Hüseyin Aktaş'ın Forumdan Uzaklaştırılması üzerine
#21
Sayın Canince,

Alıntı:......... senin uzaklaştırılma olayını müstesna tutarsak, şimdiye kadar gördüğüm en özgür satranç forumu olduğunu söyleyebilirim. Satranç camiası gibi bir topluluk için forum işletmek, takdir edersin ki hiç kolay olmasa gerek.

Örneğin ben "hoca" kim, bilmiyor olabilirim. Tabii burada TC kimlik no soracak değiliz. Beyan yeterli olmalı.


SORUN ÜYE ADLARI MI?
BUYRUN ÖZGÜR FORUMUN EN ÖZGÜR ALANINDAN ÖRNEKLER :


Ekg , E.K.U. , fr97 , S_B ,hus, m4u2, C.K., *Pusu*, pusula, ab1, ab2, ab3, ab4, ab5, M13, ave , patron, üye, yardım, 12.Adam, karamaske,
angel, Areyougood , neyi kaybettiğini hatırla, tekbasinami, delirme2, azmin.zaferi , dehset, kansekeri, deli-kadir, Haluk Giydiren, Game_Over,

"Ekg" doktor mu, hemşiremi, laborant mı, kalp hastası mı? ab1,....ab5 aynı gün arka arkaya açılmış 5 hesap. Malum "satranç" şirketinin 5 üyesi mi? "Neyi kaybettiğini hatırla" arkadaşlık sitelerinden yanlışlıkla mı bu "forum köşelerine" düşmüş. "Deli-kadir" kim ola ki? "Areyougood" iyi biri midir? Haluk kime ne giydiririr? Smile dehset metin2 strateji oyununda ekip amiri midir? "üye" üye adını seçtiğinde haddini bilsin, ilerde alzemier olunca da üye adını unutmasın diye mi seçmiştir. "delirme2" neşeli bir arkadaş mıdır? "Angel" ruhlar aleminden mi gelmiştir. İlginç adlar var değil mi? Sorunumuz bu mu?


Meslek adları ile üye olan matbaacı, veteriner, doktor, matematikçi var. Aynı adla iki üyeliği olanlar da var. Kuvay Sanlı örneğin. Böyle daha çok örnek var. Kemal Hoca'nın iki üyeliği var aynı adla. Aynı veya farklı bir kişi. Adları birbirinden küçük büyük harf veya nokta, alt çizgi, bitişik yazım gib küçük nüanslarla farklı.

Forumda 1094 kişi içinde tesadüfen bir tane "Hoca" var canince. Hoca nın mesleği de hocalık iyi mi. Foruma üye olurken girdiği e-posta adresi de adım ve soyadım. Türkiye'de aynı ad ve soyadda bir kişiye de henüz raslamadım. Gerçekten tesadüf. Gerçek isme neden bu kadar takılındı anlamıyorum ama ben bu kadar gerçeğim Sayın Canince. Gerçek adıyla doğruları yazanlar cezalandırılanlar, gerçek adıyla, sahte işler çevirenler, kararlarıyla can yakıp, saçmalayıp adlarını açıklayamayanlar daha önemli sorun değil mi?

Abidin Ünal’la hiç tanışmadım ama çalışmalarını bilir ve severim. Sitesini satrançla ilgili işlerde daima kaynak olarak kullandım. İlginçtir o da benim bazı çalışmalarımı kim olduğumu bilmeden linkler vererek kullandı.
Bilmesine de gerek yoktu. Benim takma adlı veya isimisiz çalışmalarım yayınlanmış sitelerin linklerini veya içeriklerini paylaştılar. Hatta biri benim isimsiz yayınlanmış bir incelememi, benim çekip hazırladığım resimleriyle birlikte "apartarak", kendi adıyla köşesinde yayınlamış ben "uyarınca" sonradan bilgisayar dizgicisine !!! hatayı yükleyip alıntı yaptığı kaynağı eklemiş, nerden belli senin olduğu diye sormadan, maille özür de dilemişti. Smile

Yani, ben, biz, vefasız ve emeğe saygısız değiliz. Giderek bu kelimeler anlamını olumsuzluklarla değiştirse ve yitirse de, gerçek gönüllü olnaları, fahri çalışanları, anlarız. "Karşılıksız iş mi olur buna inanmam" diyenlere güler geçeriz. Makam, mevkileri, maddi çıkarları, beleş yemekleri, abartılı hediyeleri, konaklamalarını reddeder, seçimle, davetle geldiğimiz her görevden kendi isteğimizle ayrılırız. Bu yüzden düşürüldüğümüz, kaybettiğimiz, istifa etmek zorunda kaldığımız hiç bir görev yoktur. Namert ile, hak, adalet, vefa, gönül nedir bilmeyenle çalışmayız. Bunu da, bu kadar alçak gönüllülük kâfi deyip bu saaten sonra ailecek karar alıp, hobi niteliği ve kızımızın arada bir depreşen turnuva istekleri dışında aktif gönüllü satranç defterini kapattığımız için gerine gerine söyleriz.

Aktif kullanıcıların çoğunu tanıyorum. Onlar da beni şahsen tanırlar veya tanımasalar da bir şekilde benim, ailemin, arkadaşlarımın emeği olan, satranç adına gönüllü iyi bir şeyle karşılaşmışlardır.

Forum yönetimi zaten bilir. Adımla mesaj gönderdiklerine ve akıl verdiklerine göre... Bilmemeleri de mümkün değil çünkü forum e-postam adım ve kısaca soyadımdır. Başka bir hesapta yazım alıntılansa bile bilirler... Sorun bizde değil. Beceriksiz, basiretsiz bazı yöneticilerde. Kendini sanal alemde sanal ünvanla süsleyen bir şekilde yetkiyi elinde tutan “yaramaz” çocuklarda.

Sayın Canince, "Hoca" yı tanıman zor değil atarsın bir mesaj öğrenirsin. Aktaş'a sor öğrenirsin. Merak eden öğrenir. Daha öncede yazdım. Bu memlekette alacağı olan, dövmek için arayan herkes adamını arar bulur.
Övmek için, bulduğunu iade etmek ve paylaşmak, yardımlaşmak için aramaya üşenir. Ben seni tanıyorum. Sen de öveceksen tanımasan da olur Smile Sorunumuz takma adlar, gerçek adlar değil. Kişiler değil. Fikirler. Senin 20, bu aralar en sık yazan bahtiyar'a baktım 10 yazısı var. Ben iki buçuk yılda 44 yazıyla ilk 30 da aktif üyeyim. Bu hiç de iyi bir performans değil. Aktif 40-50 üyenin ayda ortalama 100 mesajını bunca moderatörün yönetmesi, denetlemek hiç de zor değil.

Aktaş çok verimli ve nitelikli ürettiği için onu savunma hakkı vererek altetmek biraz zor Smile Ayrıca neden Aktaş'ı "müstesna tutup" forumun özgür olduğuna karar verelim ki? Rakamları boşuna mı araştırıp yayınladık. Tek başına tüm üyelerden fazla emek " nitelikli emek" vermiş, tek başına muhalefet olmuş, tek başına özgür forumdur. Tek adamlık bizim kitabımızda, yönetim anlayışımız da yoktur ancak; Aktaş'ı çıkarınca bu forumda biraz "kütüphane bile diyemem", okuma salonuna döner.

Forumda “hoca” tek. Ama; iki canince var. 707 ve 1051 nolu üyeler. 1. caninceden bir önceki 706 nolu üyenin adı da bir tesadüf şaheseri bu yüzden önceki yazılarda şimdi açıklamak üzere ekledim. Tüm bu yazılara verilen emekte "ÖZ-gür forumun onayladığı üye adı gibi anlamsız, sırıtıp duruyor Big Grin

Sayın Canince, forumdaki caninceden bir önceki 706 nolu üyenin adı :

“bosverrr”

Bu kadar beyan beni tanıman için yeterlidir umarım. Günay Alnan bazen benim alıntılarımı yayınlar, bazen benimle ortak mizahi tarzda yazılar yazar. Deniz Esen'de bizim çevreden yazılarını sevdiğim ve katkı sağladığım bana da çok katkısı olan bir arkadaştır. İsterlerse onlar yazarlar. Bizim çekirdek aile ve yakın aile fertleri bir daha bu foruma girmez. Benim için bu forum bitmiştir.

TSF yönetimi önümüzdeki aylarda değişince bir arkadaşa deniz kıyısında rakı-balık sözüm dışında bir borcum alacağım da yoktur Smile

Genç, tecrübeli, bay, bayan herkese içimi aydınlatan, bazen kızdıran, doğruları anlatan katkıları için teşekkür ederim. Herşey gönlünüzce olsun. Smile Esen Kalın Smile
.

Saygılar.

4. Bölümün Sonu
Ara
Cevapla
#22
ÜÇ ay uzaklaştırma kararı verenler, ÜÇ ay boyunca eleştirilmeye, kınanmaya da tahammül etsinler.
İktidarlarda gözümüz yok, ama iktidarlara sözümüz çok.
Ara
Cevapla
#23
Bu konuyu Hüseyin Bey'in özel durumundan bağımsız olarak, çok daha genel bir şekilde tartışmaya açacağım. Takma ad kullanma konusunu da orada ayrıca inceleyeceğim.
Buradaki konu Hüseyin Bey'in durumundan ibaret değil. Böyle durumlar oluşmadan önce, oluştuğu duruma dair nasıl bir prosedür üretilebilir; bunu tartışmaya açacağım.
Ara
Cevapla
#24
Hüseyin Aktaş'a ceza verildiğini bir arkadaşımdan duydum canım sıkıldı ve bunun üzerine birşeyler yazmalıyım dedim (sessiz kalmak kabul etmektir bazen). Hüseyin bey iyi bir muhalif ve eleştirilerinin altını dolduran, alteratif çözümler üreten biri, yazıdıklarından anladığım bunlar Ayrıca Hüseyin bey imla kurallarına dikkat eden ve iyi bir üsluba sahip biri enazından forumda yarattığı izlenim bu, O zaman neden yasaklandı?

Sanıyorum eleştirilerine cevap ver(E)meyenler tarafından yapılmış yada yaptırılmış bir uygulamadır bu.
"Özgür" Satranç Forum için sözün bittiği yerdir, forum artık yasaklara başvuruyorsa bu büyük bir çelişkidir ve forumun ismide bence değişmelidir.
Bir Med atasözü
"Kişik, Navbera Sumbil û Berçelanê"
Ara
Cevapla
#25
Konuyu daha önce yazacağımı belirttiğim şekilde ve Sayın Aktaş'tan bağımsız olarak tartışmaya açalı iki gün oldu. Kimseden bir yanıt yok. Bu düşündürücüdür.

Öte yandan, haydi beyefendiyi kafanıza göre astınız-kestiniz, olmayan kurallar uyarınca üç ay da uzaklaştırdınız.
Belli ki bu beyefendi dürüst bir insandır: Başka bir isimle yeni bir hesap açıp yazmaya devam da edebilirdi. Elbette bu çok ucuz bir yöntem olacaktı ancak, kafadan ve savunma alınmadan "üç ay" vermek de ne derece adildir; ciddi şekilde sorgulanır.

Forum yönetimi de artık elini vicdanına koyarak en azından olmayan kurallara göre bir ceza uydurduklarına göre, yine olmayan bir CMUK işletebilir ve pekala "iyi halden" Hüseyin Bey'in ceza infazını erteleyebilirler.
Bu yazı da forumu yıpratmak değil, aksine güçlendirmek üzere yazılmıştır.
Benim herhangi bir kurumu bölmek parçalamak gibi bir düşüncem yoktur, aksine, birleşilmesi umudum vardır.
Üç ay gibi kaba bir cezanın gözden geçirilmesi forum yönetimini "tükürdüğünü yalamış" duruma düşürmez, yalnızca demokratik anlayışın var olduğunu göstermesi açısından büyütür.
Ara
Cevapla
#26
Sayın Bilik,

bu yazdıklarınız sanmakla yazılabilecek şeyler mi?

