TSF ÇİFT SORU ÇEKTİ.
#1
Yıl 2006

Bilindiği üzere Sayın Ali Nihat YAZICI 2006 yılında FIDE seçimlerinde KİRSANA karşı grupta 2 numara olarak aday olmuş ve seçimi kabetmiştir o günlere geri döndüğümüzde seçimden sonra köşesinde

http://www.tsf.org.tr/component/koseyazi...ter&aid=46

adresli aşağıdaki yazısını yazmıştır.

FIDE tarihinde ilk kez bir seçim doğru dürüst yapıldı. Açıkçası, hiç bir pozisyon benim için Dünyanın bir numaralı Federasyonunun Başkanı olmak kadar büyük onur taşıyamaz. Bu pozisyonların tümü, ülkemizde başardığımız zor süreçlerin, Dünyada da başarılması içindi sadece. Ben bu güzel ülkede yaptıklarımızı Dünyada da yapmak istiyorum. Yapacağız da, ama ahlak anlayışımızdan, dürüstlüğümüzden, onurumuzdan bir zerre ödün vermeden.

3. Bu bir karşı çıkış. Ahlaksızlığa, çaresizliğe, zavallığa mahkum olmamanın karşı çıkışı. Asla da bitmeyecek. Right Move ruhu 8 ay önce başladı ve devam edecek.

Bugün 3 Haziran günü FIDE Başkan Yardımcılığı seçimleri vardı. Kirsan grubu blok oy kullandı ama buna rağmen ben ve Geoffrey Borg listelerini dağıttık. Bireysel seçimlerde altı adayın arasında Geoffrey listeyi deldi ve ben de 3 oy farkla dördüncü sırada kaldı. Ben 79 oy aldım. 140 delegenin oy kullandığı seçimlerde, ülke olarak %50'den fazla oy aldığımız için mutluyum.

Bu seçimi de akybedeğimi biliyordum. Ama ikimizden birinin seçilmesi için ikimizin de aday olması gerekiyordu. Sonuçta başardık. Right Move iki beyin elemanından birisini FIDE Başkanlık Kuruluna soktu.

Bu mücadele devam edecek. Ömrümüz olduğu sürece. Tabi bu arada aldığımzı dersleri de unutmayacağız. Şimdi daha iyi biliyoruz ne yapmamız gerektiğini.

2010'da Budva'da yapılmasını umduğum Olimpiyatlarda bu kez ben başkan adayı olacağım.

Aynı ilkelerle aynı yaklaiımla yine mücadele edeceğiz.

Başta özverisiyle ve sabrıyla arkamda olan eşim ve çocuklarıma, Yönetim Kuruluma yüzlerce mesajla beni destekyelen Türk Satranç Ailesine teşekkürlerimi sunuyorum. En büyüğü de Dışişleri Bakanlığımıza, inanılmaz çalıştılar. Üzüntüm onların desteği karşısında başarılı olamamak.

Ülkemizi tanıttık. Onurumuzla kaybettik. İlkelerimizden taviz vermedik.

Tıpkı, bir satranç sporcusu gibi.




Bu yazıdan anlaşıldığı üzere dürüst, idealist, ilkeli, satranç için çalışan,.... gibi bir çok önemli sıfatı taşıyan ve hepimizin gurur duyduğu Sayın başkan karşısında aday olduğu kişiliksiz, namussuz, satrancı geliştiremeyen, diktatör bir yapıya sahip olan Kirsan karşısında gururlu ve onurlu bir şekilde durmuş ve seçimi kaybetmiştir.

Hemen sonrasında birden Kirsanın en iyi as başkanı olmuştur.


Yıl 2010

Yine süper kahramanımız sayın başkan köşesinde;

http://www.tsf.org.tr/component/koseyazi...er&aid=323

yazıyor özetle;

Rijeka'da Anatoly Karpov ve grubuna da açıkça belirttiğim gibi, benim ve federasyonumuzun tüm desteği halen başkanımız olan ekselansları Kirsan Ilyumzhinov'a...

Bunun bir kaç nedeni var ve sizlerle de bunları paylaşmak istiyorum.
1. Sayın Başkan bugüne kadar 15 yılı aşkın yaptığı bu görevde 45 milyon ABD Dolarından fazla kaynağı cebinden, FIDE için harcadı. Buna saygı duymak gerektiğini düşünüyorum.
2. Bugün Dünya satrancının durumu 15 yıl öncesine göre inanılmaz derecede iyi durumda. Ilyumzhinov, Dünya Şampiyonluğunda unvanların birleşmesini sağladı. Ayrıca, gerek kurumsal gerek de organizasyonel olarak FIDE'nin herşeyiyle bir dünya spor organizasyonu haline gelmesinde büyük rol oynadı.
3. Sayın Başkan bugüne kadar yaptığı, başlattığı, bitirdiği ve halen devam eden projeleriyle, bizim federasyon olarak arkasında duracağımız bir satranç gönüllüsü.
4. FIDE bugün tüm organizasyonları için 1990'larla karşılaştırılamayacak düzeyde ödüller, sponsorlar, mekanlar bulabiliyor. Tabii çok daha iyi şeyler yapılması gerekiyor, ama yaptıkları yapacaklarının teminatı olan bu genç Başkan, dinamizmi, satranç sevgisi, ve olağanüstü alçakgönüllüğüyle bizim vereceğimiz, ve bize saygı duyacak onlarca üye ülke federasyonundan vermelerini isteyeceğimiz oyları fazlasıyla hak ediyor.

Neden Anatoly Karpov Değil?

Sayın Dünya eski şampiyonu ve efsane isim GM Anatoly Karpov bize göre saygınlığı, takdiri ve her türlü iltifatı hakeden büyük bir marka. Ama tahta üzerinde, ama satranççı olarak....

Başkan olarak bu özelliklerinin belki kendisine faydası olabilir; ama yöneticilik deneyimi olmayan, kurumsal olarak FIDE gibi devasa bir örgütte daha önce üst düzeyde hiç çalışmamış, daha önce IOC'de FIDE'yi temsil ederken bu konuda hiç bir ilerleme sağlayamamış, bu saygın kişinin FIDE'ye başkan olmasının, satranca hiç yakışmayacak bir kumar ve açıkça görülen bir zarar olacağını düşünüyorum.

Sadece ben değil... Dünya Satrancının çok büyük bir kısmı. Sayın Karpov, büyük bir ihtimalle daha önce de yaptığı gibi, son anda bir nedenle adaylıktan çekilecek diye düşünüyorum.

Benim FIDE konusunda hiç bir şüphem yok... Nerde ve hangi koşullarda (!) olursa olsun, bu iki adayın yarışının sonucu %85 oy çokluğuyla, Sayın Başkan Ilyumzhinov'un lehine sonuçlanacaktır. Son 3 yıldır yardımcısı olarak birlikte görev yaptığım bu insana daha genç olması, satranca gönül vermesi, üstün yöneticilik deneyimi, dinamizmi ve yaptıklarının yapacaklarının teminatı olması nedeniyle tamamen güveniyorum.

Bu yazıdan da anladığımız kadarıyla daha doğrusu iki yazıyı karşılaştırdğımızda iki kişiden birinde önemli bir karakter değişimi olmuştur. Acaba kimde değişiklik oldu, seçimde rüşvet dağıttı diyendemi, rüşvet dağıtanın yanında yer alandamı, kolay değil 45 milyon dolar cebinden harcamak. Dünya satrancında bir gelişme olmadığına göre bu para nereye harcandı. Acaba insanlarda karakter değiştirilmek için mi kullanıldı?




Şimdi ne olcak;
%85 oy çokluğuyla kazanır diye önceden destek açıklanan ve destek açıklayan tek ülke olan TSF ne yapacak ? KARPOV başkan olunca muhtemelen dünya satrancından sileceği satranç asalakları olmadan(Türkiye’deki turnuvalarda sık sık görülürler) TSF ne yapacak.?

Yoksa nesrin topkapı misali güzel kalça hareketleriyle KARPOV’un partsisine 10-20 adet VIP davetiye alınıp KARPOV’un yanında gözükmeyemi çalışılacak?

Yoksa biz dünyanın en zengin federasyonuyuz denilip Karpov’a sponsor mu olunacak?

Yoksa Sayın Ali Nihat YAZICI çektiği çift soru sonucunda el sıkıp tahtayı (satranç ailemizi) terk mi edecek ?

Bekleyip hep birlikte göreceğiz.
Cevapla
#2
Yıl 2006

Bilindiği üzere Sayın Ali Nihat YAZICI 2006 yılında FIDE seçimlerinde KİRSANA karşı grupta 2 numara olarak aday olmuş ve seçimi kabetmiştir o günlere geri döndüğümüzde seçimden sonra köşesinde

http://www.tsf.org.tr/component/koseyazi...ter&aid=46

adresli aşağıdaki yazısını yazmıştır.


Alıntı:FIDE tarihinde ilk kez bir seçim doğru dürüst yapıldı. Açıkçası, hiç bir pozisyon benim için Dünyanın bir numaralı Federasyonunun Başkanı olmak kadar büyük onur taşıyamaz. Bu pozisyonların tümü, ülkemizde başardığımız zor süreçlerin, Dünyada da başarılması içindi sadece. Ben bu güzel ülkede yaptıklarımızı Dünyada da yapmak istiyorum. Yapacağız da, ama ahlak anlayışımızdan, dürüstlüğümüzden, onurumuzdan bir zerre ödün vermeden.

3. Bu bir karşı çıkış. Ahlaksızlığa, çaresizliğe, zavallığa mahkum olmamanın karşı çıkışı. Asla da bitmeyecek. Right Move ruhu 8 ay önce başladı ve devam edecek.

Bugün 3 Haziran günü FIDE Başkan Yardımcılığı seçimleri vardı. Kirsan grubu blok oy kullandı ama buna rağmen ben ve Geoffrey Borg listelerini dağıttık. Bireysel seçimlerde altı adayın arasında Geoffrey listeyi deldi ve ben de 3 oy farkla dördüncü sırada kaldı. Ben 79 oy aldım. 140 delegenin oy kullandığı seçimlerde, ülke olarak %50'den fazla oy aldığımız için mutluyum.

Bu seçimi de akybedeğimi biliyordum. Ama ikimizden birinin seçilmesi için ikimizin de aday olması gerekiyordu. Sonuçta başardık. Right Move iki beyin elemanından birisini FIDE Başkanlık Kuruluna soktu.

Bu mücadele devam edecek. Ömrümüz olduğu sürece. Tabi bu arada aldığımzı dersleri de unutmayacağız. Şimdi daha iyi biliyoruz ne yapmamız gerektiğini.

2010'da Budva'da yapılmasını umduğum Olimpiyatlarda bu kez ben başkan adayı olacağım.

Aynı ilkelerle aynı yaklaiımla yine mücadele edeceğiz.

Başta özverisiyle ve sabrıyla arkamda olan eşim ve çocuklarıma, Yönetim Kuruluma yüzlerce mesajla beni destekyelen Türk Satranç Ailesine teşekkürlerimi sunuyorum. En büyüğü de Dışişleri Bakanlığımıza, inanılmaz çalıştılar. Üzüntüm onların desteği karşısında başarılı olamamak.

Ülkemizi tanıttık. Onurumuzla kaybettik. İlkelerimizden taviz vermedik.

Tıpkı, bir satranç sporcusu gibi.




Bu yazıdan anlaşıldığı üzere dürüst, idealist, ilkeli, satranç için çalışan,.... gibi bir çok önemli sıfatı taşıyan ve hepimizin gurur duyduğu Sayın başkan karşısında aday olduğu kişiliksiz, namussuz, satrancı geliştiremeyen, diktatör bir yapıya sahip olan Kirsan karşısında gururlu ve onurlu bir şekilde durmuş ve seçimi kaybetmiştir.

Hemen sonrasında birden Kirsanın en iyi as başkanı olmuştur.


Yıl 2010

Yine süper kahramanımız sayın başkan köşesinde;

http://www.tsf.org.tr/component/koseyazi...er&aid=323

yazıyor özetle;


Alıntı:Rijeka'da Anatoly Karpov ve grubuna da açıkça belirttiğim gibi, benim ve federasyonumuzun tüm desteği halen başkanımız olan ekselansları Kirsan Ilyumzhinov'a...

Bunun bir kaç nedeni var ve sizlerle de bunları paylaşmak istiyorum.
1. Sayın Başkan bugüne kadar 15 yılı aşkın yaptığı bu görevde 45 milyon ABD Dolarından fazla kaynağı cebinden, FIDE için harcadı. Buna saygı duymak gerektiğini düşünüyorum.
2. Bugün Dünya satrancının durumu 15 yıl öncesine göre inanılmaz derecede iyi durumda. Ilyumzhinov, Dünya Şampiyonluğunda unvanların birleşmesini sağladı. Ayrıca, gerek kurumsal gerek de organizasyonel olarak FIDE'nin herşeyiyle bir dünya spor organizasyonu haline gelmesinde büyük rol oynadı.
3. Sayın Başkan bugüne kadar yaptığı, başlattığı, bitirdiği ve halen devam eden projeleriyle, bizim federasyon olarak arkasında duracağımız bir satranç gönüllüsü.
4. FIDE bugün tüm organizasyonları için 1990'larla karşılaştırılamayacak düzeyde ödüller, sponsorlar, mekanlar bulabiliyor. Tabii çok daha iyi şeyler yapılması gerekiyor, ama yaptıkları yapacaklarının teminatı olan bu genç Başkan, dinamizmi, satranç sevgisi, ve olağanüstü alçakgönüllüğüyle bizim vereceğimiz, ve bize saygı duyacak onlarca üye ülke federasyonundan vermelerini isteyeceğimiz oyları fazlasıyla hak ediyor.

Neden Anatoly Karpov Değil?

Sayın Dünya eski şampiyonu ve efsane isim GM Anatoly Karpov bize göre saygınlığı, takdiri ve her türlü iltifatı hakeden büyük bir marka. Ama tahta üzerinde, ama satranççı olarak....

Başkan olarak bu özelliklerinin belki kendisine faydası olabilir; ama yöneticilik deneyimi olmayan, kurumsal olarak FIDE gibi devasa bir örgütte daha önce üst düzeyde hiç çalışmamış, daha önce IOC'de FIDE'yi temsil ederken bu konuda hiç bir ilerleme sağlayamamış, bu saygın kişinin FIDE'ye başkan olmasının, satranca hiç yakışmayacak bir kumar ve açıkça görülen bir zarar olacağını düşünüyorum.

Sadece ben değil... Dünya Satrancının çok büyük bir kısmı. Sayın Karpov, büyük bir ihtimalle daha önce de yaptığı gibi, son anda bir nedenle adaylıktan çekilecek diye düşünüyorum.

Benim FIDE konusunda hiç bir şüphem yok... Nerde ve hangi koşullarda (!) olursa olsun, bu iki adayın yarışının sonucu %85 oy çokluğuyla, Sayın Başkan Ilyumzhinov'un lehine sonuçlanacaktır. Son 3 yıldır yardımcısı olarak birlikte görev yaptığım bu insana daha genç olması, satranca gönül vermesi, üstün yöneticilik deneyimi, dinamizmi ve yaptıklarının yapacaklarının teminatı olması nedeniyle tamamen güveniyorum.

Bu yazıdan da anladığımız kadarıyla daha doğrusu iki yazıyı karşılaştırdğımızda iki kişiden birinde önemli bir karakter değişimi olmuştur. Acaba kimde değişiklik oldu, seçimde rüşvet dağıttı diyendemi, rüşvet dağıtanın yanında yer alandamı, kolay değil 45 milyon dolar cebinden harcamak. Dünya satrancında bir gelişme olmadığına göre bu para nereye harcandı. Acaba insanlarda karakter değiştirilmek için mi kullanıldı?



Şimdi ne olcak;
%85 oy çokluğuyla kazanır diye önceden destek açıklanan ve destek açıklayan tek ülke olan TSF ne yapacak ? KARPOV başkan olunca muhtemelen dünya satrancından sileceği satranç asalakları olmadan(Türkiye’deki turnuvalarda sık sık görülürler) TSF ne yapacak.?

Yoksa nesrin topkapı misali güzel kalça hareketleriyle KARPOV’un partsisine 10-20 adet VIP davetiye alınıp KARPOV’un yanında gözükmeyemi çalışılacak?

Yoksa biz dünyanın en zengin federasyonuyuz denilip Karpov’a sponsor mu olunacak?

Yoksa Sayın Ali Nihat YAZICI çektiği çift soru sonucunda el sıkıp tahtayı (satranç ailemizi) terk mi edecek ?

Bekleyip hep birlikte göreceğiz.
Cevapla
#3
Bu yazıda üstünde durulacak çok nokta var. Ancak ben bir tanesinin altını çizeyim şimdiden:

Karpov sadece tahtada iyi bir oyuncu değildir. Aksine tahtada iyi bir oyuncu olmasını sağlayan, yaşam içerisinde sahip olduğu zengin konumlardır. Kendisi on parmağında on marifet misali, bir çok örgütlenmenin içerisinde olmuş kendisini çok yönlü geliştirmeyi bilmiş biridir. Yanlış anımsamıyorsam, eski sovyet döneminde komsomoldan sorumludur. Yani koca Sovyetler Birliğinin gençlik örgütlenmesi yönetiminde bulunmuştur. Komsomolu yönetmek demek tsf gibi bir organizasyonu bırakın, Fideyi serçe parmağıyla yönetmek demektir. Yani O'nun yönetim deneyimi bir kaç tane fide başkanını yalnızca bir cebinden çıkarır. Ancak uluslarası siyaset içerisinde yeterli destek bulamayabilir belki. Yoksa yönetim ve organizasyon becerilerini küçümsemek yalnızca "şah çekmeyi bilen" küçük kafaların işi olur...
Cevapla
#4
[size=18]Bence bu yazı bir-iki gün içerisinde ortadan kaldırılabilir. Yazı TSF sitesinden silinmeden evvel bir tam kopyasını buraya aktarıyorum:[/size]

Yenildik mi?

Dün ve bugün FIDE Genel Kurulunda seçimler vardı. Tam 2 yıldır süren emeklerimizin meyvelerini toplamak için bir tarih oldu.

Çok açık farkla seçimi kaybettik grup olarak. 96-54

Açıkçası, hazırladığımız program, grubumuzun kalitesiyle seçim sonucu örtüşmüyor.

Bessel Kok'un sunumu harikaydı. Dünyada görüşmediğimiz ülke temas kurmadığımız federasyon kalmadı. Ben aldığımız oyların en az 45'inin TSF sayesinde olduğunu tahmin ediyorum.

Seçimin sonucunda kaybettik, benim için ilk kez kaybettiğim bir seçim olmasından buruk bir deneyim oldu.

Ama FIDE tarihinde ilk kez demokratik bir seçim yaşandı. Her ne kadar seçimde kullanılan oyların, kullanılma nedenleri demokrasiyle örtüşmese de.

Programla, deneyimle ve başarıyla FIDE seçimlerini kazanmak gerçekten zor.

Rakiplerimiz, tuvalette, kafeteryada deste deste para dağıttılar.

Biz kimseye ne bir kuruş ne de bir cent verdik.

Biraz Don Kişot'un yel değirmenleriyle yaptığı mücadele gibi oldu.

Sanırım en büyük hatamız yola çıkarken yanımıza aldığımız ve güvendiğimiz Boris Kutin gibi bir kaç kişiye çok güvenmek oldu.

Avrupa'da beklediğimizin çok altında oy aldık.

İkinci hatamız, Açık Mektupla destek toplamak oldu. Bu silah bize geri döndü.

Bir de tercihlerimiz vardı. Sonucun böyle olmasına neden olan ama bunların hata olduğunu düşünmüyorum.

İlk tercihimiz rüşvet vermektense kaybetmeyi seçmemiz oldu. Bundan dolayı asla pişman değiliz.

İkinci tercihimiz bize Kirsan tarafından, grubumuza gelen 3 teklifi de reddetmek oldu.

Bundan dolayı da üzüntülü değiliz. İlki FIDE Statüsüne aykırı olarak 3 bizden 3 onlardan bir grup oluşturmak oldu.

İkincisi doğrudan bana gelen kimden olduğunu kantılayamayacağım bir teklifti. Rusça aksanla konuşan birisi çekilmem karşılığında Gurevich'in Türkiye için oynayabileceğini ve 50.000 Euro para verileceğini söyleyen bir telefon aldı bu Kasım ayı sonundaydı. Dünya Kupası sırasında.

Bana gelen ikinci teklif 3 ay önceydi. Yine aynı kişi tarafından telşefonla yapılan teklifte bu kez 3 katı para önerildi ve pozisyon olarak daha da iyi bir pozisyon önerildi.

Tekliflere yanıtımı sanırım tahmin ediyorsunuzdur.

Grubumuza gelen son teklifse 1 haziran günü oldu. Yine birleşmeydi.

Tümünü reddettik. Bundan onur duyuyorum. Çünkü;....

1. Başından beri, Dışişleri Bakanlığı Dünyadaki tüm misyonlarıyla beni ve grubumuzu destekledi. Gerçekten, Yüce Önderin, 'Ne Mutlu Türküm Diyene!' özdeyişinin anlamını onurla yaşadım. Arkasında böyle bir ülkenin desteğini yaşayan bir adayın sonuna kadar yarışta olması ve gayri ahlaki hiç bir ilişkiye girmemesi, bu özdeyişin bana verdiği sorumluluk açısından doğal bir tutumdu.

2. FIDE tarihinde ilk kez bir seçim doğru dürüst yapıldı. Açıkçası, hiç bir pozisyon benim için Dünyanın bir numaralı Federasyonunun Başkanı olmak kadar büyük onur taşıyamaz. Bu pozisyonların tümü, ülkemizde başardığımız zor süreçlerin, Dünyada da başarılması içindi sadece. Ben bu güzel ülkede yaptıklarımızı Dünyada da yapmak istiyorum. Yapacağız da, ama ahlak anlayışımızdan, dürüstlüğümüzden, onurumuzdan bir zerre ödün vermeden.

3. Bu bir karşı çıkış. Ahlaksızlığa, çaresizliğe, zavallığa mahkum olmamanın karşı çıkışı. Asla da bitmeyecek. Right Move ruhu 8 ay önce başladı ve devam edecek.

Bugün 3 Haziran günü FIDE Başkan Yardımcılığı seçimleri vardı. Kirsan grubu blok oy kullandı ama buna rağmen ben ve Geoffrey Borg listelerini dağıttık. Bireysel seçimlerde altı adayın arasında Geoffrey listeyi deldi ve ben de 3 oy farkla dördüncü sırada kaldı. Ben 79 oy aldım. 140 delegenin oy kullandığı seçimlerde, ülke olarak %50'den fazla oy aldığımız için mutluyum.

Bu seçimi de akybedeğimi biliyordum. Ama ikimizden birinin seçilmesi için ikimizin de aday olması gerekiyordu. Sonuçta başardık. Right Move iki beyin elemanından birisini FIDE Başkanlık Kuruluna soktu.

Bu mücadele devam edecek. Ömrümüz olduğu sürece. Tabi bu arada aldığımzı dersleri de unutmayacağız. Şimdi daha iyi biliyoruz ne yapmamız gerektiğini.

2010'da Budva'da yapılmasını umduğum Olimpiyatlarda bu kez ben başkan adayı olacağım.

Aynı ilkelerle aynı yaklaiımla yine mücadele edeceğiz.

Başta özverisiyle ve sabrıyla arkamda olan eşim ve çocuklarıma, Yönetim Kuruluma yüzlerce mesajla beni destekyelen Türk Satranç Ailesine teşekkürlerimi sunuyorum. En büyüğü de Dışişleri Bakanlığımıza, inanılmaz çalıştılar. Üzüntüm onların desteği karşısında başarılı olamamak.

Ülkemizi tanıttık. Onurumuzla kaybettik. İlkelerimizden taviz vermedik.

Tıpkı, bir satranç sporcusu gibi.

Hayırlı olsun!
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 2 Ziyaretçi