TSF Başkanı Cumhuriyet Bayramına Karşı mı?
#21
Bug 
Vah vah. Cenevre'ye iş için gidiyorum, gitmişken turnuva da oynarım, sizin Cumhuriyet'i ağzına almaktan korkan başkanınızın aksine bu ülkeye geri dönerim, keyfimle yaşarım ve vergimi verip Cumhuriyet'ten korkanları teşhir ederim. Senden farkım, şu eylemlerin hiçbirini senin yapamaman. Sen sadece Cumhuriyetten korkanların teşhir edilmesine siper olabilirsin.

Konuyu dağıtma ve ucuz polemik yaratarak baskıyı başkanın üzerinden çekme görevini 1 gün daha yerine getirdiniz, şimdi bir de Gül şiiri yazarsanız mission accomplished olur.

Bu kadarlık muhatap almak yeterli sizi, ishal bulaşıcı değildir diye biliyordum, anlıyorum ki bulaşabilir. Ayrıca bir yazıyı 9-10 kere okuyup, taksitli alışveriş gibi defa defa yazı girmek huylarınız var maalesef. Yani siz daha o yazıyı çok okuyup, google'a girip bukalemun görsellerine çok bakacaksınız ve en az 5 ekleme yapacaksınız. Çok sıkıcı Cool

Troll konusunu kapatıp ana konumuza dönersek değerli okuyucular:

Bu ülkenin TSF başkanı, görevde olduğu 2 yıl içinde hiçbir ulusal bayramı kutlamamıştır. Son 3 yazısının ikisi bayram kutlaması olduğu halde, Cumhuriyet bayramlarını ve 10 Kasımları ya bilerek ya bilinçsizlikle es geçmektedir.

Cumhuriyet bayramını kutlamak ve Atatürk'ün vefat ettiği 10 Kasım gününü anmak başkanın görevidir.

Ben hatırlattım. 10 Kasım'da bir daha hatırlatacağım. Yine olmazsa biz de milli bayram çok, 23 Nisan'da, 19 Mayıs'ta, 30 Ağustos'ta. O kutlama yazısı mutlaka yazılacak.

İzleyin Smile
Ara
Cevapla
#22
Son yazınız hakkımdaki iftiralarınızı kanıtlamaktan çok uzak.
Ne yazık ki Muzaffer ŞEKERLİ’NİN de belirttiği gibi terbiyesizliği benimsemiş ukalaca laflardan oluşacak kadar da kaba.
Ama o,nazik biri buluyor sizi. Nezaket anlayışı herhalde bu devirde değişti.
Bu, kendisinin çelişkilerine başka bir örnek ama, kendi görmüyor ben ne yapabilirim?

Bu gün atılan ama tutmayan çamurlar gibi bir dava daha düştü.
Başından beri iftirası bol ama bir türlü hukuki kanıtı olmayan, düzmece sanal suçlardan oluşmuş fakat her nedense gerçek kimlikli tanığı olmayan davalar…
Tutmuyor bayım tutmuyor!
Ne BALYOZ ne AYIŞIĞI ne de diğerleri…
Hiç olmazsa o davalar -çakma da olsa- gerçek kimlikli savcılar ve hakimler tarafından yürütülmüştü.
Gerçi onlarında bir anlamda koruyucu maskeleri var ya…

SADECE SANIKLAR AÇIK KİMLİKLERİ ve ONURLARIYLA AYAKTA DİMDİK.

Ben ayakta dimdik duran bir hakim göremiyorum bu devirde bayım!
İşte hakim olan adalet anlayışı budur günümüzde.
Ne kadar yazık!
...
Sizi de o paravanın arkasında karar veren, verdiği kararın nedense hep de arkasında durmayı tercih eden sanal biri olarak biliriz.
Bu bir taktik mi?
Bir insan kendi ismiyle toplum içinde yer almaktan bu kadar mı imtina eder, korkar?
“Onu biz kurduk, koruyacak ve yüceltecek olan sizlersiniz”
Mustafa Kemal ATATÜRK önderliğinde binlerce isimsiz kahraman…
Hepsi onuruyla, cesaretiyle, kimliğiyle savaştı.

Cumhuriyetimizi Jojo lar kurtaracak!
Günü geldiğinde hangi kimlikle, hangi karakterle, hangi beyanatla, hangi mücadeleyle ?
Bir Mojo Jojo klasiği…

Ama burada, forum ortamında sanal bir kişilik yüzündeki maske ile sağa sola saldırıp kendisi gibi sanal konularla oynaşıyor. Aldığı iki şak şak kendisini ve şakşakçılarına doyumsuz anlar yaşatıyor. Forum ve arena kavramları burada anlam ve sınırlarını kaybediyor. Eski Roma’da forumlarda hiç olmazsa açık ve bilinen kimliklerle tartışılırdı.
Arenada ise gladyatörler bazen kendisini gizlemek ihtiyacı hissederlerdi.
Cellatlar gibi…
"Hımm... Mevta nasıl olsa beni görmez!"

Uzaktan ya da sanaldan cesur olmak kolaydır. Eleştirmek de en kolayı.
Bir Mojo Jojo klasiği daha…

Dalkavukluk ha!
Gülüyorum ya…
Önce de yazdım, hepimizin eksikleri, hataları, zamanlı zamansız tercihleri olabilir.
Bu, o kişinin ihmal ettiği şeye karşı olduğunu mu gösterir?
Bu kadar mı basit bu?

...

Sen önce kendine çeki düzen ver, kendi dalkavuklarını uyar. Bak ne diyorlar:

“siyasi irade başı kapalı birini bulsa, gelip satranççılar ile anlaşsa dese '' bu kadın başkanınız olacak'' . başım üzerine yeri var . hiç değilse sağlam olarak siyasi iradenin adamı derim ve kabul ederim “ M.ŞEKERLİ
Bozacının şahidi şıracı!
Bir Mojo Jojo klasiği daha sayın seyirciler!

Hukuk bilen ama önümüzdeki 24 ayın şekillenmesi için yeni statüyü okuma ve değerlendirme ihtiyacı hissetmeyen, okunmasını bile günah sayacak kadar fetva veren, statü okumayı sevmeyen, beyhude ilan eden, farklılıkları ve farkındalıkları dışlayan, tabi çözüm önerilerini göremeyen, belki de özellikle görmeyen…
Ama eleştirmek için önümüzdeki 24 ayı fırsat kollayan bir hukukçu…

Bir Mojo Jojo klasiği daha…
Kaç oldu?

Hukukçu olmasına rağmen neredeyse evrensel hukukun beşiği sayılabilecek Cenevre’ye turnuva oynamaya giden, kanıtlayamadığı söylemlerle kişileri lekelemeye çalışan…
Ama kanıt sunmak için “her şeye razıyım buyurun kanıtlayın” dediğimde konuyu kapatan ve gerçek konusunu hatırlayan bir hukukçu ağabey…

Sahi kanıtlarınızı mı topluyorsunuz? Duyamadım da…

Mojo Jojo “tatlı intikam” pembe dizisine döndü…

...


“Bu vaka, TSF içinde bulunan yönetim kademesindeki insanlar için (Ekaterina vakasından sonraki) ikinci lekedir. Görev yaptığı 2 yılda 8 milli bayram idrak ettiği halde hiçbirisi için tek kelime yazı yazmayan bir kişinin altında çalışmak lekesi.”
Toplu çamur atma ve yargısız infaz, torba iftira-yargılama, küçük düşürme lekeleme çabaları…
Mojo Jojo

Bu davayı sürekli kaşımak ve ilgili insanları rencide etmek…
Bunlardan mı medet umuyorsunuz artık?
Sizin daha önemli işleriniz olmalı!
Davayı hatırlattıkça ben o insanların da rahatsız olduklarını düşünüyorum. Bu nasıl düşüncesizliktir?
Dava sona erdi. Adalet bir karar verdi.
Siz hala orada mı kaldınız?
Ama daha çok yazacaksınız izliyorum. Gerçekten başka yazacak şeyiniz kalmadı değil mi?
Kafeteryalarda sigara içenleri de yazıverin bari…
...


Sayın ŞEKERLİ,
İftiralarınızın konusu ve kapsamı genişliyor. Elimdeki çetele öyle söylüyor.
Şu köşe konusu.

Bir duyum mu aldınız?
Neye dayanarak söylüyorsunuz?

Paniklemeyin hemen.
Kanıtlamak zorunda olduğunuz iftiralarınızı kanıtlamaya davet ettim sizi.

Köşe konusunda hiçbir zaman bir talebim de olmadı düşüncem de...

Uydurma moduna ve modasına devam...

Şimdilik aldığım maaş fazlasıyla yeterlidir. Nedense görevli olduğumu söyleyip de aldığım danışmanlık ücretlerine hiç girmemişsiniz.

Kanıtlamanızı bekliyorum.

Hukuki yoldan.
Çakma avukatlara danışmanızı önermem.
Davayı baştan kaybedersiniz, üzülürüm.
...



Değerli üyeler ve değerli yöneticiler,

Bay Mojo Jojo ve Muzaffer ŞEKERLİ'DEN kamu önünde hakkımdaki iftiralarını kanıtlamalarını istiyorum.

Bu günden itibaren,
KANITLAYAMADIKLARI HER BİR GÜN İÇİN TOPLUMA BU İFTİRACI ARKADAŞLARI AÇIKÇA BELİRTECEK VE HAKKIMDAKİ İFTİRALARINI KANITLAMA GÖREVLERİNİ HATIRLATACAK BAŞLIKLAR SUNACAĞIM.

Hakkımda söyledikleri tüm iftiralar ve yakışıksız sözler ta başından beri sahiplerine aittir ve öyle de kalacak.

Mojo nun kaybedeceği bir şey yok değil mi?
Ben başkalarının ortada kalmasına üzülürüm...


Benim veremeyeceğim hiçbir hesabım yok!
Bu konuyla ilgili olarak,tüm yargılama, araştırma şartlarını kabul ediyorum.

telefonum, mail adresim, facebook, hatlı telefonum, banka kayıtlarım, ismim.
Onurumla bekliyorum.

Aynı şeyleri onlardan beklemiyorum.
YAPAMAZLAR...

Devir iftira devri...
Hatasız değiliz. Ama lekesiz olabiliriz. Lekesiz olsak bile iftiradan kurtulamazsınız.
Zalimlerin ve çaresizlerin açtığı iftiralara en iyi cevap sessiz kalınarak verilir belki ama açtıkları yaralar asla kapanmaz.
Bunu bildikleri için faşist, dalkavuk,halk düşmanı, cumhuriyet düşmanı gibi iftiralara yöneliyorlar.
Dillerinin ne kemiği var ne de fikir süzgeçleri...

Bu gün yazılmayan bir mesaj yüzünden vatan haini, molla olduk.
Olsun, zaman gerçekleri bulur!

Adalet, Kutup yıldızı gibi yerinde durur ve geri kalan her şey onun çevresinde döner.
Saygı ve selamlarımla...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#23
Bu ülkenin TSF başkanı, görevde olduğu iki yıl içinde hiçbir ulusal bayramı kutlamamıştır. Son üç yazısının ikisi dini bayram kutlaması olduğu halde (ki bu davranışı doğrudur) Cumhuriyet bayramlarını ve 10 Kasımları iki yıldır kutlamamakta / anmamaktadır.

Cumhuriyet bayramını kutlamak ve Atatürk'ün vefat ettiği 10 Kasım gününü anmak başkanın resmi görevidir.

Sorumuz, konunun başlığı ve işin özü şudur:

TSF Başkanı Cumhuriyet Bayramına karşı mıdır?
Ara
Cevapla
#24
(04-11-2014, 11:18)Mojo Jojo Nickli Kullanıcıdan Alıntı: TSF Başkanı Cumhuriyet Bayramına karşı mıdır?

Bravo!

Cumhuriyete karşı olduğu için mi onlarca Cumhuriyet Bayramı Turnuvaları faaliyet programlarına alınıyor?
Turnuvalar düzenleniyor?
Personel hakem gideri ödeniyor?

Bana turnuva yapmak zaten görevi demeyin.
Ulusal bayram turnuvalarından bahsediyorum. Nitekim kaldırılabilir de değil mi?

Cumhuriyete karşı olduğu için mi, İş Bankası sponsorluğunu 4 yıllık bir dönem daha uzatıyor?

Basit bir söylem olan mesajla değil...(Keşke mesaj da yazsaydı!)
Eylemle içindedir Cumhuriyetin!
Sayın bakalım kaç il, kaç turnuva?

Sahi 23 Nisanlar ne olacak?
Ya 19 Mayıs' lar, ATATÜRK KUPALARI...
Zafer Haftası satranç turnuvaları ne olacak Mojo bey?
Duyamıyorum cevabınızı.


O turnuvalara katılan çocuk ve genç nesillere neden böyle bir duygu yüklenmesine izin versin TSF Başkanı?
Öyle ya...
Madem karşı, bunların önünü kesmez mi?
Bir federasyon başkanı Cumhuriyet olgusunu en güzel turnuvaların önünü kesmekle yapar değil mi?
Öyle ya tüm giderler de devlete kalır.
...
Tüm bunlara ayrılan bütçe sizden mi çıktı?
Efendim, duyamadım!
...

Ama sizden çıkan da şunlar;
İnsanları mesaj yazarak kutlayan ve mesaj yazmadan kutlamayan diye bölmeye çalışmak,
Cumhuriyet olgusunu kullanarak kendi amaçlarına alet etmek,
Cumhuriyet olgusunu kullanarak insanların sahip olduğu dünya görüşlerini toplum önünde saygı sınırlarının dışında tartışmaya açmak,
Cumhuriyet olgusunu kullanarak insanları hedef göstermeye çalışmak.


Cumhuriyet düzenine karşı çıkanların bu gün neler yaptıklarını bir bir görmekteyiz.
Teşhir ettiğini sanmak...
Ayıptır yahu!

