Özlediğimiz bir tablo.
#21
(09-07-2015, 14:08)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Konu doğal olarak Atalık ve İsgandarova değildir, onların yerine başka ülkeden yetişme başka oyuncularda olabilirdi.
Üstelik, değerli oyuncumuz Zehra, yanlış bilgi sahibi değilsem, satrancın temelini Bulgaristan'da aldı.

Tekrarlıyorum: Yıllardır emek verilen yüzlerce bayan oyuncular nerede?
Son yıldızlar turnuvası devam ediyor, lütfen bakın kaç bayan oyuncu var?
Esas sorgulanması gereken budur. Bu tablodaki 5 bayan milli oyuncumuzu zorlayacak onlarca oyuncumuz olmalıydı.

Yanlışlık nerede? 500.000 lisanslı sporcudan kaçı bayan bilmiyorum ama sonuç ortada...
TSF kendi yönetim biçimini sorgulamalı.

Satranç bilim, sanat ve spor olduğuna göre harmanlamayı iyi yapmak gerekir.

[color=#FF0000][size=large]YORUM YOK MU??[/size][/color]
Ara
Cevapla
#22
Yorum yok üstadım.

Ben sizi doğru anlamışım. Benim için bu yeterli.
Selamlar.
Cevapla
#23
(09-07-2015, 09:15)Ateş Ülker Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Bu bölümde mesaj yazanların ne demek istediğini 50 yıldır işin içinde olduğum halde ben anlayamadım.Yukardaki ifadelere baktığımızda yazarlar da birbirlerini anlamış görünmüyorlar.Öyleyse gençlerin anlamasını da beklemiyorum.A Bayan Milli takımımıza ve antrenörüne başarılar dilerim.Benim bu bölümde şimdi mesaj yazmamım tek nedeni Aşkın beyin sözünü ettiği Uluslararası Satranç Çalıştayıdır.Bundan sonra biz de İstanbul'da sık sık Satranç Çalıştayı yapacağız.Hem kimseye bilgi vermeyeceğiz.Hem de sonra Aşkın beyin Çalıştayda olmasını bekleyeceğiz.

Merhaba Ateş Bey,
Eğer yanlış anlamadıysam çalıştaydan habersiz olduğunuzu ve haber verilmediğini anlatmak istediniz.

Eğer öyle ise sitede 4 Haziran2015 tarihinde bilgi ve program var.

Benim de katılımcı olarak daha öncesinden de haberim vardı.
Belki de burada da paylaşmam gerekirdi.
Selamlar...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#24
(11-07-2015, 10:35)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı:
(09-07-2015, 14:08)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Konu doğal olarak Atalık ve İsgandarova değildir, onların yerine başka ülkeden yetişme başka oyuncularda olabilirdi.
Üstelik, değerli oyuncumuz Zehra, yanlış bilgi sahibi değilsem, satrancın temelini Bulgaristan'da aldı.

Tekrarlıyorum: Yıllardır emek verilen yüzlerce bayan oyuncular nerede?
Son yıldızlar turnuvası devam ediyor, lütfen bakın kaç bayan oyuncu var?
Esas sorgulanması gereken budur. Bu tablodaki 5 bayan milli oyuncumuzu zorlayacak onlarca oyuncumuz olmalıydı.

Yanlışlık nerede? 500.000 lisanslı sporcudan kaçı bayan bilmiyorum ama sonuç ortada...
TSF kendi yönetim biçimini sorgulamalı.

Satranç bilim, sanat ve spor olduğuna göre harmanlamayı iyi yapmak gerekir.

[color=#FF0000][size=large]YORUM YOK MU??[/size][/color]


Kaynak : www.Ezberbozan.net

Nilüfer ÇINAR ÇORLULU: Kadın bir başkan olarak kadın satrancının gelişmesine yönelik projeleriniz nelerdir?

Gülkız TULAY: Altyapıda kızlarımızın eğitimine çok özen gösteriyoruz.
Dünya’nın en iyi antrenörleriyle çalışmalarını sağlıyoruz.
Bununla beraber kadın satrancı ülkemizde her geçen gün gelişiyor.
Unvanlı kız sporcularımızın sayısı artmaya devam ediyor. Geleceğin Polgar’ ları emin ellerde gereken ilgiyi görüyor. Bununla beraber iller bazında da kadın satrancında yapılacak işlerimiz var. Yerel düzeyde düzenlenecek turnuvalar ve eğitimlerle kadınlarımızın daha çok satrancın içinde yer almasını ve kendilerini bu alanda geliştirmesini hedefliyoruz.

Söyleşi tarihi sanırım 1-1,5 yıl öncesi bir tarih olmalı.

Bu gün şu anda Türkiye yaş grupları şampiyonasının son turu oynanıyor.
Bir yandan canlı maçları seyrediyorum.

Lütfen Vahim duruma bakın.

Kızlar kategorilerinde gelecek gördüğümüz oyuncu sayılarına bakın lütfen.

Hiç kimse kalkıp 'özlenen tablodan' bahsetmesin, gerçek tablolar yaş gruplarında !

Türkiye satrancının düştüğü hallere bakın!

Ben satranca yıllarını vermiş, olumsuzluklarla bizzat TSF içerisinde mücadele etmeye çalışmış bir SATRANÇÇI olarak bu tablodan UTANÇ duyuyorum.

Saygılarımla.
Ara
Cevapla
#25
Miyazaki kırmızı kalemle yorum istiyor.Bu istekten görev çıkarmam gerekli değildir.Miyazaki de benim geldiğim noktaya ulaşmıştır.Piramidin ortasında büyük bir durgunluk ve yokluk var.1991 den beri ısrarla sürdürülen politikaların sonucudur.Piramidin ortasındaki sorunları bu bölümde konuşmak istemiyorum.Bu bölüme bir fotoğraf konmuştur.O fotoğrafa karşı saygısızlık yapmış olma ve yanlış anlaşılma olmasını istemiyorum.Ne yazık ki bugüne kadar sürdürülen Politikalardan hepimiz değişik derecelerde suçluyuz.Hem eleştirdik.Hem de savaşın içine bizzat girmedik.Uzakta kaldık.Atı alan Üsküdar'ı geçti.Bundan sonra bu gidişi değiştirmek zordur.Kalemimiz ne kadar renkli olsa da sizi görmek istemeyen gözler asla görmeyecektir.Piramidin ortasını ilgilendiren sorunları ayrı bir bölümde tartışalım!Bu bölüm Piramidin üst kısmı ile ilgilidir.
Ateş Ülker
Ara
Cevapla
#26
(12-07-2015, 11:34)Ateş Ülker Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Miyazaki kırmızı kalemle yorum istiyor.Bu istekten görev çıkarmam gerekli değildir.Miyazaki de benim geldiğim noktaya ulaşmıştır.Piramidin ortasında büyük bir durgunluk ve yokluk var.1991 den beri ısrarla sürdürülen politikaların sonucudur.Piramidin ortasındaki sorunları bu bölümde konuşmak istemiyorum.Bu bölüme bir fotoğraf konmuştur.O fotoğrafa karşı saygısızlık yapmış olma ve yanlış anlaşılma olmasını istemiyorum.Ne yazık ki bugüne kadar sürdürülen Politikalardan hepimiz değişik derecelerde suçluyuz.Hem eleştirdik.Hem de savaşın içine bizzat girmedik.Uzakta kaldık.Atı alan Üsküdar'ı geçti.Bundan sonra bu gidişi değiştirmek zordur.Kalemimiz ne kadar renkli olsa da sizi görmek istemeyen gözler asla görmeyecektir.Piramidin ortasını ilgilendiren sorunları ayrı bir bölümde tartışalım!Bu bölüm Piramidin üst kısmı ile ilgilidir.

[color=#FF0000](Kırmızı kalem aksini düşünenler içindir ve kimsenin bu konuda, bir görev edinme zorunluluğu elbette yoktur.)[/color]

Ateş bey üst tarafı net olarak değerlendirdim.
Bu gruba destek olacak grup bir alt gruptur.

Onlar şu an itibarı ile Konya da müsabaka yapıyor.
Sayılarına bakın yeterli.

Durumumuz vahim. Neyi konuşacaksak konuşalım.
Gemi her tarafından su alıyor.

Benim canımı sıkan, yapılması gerekenleri, açık yüreklilikle söylemek yerine, başarısızlığı, sanki çok başarılı işler yapılıyormuş gibi, ortaya dökme çabalarıdır.

Saygılarımla
Ara
Cevapla
#27
Miyazaki satrancımızın önemli bir sorununa değiniyor ve bu konuda ben de kendisiyle hemfikirim.

