Satranç İle Büyüyorum

[Miyazaki]

Evet haklısınız.

Görünür, bilinçsiz yayılma eylemleri var ve artık yeter.

Satrancı yanlış şekilde yayarsanız, bir o kadar zamanı, yapılan yanlışları düzeltip sıfır noktasına gelmek için harcarsınız.

Hala bu satranca hizmet anlamında alakasız işi ne diye yayılma olarak yutturmaya çalışıyorsunuz.

tsf'nin kurduğu dernek TSF'den destek istiyor? Çocuk mu var karşınızda

Lütfen biraz ciddiyet.

[M.Aşkın TAŞAN]

[quote='Miyazaki' pid='20676' dateline='1440394037']
Evet haklısınız.

Görünür, bilinçsiz yayılma eylemleri var ve artık yeter.

Satrancı yanlış şekilde yayarsanız, bir o kadar zamanı, yapılan yanlışları düzeltip sıfır noktasına gelmek için harcarsınız.

Hala bu satranca hizmet anlamında alakasız işi ne diye yayılma olarak yutturmaya çalışıyorsunuz.

tsf'nin kurduğu dernek TSF'den destek istiyor? Çocuk mu var karşınızda

Lütfen biraz ciddiyet.
---------------

Sn. BAYRAM,
Yazımı uzun bulup da okumayacaksanız, ya da artık klişeleşmiş biçimde yine alakasız bulacaksanız bana cevap vermeyin daha iyidir.


[color=#0000CD]Evet, lütfen biraz ciddi olun ve şu anlamsız refleksten kurtarın kendinizi.

Bilinçsiz yayılma eylemi yoktur ortada. Süreç ve proje planlandığı gibi başlamıştır. Dernek kurulmuş, plan lamasını yapmış, projesinin ilk ayağı olan çalıştayı kurmuş, sonuçlarını raporlaştırma sürecine girmiştir. Bu çalıştaya uluslararası katılımcıların yanı sıra da illerinde yıllardan beri bu yaş kategorisinde çalışma yapan ve üniversite eğitimini alarak öğretmenliğe başlayan 100 öğretmen [color=#FF0000](bu gün topluma bir blog açan bir üye bunu "sürü" diye nitelemektedir)[/color] davet edilmiştir.

Dernekte kimlerin olduğu hukuki bir süreçtir. Eğer bir yanlışlık varsa ki o zaman ortaya çıkar. Muhataplarını bağlar. Siz içeriğe değil, dernekte kimlerin olduğuna dikkat çekmeye çalışıyorsunuz, en başından beri.

Oysa bana bu soruyu soran ilk ve tek kişi sizdiniz.
Size bütün açıklığıyla cevap verdim. Zamanla bu cevaplar sizin öngörünüze uymadı diye bu satırlarda benden hesap sormaya, söylediklerimi konuyu çarpıtmaya çalıştığımı anlatmakla eşdeğer tuttunuz.
Bunu çalıştaya katılan onlarca akademisyen, öğretmen, öğretim üyesi, ve satranç antrenörleri biliyor.

Çünkü yaşadıkları çalıştay ile sizin söylemleriniz arasında bilgi eksikliğinden (aynı ortamda bulunmamaktan) kaynaklanan o kadar çok büyük bir fark var ki...

Sonra çıkıp süreci yaşayan burada yaşayan başka bir başka üye söylediklerimi bire bir onayladı. Süreci aynen anlattı.

Kabullenip kabullenmediğinizi bilmiyorum, ama süreç böyledir.
...

Siz kabul etmiyorsunuz, başka gözle yorumluyorsunuz diye ne süreç değişir, ne de yapılanlar değersizleşir.

Satrancı neden yanlış yayalım?

Bu çalıştay sürecini13-14 HAZİRAN 2015 öncesiyle neden karıştırıyorsunuz? Bu ayrı bir süreçtir. Projeye dahil olan akademik eğitim alan bambaşka bir kitle vardır. İçinde olmadığınız için tam olarak değerlendiremediğinizi düşünüyorum hala. Duyumları ve suç duyurularını baz alarak ilerlemeye kalkıyorsunuz ki bu rotanızı hep yanlış yönde tutmaktadır.

Zamanla bu 14 ilin Milli Eğitim İl Müdürlükleri ve Okul Öncesi Eğitim Daire Başkanlıkları da programlama aşamasında olacaklar. Hiç bir şey yutturulmaya çalışılmıyor. Tam tersi her şey o kadar açık ve açıklanmakta ki...

TSF bir dernek kurdu mu? Bunu gerçekten bilmiyordum. Buna yasal hakkı var mıdır? Ama derneği kuran kişilerin tamamen satranç içinden geldikler doğru mudur?

Eğer ki TSF böyle bir dernek oluşumuna zemin yarattıysa bu emsal teşkil etmelidir. Çünkü sponsoru da birlikte bulunmuştur. Son zamanlarda açılan satranç merkezlerinin kuruluşunu andırmaktadır bu oluşum. Ama hepsini de TSF kurdu diyemeyiz. Fakat hepsinin de kurucu iradesi ve ilham kaynağıdır bence.

Bence çok önemli bir kişi var ki o olmadan bu dernek çok zor kurulurdu.
Maddi kaynakları bulabilecek ve yönelebilecek asıl kişidir. Diğer kurucu üyelerin sadece satranç yönetimi için içinde olduklarını düşünüyorum. Tüm ihaleleri bu dernek açabilecektir. Tüm planlamaları bu dernek yapacak ve paydaş kuruluşlar ile sürecin içinde olacaktır.

Bir kaç üyenin TSF camiası içinden gelmesi derneğin TSF tarafından kurulduğunu da gösterebilir, bunu inkar etmiyorum. Ancak şu an ki TSF yönetiminden hiç bir kişinin bu derneğin yönetiminde olmadığını biliyoruz.
Nilüfer ÇINAR ÇORLULU'NUN konumu çok ayrıdır. Kendisi yönetim kurulunda değildir. Bunu bilmezden ve görmezden gelemezsiniz.
Büyük haksızlıktır bu!

Kasım YEKELER'İN eşi anasınıflarında çalışmalar yapan birisidir. Bu özelliğiyle yer aldığını düşünüyorum.

Tüm bunlarla birlikte derneğin faaliyetlerinde ve özellikle ticari gelişmelerinde yasal gelirlerin ve giderlerin de toplumun bilgisine sunulması gereğini asla inkar etmiyorum. Bu konuda özellikle bireylerin haksız mal ve servet edinme olasılıkları şimdiden ortada kaygı konusu olmaktadır.

Bu durum da hukuki bir süreçtir. Elbette bu durumda olanlar hukuk karşısında sorumludurlar. Bedelini de öderler. Ancak şuan böyle bir durum söz konusu mudur ki bu tip haksızca yakıştırmalar yapılmaktadır?
...

Ne benim açımdan, ne de sizin açınızdan karşınızda bir çocuk yoktur elbette!
Bunu nereden çıkarıyorsunuz?
Bu sizin bir çıkarımınız bir yakıştırmanızdır. Ben gerekirse bir çocuğa bile özünden sapmadan açıklamalar yaparım bu satırlarda.

Ama sizi başından beri "asla" çocuk yerine koymadan, bilinçli bir birey olarak görmüş ve bana yönelttiğiniz bir soruyu geç de olsa yine bu sütunlarda cevaplamaya çalışmıştım.
Sizden bir teşekkür bile duymadım.

Bunu da geçtim ama hakkımda ki söylemlerinizi, konuyu çarpıtmaya çalıştığımı söylemenizi asla doğru bulmuyorum. Çarpıttığımı söylemek konunun özünü anlamayıp ret etmek çok basit ve sorunun özünden uzak bir taktik. Bu taktiğe sizden önceki bir çok üye de başvurdu.

Ama ben özellikle de sizin bu yöntemi kullanacağınızı hiç düşünmemiştim. Aklıma da gelmezdi. Beni şaşırtan da bu oldu.
Size verdiğim her bir cevap ya bir belgeye, ya da bu ilgili süreçte bir yaşanmış bir olaya dayanmaktaydı.

Saygılarımla.





[/color]

[Miyazaki]

1. Yayılma,yayılma,yayılma... Tsf nin bütün diğer işlerinin genelinden bahsettiğim açık, yayılıyoruz ama lafta, sözde ve göz boyamada ....

2. Tsf dışarıdan kurulacak , bağımsız olacak derneklere destek verecek diyorsanız bunu ciddi olarak söylüyorum: ya siz çocukça düşünüyorsunuz ya da ben.

Burada konu bu bağlamdadır, yani tanıdık dışında birileri ciddiye alınır mı? cevabını bu yazıları okuyanlara bırakıyorum.

Aşkın bey bu yönetim ve benzeri daha bir çokları , bizim satranç sevgimizin üzerine konuşlanmış gelip geçici kişilerdir, konakçılar gelip geçicidir, ben ve benim gibiler kalıcıyız ve kalırız , gerekirse gemi enkazını dipten çıkartıp gene adam ederiz.

Bizim gemimiz tek, onların kaç tane gemileri var umurumda bile değil.

Selamlar.

[M.Aşkın TAŞAN]

1. Yayılma,yayılma,yayılma... Tsf nin bütün diğer işlerinin genelinden bahsettiğim açık, yayılıyoruz ama lafta, sözde ve göz boyamada ....
[color=#0000CD]
Ben öyle düşünmüyorum. Sadece bu olay gerçekten ve temelden bir başlangıçtır. İçinde sadece TSF yoktur. Ve öyle olması da gerçekçi olmaz. Zamanla hangi kurum ve kuruluşların yer alacağını göreceğiz.
Okul içine en başından girecek bu projede elbette eleştirel, uyarı anlamında yazılar olacaktır. Bu denge görevi görecektir. Ancak bir çok kurumun; MEB, Dernek, TSF, destekleyici-sponsor kurumlar ve denetleyici mekanizmalar varsa ve kontrol altında çalışacaklarsa destek olunmalıdır.
Ben bilerek herhangi bir yanlışın içinde yer almam. Eğer maddi konulardaki tereddütler oluşmaya başlarsa elbette ki yeni duruşumu da ortaya bu günkü kararlılığımda koyarım. Bundan emin olun![/color]

2. Tsf dışarıdan kurulacak , bağımsız olacak derneklere destek verecek diyorsanız bunu ciddi olarak söylüyorum: ya siz çocukça düşünüyorsunuz ya da ben.

[color=#0000CD]Hayır, bunu söylemedim.

Bakın yazdığımı aynen alıntılıyorum;

"Eğer ki TSF böyle bir dernek oluşumuna zemin yarattıysa bu emsal teşkil etmelidir. Çünkü sponsoru da birlikte bulunmuştur. Son zamanlarda açılan satranç merkezlerinin kuruluşunu andırmaktadır bu oluşum. Ama hepsini de TSF kurdu diyemeyiz. Fakat hepsinin de kurucu iradesi ve ilham kaynağıdır bence."

Bu bir örnektir ve örnek teşkil etmelidir. Sadece dernek kuruluşu ile değil tabi ki. Kalıcı olmasa da bulunacak sponsor ve destekçi kurumlar örnek teşkil etmelidir. Derneğin üye aidatlarına dayalı sistemlerin zamanı büyük yerleşim merkezlerinde çoktan geçti. Küçük yerleşimlerde devam edebilir belki ama etkisiz kalıyor. Belki ancak kiralarını karşılar.

Sponsor bulabilmek önemlidir. Bakınız bu konuda da yeni bir oluşum vardır. Bırakın, izin verin belki yaralanacak kişi ve iller çıkabilir. Bunların sayısının az olması önemlidir, ama başlangıçtır.

İnsanlarımız bazı gelişmeleri ancak izleyerek öğrenebiliyorlar. Bırakın örnek teşkil etsin. Buna Gülkız, Nilüfer, Ali, Mesut ... vb ön ayak olmuş, önemli mi? Önemli olan örnek teşkil edip illerde benzerlerinin(yasal çerçeve içinde) oluşması değil midir? Gerçekleşirse bir çok sorunun çözümüne ulaşmış olmaz mıyız?[/color]

Burada konu bu bağlamdadır, yani tanıdık dışında birileri ciddiye alınır mı? cevabını bu yazıları okuyanlara bırakıyorum.

[color=#0000CD]Katılırım. Gerçekçi olmayan oluşumlar zaten destek bulamaz, saman alevi gibi olur. Örneklerini geçmişte ve günümüzde de bulabiliriz.Açıldıktan sonra kaynaksızlıktan hemen kapanan merkezler buna örnektir.[/color]

Aşkın bey bu yönetim ve benzeri daha bir çokları , bizim satranç sevgimizin üzerine konuşlanmış gelip geçici kişilerdir, konakçılar gelip geçicidir, ben ve benim gibiler kalıcıyız ve kalırız , gerekirse gemi enkazını dipten çıkartıp gene adam ederiz.
[color=#0000CD]

Bu "biz" yaklaşımına beni dahil etmediğinizi düşünüyorum.

Önemli de değil benim açımdan. Ancak gemi ne enkazda da, ne de dipte...
Şu an ben makina dairesindeyim. Ama çok az bir katkım da olsa kendimi söz söyleyebilecek, karşı çıkabilecek hak,hukuk ve güçte görmekteyim.
Dipten çıkarmak için, dibi boylamasını bekleyemem değil mi?[/color]

Bizim gemimiz tek, onların kaç tane gemileri var umurumda bile değil.

[color=#0000CD]Valla ben de saymadım gemi ya da gemiciklerini. Ama ben şu an içinde olduğum gemiden sesleniyorum.
Benim de umurumda değil bu konu. Sadece göreve odaklandım. Bu benim seksenli yıllardan beri hem söylem hem de eylem aşamasında olduğum bir konu...
Bu gelişmeyi elbette önemsiyorum.

Bile bile bir yanlışın içinde olmadığımı düşünüyorum. Aksi için gerekli motivasyonu da zaten bulamam.
Bu arada -sağ olun- gerekli muhalefeti ortaya fazlasıyla koyuyorsunuz ama, gelişmelere de bir bakmak gerekir.
Sonuçta olası bir olumsuzlukta topluma karşı yüzü kızaracak olan benim.
Ve ben bunu göze alıyorum.[/color]

Selamlar.

[Miyazaki]

Garip olan bu durum değil.

garip olan : O kadar adının geçtiği bir ortamda, bir satranççı kimliği olan kişinin, hiç bir açıklama yapmamasıdır.

"Susmak fazilettir"

Doğru olduğunu bildiğiniz yolda ilerlerken uygulayacağınız bir davranış biçimini belirler ve zaman zaman gereklidir.

Başkan ve yönetimden hiç açıklama gelmemesi normaldir; satranççı değiller ve gelip geçiciler, izledikleri yolun satrançla ilgisinin bulunmadığı da bana göre çok belirgindir.

Ama bu gibi durumlarda ve bu satranççı kimliği ile nilüfer çınar çorlulu'nun susması daha farklı bir şeydir, bunun adını koyamıyorum.

[M.Aşkın TAŞAN]

[color=#0000CD]Bu bir duruştur.
Daha önce de yazdığımı hatırlıyorum.
Yönetim ya da herhangi bir başka fahri çalışan, en başından beri yazmadı değil mi?
Yazmayacaklar...
Bundan sonra da yazmaları büyük sürprizdir benim için.

Sadece okunuyoruz. Bilgilenmek için...
Etkisi oluyor mu derseniz, bunu gelişmelere bakarak cevaplamak mümkündür.
Nilüer ÇINAR ÇORLULU adına bir cevap veremem. Yazıp yazmamak kendi tercihidir. Bence yazmaması daha iyidir. Kendisini topluma bambaşka uğraşlarla sunan birisinin buna zamanı olacağını sanmıyorum.
Emek, zaman ve enerji sarfedeceği tek yer de burası değildir.

Ama belki de bir şeyler yazabilir değil mi?[/color]

[Naci Erdem]

Ben Balıkesir İl Temsilcisi görevindeyken de, şimdilerde bu görevden ayrılmış bir durumdayken de hep yazdım Aşkın hocam, hani fahriler yazmaz diyorsunuz ama hem ben, hem de siz bol bol yazıyoruz fahri olduğumuz halde ..
Yazmamak bir prensip olmamalı! Aksine Gülkız hanım bile yazmalı bence .. Ne güzel olur!
Her yazışımızda kavga dövüş edecek değiliz ki! bence herkes yazmalı..

[M.Aşkın TAŞAN]

Ben Balıkesir İl Temsilcisi görevindeyken de, şimdilerde bu görevden ayrılmış bir durumdayken de hep yazdım Aşkın hocam, hani fahriler yazmaz diyorsunuz ama hem ben, hem de siz bol bol yazıyoruz fahri olduğumuz halde ..
Yazmamak bir prensip olmamalı! Aksine Gülkız hanım bile yazmalı bence .. Ne güzel olur!
Her yazışımızda kavga dövüş edecek değiliz ki! bence herkes yazmalı..

[color=#0000CD]Naci Bey,
Sizi yıllardır, sizin beni tanımazdan önce tanıyor ve isminizi biliyorum. Ülkemizin en uzun süreli İl temsilciliği görevinde bulunan fahri çalışanlardan birisiniz. Çok dönem gördünüz ve çok başkanla çalıştınız. Dolayısıyla eski ve yeniyi iyi görebilir ve tartabilirsiniz diye düşünüyorum.
Bu bağlamda sizden doğru tespit ve hakkaniyetli yaklaşımlar beklenir. Süreci ben de çok uzun zamandır tanıklık yaparak yaşıyorum. Bir çok şeyi bir çok kişiyle ortak yaşadık.
Ayrıldığınızı öğrendim. Size geçmişteki hizmetlerinizden dolayı da teşekkür ederim.
...
Elbette herkes yazabilir Naci Bey.
Bazı insanlar sadece söylemleriyle ve yazdıklarıyla bilinir ve anılırlar. Bazıları ise sadece eylemleriyle toplumun gündeminde ve denetiminde kalmak isterler.
Sizin konumunuz farklıdır değil mi? Siz sadece bir il'den sorumluydunuz. Sizce tüm illerin sorumluluğunu taşıyan yönetimin buradan her yazılana cevap vermesi uygun mudur? Böyle bir enerjileri ve zamanları var mıdır acaba? Belki de vardır. Ama kendi tercihleridir.Yeterince sorun dinliyorlar zaten. Bir o kadarı da mail ortamında ulaşmakta kendilerine. İletişimin en yoğun olduğu dönemi yaşıyoruz bu dönem.
Bunu kendi konumunuzla kıyaslamanız için yazdım.[/color]

[abdulkadirbener]

Konu özünden saptırılmış yine.

[Miyazaki]

Yazılanlar duruyor.

Bu konu ile ilgilenenler kimlerin nasıl fikirlere sahip olduklarını buradan kolaylıkla öğrenebilirler.

Ben fikirlerimi belirtmeye çalıştım , yeni bir fikir olduğunda saptırmalara aldırmadan düşündüklerimi yazarım.

Saptırmalara takılmamak gerek, kurtuluş yok.

Selamlar.

[Miyazaki]

http://www.haberler.com/gelecegin-satran...70-haberi/

Videoda konuşan yk üyesi Kasım Yekeler bilimsel araştırmalardan bahsetmiş, hemde bir sürü;
Ben bu çalışmalara pek rastlayamadım.
Bilen varsa faydalanmak isterim.

Konuyla ilgili diğer bir yazı:

http://satranchaber.com.tr/tsf-anaokulla...aklasiyor/

[alisatran35]

Bu konuda yapılan çok çalışmalar olduğunu ben de duydum. Ama detaylı bir arşiv araştırması yapınca da ben linkteki dokümanları buldum.
http://www.psmcd.net/otherfiles/Benefits...creen2.pdf
Burada satrancın detaylı olarak faydalarından bahsediyor.
Ayrıca FIDE'nin okulda satranç bölümünde bir çok makale var. Tabi ki bunlar yeterli değil. Yine başka araştırmalar yapılması gerekiyor.
http://cis.fide.com/en/teaching-materials

İkinci yazıya bakınca da, tanıdığım ve şimdiye kadar sevdiğim bir insan olan Ali Nihat beyin bu yaklaşımını doğru bulmadığımı söylemek isterim. Sonuçta ülke genelinde satrancın yaygınlaştırılması için güzel bir adım atılmış. Daha önce kendisinin öncülüğünde yapılan ve hepimizin gurur duyduğu Milli Eğitim Bakanlığı çalışması nasıl güzel bir adım ise, bunu da öyle değerlendirmek lazım.
Şimdiye kadar projenin mali yönlerine bakıldı. Projenin tüm finansmanının Spor Toto Teşkilatı tarafından yapıldığı ve Federasyona bir yük olmadığı anlaşılıyor. Yani Federasyon bütçesinden bir para çıkmadan güzel bir proje yürütülüyor. Şimdi de insanların ailelerine saldırma mantığı Ali Nihat beyin eski kredisini tüketiyor. Ben yaptığım bir araştırmada dernekte bulunan insanların bir çoğunun ana sınıfı veya benzer dallarda öğretmen olduğunu satranç antrenörü belgesine sahip olduğunu gördüm. Biz yeniliklere kucağımızı açmadıkça büyük atılımlar gerçekleştiremeyiz. Büyük atılımlar ancak büyük düşünmekle gerçekleştirilir. Buna da tüm camiamızının destek vereceğini düşünüyorum.
Saygılarımla

[Miyazaki]

Yazıların tamamını okumadım ama daha büyük yaştaki okul çocukları için olduklarını gördüm.

Ben burada satrancın faydasını tartışmıyorum, söylenenlerin yarısından fazlası okul öncesi çocukların düşünce ve gelişiminde ne derece yer bulabilir?

Genel tekrarda fayda var:
Yaş gruplarında 15 yaş ve yukarısında Türkiye birincilikleri 7-8 sporcu ile yapılmakta!

Bunun gibi altyapıdaki onlarca sorunu, gösterişli ve zamansız bu gibi projeler ve bürokrat ziyaretleriyle çözemezsiniz.

[M.Aşkın TAŞAN]

İkinci yazıya bakınca da, tanıdığım ve şimdiye kadar sevdiğim bir insan olan Ali Nihat beyin bu yaklaşımını doğru bulmadığımı söylemek isterim. Sonuçta ülke genelinde satrancın yaygınlaştırılması için güzel bir adım atılmış. Daha önce kendisinin öncülüğünde yapılan ve hepimizin gurur duyduğu Milli Eğitim Bakanlığı çalışması nasıl güzel bir adım ise, bunu da öyle değerlendirmek lazım.

[size=medium]Sayın alisatranc35,[/size]

[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Bu konu başlığında çok tartışıldı.

[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Ortak bir noktada buluşmak gerekmiyor belki ama en azından yanlışlarımızdan ya da yanlış anlaşılma konularından geri adım atılabilir diye düşünüyorum.
[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Söz konusu proje bu sütunlarda genel olarak iki açıdan incelenmektedir.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]1- Projenin mali kaynağı ve TSF ya da TSF yöneticileri ile ilgisi,[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]2- Projenin hedef kitlesi olan 4-6 yaş çocuklarına yönelik kazanımları.
[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Konuyu bu sütuna taşıyan arkadaşların daha çok 1 numarayla ilgilendiklerini, içlerinde benimde olduğum bir kesim arkadaşların ise 2 numarayla ilgilendiğini gördüm.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Tabi her ikisini de inceleyip ortak bir görüş sunanlar da var.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Bu ikisinin de aynı cephede tokuşturularak tartışılmasının her iki konunun da özüne zarar verdiğini düşünüyorum.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Buna katılır mısınız?

