Çanakkale Hakemleri Avcı Çıktı
#61
http://www.fide.com/images/stories/NEWS_...ympiad.pdf

Olimpiyatta yapılacak uygular burada ilginizi çekerse.
Ara
Cevapla
#62
Mustafa Beye teşekkür ediyorum.

Pekala, kabul ediyorum. Düşüncelerimi memnuniyetle revize ediyorum.

Başhakemin anti-cheating arbiter (hile önleyici veya hile tespit edici hakem) tayin ettiğini veya match arbiter (oyun hakemi) in aynı zamanda anti cheating arbiter olarak tayin edildiğini ve bu hakemin verilen talimat gereği oyuncuyu takip ettiğini varsayıyorum.

Pratikte başhakemin hakeme hangi talimatları verdiğini bilmiyorum. Kendisi biliyor.

Fakat oyuncunun hile, hamle hırsızlığı yaptığına dair herhangi bir bilgi ve haber olmadığı sürece hakemin yanlış karar verdiği ve oyuncuya haksızlık yapıldığı düşüncem değişmeyecektir. Birisi burada bana yardımcı olmak için oyuncunun hile yaptığının ispatlandığını yazıversin.

Veya ;
Bugünlerde e-posta adresim elden ele dolaşmaktadır. Sakıncası da yoktur. Birisi bana e-posta adresime yazarak veya Özgür Forumdan mesaj göndererek oyuncunun hile yaptığının ispatlandığını ve aldığı cezayı hakettiğini yazıversin.

İletişim çağında bu kadar kolaylık da olsun artık. Yok ben iletişmek istemiyorum diyenler varsa da kendileri bilir.

Bu arada, hep telefon yazılıp çiziliyor. Akıllı saat, akıllı kalem nedir, ne iş yapar ki ?!
Ara
Cevapla
#63
(26-08-2016, 09:54)Feti Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Fakat oyuncunun hile, hamle hırsızlığı yaptığına dair herhangi bir bilgi ve haber olmadığı sürece hakemin yanlış karar verdiği ve oyuncuya haksızlık yapıldığı düşüncem değişmeyecektir. Birisi burada bana yardımcı olmak için oyuncunun hile yaptığının ispatlandığını yazıversin.

O zaman telefon çalması da aynı şey değil mi?
Ya da mesaj gelmesi...
Hamle hırsızlığı yaptığına dair herhangi bir bilgi ve haber yoksa ne olacak?

Sorun iletişim araçlarının turnuva salonu/oyun alanı içinde aktif ya da pasif olmasından, bu araçların salonda ya da oyun alanında bulunup bulunmamasına noktasına gidiyor.
Görevlendirilmiş bir kaç hakemin 500- 600 kişinin katıldığı turnuvalarda sadece bu işlerle uğraşmasını gereksiz ve yetersiz buluyorum. Dolayısıyla da mantıksız!
Çünkü görevlendirilen hakemlerden sadece telefon takibi değil, sporcuların her türlü iletişimini engellemeleri beklenir.

Sorunun kökten halli gerekir.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#64
Telefonun çalması aynı şey değildir.Telefonun çalması halinde oyun bitmiştir.Çünkü bu konuda kural kesin hükmen yenilgi vermektedir.Ayrıca telefonun çalmasının rakibi rahatsız eden bir özelliği vardır!
Telefonun çanta içinde bulunması konusunda ise FİDE kuralı esneklik tanımaktadır.((Hakem izin verirse telefon salona gelebilir,ancak ancak açık olmayacak,çantanın içinde bulunacak ve kimse telefonun var olduğunu görmeyecek!))Şu halde içinde telefon bulunan çanta sahibi tarafından bir masadan alınıp bir başka masaya götürüldüğü takdirde benim gittiğim ülkelerde ilgili sporcuya ceza vermiyorlar!Tabii siz isterseniz bizim hakemler "telefonları salona getirmeyin bahçede çimenlerin üzerine bırakın!Tur bitince alıp eve gidersiniz"diyebilir!!Böyle katı bir yaklaşım da yönergeye eklenebilir.Ama FİDE bu yaklaşımı zorunlu duruma getirmemiştir!
Bizim tartıştığımız örnek nisbeten daha çetrefillidir!Sporcu çantayı alıp dışarı çıkmıştır.Çanta ile dışarı çıkmanın suç olduğu yönergede yazılmış veya Teknik toplantıda hatırlatılmış ise örneğimizdeki hükmen yenilgi kararı doğrudur!Biz tarafsız düşünüyoruz.Telaşlanmıyoruz!Amacımız hakemlerimizin katı karar verdiğini kanıtlamak değildir.Ancak bu anlatılan örnekde bir katılaşma olduğunu hissediyoruz!Çünkü Hatay'lı arkadaşımız turun başında çantasında telefon olduğunu hakeme bildirmiştir.Daha o anda hakem "çanta salonda kalacak ve tur bitene kadar açılmayacak"diyebilirdi.Bu uyarıyı yapmamıştır!Yerli sporcunun tuzağa düşmesini beklemiştir.O da büyük ihmal göstermiş ve tuzağa düşmüştür.Sporcumuzun kusuru hakemlerimizi henüz tanımamış olmasıdır.Sporcumuz kendi dürüstlüğüne ve iyiniyetine fazlası ile güvendiğinden,başka deyişle kendinden emin olduğundan hükmen yenilmeyi aklından geçirmemiştir!Çantayı alıp yürüdüğü anda hakemin de peşinde olduğunu gördüğünden baskına uğrayabileceğini düşünmeliydi!
Kuralları turun başında ve her fırsatta hatırlatmak hakemin iyiniyetini gösterir.Kuralı esnetmek anlamına gelmez!Bu olayda çok açık ve herkesin anlayabileceği bir Türkçe ile "hükmen yenilgi nedeninin içinde telefon bulunan çanta ile kantine gitmek" olduğu sözlü ve yazılı olarak bildirilmelidir.Tırnak içindeki ifade mutlaka hem ceza verilen sporcu hem de diğer ilgililer tarafından kullanılmalıdır!Gelecekde bu gibi tartışmaları en aza indirmenin yolu öncelikle Türkçeyi anlaşılır bir şekilde kullanmaktır!Sayfalarca yazmadan sonuca gitmenin yolu -anlaşılır- olmaktır!Verilen cezanın nedeni çantanın kantine götürülmesi ve kantinde cüzdanı çıkarmak amacıyla çantanın açılmış olmasıdır.Verilen ceza sporcunun telefonu kullanması ile ilgili değildir!Gördüğünüz gibi ben olayı anlaşılır bir şekilde anlatıyorum!Aşkın bey ise devamlı "kural doğru uygulanmıştır"diyor.Oysa hükmen yenilgi nedeni, eğer benim tırnak içinde gösterdiğim neden değilse burada öğretici olmak için anlaşılır bir şekilde yazılmalıdır!
Ateş Ülker
Ara
Cevapla
#65
(26-08-2016, 22:28)Ateş Ülker Nickli Kullanıcıdan Alıntı: .Çanta ile dışarı çıkmanın suç olduğu yönergede yazılmış veya Teknik toplantıda hatırlatılmış ise örneğimizdeki hükmen yenilgi kararı doğrudur!

[size=large][font=Times New Roman]Ateş bey,[/font][/size]
[size=large][font=Times New Roman]Şu HÜKMEN kavramında bir yanlışlık ve yanlış anlaşılma var. Aynı hataya ben de düştüm.[/font][/size]
[size=large][font=Times New Roman]Şöyle ki;[/font][/size]
[size=large][font=Times New Roman]Telefonun bulunması veya çalması her ikisinde de o kişi yenik sayılır yani 0 (sıfır) alır. Yani elo ukd kaybeder, hükmen yenik ifadesi yanlış oluyor bu durumda.[/font][/size]
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#66
(26-08-2016, 22:28)Ateş Ülker Nickli Kullanıcıdan Alıntı: ...
Ancak bu anlatılan örnekde bir katılaşma olduğunu hissediyoruz!Çünkü Hatay'lı arkadaşımız turun başında çantasında telefon olduğunu hakeme bildirmiştir.Daha o anda hakem "çanta salonda kalacak ve tur bitene kadar açılmayacak"diyebilirdi.Bu uyarıyı yapmamıştır!
Nereden biliyorsunuz?
Bu uyarı hem teknik toplantıda ve hem de her tur öncesinden defalarca yapılmıştır.
Ama siz olay esnasında bir kez daha yapılması gereğini söylüyorsunuz. Evet bu iyi niyettir. Bu noktada elbette katılırım.
Ama bunun da kurallaşması şartıyla!
Neden?
Çünkü kurallar standart olmak zorundadır.
Her hakem kendisine göre bir karar vermek zorunda kalmamalıdır.
Çünkü o zaman benzer olaylarda da geçmişe yönelik bir çok olaylar hakkında verilen kararların da yeniden incelenmesi gerekir.
Fikirsel olarak ayrıldığımız yegane nokta budur!
Sizin, "hakem gerektiğinde vicdanına göre karar vermek zorundadır" yaklaşımına karşı çıktığımı düşünmüyorsunuzdur umarım.
...
[size=large][font=Times New Roman]Aslında neden tartışma uzuyor biliyor musunuz? Kuralın kendi içindeki çelişkiden dolayı...[/font][/size]
[size=large][font=Times New Roman]Hem telefonu kesin bir ifade ile (   [/font][/size]Bir oyun sırasında, bir oyuncunun oyun sahasında cep telefonu, elektronik haberleşme aracı veya satranç hamleleri önerebilecek her hangi bir cihaz bulundurması yasaktır) [size=large][font=Times New Roman] yasaklıyor, hem de hakemlere bu durum ile ilgili düzenleme hakkı tanıyor (?!)[/font][/size]


[size=large][font=Times New Roman]Bu durumda sn. Feti' nin de söylediği gibi kural özel bir şekilde ele alınarak düzenlenmelidir.
[/font][/size]

[size=large][font=Times New Roman]Telefonun çalması aynı şey değildir diyorsunuz ama oyuncuya ve o sesi duyan tüm oyunculara verdiği rahatsızlık açısından aynıdır. Çünkü oyuncular da dahil olmak üzere herkes telefonunu açık unutabiliyor. Her an çalabilir ve çalıyor da zaten. Her yıl, satranç camiasına kurallardan habersiz olarak yeni sporcular ve izleyiciler-veliler katılmaktadır. İstediğiniz kadar kuralla engelleyin yine de belirgin ihlaller var.
Oluyor, görüyoruz ve rahatsız oluyoruz.
Salona; telefonunu kapatma gereği duymayan  seyirciler, telefonunu kapatmayı unutan sporcular, hatta hakemler de varken...
...
[/font][/size]
[size=large][font=Times New Roman]Ateş Bey,[/font][/size]
[size=large][font=Times New Roman]Bizzat benim başıma geldi.2016 Türkiye Emektarlar Şampiyonasında...[/font][/size]
[size=large][font=Times New Roman]Oyunun en kritik aşamasında yanımdaki maçı bitmiş izleyici-oyuncunun telefonu çaldı. Zaman sıkışması yaşıyorum. Çok açık avantajlı pozisyonum maç kaybıyla sonuçlandı.Şok pozisyonda imzalamış olmama rağmen itiraz da ettim. Kurallar gereği böyle bir hakkım var!Bu basına yansıdı.
 [/font][/size]
[size=large][font=Times New Roman]Hatta GM Suat ATALIK tarafından temelsizce  eleştirildim: "Eğitim Komisyonu Başkanının kural bilmediğinin ortaya çıkması üzerine..." diye. [/font][/size]
[size=large][font=Times New Roman]Oysa,[/font][/size]
[size=large][font=Times New Roman]Kurallar gereği böyle bir hakkım olmasına rağmen  nedense bu kuraldan hiç bahsetmedi bu GM arkadaşımız. Şahsımı karalayıp küçümseyerek bunun üzerinden TSF ye vurmaya kalktı![/font][/size]

[size=large][font=Times New Roman]Gerçekte kuralı kim bilmiyordu acaba?[/font][/size][size=large][font=Times New Roman] Bir GM nin kuralı bilmemesi ayıp değil...
[/font][/size]

[size=large][font=Times New Roman] Ama olayı yaşamadan ve sağlam kanıtlara (!) dayanmadan bunu arkadaşlarının anlatımından ve kulaktan dolma, yanlı bir biçimde üstelik CUMHURİYET gibi bir yayın organında ortaya koyması (??) büyük yanlıştı.
[/font][/size]

[size=large][font=Times New Roman]( 11.10 Yarışma Kuralları ile aksi öngörülmüyorsa, bir oyuncu, notasyon kağıdını imzalamış olsa bile, hakemin vermiş olduğu bir karara itiraz edebilir )
İtiraf edelim: Kuralları ne tam olarak okuyor ve uyguluyoruz ne de yenilikleri ve gelişmeleri takip ediyoruz. Bunları yapmadan ahkam kesiyoruz. Buna ben de dahilim.

Selam ve saygılarımla.[/font][/size]
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#67
(17-08-2016, 11:36)Ateş Ülker Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Burada hep Aşkın Taşan ve Ateş Ülker yazacaklar.Diğerleri tribünden seyredecekler.Bıyık altından kıs kıs gülecekler!Bu tabloya hepimiz alıştık.Olay yukarda anlatıldığı şekilde yaşanmışsa hakemler yanlış karar verdiler.Gaddarlık seçeneğini tercih ettiler!Ancak bu arkadaşın eksik anlattığı bir durum varsa örneğin çantayı açtıktan sonra telefonu eliyle yoklamışsa o zaman hakemin kararı doğrudur!Telefon görülür durumda olmayacak!Bu nokta önemlidir.Daha önemlisi hakemin vicdani kanaatıdır.Kurallar her olayı çözemeyebilir.Hakem önce vicdanına soracak:-Kopya var mı?Hile var mı?Elektronik yardım almış mıdır?Almamışsa ceza verilmesi zorunlu değildir.Ne yazık ki Hatay'dan Çanakkale'ye gelen ünvansız arkadaşın, yabancı ülkeden gelen ünvanlı ustadan daha az kıymetli olmadığını ve Hatay'dan gelene de büyük kolaylık göstermemiz gerektiğini Satranç toplumuna kabul ettiremedik.Özetle biz varlığımızı yabancılara armağan ettik.Sistemi hep yabancı ustaların lehine çalışacak şekilde kurduk.Tabii kurulu olan bu sistemi benim değiştirmem mümkün değildir.Ancak Aşkın Taşan da bu sistemi savunmak zorunda olan kişi değildir.Savunmasına gerek yoktur.Burada uzun tartışmalar yaparak "Satranç hakeminin manevi kişiliğini yıpratıyor" görüntüsüne neden olmamalıyız!.Bu bölümün başlığı da hoş olmamıştır.Daha saf bir başlık olabilirdi:Hakemin kararı doğru mudur?"Avlandık.Avcı peşimden geldi"vs gibi başlıklara gerek yoktur.Satranç hakemi insiyatifini kullanmalı ve kuralların kendisine tanıdığı yetkiyi kullanırken serinkanlı karar vermelidir.Suç sabit ise ceza verilir.O zaman biz de tereddüt etmeden "Hakem doğru karar verdi"deriz!Suç sabit değilse ve sadece çantasını açtığı için hükmen yenilgi alan varsa o zaman böyle günlerce tartışırız.Bu arada bir Vatan evladı ortaya çıksın ve bu Hatay'lı arkadaşın 2 nci turda kime hükmen yenildiğini burada yazsın!Olayın ayrıntılarını tam öğrenelim!

Merhaba Ateş Abi, 
Lutfija Klind adında bir arkadaşa yenildim.Tek mağlubiyetim de bu oldu!Olayın bilmek istediğin kısımlarına gelince Çantamdan sadece cüzdanımı çıkarttım ve hemen kahveyi alıp aşağı indim. Tabi ki hatalıyım ama sporcuyu savunan değerli yorumlarınız için teşekkür ederim. Zaten benim tek isteğim hakemlerin sizin gibi yapıcı davranması. Bir daha kesinlikle Çanakkale ye gitmeyeceğim.İYİ-GÜNLER...
Ara
Cevapla
#68
(17-08-2016, 15:52)Hakan Erdoğan Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Sayın erdal dersulu,
Yapıcı olmanızı ve özeleştiri yapmanızı takdir ediyoruz.
Heyecanlanmadan, sakin kafayla yazın lütfen, kendinizi daha iyi ifade edersiniz; gereksiz ve yanlış anlaşılabilecek şeyler de yazılmaz. Bizde sizi daha hızlı ve doğru anlayabiliriz o zaman.
Başınızdan geçenler üzücü ama kurallar uygunlanmış. Bununla birlikte uygulanmamış kural da olabilir. Sıfırıncı kural gibi!..
İyi çalışmalar,
Hakan Erdoğan

Merhaba Hakan Bey,
Sizinle Giresun da simultane maç da oynamıştık. Sizinle satrancı daha da sevmiştik.
konuya gelince elbette özeliştirimi yaptım.Benim tek üzüntüm  '' YAPICI'' olma kısmını hakemlerimizin becerememesi.
Şimdi yazacağım şeyi konu uzamasın diye yazmamıştım ama lütfen sonuna kadar okursanız ne demek istediğimi anlarsınız
 
Turnuvanın 9. turu na katılamayacağımı bildirmek için hakem odasına gittim.Benden dilekçe istediler bende yazmaya koyuldum.
BİRDE NE GÖREYİM! BİR SPORCU HAKEMDEN TELEFONUNU ALMAYA GELMİŞ. HAKEM BENİM 2.TURDA TELEFONUMUN ÇANTAMDA OLMASI YÜZÜNDEN BENİ HÜKMEN YENİK SAYAN HAKEMDİ. BİRDE TELEFONUNU İSTEYEN SPORCUYA GÜYA BEN ORADAYIM DİYE BİR DAHA OLMASIN!!! DİYOR.    ALLAH AŞKINA O SPORCU ALLAH'IN KULU DA BİZ DAMGA PULU MUYUZ?  Şimdi beni anlamışsınızdır...
Ara
Cevapla
#69
(17-08-2016, 23:56)haliltaş Nickli Kullanıcıdan Alıntı: 3 tane konu birbirine girince haliyle çok da bir sonuç çıkmayacak.
1. Telefon Kuralı.
2. Bu kuralın doğruluğu, yanlışlığı, uygulanması.
3. Aday Hakem olduğunu söyleyen oyuncunun davranışı ve uygulamaya olan isyanı.

Bu konular bence ayrı bir tartışma konusudur. Ama burada bir arada tartışılınca kim neyi ne için söyledi birbirine giriyor. Ve ben bunları defalarca okumuşum hissinden kurtulamıyorum.

Bu yazdığım maddeler hakkında kısaca yazmak isterim. (bence)
1. Telefon kuralı:
Biraz göstermelik bir kuraldır. İçler rahat olsun tarzında. Yoksa hileyi hurdayı kafasına koymuş biri için yöntem çok. Bir de sizce de garip değil mi satranç zaman bağlı bir oyun ve onlarca zaman kıstası var. 3+02 lik bir turnuvada cep telefonunu nasıl kullanabilirsiniz? Ama kural 90+30 içinde aynı 3+02 içinde.

2. Burada düşülen yanlış bence Profesyonellik ve amatörlük. Yani işi satranç olan profesyonellerin olduğu bir turnuvada elebetteki telefon getirme, getirirsen de ne halin varsa gör diye rahatlıkla söylenebilir. Ama İşten çıkıp biilmem kaç km yol gelip turnuvaya katılan birine de zamanımızda malesef telefonunu getirme demek abesle iştigal olur. Ve dediğim gibi aslen ben telefondan kopya çekecek insan sayısı 1 bilemedin iki ise bundan mağdur olacak insan sayısının daha fazla olduğuna inananlardanım. Ama iyi ama kötü bir kural konulmuş ve uygulancak olan da şimdilik budur. Tabiki tam öneleyici tedbirler alınabilir. Ama bu durumda turnuva yapabilir misiniz?

3. Bance tamen haksızdır. Teknik toplantı ve tur öncesi hakemler kesinlikle bu konuyu söylüyorlar. (Ersin Orak bey de bu durumu teyit ediyor zaten) Buna rağmen sen çantanda telefon ile sahadan çıkıyorsan 1. derece kusurlusun demektir. Hakemi uyarmalıydı deniyor. Uyardı ve salona dönüldü diyelim. Rakip de dediki telefonu ile dışarı çıktı. Ne yapacak hakem? Emin olmadığı bir konuda hakemliğin yanında şahitlik de mi yapacak? Sen kuralları bile bile dışarı çıkacaksın sonra yakalanınca vay avcı hakemler diye isyan edeceksin. Bu şark kurnazlığıdır başka bir şey değil.

Yazdıklarınızın 1 ve 2. maddelerine tamamen İMZAMI ATARIM. ancak 3. ye gelince bilmeden yargısız infaz yapıyorsunuz. Ben zaten hatamı kabul etmiştim önceki yazılarımda. Teknik toplantıya katılamadım çünkü 1300 km yoldan sonra aynı gün saat 5 te maç olacağı için çoluk çocuğumla birlikte kendimizi kalacağım öğrenci yurduna attık. İşin uyarı kısmına gelince salondan çıktıktan sonra değil önce nazik bir uyarı neden olmasın? Daha 4. VEYA 5 . hamleyi yapmıştım üstelik tek yenildiğim maç bu oldu şimdi emeğime yazık değil mi tek istediğim biraz empati.
Ara
Cevapla
#70
(04-09-2016, 10:23)erdal dersulu Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Bir daha kesinlikle Çanakkale ye gitmeyeceğim.İYİ-GÜNLER...

O zaman satranç oynayamayız!
Siz de ben de...

Gidecek yer de bulamayız!

Öyle hakem hataları görüyorum ki...
Şimdi ben de mi gitmemeliyim; İzmir'e, Çanakkale'ye, Malatya'ya, Keşan'a, İstanbul'a, Çubuk'a, Ayvalık'a ?

Kararınız doğru mu hocam?
Çanakkale'nin ne suçu var ki gelmiyorsuz?

Bir tane ÇANAKKALE'MİZ  var değil mi ya...

Ama hata yapabilen o kadar çok insanımız var ki!
Hakeminden oyuncusuna, yöneticisinden velisine kadar.

Yargısız infaz dediniz ama...
Siz haksız bir infaz yaptınız şimdi.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 3 Ziyaretçi