Diğer yandan Ateş Bey'in bu başlıkta paylaşılan fotoğrafa karşı bir yanlış anlaşılma içine girilmemesi isteğine de sonuna kadar katılıyorum.

Satrançta yıllardır başarılı değiliz. İsrail'i yenince bayram havası yaratanlar oldu. O turnuvayı hiç galibiyet alamayan takımın önünde sondan 2. bitirmemizi başarı gibi sunmaya çalıştılar ama karşılarında ortalamaya göre daha zeki olan satranççılar vardı ve kimse bunu tabiri caizse "yemedi"

Betül, 2010'da Pia'yı eledi ve bu galibiyet "Flaş! Flaş!" diye duyurulup ülke olarak satrançta çok iyi olduğumuzdan bahsedildi. Ülke olarak çok iyi olsaydık o dönemki en iyi kadın sporcumuz o turnuvaya wild card ile katılıp, rating olarak üstten Pia ile ilk turda eşleşmezdi. Bir federasyonun en iyi sporcusunun dünya şampiyonasında ilk turu geçmesi Flaş! Flaş! ise siz satrançta başarılı bir ülke olduğunuz iddiasında bulunamazsınız.

Dönemin milli takım sorumlusu, Rusya ile birlikte sporcularına en iyi imkanları veren federasyonuz diyince, milli takımın en önemli sporcularından birisi çıkıp bizim öyle imkanlarımız yok diye forumda cevap yazdı.

Yani satrancımızın 2012'ye kadar çok iyi olup, 2012-2015 arası duraklama yada gerileme dönemine girdiğini söylenemez.

Okullar şampiyonalarında elde edilen dereceleri ve madalyaları devleti ve sponsorları memnun etmek için yıllarca kullandılar. Şimdi kullanılmaya başlanmadı, şimdi sadece devam ediyor bu yöntem. Yine satranç camiasının yıllardır olduğu gibi bu dönemde de bu aldatıcı başarıları yine tabiri caizse "yemediği" aşikardır.

Bu başlıkta dile getirilmek istenen, üniversite eğitimi sebebiyle bir milli görevden affını istemek zorunda kalan kızın yıllarca ücretsiz izin ile cezalandırılması, bir diğer sporcunun (ki bu sporcu en yüksek ratinge sahip kadın sporcumuz) muhalif olduğu için yıllarca milli takıma alınmaması gibi en kibar tabiriyle "yanlış zihniyetin" son bulmuş olduğudur ve bu tablo gerçekten özlenmiştir.
Ara
Cevapla
#28
Devletin ve sponsorların durumun farkında olduklarına kesinlikle eminim.

Gerçek olsun, olmasın , mutlu tablo çizilmesi, bürokrasinin hoşuna gider.

Gerçek olsun, olamasın ,göz boyayan tabloları, üstlerine sunan yöneticiler mutlu olur.

Olumsuz gerçekler ise işin erbabı olanları mutsuz eder.

Bu toplumsal takipsizlik ve anlayışımızla, var olan gerçekler, bizleri, mutsuz etmeye devam edecek.
Ara
Cevapla
#29
(07-07-2015, 20:53)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: "A Milli Takım Kadın Kampımız, 04-10 Temmuz 2015 tarihleri arasında İstanbul Marma Otel'de gerçekleşiyor. GM Adrian Mihalcishin'in antrenörlüğünde gerçekleşen kamp çalışmasında sporcularımız WGM Ekaterina Atalık, WGM Betül Cemre Yıldız, WGM Kübra Öztürk, WIM Khayala Isgandarova ve WIM Zehra Topel yer alıyor."

Özlenen bir tablodur.

Heyecanlandım.

Bu başarı öyküsünün bir fotoğrafıdır.

İçtenlikle yolları açık olsun dileklerimi iletirim.

Bu haber ve fotoğraf birlikte bir tablodur benim için.
Orada sadece bir kişi için "özlenen" ifadesi kullanmıştım.
Bayan ATALIK içindi...

Ben "özlenen" derken şu ana kadar gelen eleştirel yorumların ötesinde bir duygu ve düşünce ifadesiyle yazdım.
Başarı öyküsü derken, yolun başındaki bu takımın başarılı olabileceğini düşündüğüm için, başarı öyküsü böyle başlayacak anlamında söyledim.
İfademin içinde öncesinde bir güven yüklüdür o takıma.

BAŞKA BİR ŞEY DÜŞÜNMEDEN YAZMIŞTIM.

Şu ana kadar gelen eleştiriler hakkında bir şey söylemek istemiyorum.
Bu takıma olan güveni ortaya koymak istedim.

Takımdaki isimlerle, geçmişleriyle, TSF nin geçmişte ve bu günkü uygulamalarıyla ilgili ne bir yorum yaptım, ne de başka bir şey...

Ben sadece güven belirttim.
Böyle zamanlarda yeni başlangıçlarda motive etmek gerekir.
Ulusal Takımda oynadınız. Ben de oynadım.

Hiç kampa katılmadım, hiç antrenörüm olmadı.
Orada dünya devi bir adam var.

Böyle mi motive edeceksiniz?

Bir şans tanıyın arkadaşlar.
Olumlu bir mesaj verin.
Ülkemizin takımıdır.
Bizim takımımızdır.

O Bulgaristan'da yetişti zaten, diğeri yabancı, Türk kanı taşımıyor...

Bunlara anlam vermek mümükün mü?

BAŞARI DİLENEN, GÜVEN BELİRTİLEN BİR YAZI BAKIN NE HALE GELDİ ?

Eğer amaç sorunları tespit ve çözüm ise lütfen "bağcıyı" başka bir kutuda dövelim.
Şekil, içerik ve etik açılardan yanlış buldum.

Burası yeri midir?
Bunu açıkça belirtmek isterim.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#30
Aşkın Bey.

Yazılarımı okuyan büyük bir kesimden olumlu mesajım için teşekkürler, ellerine sağlık mesajları alırken , sizin ne yazdıklarımı anlamamaya çalışmanız beni biraz şaşırttı.

Bir takımın yedeği yok deniyorsa, o takım elemanlarının zaten iyi olduğu kastediliyordur.

Son yazınızdaki (bana göre) anlamsız laf kalabalığı ile konuyu çarpıtmaya çalıştığınızı anlayarak, üzüldüm.

Sanırım farkında olmadan , anlamlara dikkat etmeden yazmışsınız.

Saygılarımla.
Ara
Cevapla
#31
Bilakis,

Ben sizi çok iyi anlıyorum.
Fikirlerinize katılıyor,saygı duyuyor ve biliyorum. Ama ben farklı bir kulvarda; bir özlem ve bir güven belirtmiştim.

Çarpıtan ben miyim?
Lütfen bu sayfanın başlığına bakar mısınız?

Bu tip yakıştırma yaklaşımlar ile açılan konunun özünün geçiştirilmesine çok alışkınım.

Okuma bilen her insan şunları anlar;

Orada bir sevinç, bir özlem ve bir güven var.
Daha yolun başındakilere...
Çok tecrübeli bir antrenör bunları bilir.

Özlem bn.ATALIK' A , güven ise tüm takımımıza yönelik idi.
İçtenlikle de başarı öyküsü demiştim.

Bunu ne yönetime, ne de başka bir oluşuma bağlamadım!
Kişiler ve isimler ile ilgilenmiyorum.
Ben başarıyı bir araya geliş ve yola çıkış olarak görürüm.
Sonuçsal başarılarına da şimdiden güveniyorum.
Gerisi detaydır benim için Yakup Hocam!

Yazılarınızda sanırım bu düşünce noktamı kaçırdınız. Geçmiş ile ilgilendirdiniz. Oysa ben başlangıçtayım.

Kaçırdığınız fark budur.

Bu konunun ilk başlığı olan yazım ve içeriği çerçevesinde değerlendirme beklerdim.

Örneğin bn. ATALIK'IN ne gibi katkısı olacak?,
Kampta yer almasının diğer sporcular üzerindeki olumlu motivasyonu,
Diğer sporcuların bu konudaki görüşleri,
Takım ne çalışıyor?,
Antrenman programı, belki de başka tecrübeleriniz, önerileriniz, olumlu motivasyon yüklemeleriniz.
Öyle ya burayı okuyan onlarca yüzlerce antrenör de var.
Bunları kim anlatacak?
...
Ama siz?
Klasik eleştiri metodu ile, yepyeni bir başlangıca eski sorunları bulaştırıyorsunuz.

Ben de buna şaşırıyor ve üzülüyorum.

Geçmiş ile ilgili olarak ise elbette benim de çok söyleyeceklerim olacak.

