24.Mavikale Dergisi'ni Kaçırmayın!
#1
Mavikale Dergisi'ni Kaçırmayın!
[color=#333333][size=small][font=Arial, sans-serif] Mavikale Dergisi 24. sayısı Antalya'da 2200'den fazla sporcumuzla buluştu. Dünyanın en iyi sporcularından GM Şehriyar Mamedyarov'un  dergimiz için özel yazı yazdığı, GM Kıvanç Haznedaroğlu, IM Yakup Erturan, IM Mert Yılmazyerli, Hollanda'dan IM Demre Kerigan, İsveç'ten FM Deniz Arman'ın olduğu, FM Faruk Keler ve FM Fethi Apaydın gibi Türkiye'nin en iyi sporcularının bir araya geldiği,16 yaş Türkiye 2.'si Cem Kaan Gökerkan'ın harika bir yazı yazdığı, Psikolog Burcu Ovacık'ın yazısının olduğu, Gökhan Narman'ın Chessbase'den teknik bilgiler verdiği, Fatma Yılmaz'ın Zehra Topel röportajıyla, Prof.Dr. Ergin Çiftçi  ile sinema yazısıyla ve daha bir çok değerli ismin bir araya geldiği Mavikale Dergisi'ni kaçırmayın!  [/font][/size][/color]
Ara
Cevapla
#2
(31-01-2016, 15:06)ılgaz Gümüştaş Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [color=#333333][size=small][font=Arial, sans-serif]Mavikale Dergisi'ni kaçırmayın!  [/font][/size][/color]

Bu sayıya kadar PDF olarak TSF sitesine eklenen dergi bu sefer web uygulaması olarak yayınlanmış.

Adobe-Flex ile hazırlanmış bir içeriğin tüm cihazlardan okunamayacağını, İnternet olmadan okumak veya offline paylaşmak için teknik bilgi gerektiğini, PDF olarak dağıtımındaki kolaylığın ve faydaların artık insanların elinden alınmış olduğunu hatırlatmak istiyorum.

PDF Linkini bilen varsa ve paylaşırsa sevinirim.
Artık PDF olarak paylaşılmayacaksa buna neden olanları kınıyorum.
Ücretsiz bir yayına online zorunluluğu getirilmesinin ve E-Kitap okuyucu cihazlardan okunamayacak hale sokulmasının anlamı ne olabilir ki?
Cevapla
#3
Big Grin
Şimdi PDF linki eklenmiş.
İşe yarıyor bazı yorumlar demek ki.

İlgili kişiye teşekkür ederim.
Cevapla
#4
Abdulkadir Bey ilgili sorunun hızlıca çözülmesine sevindim. Ayrıca unuttuğum çok önemli bir şey daha var. Mavikale Dergisi bundan böyle Türkiye'de ilk 100'deki her sporcunun evine kadar teslim edilecek.
Ara
Cevapla
#5
Güzel jestmiş.
Bravo.
Cevapla
#6
(01-02-2016, 23:31)ılgaz Gümüştaş Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Abdulkadir Bey ilgili sorunun hızlıca çözülmesine sevindim. Ayrıca unuttuğum çok önemli bir şey daha var. Mavikale Dergisi bundan böyle Türkiye'de ilk 100'deki her sporcunun evine kadar teslim edilecek.

Peki bu dönem çalışan ve emekli olmuş TSF çalışanlarına da var mı? Cool

Selamlar...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#7
Eğer başka eleştiriler olursa onlar için de elimizden geleni yapalım. Bu sayı, mütevazı olmayacağım, benim büyük mücadelem ve çabamla çıktı. TSF Basın Koordinatörü Başak Göktaş'ın benim yüzümden yaptığı fazla mesainin haddi hesabı yok. Bütün yazarlara teşekkür etmek isterim ama sanırım Mert Yılmazyerli (Şehriyar Mamedyarov ile bağlantımızı da o sağladı), Deniz Arman ve Fethi Apaydın'ı diğerlerinin affına sığınarak biraz ayrı tutacağım.

Bundan yedi yıl önce kırgın bir personel olarak ayrılırken çıkardığım ilk sayının olduğu gibi bu sayının da hatalarının ve eksiklerinin vebalini üstlenmeye hazırım. Dolayısıyla olumsuz eleştirileri duymak isterdim.
Ara
Cevapla
#8
Derginin adı neden Mavikale ? Mavinin anlamı nedir ? Niçin siyah veya beyaz kale değil ? Güçlü veya büyük kale neden değil ?

İlk yüze dergi verilecekmiş. Neden il birincilerine de verilmiyor ? İlk yüzün bir çok şeyden haberdar olma oranı ile il birincilerinin oranı nasıl acaba ?

Dergide hem Haber, hem Haber Analiz ve hem de Analiz kısımları var. Fakat Haber’in içinde analiz ve Analiz Haber’in ve Analiz’in içinde haber var. Birbirinden ayrılamamışlar.

Röportaj ve Söyleşe Söyleşe kısımlarının kapsam olarak birbirinden farkını anlayamadım. Röportajın söyleşiden farkı olması gerekir diye düşünüyorum.

Yazar sayısı çok artmış. Yazı kalitesi de peşinden gelir ümit ederim.
Ara
Cevapla
#9
(29-02-2016, 12:27)Feti Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Derginin adı neden Mavikale ? Mavinin anlamı nedir ? Niçin siyah veya beyaz kale değil ? Güçlü veya büyük kale neden değil ?

[...]

TSF'nin logosunun mavi bir kale olmasından kaynaklanıyor olmasın?
Ara
Cevapla
#10
Sayın Feti,

Bütün sorularınıza tek tek cevap vereyim. TSF Yönetimi adına konuşamam ama Yayın Kurulu üyesi, son sayıya çok mesai harcamış birisi ve bazı sorunlara rağmen içime sindiği için kendimi cevap vermeye haiz görüyorum. 

Derginin adının Mavikale olmasının sebebi, TSF'nin 1991'de rahmetli Ali İpek tarafından tasarlanan logosunun mavi bir kale olmasıdır. Yani bir bağlamı var. Tabii daha iyi isimler seçilebilir, ama o dönem(2008-2009) personel olduğumdan pek karar verici sayılmasam da bu ismi isabetli bulmuştum. Şu noktada değiştirmek çok anlamlı olmayabilir. Güçlü ve büyük kale gibi isimlerin herhangi bir bağlamı yok mesela.

Turnuva haberleri verirken o turnuvalardan analiz oyunların olması çok doğaldır. Satranç turnuvalarında aslolan o turnuvalarda oynana oyunlardır sonuçta. Belki sayfa başlıkları bir karışıklık yarattı. Son sayıdaki Türkiye Şampiyonası veya Avrupa Emektarlar Şampiyonaları örnektir.  Analizler ise yazar çeşitliliğini ve belli ölçüde derginin yazar kalitesini (en azından satranç kuvveti bakımından) arttırmak amacıyla özellikle Ilgaz Gümüştaş'ın çabalarıyla, yazmayı kabul eden insanlardır. İçerikle ilgili her eleştiriyi ve varsa övgüyü şahsen üstlenebilecek kadar emeğim geçti.

Malumunuz, röportaj ve söyleşi farklı yazı türleridir. Yazarın konuştuğu insanlardan yaptığı alıntılar ve soru cevaplardan ibaret olmayıp, kişisel gözlemleri, öyküleştirdiği haberi harmanlamasını gerektirir. Derginin ilk sayısında o dönem Türkiye Şampiyonu olmuş şimdinin büyükustası Mustafa Yılmaz'la ilgili yazım bir röportajdır. Röportaj, oldukça ciddi bir yazı becerisi gerektirir (ya da kendi açımdan en azından cüreti diyelimSmile ), öte yandan bir söyleşiyi herkes belli ölçüde yapabilir. 

Söyleşi ise yazarın dahlinin biraz daha az olduğu soru-cevap ağırlıklı bir haber türüdür. Söyleşe Söyleşe adlı bölümü Fatma Yılmaz yıllardır soru-cevap ağırlıklı olarak yapmaktadır. Cemil Can Ali Marandi ile yapılan röportaj olarak adlandırılmış ama aslında daha çok bir söyleşidir, o da gözümüzden kaçmış. Genel olarak birbiriyle değişmeli olarak kullanılsa da bu aslında bir galat-ı meşhurdur, ikisi farklı yazı türleridir.

İl birincilerine de dağıtım ilk anda sıcak bakmasam da şu noktada bana makul bir öneri gibi geliyor. İl birinciliklerinin objektif değeri düşse de, teşvik açısından iyi bir fikir. 

Olumlu gördüğünüz noktalara parmak basmak adına TSF Yönetimine daha önce kapalı verdiğim mesajı bu kez açıktan yineliyorum: TSF Yönetimi geleceğe adım atmakta tereddüt etmezse, cesur davranırsa, daha da iyi sayılar çıkabilir.

Son olarak şu anda benim emeğim aynı ölçüde olmayacaksa da, 25. sayının yazılarının toparlandığını, yazar çeşitliliğinin ve kalitesinin benzer düzeyde olacağını söyleyebilirim.

Saygılarımla.
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi