TELEFONUN NE SUÇU VAR DEĞİL Mİ?
#36
Israrla yazdıklarım çarpıtılıyor.

Ben katıldığım hiç bir turnuvada hakemler ve başhakem dışında ne güvenlik görevlisi gördüm ne de üst araması yapan yetkili gördüm.
Katıldığım bazı turnuvalarda akşam turu saat ona kadar sürüyordu.
Bu nedenle de turnuva dışındaki bir alanda duvara asma işinin uygulanamaz olduğunu yazdım. Hala aynı fikirdeyim.
Aynı paragrafta belirttiğim gibi "adam bulursak zaten çözüm var, onu uygularız, kapıya veya dolaba gerek yok.
Şimdi bu uygulama başlatıldıysa ne ala. Benim önerim de emanetçi yönündeydi zaten.
Yazdığınız örnek Türkiye çaplı bir turnuva. Orada da olmaması zaten yuhalanacak bir durum olmaz mıydı?
Hiç olmazsa ulusal turnuvalarda el dedektörü ile arama yapılsın, bir kişi emanet edilen telefonlara göz kulak oluversin.
Kaç gündür bunu önerip durmuyor muyuz zaten.
Yapılmış işte.
Ne ala.
Buna kim itiraz etti ki siz bu örneği bana cevap diye yazıyorsunuz.
Olmadı....

İkinci husus derneklerle ilgili önyargınız.
Başka niyetlerle kurulan tabela derneklerinden bahseden olmadı.
Sırf bunu böyle algılamayın diye özellikle belirttim ki "başarılı ve kalıcı olmak isteyen dernekler... yapar" dedim. Ki hala aynı fikirdeyim.
Siz yine çarpıtmaya devam ediyorsunuz.
İSD'nin bu hususta başarısız olduğunu ya da olacağını mı ifade ediyorsunuz mesela? Bu ne alaka.

Noel hediyesi gayet yerinde, "fiziksel durumu ifade eden" bir benzetmedir.
Olayın özü ile alakasızdır.
Bunu bile cevaplayacak bir şey gibi görüp, yazacak bir şey bulmanız garip değil mi? İyi misiniz?

Sabit salonu olanların kutulu dolap veya güvenlik kapısı yaptırması elbette özenilecek ve teşvik edilmesi gereken yöntemlerdir.
Aksini yazan olmadı.
Israrla diyorum ki, size ait olmayan geçici salonlardaki turnuvalar için (yemekhane, düğün salonu vb) nasıl kapı yapacaksınız nasıl dolap yapacaksınız.
Bir şey önerirken uygulanabilirliğine bakmak lazım.
Bunu okumamakta veya anlamamakta ısrar ederseniz anlaşamayız elbette.
Her ilin salonu yok.
Her turnuva TSF'ye ait salonlarda yapılamıyor.

Ancak bana metal dedektörlü kapısı olan, emanet dolapları veya emanetçisi olan bir salon gösterirseniz fikrimi değiştiririm.
Benim bu başlıkta eleştirdiğim şeyler:

(1) Metal dedektörlü kapı konusu uygulanabilir değildir.
(2) Emanet dolabı konusu uygulanabilir değildir.
(3) Güvenlik görevlisi yokken, salonun dışına duvara ya da herhangi bir yere eşyaların bırakılıp medeniyet beklenmesi durumu uygulanabilir değildir, (insanlar ayfonlarını sokakta bulmuyor, duvardaki poşetlere güven duymazlar)

Önerdiğim bir şey olmuştur:

(1) Turnuva düzenleme yetkisinin dernek veya kulüplere de verilmesi sorunların büyükçe bir kısmının azalmasını sağlayacaktır. Elbette bunu kötüye kullanan, elindeki yetkinin önemini kavrayamamış, lakaytlık eden dernek veya kulüplere gerekli ihtar verilir, hatta yetkileri ellerinden alınır. Bunlar ayrı tartışmaların konusu olabilir ve hatta olmalıdır. Ama özünde yetkinin dağıtılması kazançlı bir sonuç doğurur.


Son;

Anlayın artık lütfen ve bana cevap yazıp durmayı bırakın.
Sizin anlamadan cevap yazmanızdan sıkıldım ben.
Yazdıklarımdan anlamadığınız şeyler için size açıklama yazmaya çalışmak çok sıkıcı.
[color=#ff3333]Size bir daha hiç bir konuda hiç bir başlıkta asla cevap yazmayacağım.[/color]
Zira asıl amacınızın ne olduğunu gayet iyi biliyorum.
Bunu başarabildiğinizi fark ettim ve buna alet olmaya devam etmeyeceğim. Ben yokum.

Hazreti Mevlana demiş ya "Cahillerle tartışmayın, dışarıdan bakan hanginizin cahil olduğunu anlamaz"
Doğru demiş.
Ya ben cahilim, ya siz.
Bunu okuyanlara bırakmak lazım.
Ama her durumda da lütfen benimle tartışmayın.
Size yazmıyorum. Bay bay.
Cevapla


Bu Konudaki Yorumlar
RE: TELEFONUN NE SUÇU VAR DEĞİL Mİ? - Yazar: Feti - 29-01-2016, 10:26
RE: TELEFONUN NE SUÇU VAR DEĞİL Mİ? - Yazar: Feti - 30-01-2016, 06:42
RE: TELEFONUN NE SUÇU VAR DEĞİL Mİ? - Yazar: Feti - 01-02-2016, 23:30
RE: TELEFONUN NE SUÇU VAR DEĞİL Mİ? - Yazar: abdulkadirbener - 04-02-2016, 19:00



Konuyu Okuyanlar: 4 Ziyaretçi