Özellikle ulusal takımlar alt yapıları, alanınız olan antrenörlük çalışmaları, varsa bu konudaki projeleriniz gibi...
Bunları da konuşacağız elbette.

Ama bu kutuyu ayrı tutalım istemiştim.

Ben de kamplarda yönetici olarak yer aldım. O havayı kamp içindeki bir gözlemci olarak ben de biliyorum.
Bu konuda tecrübesiz değilim.

Bunları da özellikle de bayan satrancını ya da satrancımızda neden bayan sporcu yok ya da yetersiz , onu anlatacağım.
Söylediklerinizi herkes biliyor, yeni bir tespit değil.
Temelinde yatan sebeplere neden yönelmiyorsunuz?

Dediğiniz gibi satranç bir bilimse eğer;
SEBEP SONUÇ İLİŞKİSİNİ ORTAYA KOYMALISINIZ.

Bu konuda sizi sonuna kadar dinlemek isterim.
Benim konu başlığını, tebrikimi, dileğimi, özlemimi ve güvenimi yok sayıp klasik yöntemle eleştiri...

Güzel,
Benimde bazı eleştirilerim olacak o zaman izniniz ile...

SELAMLAR.

(12-07-2015, 23:24)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Aşkın Bey.

Yazılarımı okuyan büyük bir kesimden olumlu mesajım için teşekkürler, ellerine sağlık mesajları alırken , sizin ne yazdıklarımı anlamamaya çalışmanız beni biraz şaşırttı.

Ne yazık ki katılamıyorum bu tespitinize, çünkü bu konuda bir iki küçük tespit var. Gözünüzden kaçmış olabilir.
Bakın;
(Dün 11:34)Ateş Ülker Nickli Kullanıcıdan Alıntı:....Bu bölüme bir fotoğraf konmuştur.O fotoğrafa karşı saygısızlık yapmış olma ve yanlış anlaşılma olmasını istemiyorum.

Burada Ateş Bey'e katılırım. Sorumluluktan da kaçmadan. Ama belirtmek istediğim bir şey var:
Diyor ki Ateş ÜLKER " Ne yazık ki bugüne kadar sürdürülen Politikalardan hepimiz değişik derecelerde suçluyuz. Hem eleştirdik. Hem de savaşın içine bizzat girmedik. Uzakta kaldık."
Bence bu tespit sorunların temelindeki çözüm yollarından biriydi Ama tren kaçmadı Ateş Bey! Bu sözünüz umarım umutsuzluğa davet anlamı taşımaz.

Ya da başka bir örnek şöyle;
Attorney at Law:
Diğer yandan Ateş Bey'in bu başlıkta paylaşılan fotoğrafa karşı bir yanlış anlaşılma içine girilmemesi isteğine de sonuna kadar katılıyorum.


Bu başlıkta dile getirilmek istenen, üniversite eğitimi sebebiyle bir milli görevden affını istemek zorunda kalan kızın yıllarca ücretsiz izin ile cezalandırılması, bir diğer sporcunun (ki bu sporcu en yüksek ratinge sahip kadın sporcumuz) muhalif olduğu için yıllarca milli takıma alınmaması gibi en kibar tabiriyle "yanlış zihniyetin" son bulmuş olduğudur ve bu tablo gerçekten özlenmiştir.


Tabi benim kullandığım "özlenen" kelimesi muhtemelen farklı algılanmış olabilir.

Ya da ben öyle anlıyorum.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#32
Böyle mi motive edeceksiniz?

Bir şans tanıyın arkadaşlar.
Olumlu bir mesaj verin.
Ülkemizin takımıdır.
Bizim takımımızdır.

O Bulgaristan'da yetişti zaten, diğeri yabancı, Türk kanı taşımıyor...

Bunlara anlam vermek mümükün mü?

[color=#FF0000]Bunlar sizin ifadeleriniz.

Olumsuz mesaj verilmedi.
Başka ülkenin takımı denilmedi.

Türklükten, kan bağından bahsedilmedi.

Söylenen başından beri şudur: Hep Betül, Hep Kübra, zaman zaman Zehra denildi ve hani gerisi denildi.
Bu yetenekli bayan oyuncularımıza eşdeğer oyuncuları 8 kişinin katıldığı 18 yaş kızlar turnuvasından mı tamamlayacağız?

Siz eğitmensiniz, eğitim kurulu başkanısınız. Anlamak istemiyorsanız bırakın, cevap yazmayın.

Diğer konulara gelince...

Siz daha bir kaç yıldır TSF desiniz Aşkın Bey!

Ben 20 yılı devirdim. Neler gördüm neler.

Eğer sorularınız; Türkiye satrancının sorunları ise, seve seve size ve forum üyelerine tecrübemle yardımcı olurum.
[/color]

Geçmiş ile ilgili olarak ise elbette benim de çok söyleyeceklerim olacak.

Özellikle ulusal takımlar alt yapıları, alanınız olan antrenörlük çalışmaları, varsa bu konudaki projeleriniz gibi...
Bunları da konuşacağız elbette.


[color=#FF0000]Yazınızın bu kısmını atlamışım.
Üslup fazla iddialı olmuş!

Beni sorgulayabilme gibi bir cesaretiniz var.

Lütfen bilgiye dayalı olsun!
Vaktimi boşa harcamak istemiyorum.
[/color]
Ara
Cevapla
#33
(13-07-2015, 19:09)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: O Bulgaristan'da yetişti zaten, diğeri yabancı, Türk kanı taşımıyor...

Bunlara anlam vermek mümükün mü?

[color=#FF0000]Bunlar sizin ifadeleriniz.

Olumsuz mesaj verilmedi.
Başka ülkenin takımı denilmedi.

Türklükten, kan bağından bahsedilmedi.


Yakup Bey,
Ben bu satırlarda sadece size ve sizin söylediklerinize cevap vermiyorum. Bunları siz söylemediniz elbette ama dikkatli okuyun tüm satırları. Türk olmadığı için ulusal takımlarda oynaması kabul görmeyen görüşler de var.
Bunu kast ediyorum.
Çabuk ve hatalı yargıya varıyorsunuz.

(13-07-2015, 19:09)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Siz eğitmensiniz, eğitim kurulu başkanısınız. Anlamak istemiyorsanız bırakın, cevap yazmayın.

Yakup Hocam, ben burada kendi adıma konuşurum. Görev alanımızda herhangi bir değerlendirmeyi topluma bırakırım.
Siz geçmişte ANTRENÖRLER KURULU BAŞKANLIĞI yaptınız değil mi?
Ama şunu söyleyebiliyorsunuz;

"TSF önce piramidin ortasının ihtiyaçlarını nasıl karşılarım derdine düşerse niyetini belli etmiş olur.
Antrenör stratejisi olmayan bir federasyondan ben bu niyetle bir yaklaşım beklemiyorum."

O zaman insanlar sorar,"hocam yaptıklarınızı, projelerinizi uygulamalarınızı, yerinde incelemelerinizi... görelim bilelim"

Beni Eğitim Kurulu Başkanı olarak gösterirken, aynı çatı altında çalışmış birisi olarak, gerektiğinde ulusal takımlarda oyuncu ve kaptanlık yapan birisi olarak " gemi su alıyor" da diyebiliyorsunuz.

Unutmayın ben o geminin içindeyim. Ve o suyu boşaltma çabasındayım.
Sizin ise ( ayrılırken kendinizce haklı sebeplere dayandığını tahmin ediyorum) gemiyi terk eden bir kaptan olarak bu söylemlerde bulunmanız ne derece etik?
Bunu hiç olmazsa bana söylemeyin.
Ben o su alan geminin içindeyim.
Uğraşıyorum didiniyorum. Maaş da almıyorum, maddi manevi anlaşmam da yok. Bana bunları söyletiyorsunuz.

Mailler sadece size gelmiyor Yakup Hocam.
Burada asla yayınlayamayacağım mailler var.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#34
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduktan sonra, milli takıma giren birisinin, takımda olmamasını gerektiren sebepler varsa ancak o zaman bu tartışma konusu olabilir.

Diğer daha fazla çeşitli konularla ilgili başlık açarak buradan bilgi birikim deneyimlerim ve görüşlerimi isteyen herkesle paylaşacağım.

Konu satrançtır. Satranç benim hayatımdır. Camia için zararlı gördüğüm kişilere ve kurumlara elimden geldiğince karşı koymak benim görevimdir.

Saygılarımla.
Ara
Cevapla
#35
Miyazaki:
Gerçek olsun, olmasın , mutlu tablo çizilmesi, bürokrasinin hoşuna gider.
Gerçek olsun, olamasın ,göz boyayan tabloları, üstlerine sunan yöneticiler mutlu olur.