Belki diğer düzenlerde sizler gibi gizli tanıklar şu adam hacca gitmedi bu kişi zekatını vermedi insanları teşhir edersiniz.
Bu durumda beklenir sizden.
Zaten diyorsunuz ya;
"... keyfimle yaşarım ve vergimi verip Cumhuriyet'ten korkanları teşhir ederim." Mojo Jojo

Bunları yazmanız için aşağıda değiştirme zorunluluğu hissettiğiniz imzanızın;
"Önde yürüyen öküzden, arkadan gelen eşekten ve etraftaki aptallardan sakın!"
3. ögesine katılıyorum. Burada benzetme sahibi olarak da temelsiz savları ileri süren kişi olarak da bana birini hatırlattı.
Aramızda kalsın e mi?

Bu kadar temelsiz savlar öne sürmezsiniz belki.
Belki de değiştirecek başka bir imza ararsınız artık.

Şunu deneyin;
"Söylediğin yalanı kaydet ki unutmayasın – Mektupçu Agah"
ya da,

"İnsanlar yanlış yapabilirler ama karakter sahibi olanlar yanlışlarını anlar."

Pardon bir imza da benden;

Mojo Jojo nun ve Muzaffer ŞEKERLİ’NİN kanıtlanmamış iftiralarının gün sayısı (3.Kasım.2014) … : 2
Bu ülke için talihsiz bir yıl dönümüne denk gelmiş.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#25
Sorumu basitçe tekrar ediyorum:

Başkan 2 yıldır görevde. 24 özel yazı yazdı. Hiçbirinde Cumhuriyet Bayramı, Zafer Bayramı, 19 Mayıs, 23 Nisan, 10 Kasım kutlaması / anması (10 Kasım için) yok.

Ama dönemine 4 kere isabet eden dini bayramlar ve 2 yılbaşı atlanmadı, özel yazılar ile kutlandı (ki bu doğru bir davranıştır).

Tekrar ediyorum. 700 gün, 24 yazı, 8 milli bayram, 2 yas günü. Tık yok. Bu kadar uzun süreli, istikrarlı, bilinçli bir ihmal olmaz. 4 dini bayramı ve 2 yılbaşını sektirmeden özel yazı yazan kimse, şu yukarıda saydığım milli bayramları ve yas gününü atlarsa, ihmalden değil, bilinçli davranıştan söz edilir.

Üstelik, bu TSF başkanının keyfine kalmış bir konu da değildir, onun resmi protokoler görevidir.

Ve mümkünse: Başkan cevap versin.

Etrafındaki değil.
Ara
Cevapla
#26
Konuşmayı uzun süredir takip ediyorum. Ama şu yorumu yapmaktan kaçamayacağım. Aşkın bey. Federasyon adına açılmış her konuda, her eleştiride, her yorumda savunmacı olarak siz bulunuyorsunuz.. Buna anlam veremiyorum. Mojo jojo direkt olarak federasyon başkanına soru yöneltmiş. Cevabını siz veriyor, başkanı savunuyorsunuz. Bu konuda aklımda başkandan yana şüphem yoktu ama sizin bu şekilde davranmanız benim düşüncelerimi değiştirdi. Aklımca ACABA? sorusu baş göstermeye başladı. Kısacası bende şüphe uyandırdınız. Yazdığınız yorumların son derece sıkıcı ve uzun oluşu, bununla birlikte başlıkta yöneltilen soruyu amacından saptırıcı yorumlar yazmanız ve eleştireni suçluymuş gibi hedef alıcı sözler sarf etmeniz kamuoyunda bir zamanlar bana da dediğiniz gibi ''yanlış algılar'' oluşturuyor. Bir konuyada dahil olmayın nolur... Başlık ilk açıldığında gereksiz görerek kapattığım bir konudan ibaretti ancak şu anda başkandan gelecek cevabı merakla bekliyorum...

Saygılarımla... İyi forumlar...
Her başarının altında sistemli bir çalışma yatar...
Ara
Cevapla
#27
Sevgili Hakan Kardeşim,
Belki tespitlerinde haklısın.
Ama hırsızın hiç mi kabahati yok?

Ben başkanı savunmuyorum.
Ama bir ihmal varsa karşılığında ince bir haksızlık da var, bunu görmek gerek.

Ben bu konuyu özellikle yaklaşan Mali Genel Kurul öncesi manevralardan biri olarak görüyorum. Bu çok açık!

Ben TSF Başkanı olsam ve gerçekten de böyle bir mesaj ihmalim olsa bir sanal kişilik yazısına cevap vermeye tenezzül etmem.
Beyefendinin dediği gibi kendimi tanıyan ve bilen biri olarak susarım.
O bazen en iyi cevaptır. Ama kendi iç hesaplaşmam ile...

Şimdi birileri istedi diye mesaj mı yazılacak?
Ya da mesaj yazılırsa cumhuriyetçi mi olunacak? Güzel kumpas!
Ben istedim yazdırdım...

Cumhuriyetçilik bir söylem midir?
Yoksa kendi yaşamınca benimsenmiş bir ülkü bir eylem midir?

Beyefendi önce bunun cevabını versin.
Bunu kendisine sordum, örnekleriyle de burada anlattım. Tabi uzuyor o zaman okunmuyor.

HAKKIMIZDAKİ FAŞİST, ANTİ-LAİK, CUMHURİYET DÜŞMANI, HALK DÜŞMANI,ÖKÜZ,EŞEK,APTAL, SUÇLAMALARINA CEVAP VERMEK İÇİN ÖNCE BİR KİŞİLİK BULMALISINIZ KARŞINIZDA.

Maalesef Cumhuriyete basit bir mesajla sahiplenilmesini isteyecek kadar sığ düşünceye sahip olan bu insanların önce kendi isim ve kişiliklerine karakterlerine sahip çıkmaları beklenir.


Cumhuriyet saklandığı yerden sahiplenilecek bir rejim bir ülkü değildir.

Cumhuriyete sahiplenmeyi,- Cenevre dönüşleri sırf vergi ödediği için- mesaj atmayanları teşhir etmek sanan bu insanlara başka sorularım da var.

Hakkımızdaki iftiralarını ve söylemlerini ispata davet ediyorum.
Tık yok. Olmayacak da...

Ama ben, o lekeli ilan edilen insan olarak bu lekeyi burada sürekli yazarak ve gündemde tutarak temizleyeceğim.
Ta ki çıkana kadar.

Hakkımda istediğin gibi, ama özgürce düşünebilirsin Hakan Kardeşim!

Selamlarımla...
---------------------------------------
Mojo Jojo nun ve Muzaffer ŞEKERLİ’NİN kanıtlanmamış iftiralarının gün sayısı (3.Kasım.2014) … : 3
Bu ülke için talihsiz bir yıl dönümüne denk gelmiş.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#28
beyefendi ben iddialarımı kanıtladım . sen beğen veya beğenme . yukarıda yazıyor. halâ karşılaştırmalı statü bitmedi diyorsun . bitmez elbet . bitirmek senin elinde.

(quote='M.Aşkın TAŞAN' pid='15043' dateline='1366708051']
Yazı okunmak içindir. Yazmak ise anlaşılmak için…
Tercih sizin!
Forum da…

Son yazımdı, hoşçakalın.
[/quote])

(Sevgili çalışma arkadaşlarım, değerli il temsilcileri,

TSF eğitim Kurulunun kendisine ait olan bir sayfası yapılandırılana kadar sizlere örnek gelişmeleri ışık tutması, bilgi vermesi, örnek teşkil etmesi amacına yönelik ÖSF nu kullanıyorum.

Aşağıda bazı illerimizden turnuva hazırlıklarını açıklıyorum.)


daha bir çok örnekler var aramıyorum. değmez çünkü....

burada yazı yazmam için beni birileri dürtüyor. illa yaz sesimiz ol diyorlar bende yazıyorum . bu anlayana tabiii...

ben artık 10 kasımı bekliyorum . bu forumu başkan senden daha ciddiye alıyor . biliyorum . eleştirilere kulağı kapalı değil .

onu baştan beri en sert eleştiren benim . ama benim düşüncelerime müsbet bakıyor. onuda uygulamalarda görüyorum . en önemli örneği ferdi türkiye birinciliğini artık dönerli sistemle yapıyor.. eski türkiye birinciliğini eleme kabul ediyor . doğru veya yanlış bundan kendime pay çıkarıyorum . ve türk satrancına hizmet ettiğİmi düşünüyorum .burada muhatabım başkan gülkız Tülay dır. başkası değil .

muzaffer şekerli
muğla datça
Ara
Cevapla
#29
Yazı yazmayı bırakmamı istemenizin sebebini gayet iyi anlıyorum.

Bunu iftiralar atmadan önce düşünecektiniz.

Ben Karşılaştırmalı Statü bitince yazmayı bırakacağım dedim.

Orada bazı değerlendirmelerimde var, devam edecek. Mali Genel Kurul sonrası gözlemlerimi paylaşıp bırakmayı düşünüyorum.

O zaman iftira ve suçlamalarınıza devam etme rahatlığına kavuşursunuz.
Madem harıl harıl eski yazılara yöneldiniz açık arıyorsunuz, o zaman belki bu sütunlarda VEDA başlıklı yazıyı okuyunca insanın yazı yazma refleksini daha iyi anlar ve hayranlığınızı gizleyemediğiniz o sanal kişilere de benzer kopyalar yollayabilirsiniz.
Bunu hiç düşündünüz mü?
Aklınıza gelmez değil mi?

Ayrıca hangi iddianızı kanıtladığınızı sandığınızı da merak ediyorum.

Zaten benim yazdığım bir yazıyı kopyalamışsınız.
Ben aksini savunmadım ki...
Siz öyle olmasını istiyorsunuz herhalde.

Bana TSF den talimat geldiği yönündeki iddialarınız gün gibi su üstünde duruyor.
Bu konuda tık yok değil mi?

Buyurun, bekliyorum...

------------------------------------------

Mojo Jojo nun ve Muzaffer ŞEKERLİ’NİN kanıtlanmamış iftiralarının gün sayısı (3.Kasım.2014) … : 3
Bu ülke için talihsiz bir yıl dönümüne denk gelmiş.


(05-11-2014, 11:52)MuzafferŞekerli Nickli Kullanıcıdan Alıntı: onu baştan beri en sert eleştiren benim . ama benim düşüncelerime müsbet bakıyor. onuda uygulamalarda görüyorum . en önemli örneği ferdi türkiye birinciliğini artık dönerli sistemle yapıyor.. eski türkiye birinciliğini eleme kabul ediyor . doğru veya yanlış bundan kendime pay çıkarıyorum . ve türk satrancına hizmet ettiğİmi düşünüyorum .burada muhatabım başkan gülkız Tülay dır. başkası değil .

muzaffer şekerli
muğla datça

Güzel.
Artık ucuz pay çıkarmalar da başladı demek.
Sizin düşüncelerinize elbette müsbet bakıyoruz Muzaffer Bey.
Türkiye Birinciliği artık sayenizde dönerli sistemle yapılıyor.Kendinize pay çıkarabilirsiniz.
Hizmetleriniz için içtenlikle gerçekten teşekkür ederim.

ÖSF DA YERİMİ SİZE BIRAKABİLİRİM.
Söz!

Ama korumak şartıyla...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#30
Hay Allah. Konu nereden nereye gelmiş. Ne tesadüf Big Grin

Neyse, biz konudan sapmayalım.

Başkanımız 5 Kasım 2012 tarihinde seçildi. 2 sene önce bugün. Ve 365 gün ile 2 yılı çarpınca tam 730 gün çıkıyor.

Bu dönemde 24 özel yazı yazdı. Son 2 yazısının başlığı Şeker gibi Bayramlar (27 Temmuz 2014) ve Mutlu Bayramlar (3 Ekim 2014). Yani 2014 yılına isabet eden dini bayramlarımız için iki özel yazı hazırlanmış. Ki bu doğru davranıştır.

Sayın başkan bir önceki yılda da 7 Ağustos 2013 ve 11 Ekim 2013 tarihlerinde Mutlu Bayramlar başlığı ile iki yazı yazmış ve dini bayramlarımızı özel olarak kutlamıştır. Bu da doğru bir davranıştır.

Başkanımız ayrıca 2012 ve 2013 yıl sonlarında hepimizin yeni yılını 2 özel yazı ile kutlamıştır. Kısacası iki yıl içinde 4 dini bayram ve 2 yılbaşı kutlamasında, bu konulara müteallik özel yazı yazma oranı % 100'dür. Atlama yoktur. Bunlar hep doğru davranışlardır.

Ancak:

Sayın başkanımız görevde olduğu 2 yıl içindeki 8 ulusal bayram ve 2 On Kasım için hiçbir yazı yazmamıştır. İşte bu doğru bir davranış değildir Angry

Keza hiçbir yazısında mesela Cumhuriyet Bayramı için tek bir anma yoktur. Bu itibarla sayın başkanın ulusal bayramlar ve 10 Kasım günlerini anma oranı % 0'dır.

Bu bir ihmal midir? Değildir.

Çünkü 730 gün + 24 yazı + 8 ulusal bayram ve 2 anma günü istatistik verecek kadar sağlam veridir. Bir ulusal bayramı kaçırırsınız. 100 gün yazmazsınız. 8 ay ihmal edersiniz. Etrafındakiler bunu izah eder. Ama 8 bayram kaçırmazsınız. 8 bayram babanıza gitmezseniz, sizi evlatlıktan reddeder. Bu sebeple her dini bayramı özenle kutlamak ama hiçbir ulusal bayramı kutlamamak ihmal değildir.

Sayın başkan Cumhuriyet Bayramı kutlaması veya 10 Kasım anması yapmayı sevmeyebilir. Ama bu onun resmi görevidir.

Kendisi burayı okuyor mu bilemem. Ama loglarına kadar okuyup fiziksel adres araştırması yapan bir ekibi olduğunu biliyoruz. Bu sebeple bu gerçeğe (iddia değil bu) somut cevap vermesi gerekiyor.

Ama biz etraftan cevap istemiyoruz.

Başkandan istiyoruz. Çünkü o hepimizin annesi. Bu vaatle seçildi.

(bakınız: satranca değen anne eli: http://yirminciyil.tsf.org.tr/component/...55&task=yg ).
Ara
Cevapla
#31
Başkanın altında çalışan biz lekeliler olarak yazmak zorundayım.
Kusura bakmayın.
İşin içine bizi siz kattınız.

Yazınızı saygıyla okumasını da bilirim ben. Yeri gelince susmasını da...
Ama olmadı gene yanlış yere vurdunuz baltayı!

Okumadığınız ve okunmamasını istediğiniz statüde açıkça var. İlgili maddeleri hukukçu olarak siz buluverin lütfen. Benim mesleğim değil.
Yürütme


Tüm federasyonların ana statülerinde olduğu gibi TSF ANA STATÜSÜNDE DE
AÇIKÇA BELİRTİLDİĞİ ÜZERE TÜM FAALİYETLER BAŞKAN TARAFINDAN YÜRÜTÜLÜR.

Yürütme
MADDE 41 – (1) Bu Ana Statü hükümlerini Türkiye Satranç Federasyonu Başkanı yürütür.

Bu madde önceki statülerde de aynıdır.

Ve özellikle de federasyonların yayın yapabileceği tüm yayın organları bölümü.
Sizin açıkladığınız gibi teknik olarak kıyaslanmasını bilmiyorum da...
...


TSF Ana Sayfasında yer alan tüm haber, yorum, kutlama ve anmalar ne başkanın ne de yönetim kurulunun izni ve onayı alınmadan yayınlanamaz!


Diğer federasyonları incelersek;

TBF ... Başkanın Mesajı adlı bir köşe vardır. Mesajlarda kutlama mesajını göremedim.
TFF ... TFF Mesajları adlı bölüm vardır. Mesajlarda güncellenme yapılmamış ve her hangi bir mesaj göremedim.

Diğer federasyonları da inceleyebilirsiniz.

Federasyonlarda Ulusal ve Dini Bayram günleri kurumca kutlanır.
Kurumu temsilen başkan tüzel kişiliğe sahiptir.

Bireysel kutlama yerine kurumsal kutlama esastır.
Bu tüm kurumlarda böyledir.

Başkan kendi köşesinde kişisel görüş ve temennilerini yayınlamaktadır. Burada ayrıca bayramı bireysel olarak da kutlayabilir.

Tüm bu durumlardan sonra,
Eğer ki kurumu temsilen tüzel kişilik kapsamında, ne bir kutlama, ne anma mesajı yayınlanmamış olsaydı tüm bu tepkileri yerinde karşılamak doğru olurdu.

Oluşan bireysel tepki, altında ibretlik imza ile; bilinen küçük düşürme amaçlarına, baltalama çalışmalarına yönelik bir girişim olduğu çok açıktır.

TSF BAŞKANLIĞI ÖTEDEN BERİ ULUSAL BAYRAM VE DİNİ BAYRAMLARIMIZLA ÖNEMLİ GÜN-ANMALARDA GÖREVİNİ AKSATMADAN ÖNCÜ BİR FEDERASYON OLARAK YAPMIŞ VE YAPMAYA DEVAM EDECEKTİR.
Protokol olarak da doğrusu budur.
Kurumlarda kurumsal kutlama esas alınır.

Federasyonların bağlı olduğu Genel Müdürlük ve onun bağlı olduğu bakanlık tarafından kutlama ve anma mesajları yayınlanmak zorundadır.
Bu durum geçmişten bu güne de böyle devam etmiştir.

Kamu oyuna saygıyla duyururum.

Bu arada bir küçük araştırma yapınca;
Diğer federasyonlarda da ne bizim gibi düzenli bir kutlama mesajı ne bir anma, ne bir başkan köşesi göremedim.

Araştırabilirsiniz.

Örneğin Türkiye Atletizm Federasyonunda başkan köşesi de var, bakan köşesi de...
Kutlama mesajlarını bulunca burada yayınlarsınız artık!

Tabi bu durumda TSF bu sayfalarda kurulduğundan beri düzenli olarak bu kutlama ve anmaları başkanının tüzel kişiliğinde aksatmadan ve ihmal etmeden kutlayan tek federasyon!

Toplumsal acılarda da öyle...
SADECE KUTLAMA DA DEĞİL.
Ulaşarak!
Örneğin Soma Faciası.

Kendi yazılarınıza da bakabilirsiniz, göreceksiniz.

Şu baltayı diyorum bir kez da taşa vurmasanız bari. Ucu fena köreldi.

Ayrıca bu konuyu açarak TSF nun bu kamusal ve kurumsal görevini kararlılıkla ve başarıyla sürdürmesini sağladığını ortaya çıkmasına vesile olan bu konu başlığını açtığınız için minnet duygularımı yollar,
GEÇMİŞTEKİ VE SONSUZA DEĞİN SÜRECEK OLAN TÜM CUMHURİYET BAYRAMLARINIZI KUTLARIM.

Eşsiz önder ve en büyük eserine onu kullanarak burada saygısızlık yapmamalıydınız.

BÜYÜK KURUCUYA SAYGIYLA...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#32
(05-11-2014, 11:52)MuzafferŞekerli Nickli Kullanıcıdan Alıntı: beyefendi ben iddialarımı kanıtladım . sen beğen veya beğenme . yukarıda yazıyor. halâ karşılaştırmalı statü bitmedi diyorsun . bitmez elbet . bitirmek senin elinde.

...

burada yazı yazmam için beni birileri dürtüyor. illa yaz sesimiz ol diyorlar bende yazıyorum . bu anlayana tabiii...

ben artık 10 kasımı bekliyorum . bu forumu başkan senden daha ciddiye alıyor . biliyorum . eleştirilere kulağı kapalı değil .

onu baştan beri en sert eleştiren benim . ama benim düşüncelerime müsbet bakıyor. onuda uygulamalarda görüyorum . en önemli örneği ferdi türkiye birinciliğini artık dönerli sistemle yapıyor.. eski türkiye birinciliğini eleme kabul ediyor . doğru veya yanlış bundan kendime pay çıkarıyorum . ve türk satrancına hizmet ettiğİmi düşünüyorum .burada muhatabım başkan gülkız Tülay dır. başkası değil .

muzaffer şekerli
muğla datça

Muzaffer Bey,
Bu konunun burada tartışılması hakikaten de gereksiz.
Konuyu açan arkadaşımıza saygısızlık olacak.
Sizin için ayrı bir sayfa açıyorum.

Sırf bana sorduklarınızı belgelemek için...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#33
Konuyu açan arkadaşımıza saygısızlık mı? Ben bittim Big Grin Big Grin Big Grin

Bu meyanda mutlaka okunması gereken bir kaynak:

http://www.pudra.com/saglikli-yasam/hast...z-1899.htm

Galiba haşlanmış patatese limon sıkınca da iyi geliyormuş...
Ara
Cevapla
#34
Size yakıştıramadım.
Denedikten sonra sonuçlarını da yazarsınız herhalde.
Önerdiğinize göre...

Konumuza dönelim.
Saptırmadan.
Kaçamak cevaplamadan.

Diğer federasyonların kurumsal mesajlarını okudunuz mu?
Başkanlarını da topluma deşifre edecek misiniz?
Vergi kaçırmadığınızı biliyorum.
BARİ ÖDEDİĞİNİZ VERGİLERİN KARŞILIĞINDA BU HAKSIZCA DEŞİFRE ETME HAKKINIZI KULLANACAK MISINIZ?

Efendim?
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#35
Hayır, cevap yazmayayım diyorum ama yok ille zorlayacak. Beden Eğitimi öğretmeninden hukuk öğretisi izliyoruz.

1) Başka Federasyonların başkanlarının mesajları emsal olmaz. Federasyonların tamamı AKP tarafından seçiliyor. Çoğu hatta belki hepsi rejim karşıtı. Çoğu Atatürk düşmanı. Bak çok net yazdım. Eğer sen üstüne Gül diye yazılar yazdığın başkanını badem bıyıklılarla aynı kategoride görüyorsan, senin meselendir.

2) Dahası, TSF web sitesi özel alan değil. O sebeple oraya bir köşe açıp yazı [size=large]bireysel[/size] yazamazsın. Bak oku ve anla diye bireysel kelimesini büyük yazdım. Oraya köşe açtıysan, oradaki her yazı kurumun yazısıdır.

Kamu alanı özel kullanılamayacağına göre, demek ki bir başkan bile olsa, bir kurumun web sitesine ancak kurumsal yazı yazabilir. O sebeple uğruna "Gül" yazısı yazdığın başkanının TSF web sitesine yazdığı her yazı kurumsaldır.

Bireysel yazı yazma hakkı yok çünkü. Onun köşe yazılarına bireysel dersen, başkanının kamu sahasını menfaati için kullanmakla itham etmiş olursun. Kulplu beygirden atlamak değil bu, bilmediğin konuda bilene saygı duy, öğren.

3) Matematik yazdım, matematik isterim.

Başkanın 2 yıldır 8 ulusal bayram ve 2 Ulusal Yas için tek bir anma yazdı mı yazmadı mı?

Halil Mutlu veya Dağcılık Federasyonu başkanı örnek olmaz. Bir suç veya kusur işlendiğinde, bir başkasının da aynı suç ya da kusuru işlemesi örnek olmaz. Copy paste hukukçusu Cool, öğren bunları.

4) Çok net 3 sorum var (sana değil tabii):

a) Gulkız Tulay Ulusal Bayramlara karşı mıdır değil midir?
b) Niçin Cumhuriyet Bayramlarını kutlamamaktadır?
c) Bu onun resmi görevi değil midir?

5) Ayrıca yazılarımı ve başlığımı kirletme. Bırak başkanın cevap verecekse versin. Vermeyecekse canı sağolsun.

Zaten seni buraya -genel olarak bu foruma, özel olarak da bu başlığa- pislemeye göndererek cevabını verdi. Tek yaptığın yazı pislemek, konu karıştırmak, polemiğe çekmek ve uzun, baygın, sıkıcı cevaplarınla ortalığı mundar etmek.

Hayır polemik olmasın, sadece sorduğum soru tartışılsın diyorum ama müsaade etmiyorsun.

Sifon çekmekten bana bıkkınlık geldi, sana başka birşeyden bıkkınlık gelmedi.
Ara
Cevapla
#36
(06-11-2014, 14:19)Mojo Jojo Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Hayır, cevap yazmayayım diyorum ama yok ille zorlayacak. Beden Eğitimi öğretmeninden hukuk öğretisi izliyoruz.

1) Başka Federasyonların başkanlarının mesajları emsal olmaz. Federasyonların tamamı AKP tarafından seçiliyor. Çoğu hatta belki hepsi rejim karşıtı. Çoğu Atatürk düşmanı. Bak çok net yazdım. Eğer sen üstüne Gül diye yazılar yazdığın başkanını badem bıyıklılarla aynı kategoride görüyorsan, senin meselendir.

2) Dahası, TSF web sitesi özel alan değil. O sebeple oraya bir köşe açıp yazı [size=large]bireysel[/size] yazamazsın. Bak oku ve anla diye bireysel kelimesini büyük yazdım. Oraya köşe açtıysan, oradaki her yazı kurumun yazısıdır.

Kamu alanı özel kullanılamayacağına göre, demek ki bir başkan bile olsa, bir kurumun web sitesine ancak kurumsal yazı yazabilir. O sebeple uğruna "Gül" yazısı yazdığın başkanının TSF web sitesine yazdığı her yazı kurumsaldır.



Bireysel yazı yazma hakkı yok çünkü. Onun köşe yazılarına bireysel dersen, başkanının kamu sahasını menfaati için kullanmakla itham etmiş olursun. Kulplu beygirden atlamak değil bu, bilmediğin konuda bilene saygı duy, öğren.

3) Matematik yazdım, matematik isterim.

Başkanın 2 yıldır 8 ulusal bayram ve 2 Ulusal Yas için tek bir anma yazdı mı yazmadı mı?

Halil Mutlu veya Dağcılık Federasyonu başkanı örnek olmaz. Bir suç veya kusur işlendiğinde, bir başkasının da aynı suç ya da kusuru işlemesi örnek olmaz. Copy paste hukukçusu Cool, öğren bunları.

4) Çok net 3 sorum var (sana değil tabii):

a) Gulkız Tulay Ulusal Bayramlara karşı mıdır değil midir?
b) Niçin Cumhuriyet Bayramlarını kutlamamaktadır?
c) Bu onun resmi görevi değil midir?

5) Ayrıca yazılarımı ve başlığımı kirletme. Bırak başkanın cevap verecekse versin. Vermeyecekse canı sağolsun.

Zaten seni buraya -genel olarak bu foruma, özel olarak da bu başlığa- pislemeye göndererek cevabını verdi. Tek yaptığın yazı pislemek, konu karıştırmak, polemiğe çekmek ve uzun, baygın, sıkıcı cevaplarınla ortalığı mundar etmek.

Hayır polemik olmasın, sadece sorduğum soru tartışılsın diyorum ama müsaade etmiyorsun.

Sifon çekmekten bana bıkkınlık geldi, sana başka birşeyden bıkkınlık gelmedi.

Ha şöyle...
Bak kendi tarifini uygulayınca nasılda için boşaldı. Tabi sifon çekersin!

O zaman saçmalamayı bırak! Kızarmadan yaz.

Beden Eğitimi öğretmeninden hukuk dersi izlediğini söylemişsin.
Ne alaka?
Onu bile hukuki sanmışsın.
SADECE TEMELSİZ İFTİRALARINI DA KANITLAMAYA DAVET ETTİM. BİR HUKUKÇU OLARAK ONU BİLE BECEREMEDİN!
Başka Federasyonların başkanlarının mesajları emsal olmazmış. Neden, yazdıkları için mi?
Mesaj ortak duygulara hitaben yazılmaz mı?
ATATÜRK'E Hitap eden Hamza YERLİKAYA ayrı bir başkası ayrı konuda mı yazacak?
Adam tercihini yapmış mesaj yazmış. Bu seni neden rahatsız ediyor?
Gül başlıklı yazının anlamını bile idrak edememişsin, yazık...
SASEM bizim gülümüzdür. Küçümsediğin Beden Eğitimi öğretmeninden öğren bu benzetmeyi.
("Adam adını GÜL koyduğum ve bir satranç merkezinin kuruluşunu anlattığım yazıyı bile anlamamış. Bir kişiye yazılmış sanıyor. Gülü özellikle de seçtim hani, tek başına sularsınız, budarsınız, büyütürsünüz, emek verirsiniz. Ama koklamaya herkes gelir anlamında. Hay Allah, Ali Nihat YAZICI başkan olsaydı ve aynı yazıyı yazsaydım, adının ALİ olmasını mı isteyecekti? Bu nasıl mantık?")
O yazıyı bir daha okumak görev oldu artık sana beyefendi...

Web Sitesi özel alan olarak kullanılmıyor beyefendi sen de oku bir daha, onu da benden öğren.
Orası kurumun alanıdır diye söyleyip nasıl bir kurumsal kutlama yapmayacak onu da anlat!
Orada kurumsal kutlama var. Yazımı büyütmeden yazıyorum. Sana kızmıyorum gayet sakinim. Ama oku da öğren.

[b]Kendinle çelişme! Hem bireysel kutlama isteyip hem de bireysel yazamaz demek ne demek?


SEN İSTİYORSUN DİYE SANA FACEBOOK LA ÖZEL MESAJ MI ÇEKECEK?
Yoksa Hamza YERLİKAYA sana özel mi gönderdi mesajını?
Kurumsal olarak yazılmış ve kutlanmış işte!
...
Kulplu beygire dikkat et, boyunu aşmasın!
Sakın üstüne çıkmayı da deneme seni tepebilir!
Şu Roma Atasözündeki gizli anlamı şimdi daha iyi fark ettim.
Belki de bir anın vardır, insanları uyarıyorsun.
...
Matematik!
O kadar kutlama var, gün var...
2 yıldır 8 ulusal bayram ve 2 Ulusal Yas...
Toplam kaç armut etti?

Hepsinde de kurumsal kutlandı. Soma da yine TSF eylemle vardı.
Aç ve bak! Sonra matematiksel sağlama yaparsın.
Ama önce armutları bir daha say!
...

"Halil Mutlu veya Dağcılık Federasyonu başkanı örnek olmaz. Bir suç veya kusur işlendiğinde, bir başkasının da aynı suç ya da kusuru işlemesi örnek olmaz."
buyurmuşsunuz.

Tabi olmaz! Ben de bunu söyledim ya.

TSF OLARAK TÜM FEDERASYONLARDAN BU ALANDA DUYARLI BİR ŞEKİLDE ÇOK AÇIK ARA ÖNDEYİZ!

Bununla böbürlenmiyorum. Ama bunu bilmen gerek.
Bu senin de federasyonun!


Çok net sorunuz ne yazık ki artık masum bir durumda değil!
Çünkü altında çalışanlar "lekeli"diyerek, bizleri de itham altına aldınız.

SAYFANIZI KİRLETMİYORUM.
Sadece senden püskürenleri iade ediyorum.
Onlar sana ait.
Asıl kirleten sensin ve onlar sayfanda kalacak ne yazık ki!
Üstelik 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ve ATATÜRK HAFTASI arasında senden yazılmış olarak. Talihsizliğe bak.
İftira atamazsın!

Şimdi o sifonu bir daha çek!
Ama üzerinde ve sayfalarında kaldı, temizlenir mi bilemem...
CUMHURİYETTEN BAHSEDENE BAK!
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#37
If we get to the point:

I am asking again the question towards the President of Turkish Chess Federation:

The president never celebrated our national holidays namely, November 29 the Republic Day, August 30 the Victory Day, April 23 the World's Children Day and May 19 the Youth and Sport Day. She -on the other hand- had never commemorated the date (November 10) of our founder Mustafa Kemal Atatürk during her presidency.

My questions here:

1) Why the president refrains to celebrate (commemorate) the national days?
2) Is president against the celebrating the Turkish National Days, whilst she celebrates all religious days and new yeras?
3) Celebrating of such monument days are the official task of the president or not?

I kindly repeat that I am waiting the answer from the President of Turkish Chess Federation officially, as I am asking these questions as a citizen who pays his taxes regularly.

With best regards.

PS: please do not piss on this area.
Ara
Cevapla
#38
Bir dişin kovuğunu doldurmayacak önemsiz bir konu kriz halini aldı resmen forumda. Duyarlılık saçmaya gerek yok. Şu notu da koyayım o yüzden: Cumhuriyet'in/Cumhuriyet Bayramı'nın/Cumhuriyet Bayramı'nın TSF tarafından kutlanmasından bahsetmiyorum.

TSF Başkanı'nın dini/milli bir bayramı kutlamak için köşe yazısı yazması son derece saçma. Bunların arasında bir öncelik gözetildiğini konuşmaya başlarsak da son derece siyasi (satrançla ilişkisi de zayıf örneğin Kasparov'un Türkiye'ye gelmesi gibi değil) bir konuya gireriz, hayır ben yaparım da, siyaset bilimciyim eğitimim bu, keyif de alıyorum. Kasparov'un Türkiye'ye oy istemek için gelmesini veya okulda satrancı siyasi / ve ekonomik bir eksene oturtmamı eleştirenler HSYK seçimlerinden bahsediyor, ondan söylüyorum.

Her şeyden önce TSF resmi sitesinde milli/dini açıdan önemli günlerde kutlama yayınlanıyor. Eğer bu adete son verirse kendisini bizzat tebrik ederim. Hatta hangi ziyaretleri yaptığını anlatmanın yanında TSF politikalarını paylaşan, bu ziyaretlerdeki somut görüşmeleri de paylaşması halinde (bazen yapılıyor bunlar, sponsorluk vs.) bence o içerik anlamlı hale gelir. "Pozisyona bakarım göbek atarım" da bu açıdan (olumsuz da olsa) anlamlıydıSmile

TSF'de çalışırken söylediğim, şimdi de sorulsa hemen söyleyeceğim şeyleri yazayım: TSF web sitesinde bu kadar çok köşe yazısı olmasına gerek yok. Satranç dergisinin basılmasına da gerek yok. ABD Satranç Federasyonu gibi web sitesi içeriğiniz çok güçlü yaparsınız, hem teknik içerik, hem turnuva haberleri hem de federasyonun çeşitli meselelere bakış açısını yansıtacak üst yönetim yazılarına yer verirsiniz.
Ara
Cevapla
#39
Ben bu forumda şuna inanmaya başladım.. Mesela ben "Kuru Fasulyenin Faydaları" konulu bir başlık açsam ya da ne bileyim.. Eskişehirspor bu sezon neden kötü? diye başlık açsam..konu döner dolaşır gene Satranç Federasyonumuza ve yapamadıklarına gelir sanırım ya da TSF Başkanının köşesinde ne yazıp ne yazmadığına gelir...
( Bu notum sayın Mojo JoJo'ya; tamam yazılarınız gerçekçi, mantıklı, tespitler yerli yerinde genelde.. ama cidden bazen ağır yazıyorsunuz.. kırıcı yazıyorsunuz..insanları kırmamayı deneseniz? bu yönünüz siz de büyük bir negatif hava oluşturuyor.. son yazınız gerçekten ağır..
ve şu sorum size; size anahtar teslim TSF yi verdiler diyelim, kurun ekibinizi dediler..tamam dediniz..3 senede ya da bilmem kaç senede Olimpiyatlarda bu ülkeyi ilk 5 e sokabilecek misiniz? samimi cevap veriniz..bu ülkede sorun sadece satranç mı? hangi sporda iyi durumdayız? sporun, sanatın, bilimin ve daha bir çok alanın bu ülkede her şey ile alakalı olduğunu bilmiyor musunuz? eminim farkındasınız bunun..ee? bu kadar hararet neden? çok detaylı yazardım ama uzun yazmayı sevmiyorum..Aşkın Bey de, Ateş Bey de, siz de, Muzaffer Bey de ve diğer forum üyeleri de değerli yazılar yazıyorsunuz.. ama siz bazen çok kırıcı oluyorsunuz.. Bunu yapmayın derim.. naçizane tavsiyem..çünkü kırıcı olan taraf haklıysa bile her zaman antipatik kalır (negatif kalır)..)
Ara
Cevapla
#40
Yusuf bey:

Kırıcı olmak zor durumda kalmayan hiçbir medeni insanın yapmak istemeyeceği bir davranış olsa gerek. Buraya temel bir yazı yazdım. Araya çok fazla giren polemikler yüzünden tema kayboldu ve it dalaşına döndü. Oysa konu, her kesime hitap etmesi gereken başkanın ısrarla ve inatla bir kesime sırtını dönmesiydi. Bunun altına kazıdığınızda aslında temel sorunu görebilirdiniz: TSF atama ile yönetilen bir kurumdur. Kırıcılık konusuna tekrar döneceğim.

Özgür:

TSF Başkanı'nın bayram kutlamak için köşe yazısı yazmasının saçma olduğuna katılıyorum. Ben iletişimci olsam böyle bir “diş kovuğunu” doldurmayacak konuda tek bir aksiyon alırdım. Susmak.

O zaman bu başlığın bir değeri kalmazdı. Nitekim Hakan belirtmiş, birçok kişinin çok da önemsemediği bir konudan fazlası değil bu. Genel iletişim açısından başkana mahsus bir köşe değer taşıyabilir, senin dediğin gibi sadece satranç idaresine yönelik içerik ile yönetilse. Ama sen de biliyorsun ki orada satırları kazıdığında her cümlesi siyaset, her satırı TASS haber ajansı bültenleri gibi filtreden geçiyor. Kaldı ki başkan satranç bilmiyor. Ne diyecek?

O sebeple dini bayram kutlamasının orada yer almaması imkan dışı. Yine bunun gibi Cumhuriyet Bayramlarının yok sayılması da “siyaseten”dir. Ben o yüzden kurumsal baktım. Yine söyleyeyim, orada ana eleştiri Cumhuriyet Bayramının kutlanmaması değildir; herkesin başkanı olması gereken kişinin sırtını belli bir kesime dönmesidir.

Ha bunun deşifre edilmesi neden tek bir noktadan yoğun bir top atışı başlattı, cevabı yine siyasetin içinde. Satrancın bu ülkede 40 delege satın alınması ile kompoze edildiğini teyzemler altın gününde falan konuşuyorlar artık Smile. Ama buna rağmen siyasetin totaliter yapısı içinde muhalefete yer yok. İşi hiç şansa bırakmak istemiyorlar. Ha bunu görmeyecek kadar naifsek: Evet siyaset yoktur, bulutlar pembedir ve 50 gün sonra bu akşam Noel baba bizi kutup turuna çıkaracak.

O sebeple başkanın köşe yazmasına teknik bakma. Senin, bir başka satranç entellektüelinin, asıl önemlisi bir büyükustanın bu ortamda değeri sıfırdır. İletişimci olarak sen, spor hukukçusu Tutku veya büyükusta Mustafa Yılmaz, bugün tekel bayiliğinden gelme Sarıyer AKP ilçe başkanından değerli değildir. Onun canı çekerse TSF başkanı olması, Umut Atakişi'den daha kolaydır. Sad but true.

Tekrar Yusuf Bey:

(03-11-2014, 23:47)... Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Böyle zamanda pazar alışverişinde arkadan kalleşçe silah çekip şehit edilen insanlar sizin gibi maskesine sığınan canilerce şehit edildi.

Bu cümlenin size yazılması durumunda tepkinizi bilmek isterdim. Ben birçok insanın doğrudan küfürü basacağına eminim, zira insani refleks esasen bunu gerektirir. Ama siz bu cümle için hiçbir tepki vermediniz, ben de size ve kimseye sitem etmedim.

Forumda fikir üreten ve bunu çok ciddi olan işinden-gücünden zaman arttırarak yapan biri zannederim salt bir hak kullandığı için cani suçlamasını hak etmiyordur (hoş böyle ultra absürt bir benzetme David Lynch veya Woody Allen seviyesinde sanatsal değer olarak da görülebilir ama o kadar genişlemedik daha Cool ). Evet, buna tepki verseydiniz, bana verdiğiniz tepkinizin de bende değeri olurdu.

Bugüne kadarki tüm iletişimim içinde şu rumuz konusunu sadece Erşan bey durumu kristal gibi görebildi: Yahu benim bir kariyer derdim, koltuk amacım, yükselme planım olsa, rumuzla yazar mıyım? Rumuzla yazmak başlı başına tüm bu beklentilerden vazgeçmek değil midir?

Bu forumu ilk okuduğumda entelektüel insanların ciddi bir “avam guru” saldırısına maruz kaldığını gözlemledim. Bugün bu forumda kaç sorun gündeme geldiyse kronolojisine bakın, intro'da mutlaka Ateş Ülker’in “bu konunun tartışılmasının sırası değil, bu tartışmalar özellikle çıkartılıyor, yerli dinamiklerin önü kesiliyor” cümlelerini görebilirsiniz. Devamında malum kişinin önce konuyu açana hak vermesi ama en geç 5 satır sonra polemik bombardmanı ile tahrik etmesi var. Sürekli aynı formül. Ateş Ülker "gereksiz" fetvasını basar, diğeri benzini döker.

Gökhan Demir gittiğinde bu forum entellektüel kapasitesinin % 50’sini kaybetti. Sadece şu hakemlerin ELO bildirimi için açtığı başlık ve oluşturduğu tartışma, yerli dinamikler desteklenmiyor zevzekliğinden kırkbin kat daha somut ve değerliydi. İlk kez FIDE regulasyonları ciddi bir akademik seviyede tartışıldı.

Forum şu anda sadece üç dört kişinin fikri desteği ile ayakta duruyor. İsmi bende saklı birçok usta ve ciddi oyuncu gerçek anlamda bu “avam gurularının” şerrinden korktuğu için fikirlerini ifade edemiyorlar. Burada 2 çürük portakal, 1 kasa içindeki 200 sağlam portakalı ve kasanın dışındaki onlarca portakalı tehdit ediyor. Çünkü doğa kuralıdır, 198 iyi portakal 2 çürük portakalı ıslah edemez. Tersine 2 çürük portakal kalanları çürütür.

Bu durumda da bizim gibi insanlara yavaş yavaş sizi Ateş Ülker'lerin bin yıl sürecek “yerli dinamikler gelişmiyor” yazıları ile, düşen cemrelerle, açan güllerle başbaşa bırakmak kalıyor.

Forum yönetimine bana bu kadar sabrettiği için ayrıca teşekkür ediyorum. Tüm yazılarımı indirdim, özel mesajlarımı download ettim. Uygun görürlerse silebilirler.

Kalın sağlıcakla.

Sevgilerimle Angel Rolleyes

(ve tabii ki) Cool
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi