Çanakkale Hakemleri Avcı Çıktı

[M.Aşkın TAŞAN]

Merhabalar,
   Aslında bir telefonun turnuva soluna girmesi veya girmemesini neden tartışırız ki?  Bence telefon veya başka bir araç ile hamle alınmasını engellemek gerekir. 

...
 
  "Hükmen yenik olma" süresini geçirince nasıl hak iddia edemiyorsak bu da böyledir ..

Konunun özü budur!

Telefonun salona alınmasının engellenmesi, diğer art niyetli davranışlara PARAVAN olacaktır. Naci Bey'in dediği doğru ve yerindedir. Yıllarca Ankara Beşevler Spor Salonu tuvaletlerinin önündeki olumsuzluklara beraber tanıklık yaptığımızı hatırlıyorum. Diyarbakır'lı Maaz AKAY hocanın tuvaletler önündeki hamle alımının engellenmesi nöbetlerini belki hatırlayacaktır.

Asıl konuyu kaçırmamak gerekir: "SPORCULARIN İÇ VE DIŞ  İLETİŞİMİNİN ENGELLENMESİ !!"

Telefon bu tip olaylarda kullanılan bir alettir sadece...

Hırsıza kilit dayanmaz meselesi!

Ben gerçekçi önlemlerin (-- FIDE'YE rağmen de olsa Pilot bir uygulama ile-- ) TSF tarafından yapılabileceğini defalarca önerdim.
Bu sayfalarda mevcuttur.

Bu konuda etkili ve yetkin bir düzenleme yapılmadan önlem alınabileceğini düşünmüyorum!

BU KONUYLA İLGİLİ CESUR VE YETKİN YÜREKLER NE ZAMAN ÇIKACAK MERAK ETMEKTEYİM !


Saygı ve selamlarımla...

[Ateş Ülker]

Anlatılan örnekte bana göre sporcu da, hakem de kusurludur.Sporcu neden kusurludur?Hakemin arkandan geldiğini görüyorsun!Çantanın içinde de telefon olduğunu söylemişsin!Çantadan para alacağını da söylemelisin!Veya kahve parasını çantada bırakmadan sadece telefonu kapalı şekilde çantada bırakmalı ve çantayı da hakemlerin görebileceği emin bir yerde tutmalısın!Sporcu olarak burada doğruyu yazmışsın!Ancak doğru olmak yetmiyor.Tehlikeyi önceden farkedeceksin!Yani aklı kullanmak da gerekiyor!
Hakem, Polis Müfettişi gibi sporcunun peşine takılıyor.Ve sporcunun içinde telefon bulunan çantayı açtığını görüyor.Peki elektronik araç gereç kullandığını tespit ediyor mu?Bu arkadaş 2 nci turda kiminle oynuyor?Muhtemelen bir yabancı Büyükusta ile oynuyor?Aldığınız karar kime yaradı?Hakemler kuralların kendilerine verdiği ceza verme yetkisini kullanırken önce vicdanında sorgulama yapmalıdır.Bu arkadaş kopya çekti mi?Çekmedi.Elektronik yardım almadı.Şu halde cezası "hükmen yenilgi" olmak zorunda değildir.Hakem olarak biraz insiyatif kullanın!Bazı sorunları mantıkla ile çözün!Neden bu kadar Merkez Hakem Kurulundan çekiniyorsunuz?Vicdanı rahat olan hiçbir şeyden korkmaz!Eğer bir kimsenin kopya aldığına,yardım aldığına,kitaba baktığına kesin olarak tanık olmuşsanız hükmen yenilgiyi veriniz!Aksi durumda kesinleşmemiş suçlarda daha hafif cezalarla ve uyarılarla devam ediniz!Öncelikli olan birbirimize iyiniyetimizi göstermektir.Siz hakem olarak iyiniyetinizi gösterdiğiniz takdirde sporcular da daha dikkatli olacak ve sizi zor durumlara sokacak hareketlerden kaçınacaktır!Lütfen yetkinizi kullanırken önce vicdan mahkemesinde olayı sorgulayın!Suç sabit ise cezasını verin!O zaman size kimse eleştiri yapamaz!

[M.Aşkın TAŞAN]

Lütfen yetkinizi kullanırken önce vicdan mahkemesinde olayı sorgulayın!Suç sabit ise cezasını verin!O zaman size kimse eleştiri yapamaz!

Sizce suç sabit değil midir?
Kurallar yeterince açık değil mi?

O zaman telefon çalınca neden HÜKMEN yenik ilan ederler ki?

Söylediğinize göre;
Sporcu kopya da çekmemiş, hamle ya da fikir de almamış, ama telefonu çalmış !

Hakemlerin takdir hakkında olan bir durum değil ki bu...
Kural çok açık ve tartışılmazdır!

Bu kural yapısında hakeme takdir hakkı verseydi, o zaman dediklerinize katılabilirdim.
Ama öyle değil.
Yanlış mı biliyorum?

Selam ve saygılarımla.

[Ateş Ülker]

Telefonun çalması ile bu örnek aynı değildir.Kural "telefon çaldığı takdirde çıkan ses ne sesi olursa olsun hükmen yenilgi verilir"dediği için yıllarca telefon çaldığı zaman hükmen yenilgi verdik!Ben de bu şekilde bir hükmen yenilgi aldım.Benim telefonum kapalı idi.Ve çıkan ses sadece uyuyan kişiyi uyandırma sesi idi!Rakibim dahi üzüldü.Ama benim yapabileceğim bir şey yoktu.Çünkü defalarca başkalarına hükmen yenilgi kararı çıkardım!Kendime farklı karar çıkmasını bekleyemezdim.
Çanakkale'deki bu son örnekde ise telefonun çalması veya herhangi bir ses çıkarmış olması söz konusu değildir.Öncelikle okurların kafasının karışmaması için kısa ve anlaşılır yazalım!Son kural eğer yanılmıyorsam şöyle bir esneklik içeriyor.Sporcu elektronik araç gereci salona getiremez!Ama hakem izin veriyorsa kapalı ve çantanın içinde kalmak koşulu ile getirilmesi mümkündür.Yalnız görünür olmayacak ve çanta kapalı olacak!Çanta hakemin görebileceği bir yere konabilir.Kuralın son şeklini ben böyle biliyorum.Yanlış biliyorsam düzeltiniz!Arkadaşımızın tek kusuru çantayı açarak avlanmış olmasıdır!Onun avlanmış olması kime yaradı?Lütfen söyleyiniz!!
Çok açık soruyorum:Bu arkadaş elektronik yardım aldı mı?Kopya çekti mi?Kitaba baktı mı?Değilse ceza vermenize de gerek yoktur.Ama "Ben sert hakemim.Çantayı açınca cezayı veririm"demeniz de mümkündür.O zaman geriye hangi seçenek kalıyor?Bu arkadaş benim gibi bundan böyle yurtiçindeki turnuvalara katılmaktan vazgeçerek yurtdışına gitmeye başlayacaktır!Bu arkadaşın 2 nci turda hükmen yenilgi alması kimin işine yaramıştır?Bunu söyler misiniz?
Hakemlerimize "kuralı esnetmek zorundasınız" demiyorum!Kuralın esneyebildiği noktalar varsa bunları sporcunun lehine yorumlamak mümkündür!Hakemin görevi Satranç oyununun kesintisiz devam etmesine yardımcı olmaktır.Karşınıza çıkan her fırsatı cezaya çevirmek Türk Satrancına bir şey kazandırmaz.Nitekim kazandırmıyor.Düzenlenen turnuvalar öncelikle yabancıları ihya ediyor.Aynı yanlışlar ısrarla sürdürülüyor.Sürdürülmeye devam edecek!Bunun sonucunun bizi nerelere götüreceğini gençler görecekler!....

[M.Aşkın TAŞAN]

O zaman telefon çalınca neden HÜKMEN yenik ilan ederler ki?

Evet, bu -HÜKMEN-ifadem yanlış oldu.

HÜKMEN yenik sayılma derken, bir hükme dayalı olarak kaybı kastediyorum.

Yani -oynanarak biten bir oyunun ve sonuçlarının dışında- oynanmadan/bitmeden HÜKME dayalı bir sonucu kast ettiğim için böyle ifade ettim.
Kurallara göre HÜKMEN içerik açısından daha farklı.

Şöyle ki;

Telefon bulunması veya çalması konusunda yanlış bir bilgi var, bu durumda hükmen yenik sayılıyor  deniyor bu yanlış oluyor.

Telefonun bulunması veya çalması her ikisinde de o kişi yenik sayılır yani 0 (sıfır) alır. Yani elo - ukd kaybeder, hükmen yenik ifadesi yanlıştır!

11.3 a. Oyun süresince oyuncuların not tutmaları, bilgi veya öneri kaynaklarına b. başvurmaları, ya da (herhangi bir)oyunu başka bir tahta üzerinde incelemeleri yasaktır. Bir oyun sırasında, bir oyuncunun oyun sahasında cep telefonu, elektronik haberleşme aracı veya satranç hamleleri önerebilecek her hangi bir cihaz bulundurması yasaktır ([color=#ff3333]Burada kesin bir yargı var ve kurallaşmış[/color]) Bununla birlikte, bu türden cihazların tümüyle kapalı olduğu sürece oyuncunun çantasında bulundurmasına izin verilebilir.
...
[color=#ff3333]( Burada da kural esnetilmiş. İşte bence bu ikinci cümle gereksiz.

ŞİMDİ HEM YASAK HEM DE İZNE DAYALI ?!
 "   - Ben de bunu anlamakta zorlanıyorum.
Neden?
Telefonun bir iletişim aracı olmasından mı kaynaklıdır?
E o zaman geç kalma süresinin de izne tabi olarak oyun süresinin tamamınca beklenmesi gerekmez mi?
Telefonda olduğu gibi oyuncudan yana vicdani bir karar oluyor bu durumda. Oynamaya gelen oyuncu trafikte sıkıştı kaldı. Bırakın 30 dakikayı falan 78. dakikada gelse bile oynayabilmelidir o zaman. Bir şekilde ulaşmayı başarmış o tura çünkü! Bence hiç de uç örnek falan da değil ! "[/color]
...
Bir oyuncunun hakemin izni olmaksızın bu türden cihazları içinde bulundurduğu bir çanta taşıması yasaktır. Bu türden bir cihazı oyun sahasında üzerinde bulundurduğu belirgin/aşikar ise söz konusu oyuncu oyunu kaybedecektir. Rakibi kazanacaktır. Yarışma kuralları daha hafif başka kurallar belirleyebilir. Hakem oyuncudan özel bir yerde elbiselerinin, çantasının veya diğer kişisel eşyalarının kontrol edilmesini talep edebilir. Hakem ya da hakem tarafından yetkilendirilmiş bir kişi oyuncuyu kontrol edecek ve oyuncu ile aynı cinsiyette olacaktır. Eğer bir oyuncu bu yaptırımlar için işbirliği yapmayı reddederse, hakem Madde 12.9 uyarınca gerekli önlemleri alacaktır.

Bu durumda kurallar yeterince açık.
Telefon hakemin kontrolüne bırakılmış !

[M.Aşkın TAŞAN]

Hakemin görevi Satranç oyununun kesintisiz devam etmesine yardımcı olmaktır.

Ateş Bey,
Telefonun çalması ile bu olay elbette aynı değildir. Ancak ortada hakemlere yorum şansı vermeyen bir kural var.

Bakınız:
"Bir oyuncunun hakemin izni olmaksızın bu türden cihazları içinde bulundurduğu bir çanta taşıması yasaktır. Bu türden bir cihazı oyun sahasında üzerinde bulundurduğu belirgin/aşikar ise söz konusu oyuncu oyunu kaybedecektir. Rakibi kazanacaktır."

Eğer oyuncu içinde telefonu olan çantasıyla çıkarsa ve hakemler bunu tespit ederse de kayıp!

Uygulama böyle iken hakemler daha neye göre oyuncuya yardım edecek ya da uyaracaklar ki?

Hakemler kurallardan yana bir bilgi veremezler. Sadece uygulama yaparlar. Bu durumda hakemlere bu konu ile ilgili her hangi bir eleştiri ya da yargıda bulunmamız yanlıştır.

Kural, kaybeder diyor!

Hakem uyarırsa eğer, bir de karşı oyuncunun içinde bulunacağı durumu düşünün. Üstelik ELO-UKD kaybı kazancı oluşacaktır.
Hakemlerin kuralların bu haliyle oyuncuları önceden uyarması OYUNUN SONUCUNA MÜDAHALEDİR!
Asıl kaos o zaman...

Ben olayı ve yorumlarımı mevcut kurallar içinde yorumladım ve fikir bildirdim.
SELAMLAR.

[Ateş Ülker]

Burada hep Aşkın Taşan ve Ateş Ülker yazacaklar.Diğerleri tribünden seyredecekler.Bıyık altından kıs kıs gülecekler!Bu tabloya hepimiz alıştık.Olay yukarda anlatıldığı şekilde yaşanmışsa hakemler yanlış karar verdiler.Gaddarlık seçeneğini tercih ettiler!Ancak bu arkadaşın eksik anlattığı bir durum varsa örneğin çantayı açtıktan sonra telefonu eliyle yoklamışsa o zaman hakemin kararı doğrudur!Telefon görülür durumda olmayacak!Bu nokta önemlidir.Daha önemlisi hakemin vicdani kanaatıdır.Kurallar her olayı çözemeyebilir.Hakem önce vicdanına soracak:-Kopya var mı?Hile var mı?Elektronik yardım almış mıdır?Almamışsa ceza verilmesi zorunlu değildir.Ne yazık ki Hatay'dan Çanakkale'ye gelen ünvansız arkadaşın, yabancı ülkeden gelen ünvanlı ustadan daha az kıymetli olmadığını ve Hatay'dan gelene de büyük kolaylık göstermemiz gerektiğini Satranç toplumuna kabul ettiremedik.Özetle biz varlığımızı yabancılara armağan ettik.Sistemi hep yabancı ustaların lehine çalışacak şekilde kurduk.Tabii kurulu olan bu sistemi benim değiştirmem mümkün değildir.Ancak Aşkın Taşan da bu sistemi savunmak zorunda olan kişi değildir.Savunmasına gerek yoktur.Burada uzun tartışmalar yaparak "Satranç hakeminin manevi kişiliğini yıpratıyor" görüntüsüne neden olmamalıyız!.Bu bölümün başlığı da hoş olmamıştır.Daha saf bir başlık olabilirdi:Hakemin kararı doğru mudur?"Avlandık.Avcı peşimden geldi"vs gibi başlıklara gerek yoktur.Satranç hakemi insiyatifini kullanmalı ve kuralların kendisine tanıdığı yetkiyi kullanırken serinkanlı karar vermelidir.Suç sabit ise ceza verilir.O zaman biz de tereddüt etmeden "Hakem doğru karar verdi"deriz!Suç sabit değilse ve sadece çantasını açtığı için hükmen yenilgi alan varsa o zaman böyle günlerce tartışırız.Bu arada bir Vatan evladı ortaya çıksın ve bu Hatay'lı arkadaşın 2 nci turda kime hükmen yenildiğini burada yazsın!Olayın ayrıntılarını tam öğrenelim!

[orakersin]

"Son kural eğer yanılmıyorsam şöyle bir esneklik içeriyor.Sporcu elektronik araç gereci salona getiremez!Ama hakem izin veriyorsa kapalı ve çantanın içinde kalmak koşulu ile getirilmesi mümkündür.Yalnız görünür olmayacak ve çanta kapalı olacak!Çanta hakemin görebileceği bir yere konabilir."

Ateş Bey kurallar Çanakkalede'de bu yönde kullanıldı. kapalı bir şekilde çantamızda bulundurabildik telefonlarımızı. kural yüzünden mağdur olan arkadaşımızın adına üzüldüm ama hakemler bunu belirttikten sonra cep telefonunu üzerinizde görürse (avlarsa) ne yapmalı? Maalesef artık turnuvalarda hile olaylarına sık sık rastlıyoruz. tamam başka çözümlerde bulunabilinir, öneriler sunulabilinir. o yüzden bu platform iyi. herşey tartışılmalı.

ama şimdilik kural bu yönde ve sorumluluk oyuncuya aittir.

[M.Aşkın TAŞAN]

..
.Hakem önce vicdanına soracak:-Kopya var mı?Hile var mı?Elektronik yardım almış mıdır?Almamışsa ceza verilmesi zorunlu değildir.
...
Ancak Aşkın Taşan da bu sistemi savunmak zorunda olan kişi değildir.Savunmasına gerek yoktur.
...

Ateş Bey,
O zaman kural düzeltilmelidir.
Ya da ek maddeler ilave edilerek oyuncu -eğer suçsuz ise- korunmalıdır.

Oyuncunun hileye yöneldiğini asla söylemiyorum. Ama kural bu haliyle ortadayken sizin düşüncenize göre yorumlamak kuraldışı bir iyi niyet gösterisine dönüşür.

Kural telefondan yardım aldığı/ telefonunu kullandığı tespit edilirse demiyor... ZATEN O DURUM AYRI VE KESİN!


Haber vermeden (UNUTMUŞ OLSA DAHİ) çantası ile dışarı çıkma olayından bahsederek bunu engelliyor. Hakem elbette gözlemde bulunacak. Ne yapsın, kural mı yaratsın orada?

Bunun ne avcılıkla ne de kötü bir niyetle olmasını nasıl izah edebiliriz ki?
Bu durum oyuncunun kötü niyetli olduğunu göstermez!
Ama ard niyetli oyuncularla aynı kefede değerlendirilir ne yazık ki...
İşte tam burasının değiştirilmesi/ düzeltilmesi gerekir.



Benim kapalı telefonum cebimde ilk kez çaldığında anında kağıdımı imzaladım. Rakibimin oyuna devam edelim önerisine rağmen! Oysa ne hamle almıştım ne de mesaj...
Orada bir kural var ve ben bedelini -0- puan ile ödedim. TEREDDÜTSÜZ!


Sistemi savunmak zorunda olduğumu sizden duymak şaşırtıyor beni ??
OLSA OLSA ÇEKİDÜZEN VERİLMESİ GEREKİR !
...

Önceki yazımda geç kalma ile ilgili olarak da;
" Geç kalan oyuncunun belirlenen süre dışında (30 dakika ise 35. dakikada gelme gibi) gelmesi durumunda hakem oyunu devam ettirmeli midir?"

Sorumu oyuncuyu koruma yaklaşımınıza göre (bu yaklaşıma katıldığımı belirtirim) nasıl değerlendirdiğinizi merak ediyorum.

Selam ve saygılarımla.

[Ateş Ülker]

Geç kalma olayı bu konudan çok farklıdır.Geç gelme durumunda hakem süreyi 5 dakika daha uzatamaz!Kolunda saat vardır.Saatindeki farkdan dolayı belki yarım dakika daha ekleyebilir.Kolundaki saat 30 dakikanın dolduğuna işaret ediyorsa hükmen yenilgiyi açıklamak zorundadır!Bu kutuda anlatılan olayda ise, kuralın son şekline göre, cep telefonu ve elektronik aletlerin hakem izin verirse salona getirebilineceğini, ama bu araç gerecin görülmemesi gerektiğini söylemektedir.
Kahve almaya giden sporcuyu kovalayan hakem sporcunun telefonunu gözü ile gördü mü?Görmüşse haklıdır.Çantayı açmış olması bence hükmen yenilgi için yeterli kanıt değildir!

[Hakan Erdoğan]

Sayın erdal dersulu,
Yapıcı olmanızı ve özeleştiri yapmanızı takdir ediyoruz.
Heyecanlanmadan, sakin kafayla yazın lütfen, kendinizi daha iyi ifade edersiniz; gereksiz ve yanlış anlaşılabilecek şeyler de yazılmaz. Bizde sizi daha hızlı ve doğru anlayabiliriz o zaman.
Başınızdan geçenler üzücü ama kurallar uygunlanmış. Bununla birlikte uygulanmamış kural da olabilir. Sıfırıncı kural gibi!..
İyi çalışmalar,
Hakan Erdoğan

[M.Aşkın TAŞAN]

Geç kalma olayı bu konudan çok farklıdır.Geç gelme durumunda hakem süreyi 5 dakika daha uzatamaz!Kolunda saat vardır.Saatindeki farkdan dolayı belki yarım dakika daha ekleyebilir.Kolundaki saat 30 dakikanın dolduğuna işaret ediyorsa hükmen yenilgiyi açıklamak zorundadır!Bu kutuda anlatılan olayda ise, kuralın son şekline göre, cep telefonu ve elektronik aletlerin hakem izin verirse salona getirebilineceğini, ama bu araç gerecin görülmemesi gerektiğini söylemektedir.
Kahve almaya giden sporcuyu kovalayan hakem sporcunun telefonunu gözü ile gördü mü?Görmüşse haklıdır.Çantayı açmış olması bence hükmen yenilgi için yeterli kanıt değildir!

[size=medium][font=Times New Roman]Geç kalma olayı bu konudan sadece başlık olarak farklıdır.[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]Ama mantık aynı: SATRANÇ OYNAMAK İSTEYEN SPORCUYU KORUMAK!
[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]Mantık olarak sporcudan yana verilebilecek kararlar açısından benzerlikler yok mu?
[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]1- Bu özel olayda çantasında telefon ile dışarı çıkan oyuncu elbette iyi niyetlidir, bunun aksini iddia etmiyorum. Ama benzer başka olaylarda durum bunun aksi olamaz mı? Hakem yani her çantasını alıp dışarı çıkanın iyi niyetli ya da art niyetli olduğunu mu gözlemelidir? Böylesine kontrol mü hakemlere ve oyunculara kolaylık tanır, yoksa oyuncuların var olan bir kurala uyması mı?
[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]2- Diyorsunuz ki :" - Geç gelme durumunda hakem süreyi 5 dakika daha uzatamaz!Kolunda saat vardır.Saatindeki farkdan dolayı belki yarım dakika daha ekleyebilir.Kolundaki saat 30 dakikanın dolduğuna işaret ediyorsa hükmen yenilgiyi açıklamak zorundadır!"[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]Şimdi mantıken ben de size soruyorum: Neden 5 dakika daha uzatamaz? Ne engeldir ki? Eğer kural engelse uygulanmalıdır değil mi?
[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]3- "-Kahve almaya giden sporcuyu kovalayan hakem sporcunun telefonunu gözü ile gördü mü?" diyorsunuz. Oyuncu zaten hakem haber vermiş çantasında telefon olduğunu.
[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]4- " -Çantayı açmış olması bence hükmen yenilgi için yeterli kanıt değildir!" Diyorsunuz...[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman] Neden kanıt sayılmasın? Çanta dışarı çıkmamalı ve açılmamalı. Her ikisi de yapılmış ve kanıtlanmış! Bir çanta ile dışarı çıkma var bir de çanta açılması... Telefonun  açık ya da kapalı olması değil, içinde telefon bulunan çanta ile dışarı çıkılması ihlaldir...
[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]5- Buraya kadar oyuncunun gerçekten masumiyetini koruyan düzenleme yapılmalı belki. Buna elbette katılıyorum. Oyuncu telefon ile iletişime geçemedi belki. Ama geçme ihtimali oluşmuş. İşte düzenlenmesi gereken yer burası diyorum.
[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]6- Şunu anlamakta zorlanıyorum! Hasbelkader çanta ile dışarı çıkan masum oyuncu satranç oynama niyeti için size göre korunması gerekirken, işinden ancak çıkarak turnuvasına oyun oynamak için koşuşturan oyuncu da neden bu durumda 30 dakikası dolduğu için (ya da yönergede belirtilen başka bir geç kalma süresi)  yenik ilan ediliyor da hakemlerce korunmuyor? O zaman oyun süresi bitiminde yenik ilan edilsin! Bu daha koruyucu olmaz mı?[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]Oyuncu bence bunda daha da masum! Çünkü ortada tura yetişmek için o trafikte verdiği ısrarlı bir çaba var!
[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]Evet,  konu başka ama AYNI MANTIK DEĞİL Mİ? Her ikisinde de  satranç oynamak isteyen oyunculardan yana karar alacaksınız. Her ikisinde de oyuncu suçlu değil!

[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]Bu durumlarda kuralların oyunculardan yana yeniden düzenlenmesi gerekmiyor mu?[/font][/size]

[orakersin]

Konudan biraz bağımsız

bu arada sıfır dakika kuralı maç başladığı anda her iki sporcunun da tahta da olması için konulmuş bir kural değil mi idi? başlangıçta sıkı bir şekilde uygulandı şimdi birçok turnuvada yarım saat uygulaması getirildi. yani aslında uygulama başlangıçtaki amacından şaştı. kaldırılması iyi olmaz mı?

ve kurallarda böyle tartışıla tartışıla iyiye doğru evrimleşip geliştirilmelidir. ve dediğim gibi burada kural çok açık ve her tur öncesi de baş hakem bu kuralı özellikle hatırlattı. yani bu turnuvaya katılan biri teknik toplantıya da katıldı ise bu kuralı en az 10 kez duymuş oluyor. o yüzden kuralın uygulanması gayet mantıklı değil mi? ve sonuçta A ve B dahil 600 kişiye yakın katılımın olduğu bir turnuvada bir kez uygulanan kuraldan bahsediyoruz. yüzdeye vurursak: 1/600*9=1/5400 yani 5400'de bir olay. yani bundan yok hakemin kötü niyeti, yok avcı falan diye düşünmeden oyuncunun kendine bir ders çıkarması gerekiyor diye düşünmekteyim.

[Ateş Ülker]

Okurların konuyu daha iyi anlaması için olabildiğince sadece Hatay'lı arkadaşın başına gelen olayı konuşalım!Geç kalma süresini isterseniz ayrı bir kutuda tartışırız.Burada söylemek istediğim zaten FİDE tarafından esnetilmiş kurallarda hakemin karar verirken sporcu lehine davranmasının mümkün olduğudur.Eğer suç sabitse ceza verilecektir.Örneğin Teknik toplantıda kimse çantasını kantine götürmesin"denmişse hakem kararında haklıdır!Yaşanan olayda hakem sporcuyu müfettiş gibi izlemek yerine arkasından seslenebilirdi"Çantayı turnuva salonunun dışına çıkarmak yasaktır"diye hatırlatabilirdi.Ama ceza vermek hakem için rating kazanmak anlamına da gelmektedir!
Şimdi en kritik soruyu soruyorum.Vicdanınıza sorarak kendi kendinize yanıtlamanız yeterlidir.Burada yanıt vermeniz şart değildir.Bir yabancı usta çantası ile kantine gitse yine hükmen yenik sayılır mıydı?
Anlatılan olayda sporcu kusurludur.Adeta hakemin hükmen yenik saymasına davetiye çıkarmıştır.Herşeye rağmen görünürde sporcunun suçu sabit olmadığından hakem onu hükmen yenik saymak zorunda değildi.Tabii benim haksız çıkmamdan keyif alanlara sorarsanız onlar asla benim gibi düşünemezler.Ama 10 kişilik bir jüri kurun ve onlar da görüşlerini söylesinler.Hatta anket bölümünde bu olay için bir oylama yapalım!Hakemin kararı doğru mudur?
Öte yandan Türkçeyi en iyi şekilde kullanmak gerekiyor.Bu olayda kahramanımızın başlıca suçu çantayı turnuva salonu dışına çıkarmış olmaktır.Bu son cümleyi önceden söylemiş olsanız size hak verebilirim.Özellikle Teknik toplantıda "hiç kimse içinde telefon bulunan çantayı salonun dışına çıkaramaz"denmişse hakemin kararı doğrudur ve o zaman bu tartışmalara gerek yoktur.

[haliltaş]

3 tane konu birbirine girince haliyle çok da bir sonuç çıkmayacak.
1. Telefon Kuralı.
2. Bu kuralın doğruluğu, yanlışlığı, uygulanması.
3. Aday Hakem olduğunu söyleyen oyuncunun davranışı ve uygulamaya olan isyanı.

Bu konular bence ayrı bir tartışma konusudur. Ama burada bir arada tartışılınca kim neyi ne için söyledi birbirine giriyor. Ve ben bunları defalarca okumuşum hissinden kurtulamıyorum.

Bu yazdığım maddeler hakkında kısaca yazmak isterim. (bence)
1. Telefon kuralı:
Biraz göstermelik bir kuraldır. İçler rahat olsun tarzında. Yoksa hileyi hurdayı kafasına koymuş biri için yöntem çok. Bir de sizce de garip değil mi satranç zaman bağlı bir oyun ve onlarca zaman kıstası var. 3+02 lik bir turnuvada cep telefonunu nasıl kullanabilirsiniz? Ama kural 90+30 içinde aynı 3+02 içinde.

2. Burada düşülen yanlış bence Profesyonellik ve amatörlük. Yani işi satranç olan profesyonellerin olduğu bir turnuvada elebetteki telefon getirme, getirirsen de ne halin varsa gör diye rahatlıkla söylenebilir. Ama İşten çıkıp biilmem kaç km yol gelip turnuvaya katılan birine de zamanımızda malesef telefonunu getirme demek abesle iştigal olur. Ve dediğim gibi aslen ben telefondan kopya çekecek insan sayısı 1 bilemedin iki ise bundan mağdur olacak insan sayısının daha fazla olduğuna inananlardanım. Ama iyi ama kötü bir kural konulmuş ve uygulancak olan da şimdilik budur. Tabiki tam öneleyici tedbirler alınabilir. Ama bu durumda turnuva yapabilir misiniz?

3. Bance tamen haksızdır. Teknik toplantı ve tur öncesi hakemler kesinlikle bu konuyu söylüyorlar. (Ersin Orak bey de bu durumu teyit ediyor zaten) Buna rağmen sen çantanda telefon ile sahadan çıkıyorsan 1. derece kusurlusun demektir. Hakemi uyarmalıydı deniyor. Uyardı ve salona dönüldü diyelim. Rakip de dediki telefonu ile dışarı çıktı. Ne yapacak hakem? Emin olmadığı bir konuda hakemliğin yanında şahitlik de mi yapacak? Sen kuralları bile bile dışarı çıkacaksın sonra yakalanınca vay avcı hakemler diye isyan edeceksin. Bu şark kurnazlığıdır başka bir şey değil.

[M.Aşkın TAŞAN]

Aslında bu konu çok uzadı.
Bir ucu hakemlerin vicdansızlığına, düşüncesizliğine, fırsatçılığına,gaddarlığına, oyuncu düşmanlığına,etkili hakem şovu yaptığına...
Diğer ucu da sadece kuralları uygulamasına değin uzayacak.

Hiç gerek yok!
Kurallar farklı yorum getirilemeyecek kadar açıktır.

BAKINIZ...

 
 [size=large]Oyuncuların Yönetilmesi [/size]
[size=medium]11.2 [/size]
[size=small]Madde hükmünde oyunların oynandığı alana hakem veya oyuncu olmayan kişilerin de girebileceğine yer veriliyor. Oyun salonu, oyunların oynandığı yer olarak kavramlaştırılabilir. Salona kimlerin alınacağı belirlenebilir. Ancak; aynı salonun içinde bir bant veya şerit ile satranç masalarının, oyunların oynandığı, oyuncuların yer aldığı alan ayrıca belirlenmişse bu kez bant ile çevrilerek belirlenen alan ‘oyunların oynandığı yer’ kabul edilerek salon kavramına yeni bir yaklaşım getirilebilir. Bu durumda salona bu anlamda izin almaksızın izleyici ve diğer katılımcılar girebilirken, aynı salon içinde bant ile belirlenmiş yere/alana izin verilen kişiler girebilecektir. Bu ayrıntıya dikkat! [/size]
[size=medium]11.3 [/size]
[size=small]Maddenin kurgusu ‘hile’ ve ‘hile yapan’ kavramları üzerine oluşturulmuştur. Önce hile anlatılırken ardından da hile yapanlara uygulanacak yaptırımlar ele alınmaktadır. Hileyi “… başka bir kişiden (seyirci, kaptan, takım arkadaşı vb.) ve/veya herhangi bir bilgi ya da iletişim kaynağından (kitap, notlar ya da herhangi bir elektronik cihaz) bilgi almak…” olarak tanımlamak olanaklıdır. Maddenin yapısı hilenin nasıl önleneceğini çözümlediği gibi hile yapanlar için uygulanacak yaptırımı da sıralar. [/size]
[size=small][color=#ff3333]Oyuncu hiçbir koşulda açık ya da kapalı, çalışır durumda olsun ya da olmasın, içerisinde satranç oyunlarını analiz yapmaya elverişli hiçbir elektronik cihazı, cep telefonu veya benzeri iletişim cihazını, diğer bilgi kaynaklarını oyun sırasında üzerinde bulunduramaz.[/color] Maddenin ruhunda ve bu yorumda anılan böylesi araç gereçlere ‘ihlal nesneleri’ diyebiliriz. Bu anlayış çantada ya da cepte taşınan ihlal nesnelerini de kapsar. Tanımlanan ihlal nesnelerini taşıdığı saptanan oyuncu oyunu kaybedecektir. Oyuncu aynı turnuva içerisinde ikinci kez madde 11.3.b kapsamında bir ihlalde bulunduğunda turnuvadan ihraç edilmelidir. [/size]
[size=small]İhlal nesnelerini bulundurulmasının yasak olması hükmü, kurallar manzumesinin üzerinde tartışma yaratılan konularından biridir. İhlal nesnelerini üzerinde bulunduran oyuncu oyunu kaybedecek (dikkat edelim hükmen değil, hakem kararı ile sıfır puan), rakibi de kazanacaktır. Rakip kazanacak durumda değilse ne olacaktır? Tahta başında oynayarak ‘alın teri ile’ kazanamayan bir oyuncuya hangi neden ile kazanç verilebilir? Böyle bir oyundan bu oyuncunun ½ puan alması beklenir (0- ½ veya ½ - 0 gibi). İhlal nesnelerini bulunduran oyuncunun, oyun sırasında bu nesnelerden yararlandığı peşin olarak kabul edildiğini, maddenin hüküm gerekçesinden anlayabiliyoruz. Oyuncunun bu nesnelerden yararlandığı peşinen kabul edildiğine göre, hakem madde 12.9.d de anıldığı biçimde ‘rakibin o oyundan alacağı puanı tam puana kadar artırmak’ yaptırımını, disiplin cezası olarak kararına yansıtır (0- ½ veya ½ - 0 sonuçları 0-1 veya 1-0 olur). ‘Rakibi kazanır’ denilmesinde bu uygulama yorumuna ulaşılabilir. [/size]
[size=small]Organizasyon yetkilileri ihlal nesnelerinin oyun sahasına getirilmemesi için gerekli önlemleri almalıdır. Emanet ofisi, vestiyer gibi alanlar ile çözüm yoluna gidilebilir. [/size]
[size=small][color=#ff3333]Tüm ihlal nesnelerinin oyun alanına sokulmasının yasak olması uygulama güçlüğü ve hatta olanaksız olabilir. Bu doğrultuda ihlal nesnelerinin oyun alanına sokulması yasağından vaz geçilebilir.[/color] Uygulamada, oyuncuların, tümüyle kapalı olmak koşuluyla cep telefonlarını/elektronik haberleşme araçlarını, bilgi kaynaklarını yani ihlal nesnelerini çantalarında bulundurmalarına izin verilebilir. Organizatörler, bu seçenek uygulanacaksa, [/size]
[color=windowtext][size=small]yarışma yönergesinde belirtmelidir. Başhakem de teknik toplantıda yazılı ve sözlü olarak uygulamanın nasıl olacağını belirtilerek başlangıçta oyunculara duyurmalıdır. Bu seçenek karşısında uygulama şu biçimde olacaktır: [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] Oyuncuların ihlal nesnelerini içine koydukları çanta oyun süresince görünür bir yerde olacaktır, [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] Oyuncu, çantasında bir ihlal nesnesi bulundurduğunu masada görev yapan hakeme bildirir, [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] Masadaki görevli hakem, çantasında bir ihlal nesnesi bulundurduğunu bildiren oyuncuları listesinde işaretler, [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] Oyuncular, oyun sırasında, oyun salonundan dışarıya çıkarken çantalarını yanlarına alamayacakları gibi, oyun alanı/oyun sahası dışına çıkmalarına izin verilmeyecektir, [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] Oyuncunun, oyun sırasında, çantası ile birlikte oyun salonu dışına çıkmasının zorunlu olduğunu hakeme bildirmesi durumunda; hakem, oyuncunun çantasında bulunan ihlal nesnesini teslim alarak, oyuncunun çantası ile dışarı çıkmasına izin verir, [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] [/size][/color]
[color=windowtext][size=small]Bu kısıtlamalar karşısında tüm oyuncuların duyarlı ve anlayışlı davranarak kurallara uymaları beklenir. Oyuncu dışındaki diğer katılımcıların da oyun alanı/oyun sahası içerisinde ihlal nesnelerini kullanmaları organizasyon tarafından yasaklanmıştır. Bu yasağa uymayan katılımcılar yarışma alanından uzaklaştırılırlar. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small]Oyunların her tür bilişim/iletişim temelli ‘yardım’dan bağışık, sağlıklı bir biçimde tamamlanmasını sağlamak, hakemlerin güç görevleri arasına girmiştir. İşte bu nedenledir ki, türüne bakılmaksızın bu cihazların tümünün (cep telefonları, cep bilgisayarları, mp3 çalarlar, PDA’lar, telsiz, IR, bluetooth cihazları vb.) oyun alanına getirilmesi yasaklanmıştır. Bu nasıl denetlenecektir? Sağduyu ve eğitim yolu ile zaman içerisinde otokontrolü sağlamak olanaklı olacaktır. Oyuncuların görünür haller dışında, üzerlerinde ihlal nesneleri bulundurduklarını denetlemek, hakemin, ne görevi ne de hakkıdır aslında. Ancak kural metninde hakemin böyle bir denetimi yapabileceği anlatılsa da hakemler oyuncu ile böylesi bir iletişime asla girmemeli, kendisi, hiç kimsenin üzerini aramak gibi bir eylem içerisinde bulunmamalıdır. Gerektiğinde bu eylem bu iş için eğitimli görevliler tarafından yerine getirilmelidir. Kurallara, yazılı sözlü uyarılara karşın, sözü geçen ihlal nesnelerini oyun alanı içinde üzerinde, tamamen kapalı olmaksızın çantasında bulunduranların, bunun doğurabileceği sonuçların sorumluluğunun yalnızca kendilerine ait olduğunu kavramaları sağlanmalıdır. Bu amaçla, hakemler, tur başlamadan bu yolda uyarı ve anımsatmalar yapmalı, oyun alanına bu yönde uyarı ve duyurular asmalıdır. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small]Hakemler için hilenin önlenmesine yönelik olarak özel eğitimlerin verilmesi esas olmakla birlikte, hakemlere, uygulanabilir önerileri şu biçimde sıralayabiliriz. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] Şüphe oluşturabilecek herhangi bir eylem hakkında gereğinin yapılması hakemin görevi olduğundan atak olması beklenir. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] 11.3.b maddesinin ihlali durumunda oyuncunun üzerinin ve eşyalarının el detektörü ile aranması istenebilir. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] Oyun salonunu sık sık terk eden oyuncular ile madde 12'ye göre diğer oyuncuların, izleyiciler ya da başka kişilerle olan olası iletişimlerinin saptanması amacıyla dikkatli biçimde izlenmelidir. Pek çok durumda tuvalette cep telefonu kullanıldığı saptanmıştır. Dolayısıyla oyuncunun oyun salonunu ne sıklıkla terk ettiği izlemeli, sıklığın çok yüksek olması durumunda oyun salonunu sıklıkla terk etme nedeni saptanmalıdır. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] Oyuncunun üçüncü kişilerden bilgi alabileceğinin bilincinde olunmalıdır. Oyuncu ve izleyiciler arasında konuşma ve/veya işaret verme/alma gibi herhangi bir iletişim engellenmelidir. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small][/size][/color] [color=windowtext][size=small]Oyun alanında/sahasında satranç programlarının kullanılmasına hiçbir şekilde izin verilmemeli, hoşgörü gösterilmemelidir. Herhangi bir oyuncu veya izleyicinin oyun alanı içerisinde bir satranç programını kullandığının fark edilmesi durumunda kuralların uygulanmasından kaçınılmamalıdır. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] Oyuncunun kıyafetlerinin, çantalarının ya da diğer eşyalarının aranmasının istenmesi durumunda bu işlemin kapalı/özel bir yerde yapılması istenmelidir. Arama, ancak doğrudan saptama veya şikâyet durumunda (şikâyet bir temele dayanıyorsa) yapılmalıdır. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] Aramanın sakin ve nazik biçimde yapılması sağlanmalıdır. Araması yapılan oyuncunun dilediği bir kişiyi (her iki cinsiyette olabilir) tanık olarak seçme hakkının olduğu unutulmamalıdır. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] Bir acil durum yoksa oyuncunun üzerinin ve eşyalarının araması oyun bittikten hemen sonra yapılmalıdır. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] Oyuncunun aranmayı reddetmesi durumunda, oyuncuya kurallar sakin biçimde açıklanmalıdır. Oyuncunun yine de aranmayı reddetmesi durumunda bu kez kendisine uyarı verilebilir. Buna rağmen aranmayı kabul etmemesi durumunda maçı kaybetmiş sayılır. Turnuvanın sonraki turlarından ihraç edilebilir. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] İhlal nesnelerinin oyun alanı yakınında bir yere saklanabileceğinin veya oyun biter bitmez başkalarına verilebileceğinin bilincinde olunmalıdır. [/size][/color]
[color=windowtext][size=small] [/size][/color]
[color=windowtext][size=small]Madde hükmüne göre yarışma yönergesinde yer verilerek cep telefonu ve benzeri iletişim cihazları için ‘kayıp’ yerine daha farklı, daha az katı cezalar öngörülebiliyor. Ancak; organizatörlerin yerel etkinliklerde bu kural maddesini uygulamaları önerilmez. Hele ki hakemler bu anlamda ön dahi alamazlar. Uygulama için üst yönergeler ve merkezi otoritenin alacağı karara uyulmalıdır. [/size][/color]
[color=windowtext][size=medium]11.9 [/size][/color]
[color=windowtext][size=small]Hakemden, satranç kurallarının belirli bir noktasının açıklanmasının istenmesi durumunda, hakemler duyarlı yaklaşarak yanıt vermelidir. Kuralı açıklarken diğer oyuncuya haksızlık yapacak bir yaklaşım olmamalıdır. “… şimdi roku nasıl yapacağım?” diye soran oyuncuya rok hamlesinin kural metninde olduğu gibi nasıl yapılacağı yönünde bir açıklamada bulunulamaz. Bu, hamle söylemeye eş değerdir. [/size][/color]


....

YANİ BU KURALLARA DAYANARAK GEREK ORGANİZASYON VE GEREKSE HAKEMLER TELEFON KONUSUNDAKİ ESNETMELERİ OYUNCULARDAN YANA MAKUL ÖLÇÜLERDE YAPMIŞKEN;

1- BENİM ÜZERİMDEKİ TELEFON HALA ÇALIYORSA,
2- ÇANTAMDA AÇIK UNUTTUĞUM TELEFON ÇALIYORSA,
3- ÇANTAMDA AÇIK YA DA KAPALI TELEFON İLE DIŞARI ÇIKIYORSAM,
4- BU DURUM TÜM YÖNERGELERDE AYNI YAZILIP AYNI UYGULANIYORSA,
5- OYUNCULAR ÖDÜL TÖRENLERİNE KATILMADIKLARI GİBİ      T E K N İ K    T O P L A N T I L A R A   D A
    KATILMIYORLARSA...

E ARTIK NE HAKEMLERİN, NE GÖZLEMCİLERİN, NE DE BİZLERİN YAPABİLECEĞİ BİR ŞEYLER KALMAMIŞ DEMEKTİR.

Eklemeliyim:
Bu güzel yorumlarından dolayı IO&IA Tahsin AKTAR' A teşekkür ederim.

Sağlıcakla kalın.

[Feti]

Kuralı esnetmek kavramını önceki yorumlarda ilk ben kullandım. İlgili konuya yorum yazarken anlık olarak aklıma gelen bir şeydi. Üzerinde yeterince düşünerek kullanmış değilim.
Kuralı esnetmek yerine, yeri, zamanı, oyuncuyu dikkate alarak kuralı satranççıya en iyi hizmet eder hale getirmek denilebilir.
 
Bazı satranççılar ve hakemler derhal en ağır cezayı kesmekten yana. Bu, işin en kolay yanıdır.
Hakemliğe yeni adım atmış olan (bizim memleketten bahsediyorum), bilgisini henüz tamamlama aşamasında olan ve henüz tecrübesiz kişinin yapabileceği en kolay işdir. Hakem zoru seçmelidir. Zor olan nedir ? Ben ne yaparsam adil olurum ve satranç oynamak isteyen satranççıya en iyi hizmeti nasıl veririm sorusuna cevap aramak ve vereceği kararların bu doğrultuda olmasına çaba göstermektir.
 
Buradaki satranç kuralı nedir, yani 11.3b nin anafikri nedir ? : Hamle hırsızlığı yapmak yasaktır.
Gerçekleştiğinde en ağır cezayı gerektirir.
 
Amaç satranççıya en iyi şartlarda satranç oynatmaktır.
Bu amacı gerçekleştirmek için Mevlana’nın pergel yöntemi uygulanabilir !
Pergelin iğneli ucu satranç kurallarına ve satranççıya satranç oynatmak amacına sıkı sıkıya batırılır. Pergelin diğer ucu yeri, zamanı, oyuncuyu dikkate alarak her defasında farklı bir güzergâh izleyebilir.
 
Nasıl olacak bu ?
 
Kural nedir ? : Oyun devam ederken masanın üstünde duran kitabın sayfasını açmak kırmızı kartı gerektirir.
Kuralı esnetmek nedir ? : Masanın üstünde kitap bulundurmak sarı kartı gerektirir.
Sarı kart nedir ? : Kitabı masadan uzaklaştırmak ve düşünme zamanını yarı yarıya azaltmak, mesela.
 
Kural nedir ? : Kapalı olan çantasında bile telefonu açık tutmak kırmızı kartı gerektirir.
Kuralı esnetmek nedir ? : İçinde kapalı telefonu olan çantasını oyun sahasının dışına çıkartmaya çalışmak sarı kart gerektirir.
Sarı kart nedir ? : Çanta ve telefonu müsadere etmek ve düşünme zamanını bir çeyrek azaltmak, mesela.

Bu arada, yukarıda yazdıklarım tabii ki 11.3b kapsamında uygulanamaz. Kural kesindir ; çanta taşıyorsan yeniksin. Bitti, bu kadar. Yazdıklarım ileriye dönüktür. FIDE’ye öneri olarak sunacağım.
 
Eğer kural ihlali, yani hamle hırsızlığı henüz gerçekleşmemişse en ağır cezayı vermek adil değildir.
‘Kural ihlalinin tespit edilmesi çok zordur, onun için hakemlerimiz diğer satranççının hakkının yenilmemesi için baştan en ağır cezayı kesmek zorundadırlar’ diyen varsa, buna cevabım, o cezayı satrançtan hiç anlamayan babam da keser. Hakem, sadece ayakta dikilip el kaldıranın yanına yaklaşmamalı, oyun esnasında satranççılar arasında dolaşarak, onları izleyerek, bir oyuncunun kural ihlali yapabileceğini tahmin edebilmeli ve potansiyel ihlali iyi niyetiyle engelleyebilmelidir.
 
Hakemlik bostan korkuluğu değildir. Satranca ve satranççıya saygı gösteren, satrancı ve satranççıyı seven, satranççıya satranç oynatmak anafikrini rehber edinmiş kişiliktir, karakterdir hakemlik.

[Hakan Erdoğan]

Sayın Feti,

Güzel araştırmacı yazınız için teşekkür ederim.
Yazınızda önceden sözünü ettiğim, üzerinde birlikte çalışılmasını istediğim "0." kurala(asıl olan) çok güzel değinmişsiniz. Hiç akla getirilmeyen(istenmeyen), bir türlü anlamaya çalışılmayan, gözardı edilen, ortaya çıkması engellenen, saklanan o 0. kural ile ilgili konuşmaya ve araştırmaya devam etmeliyiz.
0. kural: Asıl olan, ilk ilke; sporun yapılması için çaba sarf etmeli, yapılmaması için değil!
Herkese iyi çalışmalar,
Hakan Erdoğan

[Feti]

Anafikir satranççıya en iyi, en uygun şartlarda satranç oynatmaktır. Satrancı ve satranççıyı sevmek ve onlara saygı göstermek vazgeçilmez düşünce ve eylem olmalıdır. Satranç kapsamında yapılan tüm işler bu ön kabulden sonra anlam kazanır.

Bu ön kabulden sonra kurallara bakalım.

Kurala uymak esastır.
Hani, bir kanun çıkar, fakat kanunla beraber (hiç benimseyemediğim, kabullenemediğim) istisna fıkralar olur ya, kanunu yok sayan. Aşağıda ondan bahsetmiyorum.
Kural istisnasız yazılmalı ve istisnasız uygulanmalıdır.
Bunu bir kenara koyalım.

Kuralla beraber istisna maddeler de varsa, kural uygulayıcı bu istisna maddelere uymak zorundadır. Fakat anafikri hiçbir zaman gözardı etmeden. Anafikirden bir milim sapmadan. Kural çantanın içindeki kapalı telefona izin veriyorsa, kural uygulayıcı kuralın anafikrini anlayarak, benimseyerek, kuraldan sapmadan satranççıya hizmet verebilir. Kuralı uygularken kuraldan ve satranççıya satranç oynatmak anafikrinden taviz vermeden türlü çeşit farklı düşünce ve davranışlarla organizasyonu, oyunu başlatmak, devam ettirmek, bitirmek mümkündür.

Diğer yandan, kuralı değiştirmek için çaba göstermek bir haktır, kendine ve başkalarına saygıdır.
Kural değişince de değişen kurala uymak esastır.

Şimdi aşağıda güzel bir haber vereceğim.
FIDE yeni Laws of Chess için kolları sıvamış. Taslak hazırlamış. Bakü’de konuşulup, tartışılıp son noktayı koyacaklar.
Taslakta 11.3b nin revizyonu var. Revizyonda çantanın içindeki telefondan bahsetmiyor. Çanta iptal. Oyun alanına telefon getirmenin yasak olmasından bahsediyor. Çok güzel, gelişmeci bir düşünce. Kurallar evrile evrile gelişiyor, satrancın asaletine uygun hale getiriliyor. Bu taslağın en azından bu haliyle kesinleşmesi ve karara bağlanması için TSF yetkililerinin çaba göstermesini temenni ediyorum.

Taslak 11.3 :
11.3.1 During play the players are forbidden to use any notes, sources of information or advice,
or analyse any game on another chessboard.
11.3.2 During play, a player is forbidden to have a mobile phone and/or other electronic means
of communication in the playing venue. If it is evident that a player brought such a
device into the playing venue, he shall lose the game. The opponent shall win. The rules
of a competition may specify a different, less severe, penalty.
11.3.3 The arbiter may require the player to allow his clothes, bags, other items or body* to be
inspected, in private. The arbiter or a person authorised by the arbiter shall inspect the
player, and shall be of the same gender as the player. If a player refuses to cooperate
with these obligations, the arbiter shall take measures in accordance with Article 12.9.

Bunun yanısıra, taslak maddede benimsemediğim, kabullenmek istemediğim nahoş bir cümle var : “The rules of a competition may specify a different, less severe, penalty.” Şimdi olmadı işte. Bu istisna kuralın ruhuna aykırı. Tahmin ediyorum, bir süre sonra bu absürt istisna madde de iptal edilecek ve satrancın asaletine uygun bir madde yürürlüğe girecek. Ama niçin gecikilsin ki ! Hemen bu toplantıda tüm iletişim araçlarının tümüyle yasaklandığı ve aksi davranışların en ağır cezayı gerektireceği kurallara yazılmalıdır. TSF yetkililerinden ricam ; 11.3.2. kuralın son cümlesinin iptal edilmesi için çaba göstersinler.

Eğer son cümle iptal edilirse, satranç asaletine ve ruhuna uygun yepyeni, güzel, uygulaması kolay bir maddeye kavuşur.

[M.Aşkın TAŞAN]

Çanta iptal. Oyun alanına telefon getirmenin yasak olmasından bahsediyor. Çok güzel, gelişmeci bir düşünce.

Bu zaten vardı!
Ama uygulanmıyordu!

Dediğiiniz gibi kural hem TELEFONLA GİRİLEMEZ diyor, hem de şu şartlarda girebilirsin demeye getiriyor.
Çelişkidir.

Yıllarca da bir şekilde abidik gubidik uygulanmaya çalışıldı.
Olmuyor işte!

Benim ta başından beri istediğim, bu yanlışa ve çelişkiye TSF nun TEK BAŞINA dur demesiydi!

Öneri taslak kimden geldi acaba?
Meraktayım...