09-11-2014, 17:40
Ali Nihat Yazıcı'nın 08.11.2014 tarihli yazısı,yorum sizin.Yazının orijinali
Dün (7 Kasım 2014), Türkiye Satranç Federasyonu Olağan Mali Genel Kurulunda görüşülecek olan, Faaliyet Raporu, Mali raporlar ve kesin delege listesi yayınlandı.
Kesin Delege listesine bakarsanız, Başkanımız Gülkız Tulay hanımefendinin, TSF tarihinde ilk kez muhalefetsiz bir genel kurulu toplama şansına ulaştığını düşünebilirsiniz.
Bir dakika! Orada durun! Ben bu hanımefendiye sonuna kadar muhalifim. Gülkız Tulay’ın görevde kaldığı her gün, Türk Satrancı için onarılması zor zararlara uğramak demektir. 12 yılda, dişimizden artırıp, onca çaba ve gayret ile ülkemizin en güçlü spor federasyonlarından birisi, Dünyanın en güçlü Satranç Federasyonu yaptığımız TSF, 2 yıl içerisinde aslında dibe doğru şuursuz ve tüpsüz olarak çöküyor. Bugüne kadar, uluslararası anlamda yaptıkları hataları, şahsi gayretlerimle ben azaltmaya çalışıyordum; ama bugünden sonra bunu yapacak kimse de yok.
Diyeceksiniz ki "sana ne oldu?" "Sen değil miydin bu hanımefendiyi elinden tutup başkan olması için destekleyen?"
Büyük hata yapmışım, çok büyük!
Ama hala o yönetimde pırıl pırıl insanlar var. Başkan bu kadar kötü olsa da, onlara güveniyorum hala! O yüzden her ne kadar Gülkız Tulay’ın başında durduğu her dakikanın Türk Satrancı için bir felaket olduğuna inansam da –ki bu konuda çok gayret ettim Gülkız hanımın beni yanlış düşündüğüme ikna etmesi için – o yönetimde bulunan kıymetli insanlara hala güvenim var, o yüzden bu Mali Genel Kurulda benim oyum ibra yönündedir.
Konumuza dönelim! Nedir yanlış olan? Bana göre onlarca yüzlerce yanlış var. Ama en önemli yanlış, bilgisizlik ve mali olarak federasyonu abesle iştigal etmektir!
Örnek mi?
4298 sayılı Bilgi Edinme Kanunu çerçevesinde, TSF’ye 2013 ve 2014 FIDE ve ECU Genel Kurullarına katılan delegasyon ile ilgili soru sordum. Bilgi istediğim “Kör Bilgisiz” Federasyondan bana, 4298 sayılı Kanuna tabii olmadıkları yanıtı geldi. Komik olan bunu federasyonun bu konuda web sitesinde açtığı linkten yapmam, hem de trajedi! “Kör Bilgisiz” Federasyonun bu yanıtı üzerine Spor Genel Müdürlüğü aracılığıyla bilgi istedim. Neyse sanırım artık bilgisiz başkan bilgi sahibi olmuştur! Yanıt geldi ama eksik geldi. Nedeni dosyaları teftiş kuruluna yollamışlar! Biz bilmiyoruz sanki “federasyonda kaç nüsha olduğunu yazıların”! Biz bilmiyoruz sanki “muhasebe sisteminde tüm harcamaların elektronik olarak kayıtlı olduğunu ve istendiğinde dökümünün alınabileceğini”. Onlar sanıyorlar ki, ben Mali Genel Kurulda kullanacağım bunları aleyhlerinde, zaman kazanmaya çalışıyorlar.
Sonra sizle bu konuyu günlerce yazıp konuşacağız, özrü kabahatinden büyük Başkanın.
Bilgi Edinmek istediğim genel kurullardan birisi; 2014 yılı Ekim ayında Gürcistan’ın Batum kentinde düzenlenen, ECU (Avrupa Satranç Birliği) Olağanüstü Genel Kuruluydu. Neydi bu Olağanüstü Genel Kurul? Neden olağanüstüydü?
Olağan olan Genel Kurul, Tromsö’de Ağustos 2014’te düzenlendi. Ancak seçimler nedeniyle, turnuvalar hakkındaki karar geleneksel şekilde, seçim sorasında düzenlenecek olan bir Olağanüstü Genel Kurulda alınsın denerek ertelendi. Yani Batum’da düzenlenen Avrupa Satranç Birliği Olağanüstü Genel Kurulunda birkaç turnuvanın oylaması yapıldı. Bizim federasyonumuz da 2016 Avrupa Yaş Grupları Şampiyonasını Kuşadası’nda düzenlemek üzere adaydı.
Güzel değil mi? Aday oluyorlar baksanıza ne güzel! Neden böyle kinayeli yazıyorum, bu aynı federasyon, tıpkısının aynısı olan bu arkadaşlar, 2015 Dünya Yaş Grupları Şampiyonasını almamak için, o kadar çaba sarf etmişti ki! Diyorlardı ki, “tüm bu uluslararası turnuvalar hep zarar ve sadece Ali Nihat YAZICI uluslararası anlamda güç elde etsin diye alıyor bu etkinlikleri, biz uluslararası turnuva düzenlemeyeceğiz” Kime dediler bunu? Kim dedi? Ben nasıl biliyorum? Neyse bunları daha sonra yazayım. Çok şey var anlatacak çok…
Yine de akıllandılar ki aday oluyorlar diyelim. Peki, nasıl olur bu oylamalar? Nasıl gidersiniz oylamayı kazanmak için? Benim zamanımda genelde organizatörlüğü yapacak olan spor uzmanı –ki çoğunlukla bir FIDE IO unvanlı- arkadaşımız ve ben giderdik, kafilede. 2-3 gün öncesinde orada olur. Dersimizi çalışmış şekilde tek tek tüm delegelerle görüşür, gelemeyecek olan federasyonları arar, sözlerimizi verir, vekâletlerini alırdık. Oylama aşamasına gelip de kaybettiğimiz bir turnuva olmamıştır neredeyse diyebilirim.
Batum’da ne oldu?
Türkiye ilk tur oylamada Çek Federasyonu ile 20-20 eşit oy aldı. Prag! Daha önce Avrupa Yaş Grupları düzenlendi Prag’ta, ona rağmen bize karşı 20 oy alabildiler. Yazıklar olsun size, yazıklar olsun!
Neyse ikinci tur oylama yapıldı ve Kuşadası 20-19 kaybetti. 54 ülke vardı oy kullanacak 40’ı ilk turda, 39’u ikinci turda oy kullandı!
Şimdi gelin ayrıntısına inelim.
Kafilemiz dört kişiydi! Cümbür cemaat!!
FIDE Asbaşkanı, Türkiye Satranç Federasyonu Başkanı, ama “yabancı dili olmayan” Gülkız Tulay, Yönetim Kurulu üyesi Kasım Yekeler, Başkanımızın asistanı Bengü Atlı Seyman ve Başkan Danışmanı Özgür Solakoğlu.
Açık söyleyeyim çok şaşırdım Özgür Solakoğlu’nun orada olmasına. Baştan sona faul olan bu görevlendirmede tek doğru olan şey. Ama ne yapsın sevgili Özgür?
Hatalı olanlar nedir? Sayalım tek tek
Kişi sayısı: 4 kişinin ne işi var orada? Tek başına Ozgur Solakoglu ’nu yolla 3-4 gün önce alır gelirdi o turnuvayı.
Arkadaş, madem dilin yok bırak başkası gitsin o toplantıya, Başkan Gülkız Tulay her gittiği yurt dışı gezisinde yanında 3-4 kişi götürüyor kaybolmamak için. Nedir bu “kifayetsiz iletişim engelli temsil merakı” anlayamadım! Çok lazımsa ver parasını götür yanında tercüman! Sonra diğer genel kurulları da konuşacağız... Bildiğiniz gibi değil!
23 Ekim 2014 tarihli Görev Olurunda sunumu yapmak üzere Bengü hanım ve Kasım bey görevlendiriliyor, ama sunumu Özgür ve Bengü Hanım yapıyor. Sanırım, Kasım bey de o sırada İngilizce yapılan sunumu, Gülkız Hanıma Türkçeye çevirmek için orada bulunuyordu.
Gelin bakalım ne kadara mal olmuş bize bu seyahat?
:
Konaklama____yaklaşık 650 ABD Doları____1.430,00 ₺
Harcırah______1945,59€________________5.583,00 ₺
Uçak________________________________4.063,64 ₺
Ekstralar______yemekler felan filan________En az… 11.000 ₺
:
Başvuru ücretleri, götürdülerse broşür evrak vesaire saymıyorum…
İçim acıyor kalbim daralıyor bu hataları görünce… Ama kabahat bende
25 Ekim 2014’te düzenlenen Genel Kurula 24 Ekim akşamı gidiyorlar. Büyük bir olasılıkla kimsenin aklına bile gelmeyen Çek’ler o sıralarda akıllarına gelmeyecek 20 oyu almış olup, Gülkız hanım ve ekibine dua ediyorlardır…
Tabii ben orada yoktum, daha önce olduğu gibi toplantıya geç kaldılar mı, gitmediler mi, o sırada excursion’da mıydılar onu bilemiyorum. Batum’un Haçapurisi nefistir…
Benim bildiğim bir şey varsa o da, avucumuza konmuş, ECU Başkanı Azmaiparashvili’nin bizi desteklediği bu turnuvayı elimizden kaçırmamız. Ne yapsın Zurab?
Büyük hata yaptım ben çok büyük! Kuvay, Cengiz, Suat solda sıfır kalır bu hatanın yanında…
Daha yeni başladık yazmaya! Dudaklarınız uçuklayacak okuduğunuzda yazdıklarımı…
“Erlerden vezir olur ama, Vezirlerden Şah olmaz” Ali Nihat YAZICI (14 Ağustos 2014)
Dün (7 Kasım 2014), Türkiye Satranç Federasyonu Olağan Mali Genel Kurulunda görüşülecek olan, Faaliyet Raporu, Mali raporlar ve kesin delege listesi yayınlandı.
Kesin Delege listesine bakarsanız, Başkanımız Gülkız Tulay hanımefendinin, TSF tarihinde ilk kez muhalefetsiz bir genel kurulu toplama şansına ulaştığını düşünebilirsiniz.
Bir dakika! Orada durun! Ben bu hanımefendiye sonuna kadar muhalifim. Gülkız Tulay’ın görevde kaldığı her gün, Türk Satrancı için onarılması zor zararlara uğramak demektir. 12 yılda, dişimizden artırıp, onca çaba ve gayret ile ülkemizin en güçlü spor federasyonlarından birisi, Dünyanın en güçlü Satranç Federasyonu yaptığımız TSF, 2 yıl içerisinde aslında dibe doğru şuursuz ve tüpsüz olarak çöküyor. Bugüne kadar, uluslararası anlamda yaptıkları hataları, şahsi gayretlerimle ben azaltmaya çalışıyordum; ama bugünden sonra bunu yapacak kimse de yok.
Diyeceksiniz ki "sana ne oldu?" "Sen değil miydin bu hanımefendiyi elinden tutup başkan olması için destekleyen?"
Büyük hata yapmışım, çok büyük!
Ama hala o yönetimde pırıl pırıl insanlar var. Başkan bu kadar kötü olsa da, onlara güveniyorum hala! O yüzden her ne kadar Gülkız Tulay’ın başında durduğu her dakikanın Türk Satrancı için bir felaket olduğuna inansam da –ki bu konuda çok gayret ettim Gülkız hanımın beni yanlış düşündüğüme ikna etmesi için – o yönetimde bulunan kıymetli insanlara hala güvenim var, o yüzden bu Mali Genel Kurulda benim oyum ibra yönündedir.
Konumuza dönelim! Nedir yanlış olan? Bana göre onlarca yüzlerce yanlış var. Ama en önemli yanlış, bilgisizlik ve mali olarak federasyonu abesle iştigal etmektir!
Örnek mi?
4298 sayılı Bilgi Edinme Kanunu çerçevesinde, TSF’ye 2013 ve 2014 FIDE ve ECU Genel Kurullarına katılan delegasyon ile ilgili soru sordum. Bilgi istediğim “Kör Bilgisiz” Federasyondan bana, 4298 sayılı Kanuna tabii olmadıkları yanıtı geldi. Komik olan bunu federasyonun bu konuda web sitesinde açtığı linkten yapmam, hem de trajedi! “Kör Bilgisiz” Federasyonun bu yanıtı üzerine Spor Genel Müdürlüğü aracılığıyla bilgi istedim. Neyse sanırım artık bilgisiz başkan bilgi sahibi olmuştur! Yanıt geldi ama eksik geldi. Nedeni dosyaları teftiş kuruluna yollamışlar! Biz bilmiyoruz sanki “federasyonda kaç nüsha olduğunu yazıların”! Biz bilmiyoruz sanki “muhasebe sisteminde tüm harcamaların elektronik olarak kayıtlı olduğunu ve istendiğinde dökümünün alınabileceğini”. Onlar sanıyorlar ki, ben Mali Genel Kurulda kullanacağım bunları aleyhlerinde, zaman kazanmaya çalışıyorlar.
Sonra sizle bu konuyu günlerce yazıp konuşacağız, özrü kabahatinden büyük Başkanın.
Bilgi Edinmek istediğim genel kurullardan birisi; 2014 yılı Ekim ayında Gürcistan’ın Batum kentinde düzenlenen, ECU (Avrupa Satranç Birliği) Olağanüstü Genel Kuruluydu. Neydi bu Olağanüstü Genel Kurul? Neden olağanüstüydü?
Olağan olan Genel Kurul, Tromsö’de Ağustos 2014’te düzenlendi. Ancak seçimler nedeniyle, turnuvalar hakkındaki karar geleneksel şekilde, seçim sorasında düzenlenecek olan bir Olağanüstü Genel Kurulda alınsın denerek ertelendi. Yani Batum’da düzenlenen Avrupa Satranç Birliği Olağanüstü Genel Kurulunda birkaç turnuvanın oylaması yapıldı. Bizim federasyonumuz da 2016 Avrupa Yaş Grupları Şampiyonasını Kuşadası’nda düzenlemek üzere adaydı.
Güzel değil mi? Aday oluyorlar baksanıza ne güzel! Neden böyle kinayeli yazıyorum, bu aynı federasyon, tıpkısının aynısı olan bu arkadaşlar, 2015 Dünya Yaş Grupları Şampiyonasını almamak için, o kadar çaba sarf etmişti ki! Diyorlardı ki, “tüm bu uluslararası turnuvalar hep zarar ve sadece Ali Nihat YAZICI uluslararası anlamda güç elde etsin diye alıyor bu etkinlikleri, biz uluslararası turnuva düzenlemeyeceğiz” Kime dediler bunu? Kim dedi? Ben nasıl biliyorum? Neyse bunları daha sonra yazayım. Çok şey var anlatacak çok…
Yine de akıllandılar ki aday oluyorlar diyelim. Peki, nasıl olur bu oylamalar? Nasıl gidersiniz oylamayı kazanmak için? Benim zamanımda genelde organizatörlüğü yapacak olan spor uzmanı –ki çoğunlukla bir FIDE IO unvanlı- arkadaşımız ve ben giderdik, kafilede. 2-3 gün öncesinde orada olur. Dersimizi çalışmış şekilde tek tek tüm delegelerle görüşür, gelemeyecek olan federasyonları arar, sözlerimizi verir, vekâletlerini alırdık. Oylama aşamasına gelip de kaybettiğimiz bir turnuva olmamıştır neredeyse diyebilirim.
Batum’da ne oldu?
Türkiye ilk tur oylamada Çek Federasyonu ile 20-20 eşit oy aldı. Prag! Daha önce Avrupa Yaş Grupları düzenlendi Prag’ta, ona rağmen bize karşı 20 oy alabildiler. Yazıklar olsun size, yazıklar olsun!
Neyse ikinci tur oylama yapıldı ve Kuşadası 20-19 kaybetti. 54 ülke vardı oy kullanacak 40’ı ilk turda, 39’u ikinci turda oy kullandı!
Şimdi gelin ayrıntısına inelim.
Kafilemiz dört kişiydi! Cümbür cemaat!!
FIDE Asbaşkanı, Türkiye Satranç Federasyonu Başkanı, ama “yabancı dili olmayan” Gülkız Tulay, Yönetim Kurulu üyesi Kasım Yekeler, Başkanımızın asistanı Bengü Atlı Seyman ve Başkan Danışmanı Özgür Solakoğlu.
Açık söyleyeyim çok şaşırdım Özgür Solakoğlu’nun orada olmasına. Baştan sona faul olan bu görevlendirmede tek doğru olan şey. Ama ne yapsın sevgili Özgür?
Hatalı olanlar nedir? Sayalım tek tek
Kişi sayısı: 4 kişinin ne işi var orada? Tek başına Ozgur Solakoglu ’nu yolla 3-4 gün önce alır gelirdi o turnuvayı.
Arkadaş, madem dilin yok bırak başkası gitsin o toplantıya, Başkan Gülkız Tulay her gittiği yurt dışı gezisinde yanında 3-4 kişi götürüyor kaybolmamak için. Nedir bu “kifayetsiz iletişim engelli temsil merakı” anlayamadım! Çok lazımsa ver parasını götür yanında tercüman! Sonra diğer genel kurulları da konuşacağız... Bildiğiniz gibi değil!
23 Ekim 2014 tarihli Görev Olurunda sunumu yapmak üzere Bengü hanım ve Kasım bey görevlendiriliyor, ama sunumu Özgür ve Bengü Hanım yapıyor. Sanırım, Kasım bey de o sırada İngilizce yapılan sunumu, Gülkız Hanıma Türkçeye çevirmek için orada bulunuyordu.
Gelin bakalım ne kadara mal olmuş bize bu seyahat?
:
Konaklama____yaklaşık 650 ABD Doları____1.430,00 ₺
Harcırah______1945,59€________________5.583,00 ₺
Uçak________________________________4.063,64 ₺
Ekstralar______yemekler felan filan________En az… 11.000 ₺
:
Başvuru ücretleri, götürdülerse broşür evrak vesaire saymıyorum…
İçim acıyor kalbim daralıyor bu hataları görünce… Ama kabahat bende
25 Ekim 2014’te düzenlenen Genel Kurula 24 Ekim akşamı gidiyorlar. Büyük bir olasılıkla kimsenin aklına bile gelmeyen Çek’ler o sıralarda akıllarına gelmeyecek 20 oyu almış olup, Gülkız hanım ve ekibine dua ediyorlardır…
Tabii ben orada yoktum, daha önce olduğu gibi toplantıya geç kaldılar mı, gitmediler mi, o sırada excursion’da mıydılar onu bilemiyorum. Batum’un Haçapurisi nefistir…
Benim bildiğim bir şey varsa o da, avucumuza konmuş, ECU Başkanı Azmaiparashvili’nin bizi desteklediği bu turnuvayı elimizden kaçırmamız. Ne yapsın Zurab?
Büyük hata yaptım ben çok büyük! Kuvay, Cengiz, Suat solda sıfır kalır bu hatanın yanında…
Daha yeni başladık yazmaya! Dudaklarınız uçuklayacak okuduğunuzda yazdıklarımı…
“Erlerden vezir olur ama, Vezirlerden Şah olmaz” Ali Nihat YAZICI (14 Ağustos 2014)