Böyle hakemlik olabiliyor mu?
#41
(27-12-2015, 23:00)Erşan Gökerman Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Geçerli turnuva oyun kurallarına göre, bir oyuncu turnuva salonuna cep telefonu ile giremez. Belli bir izin verilirse ancak kapalı olarak çantasında bulundurabilir. Bu bir kural. Her mesajında  'ben hukukçuyum' diyen kişiye bu nasıl daha açık izah edilir bilemiyorum. Kuralın yanlış olduğu düşünülüyorsa ki, ''3000 liralık telefonumu o kadar çok seviyorum ki pantolonumun cebinden çıkaramıyorum' dışında kuralın yanlış olduğuna ilişkin bir önerme göremedik henüz, bununla ilgili mücadele edilir. 'Bir hukukçu' olarak ben kural filan dinlemem yine de tuvalete telefonla giderim denmez. Üstelik, yanlışlığı tüm satranç camiası tarafından kabul edilen bir uygulama nedeniyle haksızlığa uğramış 16 yaşında bir oyuncuya karşı, yanlış yorumladığı halde kendine göre 'şeriatın kestiği parmak acımaz' diyerek kuralların tarafını tutan biri olarak.

500 kişinin oynadığı turnuvada hakemlerin başka işi gücü kalmayacak, tuvalete telefonla gitme özgürlüğü adına, milletin peşinde dolaşıp, yapılacak şikayetler üzerine telefonlarda satranç uygulaması olup olmadığını kontrol edecek, 10 tane mesajlaşma programının datalarına bakacak. Hem eviniz 200 metre uzakta olacak, hem başhakeme telefonunuzu verebilecek durumda olacaksınız ama yine de fırsat bulunca tuvalete telefonla gideceksiniz? Ben Tutku Dinçer'i tanımıyorum. Satranç açısından hiç tanımıyorum. Burada yazdıklarından elde ettiğim verilere göre ise sağlam bir 'kanaatim' var. 40 yılda bir turnuva oynadığımda, ilk tur karşıma çıkabilecek 1700 lük bir oyuncunun tuvalete gittiğinde telefonuyla ne yaptığıyla ilgilenmek, hakemle peşine düşüp mesajlarına bakmak falan da istemiyorum. Bir kural varsa buna uyarsınız. Uymuyorsanız yakalandığınız takdirde cezasını çekersiniz.

Telefon=Hile değildir ancak telefonla tuvalete gitme serbestliği sağladığınızda normalde hile yapmayı aklından geçirmeyecek kişilerin bile 'dur bir şu pozisyona bakayım, şu varyantın devamı nasıldı' gibi düşüncelerle bu yola girmesinin önünü açarsınız. Bir kafede oturduğunuz masasının üzerine 1000 lirayı açık bir şekilde koyup tuvalete gittiğiniz zaman paranızın çalınmasıyla, cüzdanınızı çantanızda bıraktığınızda, çantanızın içinden alınması ya da yolda birinin sizi durdurup cebinizden o parayı zorla alması hepsi farklı şeylerdir. O nedenle telefonlara ve diğer elektronik aletlere karşı geliştirilen yöntemler, temelde suçlayıcı değil önleyicidir. 

FIDE yıllardır satrancın bir spor olduğunu dünyaya kanıtlamaya çalışıyor. En son Türkiye Şampiyonasında oyuncular doping kontrolünden geçtiler. Dünya üzerinde herhangi bir maddenin satranç oynama gücünü artırdığı konusunda hiçbir elle tutulur delil olmadığı halde. Oysa telefonunuza yükleyeceğiniz en basit 3-5 mb boyutundaki satranç programı kuralları yeni öğrenmiş bir kişiyi dünyanın en iyi satranççısı yapabilir. Hiçbir spor dalında, oyun gücüne bu kadar etki edecek bir dış faktör (doping demiyorum) yok. Burada bizim gibi amatörlerin değil satranç sporcularının görüşü alınırsa, her isteyenin cebinde kullanılmaya hazır bir atom bombasıyla dolaşabilmelerini isteyeceklerini sanmıyorum. FIDE'nin uygulamalarında da yakın gelecekte yumuşama değil, daha ciddi önlemlerin alınması gündeme gelecektir.

Her ne kadar ikili tartışmaya çekmeye çalışan mesajınıza yazdığım cevapta bundan uzak durmaya çalışsam da bana yönelik bu tavrınızı zaten bir süredir bekliyordum. Çünkü geçenlerde sizinkininin köşe yazılarını okumadığımı belirtmiş ve eleştirmiştim.

Siz şahsımı hedef göstermeye, kendinizce küçümsemeye çalışan mesajlar yazmaya devam etseniz de ben sizi yine bir meslektaşım olarak, "onun" avukatı olarak kabul edeceğim ve bu sebeple bu seferlik kısa ve öz maddeler halinde cevap yazacağım. 

1- Benim 3000 liralık bir telefonum yok. Telefon fiyatlarının 3000 lirayı geçtiğini ve otogarın arka sokaklarının bu yüzden riskli olduğunu belirttiğim bir mesajı bile benim 3000 liralık bir telefonum varmış da ben onunla tabiri caizse hava atıyormuşum gibi göstermeye çalışmanız hoş değil!

2- Kuralı eleştirdiğim satırları "ben kural dinlemem" diyormuşum gibi aktarmaya çalışmanız hoş değil!

3- Hukuki konular ve yargı kararları hukukçular tarafından farklı yorumlanabilir. Vicdanen sporcunun haklı olduğunu defalarca yazsam da hukuki görüşüm farklı diye 16 yaşında bir oyuncuya karşı art niyetliymişim gibi demagoji yapmanız hoş değil!

4- Telefonla tuvalete giden herkesin hile yaptığını söylemenin mümkün olmadığını söylediğim satırları da "tuvalete telefonla gitme özgürlüğü" diye adlandırıp, sanki tuvalete telefonla gidilip hile yapılmasını desteklediğim izlenimini vermeye çalışmanız da hoş değil.

5- Satranççıların hafızası güçlü olur. Akatlar'da yapılan Terakki Vakfı Okulları turnuvasında "Tutku Bey" diye yanıma gelip, şimdi de tanımıyorum diye yazmak hafıza kaybı değilse, bu tutumunuz da sizin adınıza hoş değil!

6- Yapılacak yorumlar ELO'ya göre, hele ki aşağıya yuvarlanmış ELO'ya göre yapılacaksa Türkiye'nin ilk 100'ünden oldukça uzakta olan bir kişi olarak siz de Türk satrancı hakkında çok yazmayınız. Dünya satrancı söz konusu ise zaten sizin rating bakış açınızla ağzınızı açmanız dahi hoş değil!

Rating de rating diyorsanız müsait bir günümde ziyarete gelin de, sizden 100lerce rating yukarıda olan bazıları ünvanlı sporculara karşı kazandığım oyunları göstereyim size.

Saatin geç olması sebebiyle burada kesiyorum ve sizden yukarıda yazdığım ve benzeri çarpıtmalar yapmamanızı rica ediyorum.
Ara
Cevapla
#42
(27-12-2015, 23:17)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı:
(27-12-2015, 21:40)Attorney at Law Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Telefon=hile yaklaşımı çağdışıdır!

Bunu biraz açar mısınız?
Ne kast ediliyor?

Telefon ile hile yapmak mı çağdışıdır?
Telefonla hile yapılma ihtimalini düşünmek ve onun için telefonun oyun alanında yasaklanmasını istemek mi?
Burasını tam anlamam gereklidir.

"Telefon=hile (Telefon "eşittir" hile) yaklaşımı çağdışıdır!" sözünü şöyle açayım Aşkın Bey:
Telefonların günlük sosyal ve iş hayatının ayrılmaz bir parçası olduğu ve sürekli yanımızda taşımanın neredeyse bir zorunluluk haline geldiği günümüzde, hile yapılacağı paranoyasıyla tur sırasında sporcunun kapalı telefonunu sadece ve sadece üzerinde bulundurmasının bile yasaklanması günümüz koşullarıyla uyumlu değildir. 

Akşam 5'te işten çıktın, telefonundaki haritanın yardımıyla zar zor 6'daki tura yetiştin, turunu oynayıp eve gideceksin, turnuva salonuna bir geldin, ne hakemler telefonları alıyor, ne telefonları emanet edecek tamamen güvenilir biryer var, ne de telefonu bırakacağın bir araban var. Günlük yaşantı gereği yanında taşıman gerektiği ve turnuva alanında koyacak bir yer olmadığı/gösterilmediği için üzerinde kapalı dahi olsa, açtığında içinde satrançla ilgili bir uygulama dahi olmasa, tur saatlerinde herhangi bir arama, mesajlaşma vs. bile olmasa sadece ve sadece telefon olduğundan bahisle "0" puanı aldın! Geçmiş olsun...
Ara
Cevapla
#43
Tutku Dinçer,

Aşağıda son oynadığınız İstanbul Open turnuvasının tüzüğünden bir alıntı var;

10.4. FIDE Satranç Kuralları 11.3.b uyarınca; bir oyun sırasında, bir oyuncunun oyun sahasında cep telefonu, elektronik haberleşme aracı veya satranç hamleleri önerebilecek her hangi bir cihaz bulundurması yasaktır. Tüm cep telefonları ve benzer elektronik aletlerin tümüyle kapalı olduğu sürece oyuncunun çantasında bulundurulmasına hakem izin verebilir. Oyuncuların telefonu / elektronik haberleşme aracını içine koydukları çanta oyun süresince görünür bir yerde olacaktır. Oyuncu bir nedenle yarışma salonu dışına çıkarsa, çanta yarışma salonunda kalacaktır. Oyuncu çantası ile birlikte dışarıya çıkmak durumunda kalırsa mutlaka hakeme bildirecektir. Hakem oyuncunun telefonu ile birlikte dışarıya çıkmasına izin vermeyecektir. Bir oyuncunun hakemin izni olmaksızın bu türden cihazları içinde bulundurduğu bir çanta taşıması yasaktır. Bu türden bir cihazı oyun sahasında üzerinde bulundurduğu belirgin/ aşikar ise söz konusu oyuncu oyunu kaybedecektir. Rakibi kazanacaktır.

Bu tüzüğe göre turnuvaya katılan birisi olarak, tuvalete cep telefonunuzla gittiğinizi, salonda dolaştığınızı, istediğiniz hallerde başhakeme telefonunuzu vermeyi bildiğinizi de açık açık yazdınız. Bana göre bu kuralı 'eleştirmek 'ten biraz fazlası kuralı bilerek ihlal etmek, kuralı tanımamaktır. Tekrar ediyorum sizi tanımıyorum. Hayatımda bir iki defa gördüğüm yüzünü bile hatırlamadığım birini tanıdık listesine mi koyacağım?  Tanıdıklarımın da tanımadıklarımın da cebinde telefon olmasını istemiyorum. Bunun sadece hile ihtimaliyle değil, satranca duyulan saygıyla da ilgisi var. Ben bir konsere giderken bile telefonumu yanıma almamaya çalışıyorum ki yanlışlıkla çalmasın. Burayı birçok kişi okuyor, hakeme teslim ettiği telefonu kaybolan, çantasında kapalı tuttuğu telefonu çalınan varsa yazsın öğrenelim. Organizasyonlar yarışmacılara daha iyi hizmet sunsun, daha etkili çözümler getirilsin ama şimdilik eldeki şartlar içerisinde her isteyenin cebinde telefonuyla dolaşmasının savunulması mantıkla izah edilemez.

Ben Elo'ya göre yorum yapılır yazmadığım gibi, kendim gibi amatörler yerine gerçek satranç sporcularının bu konuda görüşünün önemli olduğunu daha son mesajımda belirttim. Diğer saçmalıklarınızla ilgili daha önce çok net yazmıştım. Kimi, neyi savunduysam utanmadan, gururla yaptım ve de devam ediyorum. Benim ne hakem olmakla, ne bir kurula girmekle, oradan buradan bir yerlere kapağı atmakla filan bir işim yok. Söylediğimle yaptığım arasında bir tutarsızlık bulduğunuz zaman belki bir puan alırsınız.
Ara
Cevapla
#44
(28-12-2015, 01:21)Erşan Gökerman Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Kimi, neyi savunduysam utanmadan, gururla yaptım ve de devam ediyorum. Benim ne hakem olmakla, ne bir kurula girmekle, oradan buradan bir yerlere kapağı atmakla filan bir işim yok. Söylediğimle yaptığım arasında bir tutarsızlık bulduğunuz zaman belki bir puan alırsınız.

Binbir türlü işi olan hakemi mecbur kalmadıkça her turda bir de telefona sahip çıkmakla uğraştırmak gereksizdir. Bu sebeple kapalı halde cebimdeyken, satranç oyununa etkisi açısından cebimde taşıdığım bir anahtardan dahi farkı olmayan telefonu cepte tutmak kural tanımamak değildir. Kural tanımamak demek, hiç bir şekilde ciddiye almamaktır. Kuralı tanımayan kişi diğer turlarda da telefonu başhakeme teslim etmez! Burayı okuyanlarda farklı bir algı oluşturmaya çalışıyorsanız boşuna uğraşmayın, kimse yemez. Hele ki bunu yapmaya çalışan sizseniz. Sizi insanlar hiç görmeden bile çok iyi tanıyor. Bağlantılarınızı, ilişkilerinizi, ne amaçla yazdığınızı çok iyi biliyor. Siz gururla devam edin.

Yukarıda alıntı yaptığım kısımda benim hakemlik yapmak yada kurullara girmek, satrançta bir yere "kapak atmak" gibi bir niyetim olduğunu ima etmeye çalışıyorsanız bu saçmalıktır. 

1- Hakem olarak görev almak istemediğini ilimdeki gerekli mercilere belirtmiş olan, gerçekten hakem ihtiyacı olan turnuvalarda rica üzerine ve zaman zaman da ücret dahi almadan senede belki 1-2 kez turnuvalara giden birisiyim.

2- TSF'de bir kurula girmek benim için önemli birşey değildir. Zaten öyle olsa mesajlarımı okuduğunuzda zaman zaman sert olmanın da ötesine geçen eleştirilerimi göremezdiniz. Dünya'nın en büyük Barosu'nun ilgilendiğim alandaki kurulunun 2 başkan yardımcısından biriyim. Bu konuda daha bir çok görevim var. TSF'de kurul üyeliği CV'mde sıradan bir yerden öteye dahi geçemeyecek, basit bir şey. Hani "sizinki" 3 kişilik ekiple yönetime seçilseydi, sizin yayınlanan listelerde yönetimde yer alacağınız gibi, ben kurulda görev almak için gelip de seçim öncesi forumlarda sözcülük yapmam. Çeşitli branşlarda A Milli Takım Kaptanı yada antrenörleri dahil hukuki hizmet alırken, TSF kurullarına girmek için çaba dahi harcamam.

3- Bir yerlere kapak atma tabiri hoş değil. Ama dediğiniz gibi bir yere kapak atmak istersem de emin olun bu TSF olmaz. TFF seçimleri bu şekilde sonuçlanmasaydı sizin tabirinizle şimdi TFF'ye "kapak atmıştım" Sizin hayatınız satrançtan ibaret olabilir ancak, insanların TSF diyince su altı federasyonu mu diye sorduğu bir yerde seçim öncesi yine sözcülük yapıp, sizinki yönetime seçilsin de TSF'ye "kapak atayım" diye beklemekle vakit kaybetmeyin bence.
Ara
Cevapla
#45
Yazdıklarınızın konuyla en ufak bir ilgisi yok. Kendimle ilgili bir değerlendirmede bulunuyorum bunun üstünden konuyla ilgili en ufak fikrinizin olmadığını kanıtlar bir biçimde alakasız şeyler yazıyorsunuz.

Tekrar edeyim isterseniz, siz, Tutku Dinçer, tüm kuralları ve ilgili tüzük maddesini, açıkça yasaklanmış olduğunu bildiğiniz halde, 'rakiplerinizin şikayet etmeyeceklerinden emin olduğunuz turlarda' oyun alanına cep telefonuyla girdiniz, girmekle kalmadınız, bu telefonla turnuva salonunun içinde dolaştınız ve kimsenin sizi görme ihtimali olmayan tuvaletlere de yanınızda cep telefonu olarak gittiniz. Üstelik bu eylemi, telefonunuzu rahatlıkla bırakabileceğiniz 300 metre ötede eviniz olduğu halde yaptınız. Şimdi kimse kusura bakmasın ben bu eylemde ne iyi niyet ne bir kural eleştirisi görmüyorum. En hafif tabiriyle satranca saygısızlık olarak görüyorum. Üstelik bunu yapan kişi bir hakem ve açıkça belli ki görev alacağı turnuvalarda da oyuncuların aynı eylemi yapmasından rahatsız olmayacak, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeyecek. 

Telefon ve benzeri elektronik aletlerin, hiçbir spor branşında olmadığı kadar oyuna etki etme gücü var. Ben bugün bisiklete binmeye başlasam, doping kullanarak hiçbir yarışı kazanamam ama yanıma alabileceğim bir akıllı telefonla, Magnus Carlsen'i rahat rahat yenebilme ihtimalim var. İnsanları tanıyıp-tanımamak, güvenip-güvenmemek gibi sübjektif değerlendirmelerle bırakılamayacak kadar ciddi ve önemli bir konu. Dünya üzerinde branşına spor tanımını yapan hiçbir federasyon böyle ir gücün kontrol edilemeyecek bir biçimde kullanımına ve yüzlerce kişinin birbirini suçlar hale geleceği kaotik bir ortam yaratmaya izin veremez.
Ara
Cevapla
#46
@Erşan Gökerman: Satrancı bekleyen hatta beklemesi kalmadı artık yaşadığı en büyük tehlikenin bilgisayar olduğunu bilmeyen, anlatıldığı zaman anlamayan/kabul etmeyen satranç cahili zevata laf anlatmaya gerek var mı? Herhalde satrançla alakalı bir kimse, tehlikenin ciddiyetine vakıf birisi cep telefonu meselesinde yazdıklarını rahatça anlayabilir. İsteyen, işin ciddiyetine vakıf birisi bu soruna kolayca çözüm bulur. Bireysel olarak oyuncu ve izleyici de, kurumsal olarak organizatör de. Şüphesiz ki kurumsal olan şart ama satranca saygı duyan her bireyin de bu konuda azami hassasiyeti göstermesi gerekir.

Olanakları Türkiye'deki turnuvalara nazaran çok daha kısıtlı olan Paraçin'de böyle bir önlem alınmıştı ve oyuncular gayet de takip ediliyordu, terörize edilmeden. Hem dikkatli hem de kimseyi rahatsız etmeden. Eminim ki otelde kalmanın söz konusu olmadığı yerel turnuvalar için de çözümler vardır.

Ankara Birinciliğinde telefonların açılması yanlıştı ama bence turu yeniden oynatacak bir force majeure yoktur. Devam eden oyunlarda elektrik kesilmeden üstün veya kazanç konuma geçenler niye mağdur olsunlar ve oyunlara baştan başlamak zorunda olsunlar ki? Esas sorun, Ankara'ya bu salona mahkum edenlerin bu konuda bir girişimde bulunmaları gereğidir. Salonun tek sorunu bu mu? Park yeri, maç günleri 19 Mayıs kompleksine giriş (Passolig uygulamasından sonra özellikle), futbol maçları esnasındaki gürültü -maçları izlemeye gerek kalmıyor- gibi etkenlerle oluşan çileyi tarif etmek zor.
Ara
Cevapla
#47
(28-12-2015, 09:42)Ozgur_Akman Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Ankara Birinciliğinde telefonların açılması yanlıştı ama bence turu yeniden oynatacak bir force majeure yoktur. Devam eden oyunlarda elektrik kesilmeden üstün veya kazanç konuma geçenler niye mağdur olsunlar ve oyunlara baştan başlamak zorunda olsunlar ki? 

Özgür katılmıyorum. Çünkü bu tartışmada herkesin atladığı ve sadece Abdülkadir Bener'in yakaladığı çok net bir konu var: Bu duruma ait açık düzenleme olması !

Bu turnuvada elektrik kesintisi, hakemin üzerine çıkmış yani 10-15 dakikalık kontrol süresi aşılmış, yazıldığı kadarıyla kesinti 1 saat sürmüş. Artık 15.dakikadan sonra hakemliğin fiziksel kontrolü biter ve kural kitabına gidilir. Senin tabirinle forc majeur ortaya çıkmış. Burada kitap devreye girer. Tur ertelenecek.

[font=Times New Roman]27 Ocak 2013 tarihli 5/2 sayılı TSF direktifi:[/font]

[font=Times New Roman](5) Etkinliğin herhangi bir turu, herhangi bir nedenle yarıda kalırsa, başhakem tarafından turun devam edeceği tarih, yer ve zaman belirlenir. Bu tur, bir sonraki turdan önce, bu olanaklı değilse son turdan önce mutlaka tamamlanır.[/font]

Burada turun yeniden oynanması dışında bir seçenek yok. İşin tuhafı bunu ben de tam olarak böyle savundum ama kafadan atarak, kuralı görmeden.

Sorun, senin dediğin gibi konumu iyi olanların mağdur olması. Ama tersi de var, erteleme yapmazsan bu kere de konumu kötü olan savunma bulacak, elektrik kesilmeyeceğine güvenip riskli feda yapan bundan zarar görecek. Bunun sonu yok. O yüzden burada sıfır maliyetle kurtuluş değil optimum kurtuluş aranmalı.

Kaldı ki deprem örneğim var. Deprem olsa ne yapacağız? Veya salona bomba ihbarı yapılıp birden çevik kuvvet dalıp herkesi tahliye etse. Bu sebeple bence TSF talimatı temiz düzenlenmiş, hakemin kontrolü ortadan kalktığı anda turu erteleyip herşeyi refresh ediyor. Yüzde yüz çözüm değil ama optimum çözüm bu.

Bu meyanda son ilginç konu şu: 

TSF'nin Talimatı yani bana göre turnuvaların ana yasası olacak bu metinden kimsenin haberi yok.

Hadi ben attım tuttum, Sabri bey nasıl atladı? Atlamayı bırak Sabri bey "hakemin devam kararı doğru" dedi. Oysa kural çok açık şekilde "ertelenir" dediği halde.

Ateş bey atladı, "e[color=#333333]lektrik kesintisini yönetimin başarısızlığına ve kurulların talimat hazırlamamış olmasına bağlamak haksızlık olur" dedi, oysa TSF talimat düzenlemiş. [/color]Aşkın bey atladı, hayatında haklı çıkabileceği tek fırsatı kaçırma pahasına  Big Grin.

En tuhafı hakemler, ortada açık anayasa varken 1 saat tura ara verip sonra toplantı yapıp muhtemelen onlarca telefondan sonra bir de hatalı karar aldılar. 
 
Hakikaten kimse kusura bakmasın ben dahil hepimiz sığmışız bu konularda. TSF anayasa hazırlamış, hakem bilmiyor, TSF uygulayıcısı bilmiyor, duayen bilmiyor, sözcü bilmiyor, sistem düşmanı anarşist terörist Cool bilmiyor. Çok ilginç. 

Türk satrancı 1 yıllığına kayyıma devredilsin, biz dahil.
Ara
Cevapla
#48
(28-12-2015, 00:24)Attorney at Law Nickli Kullanıcıdan Alıntı: ...turnuva alanında koyacak bir yer olmadığı/gösterilmediği için üzerinde kapalı dahi olsa...

Öncelikle telefon ile maça çıkılmasına ve oyun alanında bulunmasına karşıyım.

 Telefonun gerekliliğinin farkındayım. Bu konuda da bir önerim vardı. Hakemlerin yanında ofis bir dolap...
Kilitli ve oyunculara özel.

 Bunun dışında da elbette oyuncunun üzerinde 2. bir telefon ya da başka bir menfaat amaçlı cihaz bulunursa elbette yaptırma gidilmelidir.
Eleştirilerinizden benim bu çağda telefona karşı biri olduğumu söylemeye çalıştığınız intibası alıyorum ki bu durumda da gerçekten çağdışı tanımlamanız yerinde olurdu.
 Böyle bir düşüncem yok.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#49
(28-12-2015, 10:21)Mojo Jojo Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [font=Times New Roman]27 Ocak 2013 tarihli 5/2 sayılı TSF direktifi:[/font]

[font=Times New Roman](5) Etkinliğin herhangi bir turu, herhangi bir nedenle yarıda kalırsa, başhakem tarafından turun devam edeceği tarih, yer ve zaman belirlenir. Bu tur, bir sonraki turdan önce, bu olanaklı değilse son turdan önce mutlaka tamamlanır.[/font]



[color=#333333]... oysa TSF talimat düzenlemiş. [/color]Aşkın bey atladı, hayatında haklı çıkabileceği tek fırsatı kaçırma pahasına 

Ben kuralı atlamadım. Kurala rağmen düşüncemin ve önerimin arkasında duruyorum.

Telefon kuralında da çelişkinin en büyüğü var. Yönetmelikler değil biz yönetiriz. Yönetmelikleri de biz yazarız.
HAKLI ÇIKMA GİBİ BİR DERDİM DE YOK.

Sebebini de açıkladım örnekler ile…
Ortaya konmuş bir emek var. Program kısıtlı.

Tüm sporculardan herhangi bir itiraz gelip gelmediğini de sordum. Gelmemiş.
 Oyunlar kirlenmiş mi diye sordum. Kirlilik yok.

 Devam kararı bence kerhen de olsa doğrudur.
Yönetmeliğe rağmen bir yorum ya da kararım da yok.

 Diyelim ki ertelediniz…
Ertesi gün ve bir önceki tur’a…


O gün de elektrikler gitse ne olacak?
İşte Fatih Terim Stadı!
 BKJ-KONYA maçı. Şimdi bana ama o futbol bu satranç demeyin.

Ertelemek çok kolay değil mi?
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#50
Burada tartışmanın içeriğini herkesin anlayabileceği bir dille özetlemek gerekir.Mojo Jojo adıgeçen turda elektrik kesintisinin 1 saat sürdüğünü öne sürüyor.Ben bölümün başında kesintinin 1 saat olduğunun bildirildiğini hatırlamıyorum.2 çelişkili ifadeye raslamıştım.Yanılıyorsam veya yazı sonradan değiştirildiyse lütfen düzeltiniz!Öte yandan Mojo Jojo kesintinin 15 dakikayı geçmesi halinde nasıl davranılması gerektiğinin Federasyondan tarafından yazılı talimat şeklinde hazırlandığını söylüyor.Buna göre ben dahil çoğumuzun bu talimatı bilmediğini ifade ediyor.Böylece hakemlerin talimata uygun karar almadıklarını söylüyor.Ben yeni talimatları bilmiyorum.Çünkü 4 senedir yerli yarışmalara katılmıyorum.Katılmama nedenlerim bellidir.Bu nedenler bu bölümün konusu dışında kalır.Öncelikle adıgeçen kesintinin tam süresini hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde öğrenelim!!Ondan sonra hakemlerin kararını değerlendirelim!Sürpriz olaylarda hakemler karar verirken üst makamlara da danışıyorlar!Turun ertelenmemesini eleştirmek mümkün olsa da yarışmanın sağlıklı sonuçlanması açısından ertelemenin sakıncaları olduğunu da hepimiz biliyoruz!Döner turnuvada ertelemenin sakıncası çok az iken, İsviçre yöntemi ile oynanan turnuvada ertelemenin dengeleri alt üst edeceğini burada yazı yazanlar çok iyi biliyorlar.Bunu hatırlatmaya gerek yoktur!!
Ateş Ülker
Ara
Cevapla
#51
(23-12-2015, 00:56)yasezen Nickli Kullanıcıdan Alıntı: 22 aralık 2015 tarihinde Ankara birinciliğinin 5.turunda, tur başladıktan 15-20 dakika sonunda turnuva salonunda [color=#cc3366]bir saate yakın[/color] elektrik kesintisi yaşandı.

Bu [color=#cc3333]bir saat süresinde[/color] oyuncular kalktılar bir birleriyle konuştular.Bol bol dolaştılar, tabi oturmaları beklenemezdi.

Ateş bey, konuyu açan yazarın bildiriminin doğru olduğunu düşünüyorum. 1 saatlik süreyi buradan aldım.

Elimizdeki net veriler şunlar: Turnuva 1 saat durmuş. Bu duruma bire bir uyan direktif var. Bu direktif uygulanmamış.

Şimdi burada yazanların ana metni bilmemesi biraz ayıp tabii ama neticede turnuvayı yürüten hakemin bilmemesi kadar değil, çünkü biz turnuvada karar mercii değiliz. Açık kural varken turnuva niye ertelenmedi bu çok ciddi bir problem.

Deprem sorumu da tekrar edeyim. Deprem olsa, turnuva ertelenecek mi yoksa oyunlar kaldığı yerden devam edecek mi?

Evet erteleme sıkıntılı bir çözüm ama deprem, bomba ihbarı sebebi ile polisin içeri girmesi, çevrede asayiş ile ilgili bir problemin olması bu ülkede hiç olmayan şeyler değil, Ankara'da bomba Tren Garının orada patladı, o çevrede pek aka bir turnuva olabilirdi ve salon boşaltılmak zorunda kalabilirdi. 

Yani ertelemeden kaçamayız.

İnanamıyorum. TSF'yi ben savunuyorum ve kimlerle mücadele ediyorum  Smile
Ara
Cevapla
#52
Burada tüm olasılıkları düşünüp bir yönetmelik yazmak mümkün değil. Hiç beklenmedik başka sorunlar da çıkabilir. Tekrar olacak ama önce oyuncuların güvenliği ve sağlığı gözetilmelidir. Turların ertelenmesi de mümkün. Benim asıl merak ettiğim Ankara'da elektrikler kesikken belirli bir ışıklandırma sağlanabilmiş mi, yoksa oyuncular tamamen karanlıkta mı beklemek zorunda kalmışlar? Böyle bir durumda sorumlu kişinin bekleme süresini tamamlamadan da oyunları ertelemesi mümkün olmalı diye düşünüyorum. Bu tip durumlarda doğru kararlar alınabilmesi için başhakemler atanırken, karar alma ve yönetme becerisinin de ön planda tutulmasında fayda var.
Ara
Cevapla
#53
M.Aşkın TAŞAN
(28-12-2015, 10:21)Mojo Jojo Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [font=Times New Roman]27 Ocak 2013 tarihli 5/2 sayılı TSF direktifi:[/font]

[font=Times New Roman](5) Etkinliğin herhangi bir turu, herhangi bir nedenle yarıda kalırsa, başhakem tarafından turun devam edeceği tarih, yer ve zaman belirlenir. Bu tur, bir sonraki turdan önce, bu olanaklı değilse son turdan önce mutlaka tamamlanır.[/font]

Şimdi neden ertelenmedi değil mi?


Bakın kural çok açık !!
Okuduğumuzu da anlayalım.

[font=Times New Roman]"...herhangi bir nedenle yarıda kalırsa,..."[/font]
Yarıda kalırsa diyor.
Bu ne demek?

Örneğin deprem oldu. Tur devam edemez. Artçıların kesilmesi beklenemez değil mi?
Yarıda kalır.

Sel bastı, suların çekilmesini mi bekleyeceğiz
Yarıda kalır.

Bombalama oldu. Toz duman kalksın mı diyeceğiz?
Yarıda kalır. Belki turnuva ileri bir tarihe ertelenir.

Terör olayı var. Beklerken onlara simültane mi yapacağız?
Yarıda kalır.

Sporcuların bir kısmının toplu halde gidiş-gelişi bir servise bağlı diyelim, trafikte gecikme var, ne yapacaksınız?
Makul bir süre beklemeyecek misiniz?

Bence yönetmelikte bir sorun yok. Gösterdiği yol doğru.

[color=#ff3333][size=large]Sorun hemen erteleme kararında yatıyor!

[/size][/color]

Bu karar da elbet verilebilir.

Ama önce bir konum değerlendirmesi yapınız.
İster KARPOV'UN 7 ilkesini kullanınız.
İsterse de CAPABLANCA'NIN kurallarını...

1-Ama bir durun ya!
2-Bir nefes alın...
3-Bir sorun, soruşturun!
4-Oyunları ve oyuncuları kontrol edin.
5-Onlara bir sorun, oyunlar kirlenmiş mi, itiraz eden var mı diye?
6-Kirlilik ve itiraz yoksa eğer,
7-Devam edebilmek için şansınızı kullanın.

[color=#3333ff]Yani hemen devam kararını da, erteleme kararını da anında vermek ne kadar sağlıklı olacak ki?[/color]

MAKUL BİR SÜREYİ TESPİT EDİN HEP BERABERCE!

Kimseden de korkmayın, ne TSF DEN ne, organizasyondan, ne de resmi makamlardan...
Çünkü hepsi bu organizasyonu oyuncu için yapar.

[color=#ff3333]Spor sporcu için, insan için yapılır?[/color]

Kim neden korkuyor ki?
O gün orada olabilmek için artık insanlar bundan 20-30 sene öncesinden çok daha ağır bedeller ödüyorlar.
[color=#3333ff]Akıl,[/color] [color=#33cc33]mantık [/color][color=#ff3333]ve vicdan[/color] ne güne duruyor?

...

Ben de olsam ortam güvenliğini sağlar ve makul süreyi beklerdim.
Bu makul süreyi elbette tek başıma belirlemem. Sorar, oyuncuların fikrini alır ve bir karara varırdım.
Belki yönetmelik de değişmelidir.

Bay Mojo Jojo bu yönetmeliği bir satrançının hazırlayıp hazırlamadığını hiç sormadı nedense...


...

FİSCHER'İN  kolayı tanımlamasını anlamak o kadar da kolay değil galiba

Bazı kolay kararları verirsiniz ama sonradan da  benzerlerini aynı kolaylılıkla veremezsiniz. Cool
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#54
Şimdi, 1 saat kesinti olduysa, biz bunu olay bittikten sonra 1 saat diye değerlendiriyoruz. Bize bu problem anında kimse kesinkes 1. saatin sonunda elektriğin geleceğini söyleyemez. Bir başka deyişle, tartışılan süre şu anda bizim için 1 saat ama olay anında 45. dakikada veya 55.dakikada hatta 59.dakikada belirsizlik var.

Benim ölçüm şu: Hakemin kontrolünün kaçtığı anda turnuva ertelenmeli. Elektrik kesintisinde sahanın büyüklüğüne ve oyuncu sayısına göre ortamı en fazla 15 dakika kontrol edersiniz. 60 dakika her düzeyde çok sıkıntılı bir süre, buraya ulaşan bir kriz artık krizden çıkmış demektir ve kontrol edilmezlik açısından deprem ile aynı efekttedir.

Ben Sabri beyin ne düşündüğünü merak ediyorum. En azından TSF ayağından derli toplu ve mantık silsilesi içeren birşeyler duyardık.
Ara
Cevapla
#55
(5) Etkinliğin herhangi bir turu, herhangi bir nedenle yarıda kalırsa, başhakem tarafından turun devam edeceği tarih, yer ve zaman belirlenir. Bu tur, bir sonraki turdan önce, bu olanaklı değilse son turdan önce mutlaka tamamlanır.

@MojoJojo: Yani kesinlikle haksızsınız diyemem. Çözümü de çok kolay bir durum değil. Bu maddede "yarıda kalma ifadesinin" (eğer eksik almıyorsam maddeyi) hakeme yorum alanı bıraktığı açık (Erşan Gökerman da dikkat çekmiş), belki de bırakılmayacak şekilde yeniden yazılmalı.

Yönetilmesi kolay görünen 14 kişilik 2015 Türkiye Şampiyonası'nda bir sorun çıkmadı ama turdan sonraki sohbetlerimizden oyuncuların 8-10 dakikalık elektrik kesintisinden (sonuçta iyi bir oteldeydi) dahi çok rahatsız olduğunu ve ritimlerini etkilediğini biliyorum.

Ateş Ülker şöyle yazılmış:
"Döner turnuvada ertelemenin sakıncası çok az iken, İsviçre yöntemi ile oynanan turnuvada ertelemenin dengeleri alt üst edeceğini burada yazı yazanlar çok iyi biliyorlar." Tam da bu yüzden ertelemeden yana olamıyorum çünkü elektrik kesintisi doğal afet veya güvenliği tehdit eden bir sonuç yaratmıyor.

Salonla ilgili Ankaralı notu: Tabii yıl 2015, devletin başkentinin göbeğindeki en büyük spor kompleksinde elektriğin çalışacağının bir garantisi olmadığını da böylece öğrendik, bahsettiğimiz konser gibi dev bir organizasyon değil. Şahsen yıllardır, kısmen protesto amaçlı o yemekhanede turnuva oynamamak için elimden geleni yapıyorum ama oynama oynama nereye kadar. 2004 yılından beri o mekan kullanılıyor sanırım. Daha önceki mekanı, Gençlik Merkezi'ni hiç açmayayım, ölümü görüp sıtmaya razı olmak
Ara
Cevapla
#56
(28-12-2015, 13:56)Ozgur_Akman Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Tam da bu yüzden ertelemeden yana olamıyorum çünkü elektrik kesintisi doğal afet veya güvenliği tehdit eden bir sonuç yaratmıyor.

Süre 1 saat ama.

Ayrıca o an için 59.dakikada halen belirsizlik var, olay bittikten sonra süre definite ama olay anında herşey belirsiz ve kontrol dışı.
Ara
Cevapla
#57
(28-12-2015, 14:06)Mojo Jojo Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Ayrıca o an için 59.dakikada halen belirsizlik var, olay bittikten sonra süre definite ama olay anında herşey belirsiz ve kontrol dışı.

Elektrik kesintisinde 3. dakikada da erteleme kararı alınabilir.
Sordunuz ve 3 saatten önce gelmeyeceği bilgisini aldınız. Ben bunu tartışmıyorum.
Sorulur soruşturulur.Ortam değerlendirilir.

Belki jenaratör var ve 20 dakikada çalışacak. Erteleyelim mi?
...
Belki başka bir yöntemle ışıklandırma mümkün de olabilir. 2-3 büyük akülü-şarjlı ışıldak da kabul görebilir oyunculardan.
...
Olmayacak yöntemleri zorlamanın da anlamı yok elbette.
O zaman ertelersiniz mecburen !
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#58
Sataşmadan dolayı söz alıyorum Smile
Mojo bey, madem yorum istiyorsunuz yapayım. Ama fazla önyargılı olduğuzu da belirtmeden geçemeyeceğim. Yorumum yalnızca beni bağlar.

[font=sans-serif,](5) Etkinliğin herhangi bir turu, herhangi bir nedenle yarıda kalırsa, başhakem tarafından turun devam edeceği tarih, yer ve zaman belirlenir. Bu tur, bir sonraki turdan önce, bu olanaklı değilse son turdan önce mutlaka tamamlanır.[/font][font=sans-serif,] Maddesine dayanarak yorum yapmışsınız. [font=sans-serif,]B[font=sans-serif,]en yaş[font=sans-serif,]anılan ile bunun ne ilgisi olduğunu çözemedim. Bu madde çok esk[font=sans-serif,]iden de vardı. Ertelenen turun yapılması[font=sans-serif,] ile ilgili bir madde bu. [/font][/font][/font][/font]Eğer dayandığınız madde buysa, [font=sans-serif,]t[/font][/font]ur yarıda k[font=sans-serif,]almış[/font] yani devam edememiş diyor, kesintiye uğramışsa demiyor. Öyle olsaydı “herhangi bir nedenle herhangi bir süreliğine (anlığına) kesintiye uğramışsa” derdi. [font=sans-serif,]Böyle bir madde var mı?[/font][/font]
[font=sans-serif,] [/font]
[font=sans-serif,]Bu maddeye göre y[font=sans-serif,]orum yaparsak, b[/font]ir süreliğine elektrik kensintisi turu yarıda bırakmaya neden olmamışsa tur yarıda kalmamıştır. Turların ertelenmesi ve devam etmesi ikilemi arasında kalınmışsa günümüz koşullarında en doğrusu maçlar devam edebiliyorsa etmesi yolunda karar almaktır. Sizin dediğinize, turun devam edemeyeceği kadar uzun ve belirsiz bir süre kesintinin olacağı belli olmuşsa geliriz. Örneğin dediğiniz gibi oyuncuları[font=sans-serif,]n turnuva disiplininden kopmasına mani olamazsanız erteleme kararı verirsiniz. Ama olabilirsiniz de. Bu size, salonun koşullarına, yardımcılarınıza, tutumun[font=sans-serif,]uza[/font] bağlıdır. [/font][font=sans-serif,]Turlar yalnızca elektrik yüzünden kesintiye uğramaz, kesilip tekrar başlayan turlar olmuştur. Örne[/font]ğin tur başlar bir süre sonra saatlerin yanlış kurulduğu ortaya çıkar. Kısa bir kesinti ile saatler yeniden ayarlanıp tur devam eder. Bir başka örnek araya önemli bir anons girer. Bazen bir önemli kişi turu kesintiye uğratabilir (Epe[font=sans-serif,]y de bek[font=sans-serif,]letebilir. O[/font][/font]lmaz demeye cesaret edecek var mı?). Yani herhangi bir nedenle devam edilebilecek sınırı aşmayan kesintiler turun yarıda kalması anlamı taşımaz. [/font]
[font=sans-serif,][font=sans-serif,]T[/font]urun ertelenmesi son çaredir. Çünkü yer, zaman konusu gibi baskılar vardır. İznini, zamanını ona göre ayarlamış katılımcılar olacaktır. Gümüzde insanların ne kadar büyük koşturmaca içinde olduğunu hatırlatmama gerek yoktur. Mümkün olduğunca önceden ilan edilen programa sa[font=sans-serif,]dık kalmak gerekir. [/font]Ayrıca yarıda kalmış maçların analizi konusu var. Bu birinin çok [font=sans-serif,]işine gelebilir[/font].[/font]
[font=sans-serif,]En doğrusu başhakem sakıncaları tartar ve en az sakıncalı yolu seçer.[/font]
Ara
Cevapla
#59
(28-12-2015, 15:09)Sabri Koçak Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Sataşmadan dolayı söz alıyorum Smile
Mojo bey, madem yorum istiyorsunuz yapayım. Ama fazla önyargılı olduğuzu da belirtmeden geçemeyeceğim.

Ha ha.

Benim ön yargılarım sayesinde atomu parçalayabildiğinizi hatırlatırım.

Bu konuda benden bu kadar Cool ve herkese iyi tartışmalar.




[size=xx-small](ayrıca haklıyım)[/size].
Ara
Cevapla
#60
(28-12-2015, 09:32)Erşan Gökerman Nickli Kullanıcıdan Alıntı: ... kimsenin sizi görme ihtimali olmayan tuvaletlere de yanınızda cep telefonu olarak gittiniz. 

Beyefendi, telefonların değerinin 3000 lirayı geçtiğini ve bu telefonları bazı semtlerde yanımızdan ayırmanın tehlikeli olabileceğini belirttiğim bir yazıyı kelime kelimesine "[color=#333333]3000 liralık telefonumu o kadar çok seviyorum ki pantolonumun cebinden çıkaramıyorum" diye lanse ederek[/color] çarpıtmalara başladınız ama benim o fiyatta bir telefonum dahi olmadığı cevabını aldınız. Ardından şahsıma yönelik diğer yanlışlarınızı da madde madde açıkladım.

Son gelinen noktada ise saygı ve terbiye sınırlarını zorlayarak, haddinizi çokça aşarak, pisuvarların herkesçe görülebilecek yerde olduğunu es geçerek, tuvalette kimsenin göremeyeceği yere cep telefonuyla gittiğim iftirasında bulunuyorsunuz. Bu kesinlikle bir iftiradır, yalandır ve haddinizi aşan çok saygısızca bir ithamdır. İftira atmadan önce gidip turnuva salonunun pisuvarlarının tuvaletin içinde açıkta olduğunu, kimsenin görme ihtimali olmamasının söz konusu dahi olmadığını görünüz! Yanlışınızı düzeltmediğiniz takdirde bu satırları okuyanların gözünde yalancı, iftiracı, müfteri olarak kalmanız kuvvetle muhtemeldir. Bu sebeple bu hatanızı düzeltiniz. 

Konunun rayından çıkması ve sizin haddinizi aşarak tarafıma çok yakışıksız bir suçlama yöneltmeniz sebebiyle sizinle bundan sonra herhangi bir yazışmam olmayacaktır. Sizi bir kez daha haddini aşan iftiranızı düzeltmeye davet ederek yazımı bitiriyorum.
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 12 Ziyaretçi