...Size açıkça söyleyeyim.
Bürokrasinin ve siyasetin umurunda bile değil!
Onları memnun eden tek şey işlerin bekledikleri( tamamen duygusal)doğrultuda gitmesi ve maddi kazançlarıdır.

Bu son 13-14 yıldır böyledir. Çok açık iddia ederim ki içlerinde satrancın da olduğu bir çok spor dalı ödenekleri kesilerek kapatılma aşamasına gelmişti. Hatta öğretmen atamaları yapılmadı yerlerine yandaşlardan bir ordu kuruldu. Daha ucuza mal olan... Antrenörler, atanamayan BESYO mezunları boşta kalmaktansa az gelire razı edildiler.
Bunları bir yazınızda da hatırlatmıştınız. Sanırım "Antrenörler istihdam ediliyor" konusunda. Avni Bey güzel gözlem ve tespitlerde bulunmuştu.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#36
(13-07-2015, 19:09)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Diğer konulara gelince...

Siz daha bir kaç yıldır TSF desiniz Aşkın Bey!

Ben 20 yılı devirdim. Neler gördüm neler.



[/color]

Burası olmadı hocam!
Ben sizle yarışamam bu konuda.
Ama sorduğunuz kadar da yeni değilim.
Daha önceki yıllarda aynı alanda görev alan benim ikizim olabilir mi?Cool
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#37
(12-07-2015, 12:05)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Benim canımı sıkan, yapılması gerekenleri, açık yüreklilikle söylemek yerine, başarısızlığı, sanki çok başarılı işler yapılıyormuş gibi, ortaya dökme çabalarıdır.

Saygılarımla


Benim böyle bir çabam olmadı sayın hocam.

Sonuçsal başarıları da ayrıca tebrik ederim, yeri gelince tüm emeği geçenleri de anarak, haklarını vererek...

Bence ne bir başarısızlık var ne de aşırı başarı abartısı...
Sebeplerini farklı açılardan bakarak daha sonra anlatacağım.

Kısa bir yazıydı, bir özlem ve sportif noktada sonuçsal başarı için bir güven belirtilmişti.
Yolun başında oldukları için.

Bir antrenör olarak bu konuda değerlendirmeniz ya da olumlu temennileriniz olmadı ben de buna üzülüyorum.

Bir araya gelişleri, çalışmaları ve yola çıkışları temel başarım olarak görürüm. Bu temel başarı noktasından başlar her türlü motivasyon çalışmaları.

Spor bilimlerinde bu böyledir.
Sonuçsal başarı daha sonra gelir.
Planlama ve programlama aşamasından sonra yapılan antrenman, çalışma ve kamplar ile ilerlersiniz.
Hazırlık sürecinize göre SPORTİF BİR SONUÇ ALIRSINIZ.
Bunu başarı ya da başarısızlık olarak o zaman değerlendirirsiniz.
İç değerlendirme, raporlama, hesaplaşma ondan sonra başlar.
Ya yola devam ya da yol ayrımıyla yeni bir oluşuma gidilir.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#38
Aşkın bey

Alıntıyı size yazmadım ki, size istinaden yazılmış gibi cevaplıyorsunuz?

Ateş beyin yorumunun devamıdır. Genellemedir ve adresi bellidir.

"Benim canımı sıkan, yapılması gerekenleri, açık yüreklilikle söylemek yerine, başarısızlığı, sanki çok başarılı işler yapılıyormuş gibi, ortaya dökme çabalarıdır."

Eleştiri cümlesinin, yanıtlanmaya çalışılması konusu, yetkili kurum veya kuruluşu ilgilendirir.

Siz TSF nin , burada yetkili kişisi olsaydınız, size yazabilirdim.

selamlar.
Ara
Cevapla
#39
(15-07-2015, 18:13)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Aşkın bey

Alıntıyı size yazmadım ki, size istinaden yazılmış gibi cevaplıyorsunuz?
...
.


Konu başlığını açan ben olduğum için öyle algıladım.

(15-07-2015, 18:13)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: ...

Siz TSF nin , burada yetkili kişisi olsaydınız, size yazabilirdim.

selamlar.

Yanlış mı duyuyorum?
Bunun ilk kez bu forumda vurgulanması bence bir milattır.
Teşekkür ederim.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#40
Ama fahri savunuculuk görevinize değinmeden geçemeyeceğim.

Kişisel görüşüm bu yöndedir.
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi