. Aksi halde güven kırıcı olacaktır.

Bu öneri son derece yerindedir. Çünkü hayatın içinde örnekleri var. Birçok federasyonun canlı yayın gelirleri var. Bütçelerinin çok önemli bir bölümlerini oluşturuyor. Bizim böyle bir hakkımızda olmalı. Ancak oluşacak bu kaynağı tamamen kabul edilebilir bir yatırım alanında kullanmak gerekir.
İlerde belki şöyle de olabilecek;
Oluşacak satranç siteleri turnuvaları canlı yayın için ihaleye girebilecek. Neden olmasın?
Sistem bana o günkü canlı yayını izlemek için tıkladığımda günlük 1 TL yazsın ne olur?

Nereye gideceğini bildiğim bu parayı neden vermeyeyim ki?
__________________________________________________________
Ya da şu öneri;
ÖNERİ: Küçükler ve yıldızlar il yarışmalarından önce finale gidecek öğrencilerin ekonomik finansına yönelik katılım bedelli ve sponsor ödüllü turnuvalar olabilir. Aynı amaca yönelik dayanışma komisyonlarının kurduğu gece, kermes, çaylar, kar bırakacak piyango ve çekilişler düşünülebilir.
Bu etkinliklerin okullarda yapılabildiğini biliyoruz.

Çocuklarımız için amacı ortada böylesine örgütsel ve toplumsal etkinliklerin sakıncası olamaz diye düşünürüm. Üstelik emsal teşkil eden uygulamalar varken…

ÖNERİ: Türkiye Küçükler ve Yıldızlar Şampiyonasına il birincisi olarak katılan sporculara, Türkiye şampiyonası statüsü gibi “ il birincisi olan sporcular federasyon olanaklarından faydalanarak yarışırlar” olanağı tanınabilir.
Yanlış bilmiyorsam Türkiye Birinciliklerine katılan il birincisi olan sporcuların konaklamalarının TSF tarafından yapıldığı uygulama, sponsor desteklidir. Bulunabilecek bir sponsorla aynısı küçükler ve yıldızlar,hatta gençler için bile yapılabilir.
Görüşmelerimize devam edelim Ateş Bey. Olumlu ya da olumsuzu, tartışmak yolumuzu aydınlatıyor.
Sevgi ve saygılarımla…
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#5
“…Muzaffer bey Gençlik Spor İl Müdürlüklerinin Türkiye Yaş gruplarına katılacak başarılı gençler için yolluk verme imkanına sahip olduğunu hatırlattı.
Bu uygulama Federasyonun yönergelerinde de hatırlatılır… ”

Sn. ÜLKER,

“Federasyon yönergelerinde de hatırlatılır ” bu çok yerinde önerinizi Teknik Kurul’ daki arkadaşlarıma aktarmak gerekir diye düşünürüm.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#6
Yazılarınızı anlamaya çalışırken başımın ağrıdığını farkettim.
Ama ilginç düşünceleriniz olduğunu kabul etmeliyim.
Kesinlikle ilginç.
Her açıdan.

Öneri isteyip öneri bombardımanı yapmak ilginç fikir mesela.

Saygılar.
Ara
Cevapla
#7
Açtığım her kutudan siz çıkıyorsunuz sn.bayan, Trueblueturk
Neden bir şeyler filiz verirken hep aynı refleksle onu budamak zorunda hissedersiniz ki kendinizi?
Ya yeni bir haber yazıyorum, ya umutlu bir başlangıç, ya da bir öneri demeti…
Her yazımda siz çıkmaya başlıyor ve bir ağacı taşlar gibi başlıyorsunuz taşlamaya.
Üstelik hep eleştirilerle...
YAZILARINIZDAKİ MUHALEFET REFLEKSİ BANA BAŞKA ÜYELERİ HATIRLATIYOR!
Bunu bana yazdıklarınızdan çıkarmıyorum sadece. Kanıtsız öngörüleriniz , ayakları yerden çok uzak iddialarınız ve en deneyimli saygın insanlara yönelttiğiniz suçlamalar çok açık bunu söylüyor.
Sizce bu kadar mı kötü, yetersiz ve art niyetli miyiz?
Hiç mi olumlu düşünmezsiniz hakkımda?
Ama ben bunun güzel ve olumlu bir tarafını buluyorum.
Siz varsanız yazılarım okunuyor, gizlice ağaç gibi taşlanıyor. Demek ki yolum doğru! Mesleki alan bilginiz sizi böyle tanımlıyor!
Size önerim gecenin geç saatlerinde yazımı okumayınız. Baş ağrıtıcı olabilir. Gerçekten çekilmez yazılar o saatten sonra. Ben de okumuyorum zaten.
Çok daha uygun saatler varken…
Başınızı neden ağrıtıyorsunuz ki?
Sizi yazılarımı okumuyor biliyordum! Bunu iki defa yazmıştınız.
ÖNERİ BOMBARDIMANI DEDİĞİNİZ BANA GELEN FARKLI ÖNERİLERDİ.
Ne yapsaydım, yayınlamamalı mıydım?
Ama okumadan da yapamadığınız belli. Ne de olsa öte tarafta neler oluyor, merak ediyorsunuz.
Sizin için ne yapabilirim, lütfen beni aydınlatınız!
Gerçek bir iletişimcinin yöntemiyle ama hem de toplum önünde ben razıyım!
Not: Akhisar Çağlak Festivali ile ilgili yorumunuza yazdığım (ö.m.) ıma cevap vermediniz.
Selamlarımla…
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#8
Özel mesajla yazdıklarınızı buraya da yazmışsınız.
O nedenle ben de açık yazmanın doğru olacağına kanaat ettim.

Neden? diye sormuşsunuz:

Çünkü siz iletişim kurmuyorsunuz.
Sizinkilerin monolog olduğunu düşünüyorum.
Çok uzun konuşanlardan ve çok uzun yazanlardan hoşlanmıyorum.
Benim gibi düşünen birçok kişinin olduğunu da forumdaki yorumlardan görebiliyorum.

Siz sizin fikirlerinize katılmayan herkese önyargılı ve düşmansınız, herkese kabul ettirmek için anlamsız bir çaba içindesiniz..
Sizin fikirlerinize katılmama hakkımı kullanıyorum. Ve bunu belirtme hakkımı da kullanıyorum. Olay bundan ibaret. Saldırmıyorum, hakaret etmiyorum, sadece ve sadece düşündüğümü söylüyorum.

Kısa yazılarla fikrinizi anlatamayacaksanız yazmayın efendim.
Kitap okur gibi oluyorum.

Okumadığımı söylediğimde kızıyorsunuz.
Okuyayım bari belki de fikrim değişir diye okuduğumu söylediğimde yine kızıyorsunuz.
Bir daha sizin yazılarınıza yorumlarımı yazmayacağım rahat olabilirsiniz.
Gencim dediysem; düşüncelerimi, tahammül edemeyenlerden saklamayı bilecek kadar büyüğüm.
Ara
Cevapla
#9
Bir konuyu anlayamıyorum. Burası Özgür düşüncelerin ifade edilebildiği bir forum değilmi? Ancak fikirlerini açıklayanlara tepki gösteriliyor. Anlamak ilginç.
Her başarının altında sistemli bir çalışma yatar...
Ara
Cevapla
#10
Sayın trueblueturk,


“… Özel mesajla yazdıklarınızı buraya da yazmışsınız.
O nedenle ben de açık yazmanın doğru olacağına kanaat ettim…”
________________________________________
Elbette açık yazmalısınız! Ama (öm) cevap yazmadınız.
Onun yerine Forumdan cevaplamayı tercih ettiniz.
Size yazdıklarımı burada yazmadım bunu sizde biliyorsunuz! Size yazmayı uygun görmüştüm. Ö.M. ‘ ye ayırabileceğiniz zamanı buraya yine aynı amaçla ayırmışsınız.
**********************************
Trueblueturk:
“ …Neden? diye sormuşsunuz: Çünkü siz iletişim kurmuyorsunuz. Sizinkilerin monolog olduğunu düşünüyorum. Çok uzun konuşanlardan ve çok uzun yazanlardan hoşlanmıyorum. Benim gibi düşünen birçok kişinin olduğunu da forumdaki yorumlardan görebiliyorum…”
_________________________
Dikkat ediyor musunuz ?
Hep birinci tekilden konuşup, ikinci tekili bu yazıda bile hala eleştiriyorsunuz. İşte bu eleştiri refleksidir! Valla okumayın o zaman diyeceğim ama dilim varmıyor, saygısızlık olacak. Sahi neden okumak için zorluyorsunuz kendinizi?
Şu an da bile monologdan çok diyalog içindeyiz.
Monolog yazsaydım onca arkadaşımla burada papaz olur muydum? Cevap yazmaz, umursamaz, tek kişilik monologlarıma fütursuzca devam ederdim. Öyle olsaydı şu andaki gibi karşılıklı diyalog içinde olmazdık değil mi?
SİZE ÇELİŞİK GELMİYOR MU?
1- İletişim kurmadığımı söylüyorsunuz. ÖM yazdım, cevapsız kaldım.
2- Okumuyorum diyorsunuz, sonuna kadar okumaya çalışıyorsunuz.
3- Monologlardan bahsediyorsunuz, kadrosu çok zengin özel tiyatroya döndü yazılarım. Başrolü kapmanız aslında hakkınızdır. Kızmıyorum.
Ama daha özlü yazacağım sizin için. Söz!
Fakat şu var.
Bana gelen öneriler gerçekten o kadar çok ve uzun ki. Benim yazdıklarım, o yazıların özünün bozulmamış özetidir.
DAHA KISALMIYOR NE YAPAYIM?
****************************************

Trueblueturk:
“…Siz sizin fikirlerinize katılmayan herkese önyargılı ve düşmansınız, herkese kabul ettirmek için anlamsız bir çaba içindesiniz..
Sizin fikirlerinize katılmama hakkımı kullanıyorum. Ve bunu belirtme hakkımı da kullanıyorum. Olay bundan ibaret…”
_______________________________________
Bunu anlıyorum. Fikirlerimi sadece yazıyor ve savunuyorum, hakaret gelmedikçe de saygısızlık yapmıyorum. Ön yargım yok! Başlangıçta olabilir belki ama değerli arkadaşlarımın uyarılarıyla zamanla bu konuda arındırıyorum kendimi.
Benim bir adım ve üyelere saygım var!
*********************************************
Trueblueturk:
“…Saldırmıyorum, hakaret etmiyorum, sadece ve sadece düşündüğümü söylüyorum…”
__________________________________
“Forum yöneticisi yanınızda herhalde ” derken bu biraz ağır bir iftira olmuyor mu? İftira ve hakaret sonuçta benzer genleri taşırlar.
Belki farkında olmayabilirsiniz. Ama eğer bilinçli yapıyorsanız, böyle bir algı yaratmaya çalışmanız bile samimiyetsizlik değil mi?
Sebebini şimdilik bilmiyorum ama bunu kasıtlı yaptığınızı düşünmemeye başladım !
****************************************
trueblueturk :

“… Kısa yazılarla fikrinizi anlatamayacaksanız yazmayın efendim.
Kitap okur gibi oluyorum…”
___________________________
Oldu sayın bayan!
Yazmayayım peki, o zaman karşılıklı konuşalım.
M. Aşkın TAŞAN ([email protected]) tel: 0505 476 2408
Buna da “hayır” derseniz bir “iletişimci” ile nasıl iletişim kuracağım ?
Bu sırrı bana verir misiniz?
******************************
Trueblueturk :
“… Okumadığımı söylediğimde kızıyorsunuz.
Okuyayım bari belki de fikrim değişir diye okuduğumu söylediğimde yine kızıyorsunuz.
Bir daha sizin yazılarınıza yorumlarımı yazmayacağım rahat olabilirsiniz…”
______________________________________________
Beni okuduğunuz hiçbir yazıma kızmadım bilakis teşekkür ettim.
Olumsuz eleştiriler sürekli dikkatimi çekti biliyorsunuz.
HAYIR!
BÖYLE BİR ŞEY İSTEYEMEM SİZDEN!
TÜM SAMİMİYETİMLE SÖYLÜYORUM Kİ, ELEŞTİRİLERİNİZİ EKSİK ETMEYİNİZ LÜTFEN!
Ben de, sizin de okumanızı sağlamak için daha da özlü yazacağım.
Söz veriyorum!
********************************
Trueblueturk :
“… Gencim dediysem; düşüncelerimi, tahammül edemeyenlerden saklamayı bilecek kadar büyüğüm...”
___________________
Düşüncelerinizi saklamayınız, ama yapmadığım şeyleri de bana yakıştırmayınız lütfen.
Beni yanlış anlamanızı istemem!
********************************
Selam ve saygılarımla…
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#11
I'm just chapuling.

Beğenmeme hakkımı kullanıyorum.
Bunu söyleme hakkımı da kullanıyorum.
Kimsenin ağzına bant yapıştırmadım.
Beğenmediğim şeyler için tepki vermek suç mudur.
Herkes beğenmek veya susmak seçeneklerinden birini mi seçmek zorunda.???????
Ara
Cevapla
#12
Genç ve özgür bir birey olarak fikirlerinizi bütün açıklığı ile söylemenizi sonuna kadar destekliyorum.

Konu başlığı ile ilgili düşünce ve önerileriniz varsa, inanın ki çok önemlidir benim için.

Son açıklamanızdan da herhangi bir rahatsızlık duymadım.

İçtenliğimle söylüyorum.

Selam ve saygılarımla...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 7 Ziyaretçi