Bir belgeniz bir kanıtınız varsa buyurun paylaşın. Yoksa kaynağınız yalan ve iftira mıdır?
● T a ş l a r ı · y e r i n d e n · o y n a t m a · z a m a n ı  !
Cevapla
#27
Herhangi bir konuda tartışmaya katılmıyorsam bunun nedeni davadan kaçmak değildir.Sadece Toplumun iki ayrı kampa ayrılmasını körüklemek istemiyorum.Çünkü davamız Toplumu bölmek değildir.
Ceza her zaman başvurulacak son yöntem olmalıdır.
Ben Hüseyin beye verilen ceza üzerinde fazla düşünmedim.Çünkü kafamı meşgul eden başka konular vardı.
Ancak bir gerçeği hiç çekinmeden söylememde yarar var.Bu ceza hakkında yorum yapanlar arasında, cezanın Forum yönetiminin kendi iradesi ile verilmediğini düşünenler de olmaktadır.
Yazı yazanlar,ceza verilmesine neden olacak ifadelerden mümkün olduğunca kaçınmalı,Forum yönetimi de cezayı son çözüm olarak kabul etmelidir.Açık şekilde hakaret içeren ve kişilikleri yıpratmaya yönelmiş yazılar cezaya aday olabilir.
Keşke bu ceza hakkında yazmak yerine Toplumu bütününü ilgilendiren konular hakkında daha fazla yazabilsek daha iyi olurdu.
Nereden nereye geldik?Bundan sonra ne olacak?Yarınlara ümitle bakabilir miyiz?Bunları yeterince konuşamıyoruz!Türkiye dışında olup bitenleri izleyemiyoruz.Dünyanın Türk Satrancına bakışını değerlendiremiyoruz.
Ateş Ülker
Ara
Cevapla
#28
abdullaharik Nickli Kullanıcıdan Alıntı:Sayın Bilik,

bu yazdıklarınız sanmakla yazılabilecek şeyler mi?

Bir belgeniz bir kanıtınız varsa buyurun paylaşın. Yoksa kaynağınız yalan ve iftira mıdır?
Ben düşündüğümü yazdım ve bir varsayımda bulundum.
Yanlış ise düşündüklerim beni aydınlatın.
İftira ve yalan kelimelerini ne kadar rahat bir şekilde kullanmışsınız sizin için çok normal ve sıradan birşeymiş gibi.
Eleştirilere tahammül yoksa, bundan sonra bir şey yazmaya da gerek yok.
Bir Med atasözü
"Kişik, Navbera Sumbil û Berçelanê"
Ara
Cevapla
#29
Sayın Bilik,
Sizi aydınlatıyorum düşündükleriniz, varsayımlarınız, sandıklarınız yanlış.
...
Ara
Cevapla
#30
Varsayımda bulunmak da bir dayanak ister. Keyfinize göre varsayım olmaz. Daha önce de yazdığım gibi, iş böylesine köksüz ve dayanaksız olursa buna varsayımda bulunmak değil uydurmak derler. Uydurulan şey birilerine kara çalmaya uzanırsa buna da lafı dolandırmadan iftira, yalan derler. Bunu yapan kişiye de iftiracı hatta yalancı derler. Bu böyle.

Sayın Bilik,

Olmayan bir şeyin ispatı gerekmez. Siz var olduğunu düşündüğünüz şeyin varlığını ispatlamakla yükümlüsünüz.

Eleştiri konusuna girmeye gerek görmüyorum. Zira siz bu yazdıklarınızı bir cümlede varsayım bir sonraki cümlede de eleştiri diye tanımlıyorsanız ortada küçük bir karışklık var demektir.

Forumda konuların karşılıklı tartışma yerine görüşlerin paylaşılması yönünde geliştirilmesi daha değerlidir. Bu sebeple konuyu fazlaca uzatıp gereksiz gündem de oluşturmak istemiyorum. Bu sebeple siz varsayımınızı temellendirene kadar ayrıca bir başka yanıt yazmaya gerek görmüyorum.
● T a ş l a r ı · y e r i n d e n · o y n a t m a · z a m a n ı  !
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi