OKULLARIMIZDA SATRANCIN YERİ.
#3
Bende bu konu hakkında nacizane fikirlerimi aktarmaya çalışacağım.

Bende bir okulda satranç öğretmeni olarak görevliyim. Herhangi bir okulda satrancın var olduğunu olmak beni hep heyecanlandırıyor. Elimden gelenin fazlasını yapmaya çalışıyorum. 3 normal turnuva 1 simultane turnuvası düzenledim. Öğrencilerimi kendi vaktimden alarak haftasonları turnuvalara götürdüm. Bir çok öğrenci ile boş olduğum vakitlerde birebir satranç çalıştım. İçinde satranç olan resim, fotoğraf ve karikatür yarışmaları düzenledim. Bilemiyorum elimden daha fazla ne gelir. Ancak okul yönünden bakınca satranca benim kadar sıcak bakmadıklarını ne yazık ki görüyorum. Sadece kendi görevli olduğum okulda değil bütün satrancın var olduğu okullarda bence şu şartlar kesinlikle olmalı:

1)Satranç sınıfı kesinlikle havasız kalmamalı ve küçük olmamalı.

2)Sınıfın içerisi çok dolu olmamalı. Satranç sınıfları olabildiğince sade olmalıdır.

3)Sınıflar 15 kişinin tek başına oturabileceği büyüklükte olmalı. Öğrenciler ile birebir ilgilenebilme olanağı antrenörler için çok önemli. Karşılıklı oturan 2 öğrenci ile ilgilenme daha zordur.

4)Projeksiyon kesinlikle olmalı. Satranç üzerine gösterilecek görseller bunun ile sağlanmalı.

5)Satranç sınıfının yeri diğer sınıflardan olabildiğince uzak olmalı. Öğrenciler öğretilenleri uygulama safhasına geçince hali ile biraz konuşma ihtiyacı güdüyorlar. Takdir edersiniz ki sıfır sessiz bir satranç sınıfı olmaz. Bu sebep ile satranç sınıfından çıkabilecek gürültüden diğer sınıfların etkilenmeyeceği bir yerde olursa daha iyi oluyor. Aksi takdirde sınıfı sessiz tutmak zorunda kalıyoruz ve buda alacağımız verimi azaltıyor.

6)Satranç her sınıfta en az haftada 2 saat olmalı veya bütün sınıfların toplanıp maç yapabileceği kulüp saatine benzer bir saat dilimi seçilmeli ve öğrenciler bu saatte maç yapmalı. Ben bunun sıkıntısını aşırı derecede çok yaşadım. Haftada 40 dakikada verebileceğim şeyler sınırlı ve bu süreyi maç yapmak için mi konu anlatmak için mi kullanacağım? Bu da önemli bir kriter.

7)Kesinlikle bir satranç takımı oluşturulmalı. Satranç takımında yer alan herkes ile ekstra saatlerde yine çalışılmalı.

8)Satranç saatleri son saatlere denk gelmemeli. Satranç zihinsel olarak dinç olmayı gerektiriyor. Bir öğrenci sabahtan akşama bütün derslerin getirdiği zihinsel yorgunlukla satrançtan verim alamaz.

Bu kriterlerin olduğu bütün okullarda satrançtan güzel sonuçlar alınır.


Okullarımızda satranç var olmalıdır. Özel okulların bazılarında bütün sınıfların müfredatında satranç yer alıyor. Devler okullarının ise hemen hemen hepsinde kulüp saati olarak gösteriliyor. Artık satrancın okullarda iyiden iyiye yer alması gerek. Biliyorum bunu yıllardır söylüyoruz ama daha da söylemekten bıkmamalıyız. En azından anasınıflarında satrançta yoğunluk verilebilir. Bu da oldukça önemli bir seçenektir.


Herşey bir kenarıya okullarda görevli olacak antrenörlerinde hakikatten antrenör olması gerekli. Derse gelip çocuklara haydi maç yapın diyerek serbest bırakan bir antrenör değil, başarı için satranç için fazladan saatlerini günlerini haftaları yıllarını harcamaktan korkmayan antrenör gerekli. Ne yazık ki kağıt üzerinde 10 bin küsür antrenör olmasına rağmen gerçek antrenör belki de 300 küsürlerdedir. Bu ne yazık ki acı bir gerçek!

Saygılarımla...
Her başarının altında sistemli bir çalışma yatar...
Ara
Cevapla


Bu Konudaki Yorumlar
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Hakan Aktaş - 27-07-2013, 21:49
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: hsdalkiran - 27-07-2013, 22:26
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 29-07-2013, 13:15
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: hsdalkiran - 29-07-2013, 20:23



Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi