Satrançta Dopingin neresindeyiz?

[Mağara Adamı]

TSF Eğitim Kurulu Sayfası Başlığı açarak hepsini bir başlıkta toplayabilirsiniz, böylelikle ilgilenenler tek bir başlıkta bulabilirler.

Yazım polemik daveti değildi. Ben de girmek istemem.

[M.Aşkın TAŞAN]

Bunu zaten yaptık, diğer konulu başlıklar gibi.
Sayfamızda sıralı konular var. Ayrıca bu çok geniş kapsamlı konu için doğru kaynaklı verileri yazının ekinde sunmak için son aşamadayız . Yazılarımız hazır olsa da hemen çıkarmıyoruz.
Geçen hafta sonu 26. Eylül de İstanbul'da TMOK toplantısının sonuçlarını bekledim.

Dediğiniz form atta çeşitli konularda yazılarımız var zaten.

Sn. Mağara Adamı,
Ayrı başlıkta açtığım konu,eğer fark etmişseniz tamamen bilgilendirme amaçlıdır.
Teknik konuları ve tanımlamaları da içerdiği için, bu yönüyle de sn. M. ŞEKERLİ' NİN sütununda yer işgal etmemelidir. İçerik ve amaç açılarından ayrıştığı ve uzun olduğu için, o tartışma zemininden bilerek ayrı tuttum. Yazı kalabalıklığından kurtarmak istedim. İsteğiniz üzerine tüm yazılarımı o kutuya taşıyabilirim. Ama diğer üyelerin ilgili aradıkları yazıları aramak ve bulmak zaman alıcı olmayacak mıdır?
Siz ve M. ŞEKERLİ bu gerekçeleri görmeden eleştirmişsiniz.
Gerçek yazı enflasyonu o zaman oluşmaz mı?

SELAMLAR...

[M.Aşkın TAŞAN]

sn. Mağara Adamı,

Eğer ÖSF içinde EĞİTİM KURULU SAYFASI ÖNERDİ İSENİZ (şimdi aklıma geldi) böyle bir girişimi haklı olarak tepki toplayacağını düşünüyorum. Ancak, bazı dizilerinin tepki çekmeyeceği düşüncesiyle;
1-SOMUT ÖNERİLER POTASI,
2-KİTAPLARIN İZİNDE YÜRÜYEREK
3-DOPİNG İLE MÜCADELE,

gibi yazıları hem TSF SİTESİNDE EĞİTİM KURULU SAYFASINDA HEM DE ÖZF da yazıyorum.
Tepki almadım. HAKLI BİR TEPKİ GÖRÜRSEM BU YAZILARIMIN ÖSF dan kaldırılmasını isteyebilirim.
Sizce yanlış mı yapıyorum?

[Mojo Jojo]

Ağız ishali diye birşey duydunuz mu?

Sürekli her başlığa girip aralıksız bombardıman yapıyorsunuz. Temel amacınız insanları yılgınlığa uğratıp buradan soğutmak mıdır?

[M.Aşkın TAŞAN]

Ağız ishali diye birşey duydunuz mu?

Sürekli her başlığa girip aralıksız bombardıman yapıyorsunuz. Temel amacınız insanları yılgınlığa uğratıp buradan soğutmak mıdır?

Sn. üyelere bilgilendirme dışında bir yazı yazmadım.
Kimseye sataşmadım.
Yörüngesinden çıkıp bireysel sataşmaya doğru ilerleyen konu başlığının bir aşamasında tepkimi koydum.
TMOK toplantısından sonra bilgilendirme amaçlı son uygulama kararlarına yönelik aydınlatma amaçlı yazıları "kaynağından" yazdım. Çünkü uygulama şansı var.
Bir üyemizin haklı sayılabilecek sorusuna da gerekçesiyle cevap verdim.
...
Sn. Mojo Jojo,
Tahrik unsurlu yazınız, sahibinin ağzınızdan çıkan benzetmeniz, ne yazık ki bu satırlarda kalacaktır.

Rahatsızlığınızı anlıyorum.
Toplumla paylaşılacak cinsten değil. Onca yazdığım yasaklı maddeyi okuduysanız eğer, yan etki olarak sizin ağzınızdan böyle bir benzetme fışkırmış. Ne yapalım?

İçinde kin yüklü benzetmeniz sizinle burada birlikte kalsın...

Diğer üyelerden özür dilerim.

[Mojo Jojo]

Bakın bu forumu terörize ediyorsunuz. Her başlık altına ilgili ilgisiz girip sayfalarca bombardman yapıyorsunuz. Ekşi sözlük tabiri ile "troll" davranışıdır bu.

Dopingle ilgili bir tartışma mı açıldı, hemen yüzlerce anlamsız mevzuat yüklemesi ile ve hiçbir sistematiğe bağlı olmadan tartışmayı kitliyorsunuz.

İzmir'de bir sorun mu çıktı? Daha anlamadan, dinlemeden ikinci veya üçüncü mesaj sizden geliyor. Turnuva terklerle ilgili bir sıkıntı mı oluştu? Anında mevzuat yığılması, okunamayacak hacimde öneriler, hiçbir metodolojisi olmayan yönerge ve öneri taslakları yağıyor.

Bir tür Melih Gökçek efekti gibisiniz, eliniz klavyede gece gündüz her konuda bombardman yapıyorsunuz. Yazdıklarınız da kusura bakmayın yüzde doksan hiçbir içeriği olmayan şeyler. Bu ülkede zaten insanların satranç ile ilgili tartışma sahası kısıtlı, bu kısıtlı sahada biçerdöver gibi gezip, sayfalarca mesajla ve her konuya müdahil olarak, ciddi konuları bulandırıp çok kısa sürede polemik alanına sürüklüyorsunuz. O yüzden bu forumda hiçbir tartışmanın sonunu göremiyoruz.

Ana sayfa girişine bakın. Her başlıkta ve her alt yazıda varsınız. Yani biri kazara "evlendim, bu gece düğünüm var" dese yirmi dakika sonra damada ilk gece ne yapılacağına ilişkin yönetmelik göndereceksiniz.

Doping konusunu çığırından çıkarttınız, koyduğunuz ve kimsenin okumadığı o düzenlemelerin uygulanmayacağını bilmek için alim olmaya gerek yok. Zaten siz de kopyalayıp yapıştırdığınız için anlamadan gidiyorsunuz.

Ben de diğer üyelerden özür dilerim; ancak artık sizin forumu terörize etmekten vazgeçmenize kadar sadece çok önemli konularda yazacağım ve size tavsiyem, bu derin bilgilerinizi lütfen ait olduğunuz kurullarda ve yönetim toplantılarında paylaşmanızdır. Ha tabii Tutku beyin bahsettiği şu dördüncü turdan girip altıncı turdan çıkan milletvekili çocuğu hakkında bir kaç görüş okuyabiliriz, bakın orası yüzlerce sayfa kaldırır gerçekten.

Koca ülkede tek bir tartışma alanı var ve onu kirletme, bulandırma görevini kusursuz ifa ediyorsunuz. Bu ülkede satranç matranç oldu, forumu da morum yapacaksınız.

[M.Aşkın TAŞAN]

Bu konunun amacı başından beri son derece provakatifti zaten.

İçinde, bıraktım sataşmayı, neredeyse kullanım yasaklı maddelere yönelik davet var.

SİZE BUNU KANITLAYAYIM!

“ satrançta dopingin önemi bu güne kadar ne kadar anlaşılmıştı. kafamı kurcalayan bu soru, herkesin kafasını kurcalıyor olmalı. bu güne kadarda özgür satranç forumda doping olayı ciddi bir şekilde tartışılmamış. aradım bulamadım .federasyon doping için hangi tedbirleri almış, DÜZENLİ BİR DOPİNG KONTROLÜ YAPIYOR MU kritik soru şu; doping kontrolü için re'sen mi hareket ediyoryoksa turnuva organizatörlerine bu konuda yeni bir yükmü getiriyor. türkiyeye gelen yabancı oyunculara gereği gibi doping kontrolü yapıyor mu . çevrenizde doping yapanlara rastladınız mı .”( M.ŞEKERLİ)

Burada bazı sorular var ve cevapları aranıyor.
Bu sorulara elimdeki bilgi ve haber kaynaklarından cevap yazdım. Toplumu bilgilendirmek için.

Çünkü,” federasyon doping için hangi tedbirleri almış, DÜZENLİ BİR DOPİNG KONTROLÜ YAPIYOR MU sorusu var.

Kaynaktan bilgilendirme yapılınca “Ağız ishali diye birşey duydunuz mu?” gibi bir soru sorulmaz bay Mojo Jojo!
Bu kastını aşar. Olay farklı ve ilgisiz bir alana karışır, sapar. Sataşma ile kişiselleştirme boyutuna varır. Asıl problemler de böyle başlar. Hani diyorsunuz ya ” Problemler, onları yaratan 'gerçeklik çerçevesi'nin üzerine çıkmadan çözülemezler. “Albert Einstein.

Tıpkı bunun gibi:
“benim kaygım şu . TSF ve disiplin kurulu başkanı tahsin aktar bu konuda kendilerine göre çalışma yapmışlar, bir rapor hazırlamışlar. o çalışmayı satranççıları dopingten koruma adına uygulamaya kalktıkları an , sonu nereye varır bilemem. çok işgüzarca ve satranç gerçeklerinden uzak bir rapor çünkü. uygulamayacaksın , niçin hazırlıyorsun o zaman..... tahsin aktar da zaten satranççı değil .” ( M.ŞEKERLİ)

Konunun buradan itibaren asıl hedefi gözükmeye başlamış, kişiselleştirme ve sataşmalar da bulaşmıştır. Tamamen bilgisizlikten kaynaklanan bu durum sizin gibi taraftarları da içine çekmiş bu çok belli.

Oysa neden eden böyle bir rapor hazırlandığının sebebini aşağıdaki gibi açıklamıştım.

“Dünya Doping ile Mücadele Ajansı' (WADA) kuralları örnek alınarak 'Türkiye Doping ile Mücadele Talimatı' TMOK tarafından yayınlanmış ve Türkiye Satranç Federasyonu da bu talimata uyacağını taahhüt etmiştir. TMOK 27 Ağustos 2013 de bir genelge yayımladı. Disiplin, Sağlık ve Eğitim Kurulları tarafından kapsamlı görevlerinin olduğu anımsatıldı. Federasyonların Disiplin Kurulları mevzuatını güncelledi diğer kurullar da programlarını oluşturdular.”

Federasyonları bağlayan bir yazıdır. Bilgi vermemin sebebi de budur. Ama bu konunun yazarı M.ŞEKERLİ, garip bir şekilde şöyle devam etmiş:
1)…“satrancı ilgilendiren en önemli kimyevi madde amfetamin dir ki ; uyarıcı etki yapan doğrudan alınan fosfor demektir. bu madde ikinci dünya harbinde askerlere verilmiş ve bir çok askerin şizofren olması sonucunu doğurmuştur. şu anda bütün dünyada satışı ve bulundurulması suçtur.”… ( M.ŞEKERLİ)
2)…“itiraf ediyorum amfetamin i ben kullandım.zamanında kendi bölgemde ilk kullanan olmaktanda garip bir şekilde öğünüyorum. hatta turnuva sırasında isteyen her arkadaşa da verdim .”… ( M.ŞEKERLİ)
3)…“amfetamini yani nam-ı diğer adı fosfostimolü birde benden dinleyin. çünkü satrançta tek aktif madde olduğunu büyüklerimden duyduğum an kendi üzerinde belkide tek deneyen biri olarak yazacaklarımın çok önemli olduğunu sanıyorum . satranççı veya satranç yöneticisi mi diyorsunuz işte budur satranç yöneticiliği ve satranççılık . ilk kendi üzerinde denemek ve kanaat edinmek . sanırım fosfostimol veya amfetamin in satrançta kullanılabilecek tek aktif madde olduğuda anlaşılmıştır artık.” ( M.ŞEKERLİ)

Çıkan sonuçlar nelerdir?

1) Amfetamin kullanan askerler şizofren olmuştur. Dünyada satışı suçtur.
2) Kullandığını ve başkalarına verdiğini itiraf etmiş ve bununla öğünmüştür.
3) Satranççı ve satranç yöneticiliği tanımı için kendi üzerinde deneme ve kanaat edinme şartı getirilmiştir.
4) “ sanırım fosfostimol veya amfetamin in satrançta kullanılabilecek tek aktif madde olduğuda anlaşılmıştır artık.” M.ŞEKERLİ

Bu sonuçların topluma verdiği ne mesaj olabilir sizce?

İlk madde ile son madde tamamen çelişmesine rağmen tüm bu saptamalar aynı kişiden, M. ŞEKERLİ DEN çıkmıştır. O zaman sorarım tabi,” BONZAİ yi de denediniz mi?” diye. Sizi bambaşka devam yollarına götürür. Belki de ne yenilikler bulursunuz.

Bay M.J.

Siz bırakın bana yaptığınız yakıştırmayı, topluma ne verebilir bu yazı ona bakalım.

“fosfostimol veya amfetamin in satrançta kullanılabilecek tek aktif madde olduğu da anlaşılmıştır artık” ifadesi ne anlama gelmektedir?

Burada sizden gerçek probleme el koymanızı beklerdim. Sıradan bir cümle ile değil, temel esas alan açıklamalarıyla…
BENDEN DAHA ÇOK YAZMALIYDINIZ!

Siz ne yaptınız?
Bu saçmalıkları susarak desteklediniz. Kaynağından bilgi verenleri “ağız ishali” yakıştırmasıyla topluma afişe etme çabasına yöneldiniz.
Şu ana kadar da bu konuda bir yaklaşımınız olmadı. Bu sizin gerçek niyetinizi gösterir.

Sn. Tahsin AKTAR, kendisine gelen bir görev yazısının gereğini yapmış.

O’nu bilgisizce suçlayan bir üye de yaptıklarınız nedenini sorgulamış ve ;
“benim kaygım şu . TSF ve disiplin kurulu başkanı tahsin aktar bu konuda kendilerine göre çalışma yapmışlar, bir rapor hazırlamışlar. o çalışmayı satranççıları dopingten koruma adına uygulamaya kalktıkları an , sonu nereye varır bilemem. çok işgüzarca ve satranç gerçeklerinden uzak bir rapor çünkü.uygulamayacaksın , niçin hazırlıyorsun o zaman..... tahsin aktar da zaten satranççı değil .” ( M.ŞEKERLİ)
Diye bitirmiş.

TSF tarafından hazırlanan rapor ve derleme çalışma toplumun bilgisine sunulmuştur.

Ama siz herhalde M. ŞEKERLİ’NİN raporunu benimsiyorsunuz. Ya da O’nun kişisel sataşmaya varan bu yazısına sessiz kalarak destek veriyorsunuz. Karşı çıkanları da terbiye sınırlarını aşan gizli yüklü ifadelerle afişe ediyorsunuz.

Tabi bunu da “RUMUZ KULLANARAK HER SEVİYEDE YAZMANIN KARŞI DURULAMAZ CAZİBESİYLE” yapıyorsunuz.

Muzaffer Bey sizi burada gene geçti. Hiç olmazsa o kendi adıyla ve açıkça yazıyor. Ara sıra saçmalasa bile!

Yazdıklarına ve yönelimlerine karşıyım.
Elbette yazarım. Çünkü çok önemli konu olarak görüyorum!

Siz önemsiz gördüğünüz için devam edin düğün derneğe...

---

Aşağıdaki yazıyı hukukçu arkadaşlar da incelemiş.
Bazıları der ki;
“ bir sosyal paylaşım sitesinde toplumu istenmedik maddeleri kullanmaya yönelik dikkat çekme ve davet” unsuru buldular.

Bakın by. JOJO!
Muzaffer ŞEKERLİ ye ait yazılardan kopyala yapıştır yapınca neler çıktı karşımıza;
1--“itiraf ediyorum amfetamin i ben kullandım.zamanında kendi bölgemde ilk kullanan olmaktanda garip bir şekilde öğünüyorum. hatta turnuva sırasında isteyen her arkadaşa da verdim . fikrimi söyleyim; satranççıyı olduğundan başka bir satranççı yapıyor. sonuca elbette etkiside oluyordur. ama bu maddeyi şu an hiç kimse temin edemez. çünkü, üretimide bulundurulmasıda yasak. ancak özel üreteceksin .”…… 18-09-2014, 15:57
2- “amfetamini yani nam-ı diğer adı fosfostimolü birde benden dinleyin. çünkü satrançta tek aktif madde olduğunu büyüklerimden duyduğum an kendi üzerinde belkide tek deneyen biri olarak yazacaklarımın çok önemli olduğunu sanıyorum .

3- 1satranççı veya satranç yöneticisi mi diyorsunuz işte budur satranç yöneticiliği ve satranççılık . ilk kendi üzerinde denemek ve kanaat edinmek . sanırım fosfostimol veya amfetamin in satrançta kullanılabilecek tek aktif madde olduğuda anlaşılmıştır artık…..20-09-2014, 10:33
4- “fosfostimolün veya amfetamin in satranççıya hiç bir faydası yok . üstelik kendi sitilini değiştiriyor ve karektrerinden farklı bir oyun oynatıyor.istiyorsa gülkız Tülay veya tahsin aktar kendi üzerinde denesin ve sonucu görsün. ha, bu olamıyormu, versinler solak, ipatov, veya mustafa yılmaza onlar ne diyor bilsinler. bakalım girdikleri turnuvada ne yapacaklar görsünler.”…………. 20-09-2014, 10:33
…

Beni bırakında, siz kimden ve neden şikayet ettiğinizi bu topluma anlatın artık!

Sn. Tutku DİNÇER’in söylediği gibi bir hukukçu iseniz saklamadan bu durumdaki gerçek fikrinizi söyleyin topluma.

Ört bas çağımızda çok moda değil mi?

[Ozgur_Akman]

Yine konu dallanıp budaklanmış. Ben bu konuda zamanında araştırma yaptım. Söylenildiği gibi kafein dışında performansa katkı sağlayabilecek bir madde (başka çok büyük yan etkileri olmadan hatta o anda bile fayda sağladığı şüpheli) yok. Kafein de bildiğim kadarıyla 2012'den beri WADA'nın yasaklı madde listesinde yok, dolayısıyla ben günde 4 fincan kahvemi içmeye devam ediyorum (bu bir itirafsa evet doping yaptım).

Çok daha büyük sorunlar varken, turnuva yarım bırakmaya bile "yarım" bir çözüm bulunmuşken (sanki olay sadece ödül almak gibi turnuva yarım bırakan sporcuya ödül verilmemesi gibi yarım bir uygulama) bunun gündeme getirilmesini garip buluyorum. Fol yok yumurta yok nereden çıktı diye merak ediyor insan?

Bu arada normal şartlarda o yaşanan hadiseden dolayı Ivanchuk'un ceza almış olması gerekirdi (Süreyya Ayhan gibi doping testine girmemek/girmeyi reddetmek/WADA yetkilileriyle işbirliği yapmamak). FIDE bunu göze alamadığı için kuralların etrafından dolanıp bir boşluk bulup ceza almamasını sağladı. Olimpik spor olmanın ilk kriteri doping testleri değil. Satrancın kurumsallaşması için de. Gidilecek çok yol ama biz konumla alakasız hamleleri tartışmaya açıp duruyoruz temcit pilavı gibi. Bu arada biyolojik pasaport uygulaması satrançta nasıl uygulanabilir ki? O gün fazla kahve içen adam ceza mı alacak? Gerçekten vakit kaybı bu konular.

Satrançta dopingin satrançta hile ve şikeden çok daha tali bir sorun olduğu apaçık ortada.

[Hakan Aktaş]

Sporda dopingle mücadele önemli bir durumdur. Ancak doping satranç camiasında pekte kullanılamayan bir şeydir. Daha iyi analiz yapmamızı, yaptığımız analizleri hesapladığımız varyantları unutmamamız adına üretilen bir ilaç bilmiyorum. Sadece uzun soluklu maçlarda, maçın başında daha uyanık olup sonlarına doğru uyuklamamak için kahve , enerji içeceği veya çay tarzı uyarıcı içeren içecekler tercih edilebilir. Ancak bunların doping sayılması komik olur...

Eğer ki varsa satrançta da doping karşıyım.. Ancak şu anda kullanılan herhangi bir ilaç, madde vs. bilmiyorum. Yukarıda belirtilen yorumlarda sözü geçen üretimi yasaklanmış ilacında pek doping olacağını sanmıyorum. Maç sırasında 1-2 tane şekerleme veya kahve satrançcının en iyi ilacıdır.

Saygılarımla..

[MuzafferŞekerli]

ortalık sakinleşti ve satrançta dopingin olmadığıda sanırım satranç kamuoyu olarak benimsendi sanırım .zaten WADA da satrançta doping konusunda izleyici durumunda. satrançta doping onuda pek ilgilendirmiyor.

burada bu konuyu açmamın sebebini tekrarlayım . türkiye satranç federasyonu bu konuda bir şeyler çeviriyor ve bende iz sürüyorum . nedenini sebebini araştırıyorum. türkiye satranç federasyonunun görevi WADA yı eleştirmek değil onun durduğu yerde durmaktır. ama öyle değil ; önce bir doktor dan doktor raporu alıyor, sonra ''sıfır tolerans'' adı altında bir görüş yayınlıyor.bilmeden dopinge düşebilirsiniz falan diyor.

ya kardeşim satrançta istesende, çabalasanda dopingli duruma düşemezsinde, istemeden mi düşeceksin . ben şimdi bunun altında ne yatıyor araştırmayım mı. türkiye satranç federasyonuna muhalefet etmek yasak mı yani . sağolasın aşkın taşan . senin böyle her konuya maydonoz olma, ilgili ilgisiz yazı yazma görevin olmasa bu konu bu kadar uzamaz kapanır giderdi . bu işin su yüzüne çıkmasında bir numaralı yardımcım oldun .zaten ''o yazar ben üzerine giderim'' diyordum ...
http://www.posta.com.tr/spor/HaberDetay/...eID=162030
http://spor.haber7.com/spor/haber/989032...-cikarildi

şimdi konuya döneyim. bu işin altında meğerse olimpiyatlardan çıkarılan bizim güreş in yerini alma, satrancı olimpik spor yapma gayretkeşliği varmış . kirshan beyanatlar veriyor.'' olimpiyatlara kabul edilmek harika bir şey olur, daha fazla sponsor daha fazla destek, daha fazla satranç geliri vs''

dünya ikiye bölünmüş Amerika, İngiltere, fransa, karşı çıkıyor, almanya Hollanda tamam diyor ama onlarında satranç duayenleri, hübner, timman küplere biniyor . ''olmaz böyle şey'' diyor. satranç olimpiyatlarında doping testi yapılmıyor ama diğer olimpiyatlarda yapılması mecbur..

rusya, eski Yugoslavya coğrafyası,ukranya nın GM leri bol. onlara kazanç kapısı açmak için satrancın olimpik spor olması ne kadar faydalı olur bilmem ama bu işin olacağına ben hiç ihtimal vermiyorum . akıl sır alacak bir şey değil . bu iş için dünyadada bir şeyler dönüyor kesinn..!!!!!! türkiye satranç federasyonuda işin taaa başından beri bu işin içinde. yani bu iş olacaksa baştan beri bir takım planlar yapılmış . önce olimpiyatların omurgalarından biri, bizim güreş olimpik olmaktan çıkarılmış, satrancı onun yerine koymak için planlar yapılmış projeler geliştirilmiş .

dünyada satrançta anti doping programı yapılmaya çalışılıyor. ve türkiyede uygulanan şey de bu . tutar mı . olur mu. rus, ukranya, balkan , satranççılarına gelir kapısı açılır mı bilemem ama olan bizim güreşe olmuş. türkiye kendi güreşine sahip çıkamamış.

hepinize tekrar saygılar.

muzaffer şekerli
muğla, datça

[M.Aşkın TAŞAN]

"ya kardeşim satrançta istesende, çabalasanda dopingli duruma düşemezsinde, istemeden mi düşeceksin . ben şimdi bunun altında ne yatıyor araştırmayım mı. türkiye satranç federasyonuna muhalefet etmek yasak mı yani . sağolasın aşkın taşan . senin böyle her konuya maydonoz olma, ilgili ilgisiz yazı yazma görevin olmasa bu konu bu kadar uzamaz kapanır giderdi . bu işin su yüzüne çıkmasında bir numaralı yardımcım oldun .zaten ''o yazar ben üzerine giderim'' diyordum ..."

Muzaffer Bey, herkes sizin ne kadar fedakar bir satranççı olduğunuzu öğrenmiş oldu böylece değil mi?
Bazı ilaçları üzerinizde denemek demek gerçek satranççı ve gerçek yöneticilikle eşdeğer, öyle mi?

Bakanlıktan ve genel müdürlükten gelen yazıların yerine getirilmesi lüzumsuzdur öyle değil mi sizin yöneticilik anlayışınızda?

Ya sözlerinize ne demeli?

1)…“satrancı ilgilendiren en önemli kimyevi madde amfetamin dir ki ; uyarıcı etki yapan doğrudan alınan fosfor demektir. bu madde ikinci dünya harbinde askerlere verilmiş ve bir çok askerin şizofren olması sonucunu doğurmuştur. şu anda bütün dünyada satışı ve bulundurulması suçtur.”… ( M.ŞEKERLİ)

2)…“itiraf ediyorum amfetamin i ben kullandım.zamanında kendi bölgemde ilk kullanan olmaktanda garip bir şekilde öğünüyorum. hatta turnuva sırasında isteyen her arkadaşa da verdim .”… ( M.ŞEKERLİ)

3)…“amfetamini yani nam-ı diğer adı fosfostimolü birde benden dinleyin. çünkü satrançta tek aktif madde olduğunu büyüklerimden duyduğum an kendi üzerinde belkide tek deneyen biri olarak yazacaklarımın çok önemli olduğunu sanıyorum . satranççı veya satranç yöneticisi mi diyorsunuz işte budur satranç yöneticiliği ve satranççılık . ilk kendi üzerinde denemek ve kanaat edinmek . sanırım fosfostimol veya amfetamin in satrançta kullanılabilecek tek aktif madde olduğuda anlaşılmıştır artık.” ( M.ŞEKERLİ)


Bence maydanoz daha yararlı fosfostimol den...

Maydonozu küçümsemeyin.
Karaciğer yağlanmasına iyi gelir de fosfostimolün iyi gerçek satranççı ve satranç yöneticiliği yapması konusunu sizden öğrendik.

Bu arada Bonzai ye ne zaman sıra gelecek, merak ediyorum.
Ama sakın denemeyin!

[MuzafferŞekerli]

sayın aşkın taşan.
ilkönce yazılan yazıların okunması için biraz zaman verin . hemen yazımı perdelemeyin . çok önemli kuşkularımı ve görüşlerimi dillendirdim o yazımda. bir kaç kişi okusun bari müsaade edinde.

siz ve federasyonunuz benimle başedemezsiniz. öyle görünüyor .

önce bir isim vereyim .

dr.helmut pfleger bu kişi alman ve tıp doktoru. aynı zamanda alman GM. kendisini satranç ve tıp a adamış bir isim . fosfostimolü kendi üzerinde deniyor ve bir makale yazıyor. bu ilacın satranca bir faydası olmadığını söylüyor. alman satranç federasyonundanda, FİDE dende ödül alıyor. yani fosfostimol ün satrançta kullanılmasının suç olduğunun önünü kapatıyor. bende denemiş aynı sonuca varmıştım .işte satrançta doktorluk bu . kendi üzerinde deneyecek , sonra görüş bildireceksin .
http://en.wikipedia.org/wiki/Helmut_Pfleger

sende dene istersen öneririm . ihtiyacın var çünkü . her satranççı denesin piyasada bulmak çok kolay .

bu maddeyi türkiye nin benden öğrenmeside ,1992 den beri satranççı olmayan bir federasyon tarafından yönetildiğimizin emsalsiz bir karinesidir.

saygılar...

[Ozgur_Akman]

Benim de çok ilgimi çekti bu doping konusunun bir anda gündemin en önemli maddesi haline gelmesi. Güreş olabileceği aklıma gelmişti, ama satranca IOC'de yollar yıllar önce kapandı. O yüzden şansın düşük olduğunu düşünüyorum.

Gerçekten bazı mesajların gürültü çıkarmak amacıyla yazıldığını düşünüyorum: Kuru gürültü!

[M.Aşkın TAŞAN]

"siz ve federasyonunuz benimle başedemezsiniz. öyle görünüyor ."

Biz sizin federasyonunuz değiliz demek ki.

FEDERASYONUMUZ DEMEYİ NE ZAMAN ÖĞRENECEKSİNİZ?

GERÇEKTEN, BU AYRIMCILIK NEDEN?
Denemeye kalkarsanız sırada daha çok ilaç ve uyarıcılar var. Önemli olan denemek değil bunu da anlamadınız galiba.

Deneme sonucunda olumlu sonuç alınca ne olacaktı, kullanmaya devam mı edilecekti?
Topluma mı önerilecekti?

Tehlikeli görüyorum durumunuzu.
Toplum için değil, kendiniz için...

---

Özgür Bey,
Bu satırların ilk yazılışından itibaren aslında dediğiniz gibi "kuru gürültü" var.

Ama çok önemli bir konu yanlış yöne saptı.
Her şey basit bir soruyla başladı gibi. Ama sonrasında yazarın kendi satırlarında da bulabileceğiniz gibi ilgili ilaç neredeyse kullanımı teşvik kimliğine gidiyordu.
Kullanıldığı, satrancın bir başka şekilde oynanmaya başlandığı, kullanıcı tarafından başkalarına önerildiği hatta verildiği de yazılı.
İdeal satranççı nasıl olunur, ideal yöneticide aranması gereken vasıflar vs.,vs...

ULUSAL OYUNCULARIMIZ TARAFINDAN KULLANILMASI TALEBİ BİLE VAR.

Ciddiye alınmalı mı alınmalı mı?

Sırada milli içecek- yiyecek tanımlaması gelecek galiba...


Sn. Muzaffer ŞEKERLİ'NİN bundan sonraki yazılarının hiçbirini ciddiye almayacağım.

Sıra fosfostimollü pilav tarifine gelene kadar...

[MuzafferŞekerli]

hah şöyle ya.... beni hiç muhatap almada şurada doğru dürüst tartışma yapalım .

herkesin basit bir konu dediği şey nerelere geldi .ne kadar önem kazandı . satrancın olimpik bir branş olması konusu FİDE için kapanmamış. o nedenle doping programları uydurup satranç bünyesinde uygulama gayreti sürüyor. bunun türkiye deki projeside kimsenin haberi yok başlamış bile.

olimpik spor olmanın bir koşuluda o sporda doping programı olması . ama satrançta yok böyle bir şey. ama sırf olimpik spor uğruna yaratılır bir şeyler . olimpiyat demek sponsor demek. para demek. yani mükemmel bir şey . bunu diyen kirshan ın bizzat kendisi.

güreşte iki önemli ülke var. rusya ve türkiye.. rusya için güreşin hiç önemi yok. ama ya türkiye. ben şüpheleniyorum arkadaş kuru gürültü deyin ne derseniz deyin . bir proje ile karşı karşıyayız.

güreş dışarı, satranç içeri

[Ateş Ülker]

İsterseniz bu forumda Güreş'ten söz etmeyelim.Çünkü amacımız Satrancın sorunlarını masaya yatırmaktır.Dünya Satrancını yönetenler Satrancın olimpik spor olup olmadığını tartışmaya başladılar.Yaklaşık 10 sene önce olimpik spor olma düşüncesinden vazgeçilmişti.Şimdi tekrar ortaya çıkarıldı.Bunun nedeni FİDE nin profesyonel satranççılar için yeni gelir kaynakları aramasından kaynaklandığını düşünüyorum.
Doping kontrolü neden yapılır?Dünya gezegeninde giderek zayıflayan ahlaki değerleri korumak için mi?Yoksa sporcunun sağlığını korumak için mi?Suçluları yakalayıp onları cezalandırmak ve otoriteyi sağlamak için mi?Eğer Satrancın olimpik spor olduğunu ve Satranç sporcusunun da yeri geldiğinde Doping kontroluna tabi olacağını kararlaştırırsanız o zaman satrançcıya lisans çıkarmadan önce sağlık muayenesi yapılacaktır.Spor yapmaya engel hastalığı olanlara da lisans çıkarılamayacaktır.Eğer "biz satranç sporcusunun sağlığını kontrol etmeyeceğiz ama istediğimiz zaman Doping kontrolü yapacağız"derseniz bu bir çelişki olacaktır.Bu takdirde Satrancın olimpik spor olduğu onaylanmamış demektir.O zaman Satranç bugüne kadar olduğu gibi olimpik sporlar için geçerli olan yönetmeliklerin sunduğu imkanlardan da yararlanamaz.Örneğin bir olimpik spor dalında başarılı olanlara verilen ödüller olimpik olmayan dallar ile kıyaslanamaz!Olimpik dallarda başarılı olanlar için öngörülen ödüller daha büyüktür.

[Attorney at Law]

Hazır mevzuatların lafı geçmişken birçok spor federasyonuyla birlikte bizim de yeni Ana Statümüz yayınlandı: http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/20...1M1-24.htm

[MuzafferŞekerli]

sayın tutku dinçer in gönderdiği ana statüyü okudum . katkılarından dolayı teşekkür ederim . bu konu ile eklenen ilgili madde 6/b

sayın ateş ülker de bu konuda olumlu bir giriş yapmış. elbette bu meselede takip edilecek yol FAİR PLAY ruhu ve sporcunun sağlığının korunmasıdır. ayrıca şunuda söyleyim satranca başladığımdan beri savunduğum şey, satranç profesyonel bir oyun olmalıdır. eğer olimpiyatlara kabul edilmek profesyonel satranca büyük katkı sağlayacaksa kirshan gibi düşünmek herkesin görevidir. ne mutlu ...

satrançta doping kontrolü işi carlsen ile başladı. bizzat carlsen e FİDE başkanının emri ile yapılmaya başladı. sonra chennai de anand carlsen maçında yine kirshan ın emri ile yapıldı . yani mazisi 3-4 yıllık . şimdi bu noktaya gelmişiz.

benim endişelerim dünya satrancı buna hazır mı. şu an bir çok ülkede federasyonlar ya hiç bir bakanlığa bağlı değil, yada başka başka bakanlıklara bağlı .IOC nin bu konudaki görüşü nedir. bir çok gerçek spor branşı olimpiyat için umut beklerken satranç nerede durur acaba .

yoksa kirshan olimpiyatlara katılamazsak bu anti-doping programından vazgeçer mi . veya taa işin başında bir takım sözler almışta mı rusya güreşten vazgeçmiş .yani ''sizi bir alalım istim sonra gelsin'' mi denmiş .

türkiyede sürdürülecek bir anti-doping programının fazla problem doğuracağını sanmıyorum . bu sadece satranççıların sağlığının korunmasına yönelik bir uygulamanın ötesine zaten geçemez.

aklıma gelen tek kötü soru, nasıl olmuşta kabak bizim güreşin başına patlamış. başka spor dalı mı bulamamışlar. halbuki güreş olimpiyatlar var olduğundan beri var olan,olimpiyatların belkemiği bir spor dalıdır. 28 olimpiyat branşı vardı, ikisi daha önce çıkarıldı, güreşte çıkarıldı 25 kaldı . alttan satrancı da araya sokup 30 a mı çıkarma niyetlerindeler nedir...

muzaffer şekerli
muğla, datça

[Attorney at Law]

Muzaffer Bey, 20-25 dakikadır yazı yazıyordum bu konuya ama bir anda telefon hata verdi ve tüm yazdıklarım gitti. Bayram sonrası uzun uzun yazmaya çalışacağım ama şimdi özetle şunu söyleyeyim, bu işin uluslararası boyutu sadece ve sadece IOC'nin Türkiye'deki organize dopinge TMOK aracılığıyla müdahalesi ve bunun sonunda tüm federasyonların bu bağlamda mevzuat yenileme zorunda kalmalarıdır. Kirsan, FIDE, Olimpiyatlar vs. ile ilgisi yoktur. Süreci yakından takip etmiş ve az da olsa içinde yer almış birisi olarak bunu rahatlıkla söyleyebilirim.

[MuzafferŞekerli]

şu an tatildem döndüm . tutku bey başka yerde yazıyor ama söz verdiği yazıyı yazmamış .

açtığım bu konu beni çok sardı . deştikçe için içinden iş çıkıyor. ama birileri sürüklemezse yarım kalır fikrindeyim . o nedenle tutku beyin görüşlerini sabırsızlıkla bekliyorum . ilgi görmeyen konuların üzerine gitmek benim prensibim değil .

teşekkürler...