Saygı ve selamlarımla.[/font][/size][/color]

[M.Aşkın TAŞAN]

[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Bu gün SATRANÇ İLE BÜYÜYORUM PROJESİ kapsamında ilimize gelen malzemeleri inceledim.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]50 okula satranç boyama kitabı ve satranç takımları ile, 15 devlet okuluna da bunların yanı sıra bahçe satrancı !![/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Şimdi tüm bu materyaller bu okullara asla ve asla hiçbir okulun öz kaynağından gelemezdi. MEB kaynaklı da olamayacağını biliyorum (İlimizde dağıtılan 125.000 tablet bilgisayar bile yerel yönetim marifetiyle gelmişti)[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Bunları adım gibi biliyorum çünkü eğitimini verdiğim 26 anaokulu öğretmeninin mahrumiyete eşdeğer çalışma şartlarını bizzat yerinde gördüm. Hem de sıkı durun Kocaeli gibi bir ilde![/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]O çocukların gözlerindeki sevinci anlamak için inanın satranççı olmak hiç gerekmiyor.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]O öğretmenlerin bahçe satrancı üzerinde çocuklarıyla  birlikte oynayabileceği, paylaşabileceği satrancı sevdirici, hazırlayıcı basit oyunların (kare kapmaca, kalecilik, filcilik, atçılık, güçlü vezirler, ve korkusuz şah gibi yaşının seviyesine uygun daha nice oyun...) müfredatta yer alacak olması çok kurtarıcı oldu. Bunu anasınıfı öğretmenleri ile yaptığım seminerlerde gözledim. Video kayıtlarından anasınıflarında bana nasıl ders anlattıklarını gösterdiler.Kimse Kale ile mat nasıl yapılır gibi bir konu işlemiyor! Bu konu elbette çok erken belki de sınıfta bile işlenecek bir konu olmayabilir de. Ama sınıfın imkanlarına, eğitimcinin-anasınıfı öğretmeninin yeterliliğine ve öğrenci seviyesine göre de değişkenlik gösterebilecek bir konudur bu.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Ana sınıflarda oynanan hazırlayıcı oyunlardan en çok sevileni taş hareketleri...[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Taşların hikayeleştirilerek çocuğun elinde o taşın bir maketi (ahşap veya kartondan yapılmış)kareler üzerinde yürümesidir. Çok basit ama çok öğretici! Çocuk yaşayarak bahçe satrancı zemini üzerinde "yaparak" hareketler ile öğreniyor. Tabi öncesinde öğretmeni gösteriyor ona  nasıl yapacağını. Bazen de porjeksiyon yansımasından önce izleniyor. [/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Seminerlerde verilen kaynaklardan en önemlisi BAŞLANGIÇ DÜZEYİ SATRANÇ OKULU dur.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Mükemmel bir programdır! Çocuklar için çok ideal. Bunu Ankara-çalıştayda da sunum ile gösterdim. Özellikle ana sınıfı öğretmenlerine 1 numaralı kaynak olarak verilmiştir bu materyal.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Her taşın anlatımı çok güzel. Pratikleri de öyle. Hele çocukların en sevdiği oyun var ki, çilek yiyen taşlar...[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]...[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Ben bu sütunlarda ana sınıfları için ilk adım olan satrancı sevdirmek ve tanıtmak amaçlı olan bu eğitim modelini benimsediğim için tereddütsüz bir biçimde savundum.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Mükemmel bir programdır. Öğretmenler MEB kaynaklı olarak EĞİTİMHANE adlı siteden ücretsiz olarak indirebiliyorlar. Derslerinde inanılmaz bir kolaylık sağlıyor bu yapım. Üstelik Türkçeleşmiş bir durumda...[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Bu gün TSF yöneticilerinin "geleceğin büyük ustaları anasınıflarından çıkacak" gibi söylemlerini abartılı bulmuyorum.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Her çocuk okul yolculuğuna ana sınıflarından başlayacaksa eğer bu önerme ve iddia da gerçek payı var demektir.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Ancak burada eğitim modeli çok önemlidir. Koyacağınız hedefler hedef kitlenin yaş grubuyla uyumlu olmalıdır. KAZANIMLAR DOĞRU TESPİT EDİLMELİ ve DERSLER DOĞRU PLANLANMALIDIR.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Anasınıfları satranç eğitiminde 34-36 haftalık yıllık ders programında en fazla 30 hafta ders işleyebilirsiniz. 40 dakikalık dersin en fazla 15-20 dakikası tüm çocukların katılabileceği konsantrasyon süresidir. Geri kalan sürede çocuk satrançla ilgili çizgi-animasyon filmi izleyecek, şarkı ve hareketler ile (psikometri sistem) pratik kazanacaktır.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Anasınıflarında temel hedef satrancı sevdirmek ve doğru bir şekilde tanıtmaktır. Çok temel bilgiler oyun-hikaye-masal yöntemleriyle kazandırılacaktır. Kimse at-fil matını öğretmeye kalkmamalıdır. O zaman bu gerçekten de çocukların katli olur.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Ancak temel motorik özellikleri algı düzeyleri, konsantrasyon süreleri çok ileride olan öğrenciler, fark edildikçe, uygun eğitim programlarına yönlendirilebilirler elbette. Bunun için öncelikle anasınıfı öğretmeninin görüşü, ailesinin onayı alınarak düzeyine uygun planlamalar yapılabilir.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Ben bu uygulamayı yerinde bularak destekliyorum.[/font][/size][/color]

[Miyazaki]

İkinci yazıya bakınca da, tanıdığım ve şimdiye kadar sevdiğim bir insan olan Ali Nihat beyin bu yaklaşımını doğru bulmadığımı söylemek isterim. Sonuçta ülke genelinde satrancın yaygınlaştırılması için güzel bir adım atılmış. Daha önce kendisinin öncülüğünde yapılan ve hepimizin gurur duyduğu Milli Eğitim Bakanlığı çalışması nasıl güzel bir adım ise, bunu da öyle değerlendirmek lazım.

[size=medium]Sayın alisatranc35,[/size]

[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Bu konu başlığında çok tartışıldı.

[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Ortak bir noktada buluşmak gerekmiyor belki ama en azından yanlışlarımızdan ya da yanlış anlaşılma konularından geri adım atılabilir diye düşünüyorum.
[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Söz konusu proje bu sütunlarda genel olarak iki açıdan incelenmektedir.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]1- Projenin mali kaynağı ve TSF ya da TSF yöneticileri ile ilgisi,[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]2- Projenin hedef kitlesi olan 4-6 yaş çocuklarına yönelik kazanımları.
[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Konuyu bu sütuna taşıyan arkadaşların daha çok 1 numarayla ilgilendiklerini, içlerinde benimde olduğum bir kesim arkadaşların ise 2 numarayla ilgilendiğini gördüm.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Tabi her ikisini de inceleyip ortak bir görüş sunanlar da var.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Bu ikisinin de aynı cephede tokuşturularak tartışılmasının her iki konunun da özüne zarar verdiğini düşünüyorum.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Buna katılır mısınız?

Saygı ve selamlarımla.[/font][/size][/color]

Satranç hayatında aktif olarak 9 yılını okul öncesi satranç eğitiminde geçirmiş, bunun dışında, her seviyede teori ve sahada 20 yıl boyunca aktif olarak milli takım antrenörlüğü yapmış bir SATRANÇÇI olarak 2 nolu maddenize ne derece ilgi gösterebileceğimi tahmin edebilirsiniz.

Bu deneyim ve seviyeme ek olarak, resmi Tsf çalışmalarıma dayanarak, 1 nolu maddeniz ile ilgili düşüncelerimi anlaşılır ve kısa olarak (Tekrar niteliğinde) özetliyorum :

- Malzeme konusunda gerekli ve gereksiz kalemler vardır ki en gerekli malzemeleri toplayın maliyeti 100 TL civarındadır.

- Eğitimci eğitimi bu projenin neresindedir? (1.Kademe belgesi alın diye onları teşvik edip paralarını almayı mı düşünüyoruz?

- Ve EVET ısrarla söylüyorum: Tsf Yönetimi ŞOV peşinde, bürokratik ziyaret ve kişisel reklam peşindedir.

Sayın Taşan

Bu forumda nasıl yazı kirliliği var ise, ki bu kaçınılmazdır ve elbette makul düzeyde bir kirlilik normaldir:

Her şeyimiz Türkiyemizde, şu anki Tsf yönetimi, normal olamayacak boyutta, BÜYÜK bir özensizlikle, SATRANÇ kirliliği yaratmıştır ve bu kirlilik artarak devam etmektedir.

(Yazımın içeriğinin saptırılmasını ve kirlilik yaratılmasını engellemek amacıyla prophylactic bir açıklama: 
Kirlilik kelimesi forumda gerek duyulmayan yazılar anlamında kullanıldığından, Tsf kirliliğinin "gereksiz ve zamansız yapılan faaliyetler" olarak algılanmasını bekliyorum)

Selamlar.

[M.Aşkın TAŞAN]

[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Bu gün SATRANÇ İLE BÜYÜYORUM PROJESİ kapsamında ilimize gelen malzemeleri inceledim.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]50 okula satranç boyama kitabı ve satranç takımları ile, 15 devlet okuluna da bunların yanı sıra bahçe satrancı !![/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Şimdi tüm bu materyaller bu okullara asla ve asla hiçbir okulun öz kaynağından gelemezdi. MEB kaynaklı da olamayacağını biliyorum (İlimizde dağıtılan 125.000 tablet bilgisayar bile yerel yönetim marifetiyle gelmişti)[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Bunları adım gibi biliyorum çünkü eğitimini verdiğim 26 anaokulu öğretmeninin mahrumiyete eşdeğer çalışma şartlarını bizzat yerinde gördüm. Hem de sıkı durun Kocaeli gibi bir ilde![/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]O çocukların gözlerindeki sevinci anlamak için inanın satranççı olmak hiç gerekmiyor.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]O öğretmenlerin bahçe satrancı üzerinde çocuklarıyla  birlikte oynayabileceği, paylaşabileceği satrancı sevdirici, hazırlayıcı basit oyunların (kare kapmaca, kalecilik, filcilik, atçılık, güçlü vezirler, ve korkusuz şah gibi yaşının seviyesine uygun daha nice oyun...) müfredatta yer alacak olması çok kurtarıcı oldu. Bunu anasınıfı öğretmenleri ile yaptığım seminerlerde gözledim. Video kayıtlarından anasınıflarında bana nasıl ders anlattıklarını gösterdiler.Kimse Kale ile mat nasıl yapılır gibi bir konu işlemiyor! Bu konu elbette çok erken belki de sınıfta bile işlenecek bir konu olmayabilir de. Ama sınıfın imkanlarına, eğitimcinin-anasınıfı öğretmeninin yeterliliğine ve öğrenci seviyesine göre de değişkenlik gösterebilecek bir konudur bu.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Ana sınıflarda oynanan hazırlayıcı oyunlardan en çok sevileni taş hareketleri...[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Taşların hikayeleştirilerek çocuğun elinde o taşın bir maketi (ahşap veya kartondan yapılmış)kareler üzerinde yürümesidir. Çok basit ama çok öğretici! Çocuk yaşayarak bahçe satrancı zemini üzerinde "yaparak" hareketler ile öğreniyor. Tabi öncesinde öğretmeni gösteriyor ona  nasıl yapacağını. Bazen de porjeksiyon yansımasından önce izleniyor. [/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Seminerlerde verilen kaynaklardan en önemlisi BAŞLANGIÇ DÜZEYİ SATRANÇ OKULU dur.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Mükemmel bir programdır! Çocuklar için çok ideal. Bunu Ankara-çalıştayda da sunum ile gösterdim. Özellikle ana sınıfı öğretmenlerine 1 numaralı kaynak olarak verilmiştir bu materyal.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Her taşın anlatımı çok güzel. Pratikleri de öyle. Hele çocukların en sevdiği oyun var ki, çilek yiyen taşlar...[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]...[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Ben bu sütunlarda ana sınıfları için ilk adım olan satrancı sevdirmek ve tanıtmak amaçlı olan bu eğitim modelini benimsediğim için tereddütsüz bir biçimde savundum.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Mükemmel bir programdır. Öğretmenler MEB kaynaklı olarak EĞİTİMHANE adlı siteden ücretsiz olarak indirebiliyorlar. Derslerinde inanılmaz bir kolaylık sağlıyor bu yapım. Üstelik Türkçeleşmiş bir durumda...[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Bu gün TSF yöneticilerinin "geleceğin büyük ustaları anasınıflarından çıkacak" gibi söylemlerini abartılı bulmuyorum.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Her çocuk okul yolculuğuna ana sınıflarından başlayacaksa eğer bu önerme ve iddia da gerçek payı var demektir.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Ancak burada eğitim modeli çok önemlidir. Koyacağınız hedefler hedef kitlenin yaş grubuyla uyumlu olmalıdır. KAZANIMLAR DOĞRU TESPİT EDİLMELİ ve DERSLER DOĞRU PLANLANMALIDIR.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Anasınıfları satranç eğitiminde 34-36 haftalık yıllık ders programında en fazla 30 hafta ders işleyebilirsiniz. 40 dakikalık dersin en fazla 15-20 dakikası tüm çocukların katılabileceği konsantrasyon süresidir. Geri kalan sürede çocuk satrançla ilgili çizgi-animasyon filmi izleyecek, şarkı ve hareketler ile (psikometri sistem) pratik kazanacaktır.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Anasınıflarında temel hedef satrancı sevdirmek ve doğru bir şekilde tanıtmaktır. Çok temel bilgiler oyun-hikaye-masal yöntemleriyle kazandırılacaktır. Kimse at-fil matını öğretmeye kalkmamalıdır. O zaman bu gerçekten de çocukların katli olur.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Ancak temel motorik özellikleri algı düzeyleri, konsantrasyon süreleri çok ileride olan öğrenciler, fark edildikçe, uygun eğitim programlarına yönlendirilebilirler elbette. Bunun için öncelikle anasınıfı öğretmeninin görüşü, ailesinin onayı alınarak düzeyine uygun planlamalar yapılabilir.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Ben bu uygulamayı yerinde bularak destekliyorum.[/font][/size][/color]

Öncelikle,
Bu yazı tarafımdan bu sütuna ikinci bir defa gereksizce taşınmıştır.
Yazı BİR PROJE sütununda olmalıydı.
Bu yanlışlıktan dolayı ÖSF yönetiminden bu yazımın bu sütundan silinmesini talep ederim.

[M.Aşkın TAŞAN]

Satranç hayatında aktif olarak 9 yılını okul öncesi satranç eğitiminde geçirmiş, bunun dışında, her seviyede teori ve sahada 20 yıl boyunca aktif olarak milli takım antrenörlüğü yapmış bir SATRANÇÇI olarak 2 nolu maddenize ne derece ilgi gösterebileceğimi tahmin edebilirsiniz.

[color=#0070c0][size=medium][font=Segoe Print]Sayın Hocam,[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=medium][font=Segoe Print]Bu konuyu çok sık buraya getiriyorsunuz. Sizin oyunculuk ve antrenörlük geçmişinize asla bir lafım olmadı. Bunun her zaman hakkını vermiş biri olarak söylüyorum, diyorum ki;[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=medium][font=Segoe Print]Ben anasınıflarında öğretmenlik eğitimi almamış biri olarak kendimi ancak yıllar içinde eğiterek, yenileyerek, araştırıp gözlemlerde bulunarak belli bir formasyon kazanabildim. Hala yeterli midir, bilemiyorum. Ama bunun ölçüsünü de çocukların gözlerinden, birlikte oynadığımız “hazırlayıcı” oyunlara katılımlarından, ana sınıfı öğretmenlerinden ve veli görüşlerinden az çok anlayabiliyorum. En öncelikli amacımız onlara satrancı öğretmek değildir. Bu birçok kez atlanıyor. Okul öncesinde temel hedef, satranç eğitimi için temel alt yapıyı hazırlamak, satrancı sevdirerek öğrenmeye isteklendirebilmektir. Yani motive edebilmektir.[/font][/size][/color]



Bu deneyim ve seviyeme ek olarak, resmi Tsf çalışmalarıma dayanarak, 1 nolu maddeniz ile ilgili düşüncelerimi anlaşılır ve kısa olarak (Tekrar niteliğinde) özetliyorum :

- Malzeme konusunda gerekli ve gereksiz kalemler vardır ki en gerekli malzemeleri toplayın maliyeti 100 TL civarındadır.

[color=#0070c0][size=small][font=Segoe Print][size=medium]Bunu anlayamadım.
Bahsettiğiniz 100 TL. ne’yin bedelidir? Niye bunu konuşuyoruz?

Okullara gönderilen takımların, bahçe satrancının, kitapların, mıknatıslı eğitim panolarının bedeli olarak mı görüyorsunuz bunu? Aslında 100 TL den çok daha fazla ama yine bununla nereye varabiliriz ki? Okullar hiçbir harcama yapmadan bu malzemelere sahip oluyorlar. Üstelik yıllarca kullanabilecekleri ders eğitim materyali olarak… Bu etkinlik aslında devlet eliyle yapılmalıydı belki ama olmuyor işte.[/size][/font][/size][/color]


- Eğitimci eğitimi bu projenin neresindedir? (1.Kademe belgesi alın diye onları teşvik edip paralarını almayı mı düşünüyoruz?

[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Sayın hocam,[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Bu projenin içinde eğitime katılan hiçbir anasınıfı öğretmeninden bir kuruş para talep edilmemiştir. Bunu böyle biliyorum. Bir tereddüdünüz varsa derhal bunu ispat ediniz lütfen.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Ben yalancı durumda kalırım o zaman ki. Bu durum benim için kabul edilmezdir. Gerekeni kamu huzurunda yaparım.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Ama sizin tahminlerinizin ve düşüncelerinizin temelsiz olduğunu söylememe izin verin lütfen.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Derneğin materyaller bölümünü açınız. Öğretmenlere gönderilenlere ulaşabilirsiniz. Ayrıca bir sertifika da gönderiliyor. Ana sınıflarında satranç etkinliğine girebilir diye…[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Bütün bunlara karşı mıyız?[/font][/size][/color]

- Ve EVET ısrarla söylüyorum: Tsf Yönetimi ŞOV peşinde, bürokratik ziyaret ve kişisel reklam peşindedir.

Sayın Taşan

Bu forumda nasıl yazı kirliliği var ise, ki bu kaçınılmazdır ve elbette makul düzeyde bir kirlilik normaldir:

Her şeyimiz Türkiyemizde, şu anki Tsf yönetimi, normal olamayacak boyutta, BÜYÜK bir özensizlikle, SATRANÇ kirliliği yaratmıştır ve bu kirlilik artarak devam etmektedir.

(Yazımın içeriğinin saptırılmasını ve kirlilik yaratılmasını engellemek amacıyla prophylactic bir açıklama: 
Kirlilik kelimesi forumda gerek duyulmayan yazılar anlamında kullanıldığından, Tsf kirliliğinin "gereksiz ve zamansız yapılan faaliyetler" olarak algılanmasını bekliyorum)

Selamlar.

[color=#0070c0][size=medium][font=Segoe Print]Yazınızın bu bölümüne saygı duyuyor ve tamamına da, "beni kabul ettiğiniz bir sevide satranççı olarak” da katılıyorum.
[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=medium][font=Segoe Print]Sadece bu konu başlığında yazmış olduğum,  söylediğim hiçbir şey kirlilik yaratmaz![/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=medium][font=Segoe Print]Çünkü hepsi gerçektir.
Olmamış bir şeyi olmuş gibi yazmadım.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=medium][font=Segoe Print]Yapılan uygulamaları bire bir anlattım.


Selam ve saygılarımla.[/font][/size][/color]

[M.Aşkın TAŞAN]

Sayın Taşan

Bu forumda nasıl yazı kirliliği var ise, ki bu kaçınılmazdır ve elbette makul düzeyde bir kirlilik normaldir:

Her şeyimiz Türkiyemizde, şu anki Tsf yönetimi, normal olamayacak boyutta, BÜYÜK bir özensizlikle, SATRANÇ kirliliği yaratmıştır ve bu kirlilik artarak devam etmektedir.

[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print] [/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Bakın sn. Yakup Hocam,[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Öyle bir laf ettiniz ki, şapka çıkarırım![/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]“HER ŞEYİMİZ TÜRKİYEMİZ…”[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Şimdi bir durup düşünelim. Bu konu sadece satranç penceresinden bakılarak anlaşılacak ve çözülecek bir konu mudur?[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]…[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Ben bir MEB personeli olarak yapılan katliamlara şahidim. Ucu nereye varırsa varsın. El yazısı 1. Sınıflarda 4 yıl önce başladı. Seneye de Arapça dersi kademeli olarak geliyor bu yaş grubu çocuklara.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Arapçaya karşı olduğumdan değil, sinsice getiriliş amacına ve şeklinedir tepkim.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Bir şeyi getirmeye çalışırken diğerini bozmamalısınız.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Düz yazıdan çıkarılan bu nesil şu anda zaten bozuk ve eğri büğrü çizgiler ile güzel yazımızdan çıkarılmaya çalışılıyor.[/font][/size][/color]
[color=#ff3333][size=large][font=Segoe Print]"ASLA KONU DIŞINDAN GİTMİYORUM. SAPTIRDIĞIMI SÖYLEYECEK ÇOK İNSAN OLABİLİR.[/font][/size]"
[size=medium]Çünkü  konu TÜRKİYE !![/size]
[/color]
[color=#ff3333][size=large][font=Segoe Print]GÜZEL TÜRKÇEMİZ KATLEDİLME GAYRETİNDE.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Çocuk dinleyemezse, anlayamazsa, yazamazsa ve konuşamazsa düşünemez sn. Hocam.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Düşünemeyen çocuk ancak oturduğu yerden bilgisayara ve ona benzer tüm yetenek öğütücü yan ürünlerine sarılır. Yeteneklerinin farkında olmadan bir nesil yetişir o zaman.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]İstenilen şey bu mudur?[/font][/size][/color]
[color=#ff3333][size=large][font=Segoe Print]Satranç en başından beri okullara bu amaçla girdi.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Ama zamanla baştaki patronlar kendi yolunu çizdi.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]SATRANÇ OKULLARA GİRME BEDELİNİ ŞİMDİ BİR ŞEKİLDE ÖDÜYOR.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Bu alanda çalışma yapan satranççılar ve yöneticiler de öyle.[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]…[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print]Sizi bu günkü TÜRKİYEMİZİN geleceğinde olumlu düşünenlerden olarak görmek istiyorum ama hep aynı ve tek pencereden bakanları da görmekten bıktık artık.
Ortada bir mücadele var.
Kendisi için çalışanları burada her türlü yazın, çizin ama ispat edin.
Birlikte olalım o insanlara karşı.
Ama hakkında aksi ispatanamayacak konularda insanlara lütfen yakışıksız ithamlarda da bulunmak TÜRKİYEMİZ diyen insanlar için hiç de inandırıcı olmaz.

Saygı ve selamlarımla.
[/font][/size][/color]
[color=#0070c0][size=large][font=Segoe Print] [/font][/size][/color]

[Miyazaki]

Yazımda her şey açık, net ve anlaşılır durumdadır.

İtham olarak bir tek şov niyetli bir faaliyet olduğunu yazıyorum.

Satranç takımları dışında diğer malzemelerin %90 ı gereksizdir. Şunu unutmayalım 4-6 yaş grubu için her malzeme öncelikle oyuncaktır!
Bu konu ile ilgili malzeme adını yazın size tek tek gerekli mi? gereksiz mi? cevap veririm.

Yukarıdaki yazdıklarım iyice anlaşılırsa bu konuda esas yatırımın insana yapılması gerektiğini anlamışsınızdır.

Bunun da cevabını verdiniz zaten : Bedava sertifika vermişsiniz.  
Oldu mu şimdi? 

Sertifika sahibinin eğitimi bu projenin neresinde?

Sağlık ve sıhhat dolu günler dilerim.