ÇAKMA!
#21
Bu kelimenin forumda kullanılıyor olması her ne kadar hoşuma gitmese de , başlık açılmış ve yorumlar yapılmış oldu.

Kendi özetim:

1. Bu turnuvanın "ÇAKMA" olup olmadığı, tartışmaya açıktır.

2. Herhangi bir turnuvaya katılanların emekleri, kesinlikle "ÇAKMA" değildir.

3. TSF'nin sadece bu turnuva sayesinde kendini başarılı gösterme çabaları, kesinlikle "ÇAKMA" dır.

Saygılarımla.
Ara
Cevapla
#22
(21-07-2015, 11:59)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Bu kelimenin forumda kullanılıyor olması her ne kadar hoşuma gitmese de , başlık açılmış ve yorumlar yapılmış oldu.

Kendi özetim:

1. Bu turnuvanın "ÇAKMA" olup olmadığı, tartışmaya açıktır.

2. Herhangi bir turnuvaya katılanların emekleri, kesinlikle "ÇAKMA" değildir.

3. TSF'nin sadece bu turnuva sayesinde kendini başarılı gösterme çabaları, kesinlikle "ÇAKMA" dır.

Saygılarımla.

Sevgili Hocam,
GERÇEK TURNUVA diyor arkadaşlarımız.

Sizce ne anlatmak istiyorlar?
KATILIMIN ÜST DÜZEY OLDUĞU,
YETERLİ ÜLKE SAYISI, vb. değil mi?

Gerçek turnuva derken bunlar kast edilir ve bunlar kapsama alanında kalır.
ÇAKMA turnuva derseniz, bundan farklı olarak ne anlaşılır ki?
DANDİK TURNUVA,
GAZOZ TURNUVA,
SAHTE TURNUVA...

O zaman;
SAHTE-DANDİK OYUNCULAR,
GAZOZ ÜLKELER vb.

Ben bir spor insanı olarak bu yaklaşımların kesinlikle yanlış olduğunu bilirim.
Küçümseyici ve aşağılayıcı bulurum.
Kendisinin bir sporcu olduğunu iddia edenlere bunu yakıştıramam.
Hele çocukları eğitmekle görevli bir öğretmene,antrenöre asla yakıştıramam.
HAKSIZLIK OLUR BU YAKLAŞIM!

Çünkü onların katıldıkları turnuvalar da kendileri de daha üst düzey turnuva ve oyunculara göre; dandik, gazoz, sahte ve çakma olarak kalır?
Çakma kalırsınız o zaman derken bunu anlatmak istedim.
Anlamadılar ve kendi çelişkileriyle baş başa kaldılar.

Akıl ve mantık bunu söyler!

Sizden bir defalığına dahi gazoz turnuva, teneke madalya, sahte oyuncu laflarını duymadım.

Kaldı ki ÇAKMA kelimesinin anlamını dahi bilmeden, bir yakıştırma olarak kullanılmıştır.
Ortada sahte olan hiçbir turnuva, oyuncu, hakem, antrenör, yönetici vb. kimse yoktur. En üst düzeyden belli amaçlara göre plalanarak işlemekte olan bir ŞAMPİYONA olarak ÇAKMA deyimi tam bir saptırmadır, küçümsemektir, aşağılamaktır, suçlamadır ve hedef göstermektir.
Güzel Türkçemizde ÇAKMA kelimesinin anlamına bakılabilir.

Bu turnuva uyduruk değildir. Ama geçmişte gerçekten de çok ÇAKMA turnuva gördüm. Hani hiç düzenlenmeyen ve sadece kağıt üzerinde çizelgelerle düzenlenmiş gibi gösterilerek o zamanlar merkezi İstanbul olan federasyona gönderilenler. Belk hatırlarsınız! Seksenli yılların ortalarıydı.
Şimdi siz bu turnuvalarla bu şampiyonayı nasıl bir tutarda çakma dersiniz?
KAĞIT ÜZERİNDEKİ KATILIMCILARIN BİLE HABERLERİ YOKTU BU TURNUVALARA KATILDIKLARINDAN...

ÇAKMA kelimesi bilerek istiyerek kasıtlı olarak yukarıda anlattığım sebeplerce belli kişilerce kullanılmıştır.

Spor tarihinden sizlere başlangıcından itibaren üst düzey katılımın olmadığı ama zamanla günümüze gelişerek gelen yüzlerce organizasyon sayabilirim.

ÇAKMA anlam olarak yanlış kullanılmıştır.

[color=#0000CD][size=medium]Güzel dilimizi "ÇAKMA" olarak kullanan insanların ÖSF kayıtlarında yerini koruyacak olan bir gafıdır.[/size][/color]

Selamlarımla.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#23
Basitçe şunu söyleyeyim:

Bu turnuvanın Avrupa unvanını hak edip etmediği konusunda tereddütlerim var.

Esasen bu unvan gerçekten bir şekilde bir amaç doğrultusunda verilmiş olsa bile çoğu satranççı bunu yakışıksız bulmaktadır.

yukarıda belirttiklerim önem olarak gerilerde kalmaktadır.

Tekrar ediyorum: sürekli bu turnuvadan nemalanmak gerekli olabilir ama bu sayede "biz başarılıyız" sığınmacılığı ayıp ve utanç duyulacak bir davranış biçimidir.
Ara
Cevapla
#24
Aşkın TAŞAN, siz önce bu başlığa cevap verin:
http://forum.satranc.biz/showthread.php?tid=4082

Ondan sonra insanların kişiliklerine, mesleklerine, satranç düzeylerine saldırmaya devam edin.

Mesele turnuvalar değil, SİZİN ÇAKMA TAVRINIZDIR!
ÇOCUKLARIN EMEĞİNİ BAŞKALARINA REKLAM ARACI OLARAK KULLANMANIZDIR.

Sizin çakma faaliyetlerinize bir ton örnek verdim. Tek kelime ile "değildir" diyemediniz.
Kişiliğe sataşarak, çamur atarak, çirkinleşerek konu değiştirmek size kolay gibi göründü fakat cevabınızı güzelce aldınız.

Ardından şu soruların cevabını verin:
1. Hayalini kurduğu, rüyasında gördüğü milli takıma iki devşirme alındığını gören genç satranççı ne hisseder?
2. Kayseri'de genç bir sporcunun hakkı çatır çatır yenirken neden görmezden, duymazdan geldiniz? Vicdanınız neredeydi?
3. Bununla ilgili herhangi bir çabanız oldu mu?
4. Türkiye'de Kadının Rolünü inceleyeceğinize Kayseri'de hakkı yenen sporcunun feryadına neden kulak tıkadınız?
5. Madem ki bir etkiniz, yetkiniz yok, TSF'de ne işlev görürsünüz? TSF'de işleviniz yoksa ne diye ortalıkta TSF kurul üyesi diye gezersiniz?
6. TSF Başkanının gerek seçim öncesi, gerekse seçim sonrası beyanatları ortadayken Ekaterina Atalık affı neden bu zamanda gerçekleşti?

Şimdi, saptırmadan sorularıma yanıt verin ve ardından yukarıdaki başlığa cevap yazın.
Israrla kulağınızı tıkayacak kadar hangi olaylara ne dahliniz var öğrenelim.
Usulsüz bir işlem mi oldu ki başka başlıklarda sayfalarca yazarken bu başıkta susuyorsunuz?
Acaba çekindiğiniz bir durum veya olaylar zinciri mi var?
Yakup Bey'in mesajına cevap verin: http://forum.satranc.biz/showthread.php?tid=4082

Hadi bakalım, zoru başarabilirsiniz...
Ara
Cevapla
#25
(21-07-2015, 23:02)Oktay ERTAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Aşkın TAŞAN, siz önce bu başlığa cevap verin:
http://forum.satranc.biz/showthread.php?tid=4082

[color=#0000CD]Bu başlıkla beni hangi konuda ilişiklendiriyorsunuz?
Ben anlayamadım.
Benim ile ne ilgisi var?Başlığa neden ben cevap vereceğim?
[/color]

Ondan sonra insanların kişiliklerine, mesleklerine, satranç düzeylerine saldırmaya devam edin.

[color=#0000CD]Bu konularda saldırıyı , aşağılamayı, küçük görmeyi yapan sizsiniz. DANDİK,GAZOZ, SAHTE TURNUVA-GERÇEK TURNUVA-ÇAKMA TURNUVA deyimleri sizin değil mi?
SATIRLARINIZDA BUNLARI KAÇ DEFA SAYMIŞSINIZ, BİR SAYIN.
[/color]


Mesele turnuvalar değil, SİZİN ÇAKMA TAVRINIZDIR!
ÇOCUKLARIN EMEĞİNİ BAŞKALARINA REKLAM ARACI OLARAK KULLANMANIZDIR.
[color=#0000CD]
Hangi çocukların emeğini reklam olarak kullandım?
Travmadasınız tabi...
Asıl siz o emekleri küçümsediniz. Aşağıladınız, yok saydınız, ÇAKMA TURNUVA dediniz, GAZOZ TURNUVA dediniz.
Galata yokuşlarına madalya almaya gönderdiniz sporcu velilerini Oktay Hoca!
İnkar mı ediyorsunuz?
Hakkınızda veliler ne düşünüyor acaba?
[/color]


Sizin çakma faaliyetlerinize bir ton örnek verdim. Tek kelime ile "değildir" diyemediniz.
Kişiliğe sataşarak, çamur atarak, çirkinleşerek konu değiştirmek size kolay gibi göründü fakat cevabınızı güzelce aldınız.

[color=#0000CD]Tam bir hayal görüyorsunuz.
Kendi kendinizi bu kadar çiğce tatmin eden birisine de ilk kez rastladım.
Evet sizden bir cevap geldi ama her satırı kendi çelişkileri içinde...
[/color]


Ardından şu soruların cevabını verin:

1. Hayalini kurduğu, rüyasında gördüğü milli takıma iki devşirme alındığını gören genç satranççı ne hisseder?
[color=#0000CD]

Evet bakın bu devşirmelik konusunda haklısınız! Ben de hiç tutmam devşirmeliği.
Ama kendisini bu ülkenin de insanı olarak gören birisine ancak saygı duyarım. Hele bu ülkenin bir vatandaşıyla yuva kurmuş, hayatını birleştirmiş, en değerli varlığını bu ülkede dünyaya getirmiş birisini devşirme kabul edemem.
Kendisi de etmedikçe. Ona ülke olarak kucak açtık. Ya da ben öyle sanıyorum.
Ha,şu devşirme oyuncuların hepsini bir sayın bakalım, yüreğiniz yetecek mi?
Efendim, duyamadım!
Sayın, sayın...
[/color]

2. Kayseri'de genç bir sporcunun hakkı çatır çatır yenirken neden görmezden, duymazdan geldiniz? Vicdanınız neredeydi?
3. Bununla ilgili herhangi bir çabanız oldu mu?
4. Türkiye'de Kadının Rolünü inceleyeceğinize Kayseri'de hakkı yenen sporcunun feryadına neden kulak tıkadınız?

[color=#0000CD]BALTAYI DA KIRDINIZ TAŞI DA .
Ama sapı elinizde kaldı bravo size!

Bu konuda kusura bakmayın Oktay Hoca ama en son muhatap alacağım kişi bile siz olamazsınız.
Ayrıca bu konuyu sizin gibi çıkarcı insanların günün birinde malzeme yapacağını; sözüm ona yine ÖSF da servis amaçlı çerez gibi kullanılacağını bildiğim için asla ÖSF da konu etmedim. Bu onurlu mücadeleyi tartışmaya açmadım. Ama siz daha önceden bu öngörümü haklı çıkardınız. Size teşekkür edemiyorum kusura bakmayın. Olayın içindeki insanların canı yeterince yandı.
Anlar mısınız bilemem ama ben orada kızı için sonuna kadar mücadele den bir baba, ve onun mücadelesine tanıklık yapan bir evlat görüyorum. Onları sizin gibi oportünist- ucuzcu bir yaklaşımla tebrik edemem. Burada sizin ile sizin anlayamayacağınız kadar çok uzak ara ayrılıyoruz.
Birinci elden görüştüm bunu saklamam.
KANIT MI İSTİYORSUNUZ?
Efendim, duyamadım...
Kanıtlarsam elimi öper misiniz?
Tutuşmayın hemen. O kadar basit değildir bu.
[/color]



5. Madem ki bir etkiniz, yetkiniz yok, TSF'de ne işlev görürsünüz? TSF'de işleviniz yoksa ne diye ortalıkta TSF kurul üyesi diye gezersiniz?

[color=#0000CD]Haydaa...
Söylediniz ya kardeşim, TSF sözcülüğü yapıyorum.
Kendi sölediklerinizi ne çabuk unuttunuz!

[size=medium][color=#FF1493]Yine büyük zik zak lar çizmektesiniz.
Yazılarınız çizgi filimlere benziyor.[/color][/size]


Aylık maaşım da EURO üzerinden... 4000 EURO civarıdır." Ortalıkta gezersiniz " deyimi edebiyatta hangi anlamlarda kullanılır hocam?
Kızgınlık, suçluluk duygusu, foyasının ortaya çıkmaya başladığı ile düşüncesi ve telaşı ile yapılmış bir yakıştırma sayılabilir mi?
Yanımda bir psikiyatrist arkadaşım var." İfadelerine ilaç yazabilirim" diyor.
Daha geçmişteki yazılarınızı ve gaflarınızı göstermedim.
Sırası geliyor, sakın ayrılmayın, az sonra...
O zaman ameliyat mı olursunuz , çaresizlikten taburcu mu, onu bilemem...
Oktay bey,
Bu soru için joker hakkımı kullanmak istiyorum. Size bir yazı gösterceğim bakın kim yazmış tanıyabilecek misiniz?

Pek yakında...
[/color]



6. TSF Başkanının gerek seçim öncesi, gerekse seçim sonrası beyanatları ortadayken Ekaterina Atalık affı neden bu zamanda gerçekleşti?

[color=#0000CD]Hoppalaa...
Evet, bu soruyu lütfen muhataplarına sorun.
Ne alaka?
Ben size eski ARKANSAS valisi ve ABD nin 42. başkanı Bill CLİNTON'UN Oval Ofis maceralarını soruyor muyum?
Siz de onu cevaplayın o zaman.
Bir arkadaşıma danışayım hakkınızı kullanabilirsiniz.
[/color]


Şimdi, saptırmadan sorularıma yanıt verin ve ardından yukarıdaki başlığa cevap yazın.
Israrla kulağınızı tıkayacak kadar hangi olaylara ne dahliniz var öğrenelim.
Usulsüz bir işlem mi oldu ki başka başlıklarda sayfalarca yazarken bu başıkta susuyorsunuz?
Acaba çekindiğiniz bir durum veya olaylar zinciri mi var?
Yakup Bey'in mesajına cevap verin: http://forum.satranc.biz/showthread.php?tid=4082

Hadi bakalım, zoru başarabilirsiniz...

[color=#0000CD]Yakup Bey bana sormadı. Topluma sordu. Pardon siz moderatör müsünüz?
Yok yani bilelim de...
Yoksa savcı mı sanıyorsunuz kendinizi...
Oktay Hoca, biliyor musun?
Yakında ne incilerin çıkacağını...
Bence ÖSF orucuna devam etmeliydin.

Hadi bakalım, zoru başarabilirsiniz...
Zor mu?
Daha filim başlamadı ki hocam!
[/color]
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#26
Çok fazla ayrıntıya girmeden:

1. Çocukların motivasyonu konusunu bir kenara bırakalım, zira motive olacakları tek turnuva bu değildir.

2. Hiç oynanmamış çakma turnuvalar genellikle 10 kişi civarı kapalı turnuvalardır ve tamamen düzenbazlıktır, burada çakma daha farklı anlamdadır, daha ince ayrıntılar vardır, arkadaşlarımızın turnuva yönergelerinde yazan maddelerden yola çıkarak "doğrudur" demeleri komiktir, anlamsızdır, burada konuşulan maddelerin anlamsızlığıdır (Kayseri olayında olduğu gibi).

3.Satrançla büyüyorum derneği ile TSF ortak çalışmasına siz katıldınız. O nedenle size yöneltildi, doğal olarak sorgu sual niyetim yok, bilgi paylaşımıdır, isterseniz yazarsınız.
Elbette merak edilen ilginç konular olabilir, bunlar konu aydınlandıkça ortaya çıkacaktır.

selamlar.
Ara
Cevapla
#27
(20-07-2015, 00:57)Oktay ERTAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Bu basit gerçeği bulandırmaya çalışmanızın nedeni şu: ÇAKMA ünvanlarla hani şu pek önemsemediğinizi söylediğiniz fakat tamamen gebe olduğunuz kitleleri kandırıyorsunuz.darılmasın, aman bu gücenmesin" diye sustu bugüne kadar.

Gerçek turnuvalarda gerçek rakiplere karşı gerçek zaferler elde ederek bizleri gururlandıran yeteneklerimizi tenzih ediyorum. Onlar zaten kalıcı oldular ve satranç gelişimlerine bir şekilde devam ediyorlar. Çok isteyen olursa birkaç saatimi ayırıp bunların tek tek listesini de yaparım, sorun olmaz.


B oyuncusunu Avrupa gazoz şampiyonu yapmazsanız ...

Çakmanın anlamına bir bakın, okuyun, anlayın. Sonra da gerçek turnuva ile kıyaslayın.
Söz konusu turnuva sizin idrak edemeyeceğiniz kadar gerçektir.
Evet, güç ortalaması düşük olabilir. Bu da bir gerçek...
Ama sahte değil. Çakma değil, dandik değil, gazoz hiç değil.
Bunlar sizin seviyenize uygun anlam bakımından baştan aşağı hatalı yakıştırmalardır.

...
Bakın ben sizin gibi gülerken cümle aleme dişlerimi göstermiyorum.

...

Gelelim incilerinize...

Oktay ERTAN:
"Bu basit gerçeği bulandırmaya çalışmanızın nedeni şu: ÇAKMA ünvanlarla hani şu pek önemsemediğinizi söylediğiniz fakat tamamen gebe olduğunuz kitleleri kandırıyorsunuz."


1-Yani yalancılıkla suçluyorsunuz beni. Bu çok kolay oldu. Yapabileceğiniz en basit iş.Kitleleri ben mi kandırmaya çalışıyorum.
Çok çocukça...
Farkında mısınız bahsettiğiniz kitleleri aşağıladığınızı? Yani o kitleler sizce hiç gazete okumazlar, hiç medyadan haberleri yok. Öylesine boş boş gezerler, önüne ne versen yerler... Öyle mi?
Bu kadar kolay mı kandırmak?
Ama sizin düşünceniz öyle.
Aferin! Demek siz olsaydınız bu yöntemi aklınızdan çıkaramadığınız için kullanacaktınız.
Aslında kendi kendinizi kandırıyorsunuz.
Kitleler kandırılmıyor. Onlara uluslar arası bir kanal sunuluyor. İçlerinde ilk kez katılan sporcular da var. Ozan CİNGÖZLER de var. KAYALIOĞLU köyündeki İSMAİL KESKİNOĞLU İLKÖĞRETİM OKULUNDAKİ Köylü Sedat'lar da... Açın okuyun kimlere yepyeni şanslar tanındığını.
Bu bir okul turnuvasıdır. Yani sizin çalıştırdığınızı söylediğiniz öğrencilerinize düzenlenmiştir.
Neden Dünya Şampiyonası yapılıyor dersiniz ve bunu kabullenirsiniz be adam?
Dünya Şampiyonası düzenlenen bu okullar arası yarışmanın neden bir Avrupa Şampiyonası ayağı olmasın? Siz nasıl öğretmensiniz, nasıl antrenör nasıl spor insanısınız?

Katılım düzenlemesi yapılan bir şampiyonayı illegal ilan edecek kadar küçük düşünceye sahip olanlar ancak bu turnuvayı da tüm katılımcıları da; küçümser, aşağılar, dandik ilan eder, gazoz yakma ismi takar.

Gülücük...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#28
Beni susturmak mı? Döndüğüme pişman etmek mi? Uykuya yatın, belki rüyanızda görürsünüz.
Bu forumda yazdığına pişman olacak biri varsa sizsiniz.
Diğer arkadaşların yaptığı gibi kabuğuma çekilmem.
Tek başıma mücadele ederim, sıkıntı yok! Big Grin

Şahsa hitaben konuşmayı uzatma niyetimde değilim. O konuda söyleyeceğimi söyledim.
Şahsıma yeni bir saldırı olmadığı sürece sadece fikirleri ve uygulamaları tartışmaya devam edeceğim.

İllegal ilanı mı? Hiç bile değil, gayet legal. FIDE nezdinde de, TSF nezdinde de legalite sorunu yok.
Sorun "etik" sorunu. Etik olarak böyle bir ünvanın varlığı hatalı, maddi çıkar gözeten bir anlayışın ürünü.
Bu anlayışın FIDE nezdinde de, TSF nezdinde de temsilci bulmuş olması durumu kurtarmıyor.
Bir etkinlikte FIDE veya ECU desteği olması o etkinliği sadece resmi kılar. Mantıklı veya saygın bir etkinlik oluşturmaz.
Ortada etik açıdan tartışmalı bir durum vardır ve bu tartışmanın muhatabı oyuncular, veliler veya antrenörler değil, bizzat FIDE ve TSF'dir.

Peki etik sorun yaratan nedir? Yeni bir ünvan peyda edilmesi. Hayat elbette yeniliklere açıktır, bunu her olgun insan kabul eder.
Ne var ki her yenilik belli bir ihtiyacın karşılanmasına yönelik ortaya çıkar ve doğal olarak yaşamını sürdürür. Durumu bu açıdan ele alalım.

Ortada bazı gerçek ünvanlar vardır: "Dünya 16 Yaşaltı Şampiyonu" dediğimizde dünyanın 16 yaşından küçük en güçlü satranççısı akla gelmektedir. Başka bir örnek: "Avrupa 14 Yaş altı Kızlar Şampiyonu" dendiğinde 14 yaşından küçük kızlar arasında Avrupa'nın en iyi oyuncusu akla gelmektedir. Bu turnuvalardan birinde birinci olan satranççı göğsünü gere gere, gururla ünvanını söyleyebilir, "Avrupa Şampiyonuyum!", veya "Dünya Şampiyonuyum!" diyebilir.

Peki bir "okullar" kelimesi ekleyerek yeni bir ünvan peyda etmenin anlamı nedir? Gereği nedir? Hangi ihtiyacı cevaplamıştır? Bu soruların iyi cevaplanması gerek. Bu kelimeyi peyda eden FIDE'dir, en çok benimseyip özümseyen ise TSF.

Gerçek soru şu: "Avrupa Okullar Üçüncüsü" olmuş bir genç "Avrupa Üçüncüsüyüm!" diyebiliyor mu? Tabii ki hayır.
Satranç camiasının dışında olan arkadaşları sorduğunda ya geçiştirerek pembe bir yalan söylemek durumunda kalacak, ya da uzun uzun izah edip başarısının kısmi olduğu gerçeğini ifade etmek durumunda kalacaktır. Biraz empati kursak bu basit durumu kolayca anlayabiliriz. Çocuk 15 oyuncudan 14'ünün Türkiye, birinin İngiltere (misal) vatandaşı olduğu bir turnuva sonunda "Avrupa Şampiyonu" olduğunu kime anlatabilir ki? Biraz da bu açıdan düşünelim. Bu gençler çevresinden takdir görmek ister, şüpheli sorular duymayı istemez.

Maksat madalya almak mı sadece?
Kupa kaldırmak mıdır bir etkinliğin amacı?
Kupa yoksa etkinlik sürmez mi?

Sadece ödül yoluyla motivasyonun tehlikelerini pedagojik eğitimi almış olan herkes bilir.
Sadece cezaya dayanan eğitim sistemleri nasıl ki bireyde korku ve endişeye neden oluyorsa sadece ödüle dayanan sistemler de bir süre sonra bireyde amaçsızlık hissi ve öğrenilen konuya yabancılaşma şeklinde bir tepki doğurur.
Dolayısıyla her ikisi de mümkün olduğunca nadir kullanılmalı, içleri boşaltılmamalı.
Nasıl ki her gün ceza alan bir çocuk ceza arsızı oluyorsa her katıldığı etkinlikte zorlama bir şekilde ödül alan bir oyuncu bir süre sonra etkinlikten ziyade ödül odaklı düşünmeye başlar.

Bu odaklı düşünce birtakım olumsuzlukları beraberinde getirir. Bunlar arasında masumane sayılabilecek turnuvaya ödülüne göre muamelede bulunma ve ödül kazanamayacağını anladığı turnuvaları habersiz terk etme gibi davranışlar vardır. Çok daha tehlikeli olanı ise daha yüksek bir ödül meblağının paylaşımı için danışıklı bilerek kaybetme gibi hareketlerdir. Bunlar gözlemlediğim olaylardır, varsayımlarım değil. Bu saydıklarımdan bazıları okuyanlara tanıdık gelmiş olabilir.

Ödüle ulaşmak günümüzde kolaydır. Özellikle alt yaş grupları için.
Hiçbir ihtiyacı karşılamayan ve hiçbir talebe dayanmayan yeni ünvanlar yaratmak tehlikelidir.
Ödülün bir işlev görmesini isityorsak sayısını artırmaya değil, değerini artırmaya çalışmalıyız.
Yoka "okullar" gibi "devlete bağlı eğitim kurumları", "özel eğitim kurumları", "uzaktan öğretim kurumları" ya da "oku(ya)mayanlar" gibi birçok varyant türetilebilir.
Ara
Cevapla
#29
(23-07-2015, 00:11)Oktay ERTAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Beni susturmak mı? Döndüğüme pişman etmek mi? Uykuya yatın, belki rüyanızda görürsünüz.

[color=#0000CD]Bir tehtid mi gördünüz rüyanızda? Ya da bu satırlarda...
Ama kabus görmeye başladığınız çok açık!
Size söylemediğim sözleri söylemiş gibi gösterip tam bir saptırmasyon kıvırma ile beni hedef göstereceksiniz aklınızca değil mi?
Çok gazoz bulmaya başladım bu yaklaşımı nedense.

(Bakın beni de alıştırdınız gazoz kelimesine)
[/color]
...

Peki etik sorun yaratan nedir?

[color=#0000CD]Siz mi etik kavramından bahsediyorsunuz. Ağzımda lokma var gülemiyorum. [/color]
...


Ortada bazı gerçek ünvanlar vardır: "Dünya 16 Yaşaltı Şampiyonu" dediğimizde dünyanın 16 yaşından küçük en güçlü satranççısı akla gelmektedir. Başka bir örnek: "Avrupa 14 Yaş altı Kızlar Şampiyonu" dendiğinde 14 yaşından küçük kızlar arasında Avrupa'nın en iyi oyuncusu akla gelmektedir. Bu turnuvalardan birinde birinci olan satranççı göğsünü gere gere, gururla ünvanını söyleyebilir, "Avrupa Şampiyonuyum!", veya "Dünya Şampiyonuyum!" diyebilir.

Peki bir "okullar" kelimesi ekleyerek yeni bir ünvan peyda etmenin anlamı nedir? Gereği nedir? Hangi ihtiyacı cevaplamıştır? Bu soruların iyi cevaplanması gerek. Bu kelimeyi peyda eden FIDE'dir, en çok benimseyip özümseyen ise TSF.

[color=#0000CD]Yani pes!
O zaman Kırkpınar Baş pehlivanı da "ben dünya şampiyonuyum diyemez."
Tabi diyemez.
Çünkü yazarken sizin de bahsettiğiniz ama (bir türlü savunma içgügüsünden olacak ki)farkedemediğiniz KATEGORİ FARKLILIĞI VAR!

Okullararası Avrupa Birincisi elbette kendisini yarıştığı kategorisinin birincisi ilan eder.
[/color]

Gerçek soru şu: "Avrupa Okullar Üçüncüsü" olmuş bir genç "Avrupa Üçüncüsüyüm!" diyebiliyor mu? Tabii ki hayır.

[color=#0000CD]İncileriniz devam ediyor. Bir görüş belirtmeme gerek yok sanırım. [/color]

Satranç camiasının dışında olan arkadaşları sorduğunda ya geçiştirerek pembe bir yalan söylemek durumunda kalacak, ya da uzun uzun izah edip başarısının kısmi olduğu gerçeğini ifade etmek durumunda kalacaktır. Biraz empati kursak bu basit durumu kolayca anlayabiliriz. Çocuk 15 oyuncudan 14'ünün Türkiye, birinin İngiltere (misal) vatandaşı olduğu bir turnuva sonunda "Avrupa Şampiyonu" olduğunu kime anlatabilir ki? Biraz da bu açıdan düşünelim. Bu gençler çevresinden takdir görmek ister, şüpheli sorular duymayı istemez.

[color=#0000CD]Açık bir turnuva ise söyler. Bu onun hakkı. Onun hakkını küçümsemek ise sizin yaklaşımınız. Dünya ve olimpiyat tarihine bakın ilk zamanlarına.
Ne söylediğimi anlayabilecek misiniz?
Her oluşumun bir başlangıcı vardır. Zamanla bu gelişir. Eğer yönetmeliğinde en az... ülke sayısı oluşmuş ise bunun alay edilecek, küçümsenecek ve aşağılanacak bir durumu olamaz.
[/color]

Maksat madalya almak mı sadece?
Kupa kaldırmak mıdır bir etkinliğin amacı?
Kupa yoksa etkinlik sürmez mi?

Sadece ödül yoluyla motivasyonun tehlikelerini pedagojik eğitimi almış olan herkes bilir.

[color=#0000CD]Pedagojiden bahsetmeyin bana artık. Bunu nasıl gazoz açar gibi kullandığınızı biliyoruz.[/color]

Yoka "okullar" gibi "devlete bağlı eğitim kurumları", "özel eğitim kurumları", "uzaktan öğretim kurumları" ya da "oku(ya)mayanlar" gibi birçok varyant türetilebilir.

[color=#0000CD]Evet belki de öyle olacak yakın gelecekte.
Size kötü bir haberim var Oktay Hoca.
Özel eğitim kurumlarının çocuk esirgeme kurumlarının turnuvaları da şu anda bebeklik aşamasındalar.

Artık bu anlayışınız ile onlara da ne isimler takarsınız, kimbilir?
(Kibariye beni andı)
[/color]


[color=#0000CD]Oktay Hoca, aşağıdaki bu haber size...

EZİK, SEN DE!

Bu yıl 6. sı Dandinistan'da yapılan ULUSLAR ARASI DANDİK SPORCULAR ÇAKMA GAZOZ SATRANÇ TURNUVASI'DAN dönen sporcularımız havaalanında 21 pare top atışı eşliğinde mehter ve bando takımlarıyla karşılandı.

Yarışmalarda çok üstün başarı sağlayan sporcularımıza, antrenörlerine ve takım yöneticilerine üstün başarı bröveleri İçişleri Bakanlığı ve Spor Bakanlığı yetkilileri tarafından törenle sunuldu. Kafile başkanımız UNESCO tarafından barış elçisi olarak seçildi.

Törende uluslararası basın kuruluşları ve ülkemiz basının önde gelen televizyon ve gazete yöneticileri ile sanat-spor dünyasının çok ünlü isimleri de hazır bulundu. İçişleri bakanlığınca 3 gün Ulusal Onur Günü ilan edildi.

Törende bir konuşma yapan TSF Başkanı sn... "-Bundan böyle tek katılacakları şampiyonanın bu dandik-çakma turnuva olduğunu, olimpiyat dahil her düzeyde uluslararası satranç karşılaşmalarından çekileceklerini ve çalışmalara şimdiden başlayacaklarını belirtti."

Törende duygularını saklayamayan veliler bu turnuvaların çoğaltılması için FIDE nezdinde toplu başvuru yapacaklarını, eğer istekleri kabul görmezse bir daha bu turnuvaya katılmayacaklarını ve çocuklarının kayıtlarını da okullarından alacaklarını söylediler.

Toplantı çeşitli sanatçıların müzik konserleri ile son bulurken, son anda 7gece fener alayları düzenlenmesine karar verildi.
[/color]



[color=#1E90FF]Oktay Hoca,
Çocuklarımıza biz okulda evde sokakta küçümseme amaçlı ve aşağılama kültürünü o yaşlardan itibaren kullanmalarını engellemek için gazoz yaklaşımlar göstermemeye özen gösteriyoruz. Olumlu kişilik geliştirebilmeleri için...
Sebebi çok basit!
Çocukların gözünde çakma-sahte öğretmen olarak kalırız sonra.
Bilmem anlatabildim mi?
[/color]
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#30
Etik olarak böyle bir ünvanın varlığı hatalı, maddi çıkar gözeten bir anlayışın ürünü. (Oktay Ertan)

Peki etik sorun yaratan nedir? (Oktay Ertan)

Siz mi etik kavramından bahsediyorsunuz. Ağzımda lokma var gülemiyorum. (Aşkın Taşan)

Herhangi bir turnuvaya katılanların emekleri, kesinlikle "ÇAKMA" değildir. (Miyazaki)

TSF'nin sadece bu turnuva sayesinde kendini başarılı gösterme çabaları, kesinlikle "ÇAKMA" dır. (Miyazaki)
Ara
Cevapla
#31
(23-07-2015, 00:11)Oktay ERTAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Ortada bazı gerçek ünvanlar vardır: "Dünya 16 Yaşaltı Şampiyonu" dediğimizde dünyanın 16 yaşından küçük en güçlü satranççısı akla gelmektedir. Başka bir örnek: "Avrupa 14 Yaş altı Kızlar Şampiyonu" dendiğinde 14 yaşından küçük kızlar arasında Avrupa'nın en iyi oyuncusu akla gelmektedir. Bu turnuvalardan birinde birinci olan satranççı göğsünü gere gere, gururla ünvanını söyleyebilir, "Avrupa Şampiyonuyum!", veya "Dünya Şampiyonuyum!" diyebilir.

Peki bir "okullar" kelimesi ekleyerek yeni bir ünvan peyda etmenin anlamı nedir? Gereği nedir? Hangi ihtiyacı cevaplamıştır? Bu soruların iyi cevaplanması gerek. Bu kelimeyi peyda eden FIDE'dir, en çok benimseyip özümseyen ise TSF.

Gerçek soru şu: "Avrupa Okullar Üçüncüsü" olmuş bir genç "Avrupa Üçüncüsüyüm!" diyebiliyor mu? Tabii ki hayır.
Satranç camiasının dışında olan arkadaşları sorduğunda ya geçiştirerek pembe bir yalan söylemek durumunda kalacak, ya da uzun uzun izah edip başarısının kısmi olduğu gerçeğini ifade etmek durumunda kalacaktır.



Yakup Hocam sizi anlıyorum da, izninizle buradan bir arkadaşa not düşmem gerekir.
Sizden özür dilerim.

Şimdi konuyu şu açıdan ele alalım ki Oktay ERTAN da faydalansın;

AVRUPA BİREYSEL ŞAMPİYONASI var mı, düzenli olarak yapılıyor mu?
Uluslararası düzeyde onay görmüş ve katılımı var mı? Legal mi?
Evet var,yapılıyor. Katılım ve başvuru düzeni bellidir. Ödülleri verilir haberi yayınlanır ve legaldir.

AVRUPA VETERANLAR ŞAMPİYONASI var mı, düzenli olarak yapılıyor mu?
Uluslararası düzeyde onay görmüş ve katılımı var mı? Legal mi?
Evet var,yapılıyor. Katılım ve başvuru düzeni bellidir. Ödülleri verilir haberi yayınlanır ve legaldir.
AVRUPA KULÜPLER ŞAMPİYONASI var mı, düzenli olarak yapılıyor mu?
Uluslararası düzeyde onay görmüş ve katılımı var mı? Legal mi?
Evet var,yapılıyor. Katılım ve başvuru düzeni bellidir. Ödülleri verilir haberi yayınlanır ve legaldir.
var mı, düzenli olarak yapılıyor mu?
Uluslararası düzeyde onay görmüş ve katılımı var mı? Legal mi?
Evet var,yapılıyor. Katılım ve başvuru düzeni bellidir. Ödülleri verilir haberi yayınlanır ve legaldir.
AVRUPA YAŞ GRUPLARI ŞAMPİYONASI var mı, düzenli olarak yapılıyor mu?
Uluslararası düzeyde onay görmüş ve katılımı var mı? Legal mi?
Evet var,yapılıyor. Katılım ve başvuru düzeni bellidir. Ödülleri verilir haberi yayınlanır ve legaldir.

AVRUPA ve DÜNYA AMATÖRLER ŞAMPİYONASI var mı, düzenli olarak yapılıyor mu?
Uluslararası düzeyde onay görmüş ve katılımı var mı? Legal mi?
Evet var,yapılıyor. Katılım ve başvuru düzeni bellidir. Ödülleri verilir haberi yayınlanır ve legaldir.
AVRUPA-DÜNYA OKULLARARASI YARIŞMALARI var mı, düzenli olarak yapılıyor mu?
Uluslararası düzeyde onay görmüş ve katılımı var mı? Legal mi?
Evet var,yapılıyor. Katılım ve başvuru düzeni bellidir. Ödülleri verilir haberi yayınlanır ve legaldir.
...
AVRUPA-DÜNYA FİDAN DİKME YARIŞMASI var mı, düzenli olarak yapılıyor mu?
Uluslararası düzeyde onay görmüş ve katılımı var mı? Legal mi?
Evet var,yapılıyor. Katılım ve başvuru düzeni bellidir. Ödülleri verilir haberi yayınlanır ve legaldir.

Şimdi Oktay Hocam Kardeşim,

Fikirlerinize göre E.VASYUKOV eğer veteranlarda birinci olsaydı " Ben Avrupa Birincisiyim diyemeyecekti. Öyle mi?

Neden?
Çünkü size göre "GERÇEK AVRUPA ŞAMPİYONASINA" katılmadı. FIDE bunu peydahladı.

Ne gerek vardı değil mi?

Mire Deniz DOĞAN altını kaptı ve (FM)unvanını aldı(Bu arada onu kutladınız mı bilemem).
Ama o da ne? Siz bunun GALATA YOKUŞU YAPIMI BİR ALTIN olduğunu söylüyorsunuz.

Yahu hakikaten gülemiyorum artık. Takma dişlerim yerinden fırlayacak.

Bir de o çocukların pembe yalanlar söyleyeceğini uyduruyorsunuz.
Yok atmadım yukarıda sizin satırlarınızda yerini aldı.

Biraz daha dikkatli olun derim.
Renginizi de koruyun.

Yakup hocam tekrar özür dilerim.
Bu günlerde ortalıkta fazla dolanıyorum.

Konu rayında gidiyor.

SELAMLAR.

(21-07-2015, 23:02)Oktay ERTAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Aşkın TAŞAN, siz önce bu başlığa cevap verin:
http://forum.satranc.biz/showthread.php?tid=4082
...
Şimdi, saptırmadan sorularıma yanıt verin ve ardından yukarıdaki başlığa cevap yazın.
Israrla kulağınızı tıkayacak kadar hangi olaylara ne dahliniz var öğrenelim.
Usulsüz bir işlem mi oldu ki başka başlıklarda sayfalarca yazarken bu başıkta susuyorsunuz?
Acaba çekindiğiniz bir durum veya olaylar zinciri mi var?
Yakup Bey'in mesajına cevap verin: http://forum.satranc.biz/showthread.php?tid=4082

Hadi bakalım, zoru başarabilirsiniz...

HOCAM! Yazılı kağıdımı okudunuz mu?
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#32
Gerçek,sahi,öz hakiki Avrupa Şampiyonası hangisi?

Bu tartışma başlı başına yanlış.Adı Avrupa Şampiyonası olan her turnuva değerlidir.Ve dereceye giren her çocuk bu başarıyla gururlanabilir.

Sizin hayalinizdeki kişiler katılmamış olabilir,bu sadece turnuvanın gücü hakkında bize bilgi verebilir statüsü hakkında değil.

Bu mantıkla bütün Avrupa Şampiyonaları değersiz olur.

Lütfen son 10 senede yapılan bütün Avrupa şampiyonalarına bakın(büyükler dahil).Yaş gruplarında bütün elit sporcular varmı.Büyüklerde Avrupanın elit sporcularından kaçı katılmış,onu bırakın 2700 üzeri kaç sporcu var.Lütfen eleştri yaparken mantık ve saygı sınırlarımızı koruyalım.

Saygılarımla ATA SEÇER.
Ara
Cevapla
#33
(20-07-2015, 12:21)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Küçük yarışmacıları motive edecek bir çok yarışma var. Öncelikle bu basit durum bilinsin.
Küçük sporcular, bir tek Avrupa okullar şampiyonasından motive olmuyor.

Kupa, madalya alanları tebrik edelim, neden etmeyelim? Sorun doğal olarak yok, kimse tersini düşünmüyor.

Küçükler ve yıldızlar, milli takım kamplarında bile, zaman zaman kupa + madalya ve çeşitli ödüller verdik, motive olsunlar diye katılım belgeleri de hep verildi.

Bu turnuvalardan elde edilen derecelerle GSGM den olumlu destekler alınıyor, tamam kabul, neden olmasın.

Sorun olan sadece buna sığınılarak "başarılıyız" denilmesidir.
Bakın ben AÇIKÇA her defasında yazıyorum.

Merak edilmesin, görev başındayken, herkese de bunu söylüyordum.


Kendi çapımda; Basit, anlaşılır ve konunun dışına çıkmadan, okuyanları bıktırmadan, Türkiye satrancına yardımcı olmaya çalışıyorum.

Selamlar.

Tekrar edip durduğum için; Yorumsuz...
Ara
Cevapla
#34
Merhaba Ata,

Gerçek Avrupa Şampiyonasının hangisi olduğunu bildiğini sanıyorum.

Büyükler Avrupa Şampiyonası Dünya Kupası için bir eleme niteliği taşıyor. Dünya kupasına direkt ya da başka yollardan katılım hakkı olmayan tüm elit sporcuları bu turnuvada görebiliyoruz.

Şunun anlaşılamaması çok acı. Her turnuva ama her turnuva değerlidir. İsterse evinizin salonunda yapılsın, her bir satranç karşılaşması önemlidir, anlamlıdır. Avrupa Okullar Şampiyonasında oynanan oyunlar da, alınan dereceler de.

Ancak bu turnuva yıllardır düzenleniyor. Yıllar sonunda ortaya çıkan tablo, bazı kategorilerde sadece iki ülkenin katıldığı, toplamda 550 yerliyle 100 yabancının katıldığı bir garipliğe dönüşmüş durumdadır.

Bu turnuvayla ilgili yolunda gitmeyen, yanlış olan ve maalesef istismar edilen noktalar olduğunu, bu turnuvaya 550 yerli oyuncunun katılmasına izin verilerek, otel odası ticaretine dönüştüğünü görmek için daha ne kadar açık yazmamız gerekiyor?

'Çakma' sözü birilerini incitmiş olabilir. İlk ben kullandığım ve aslında sevimsiz bir sözcük olduğu için de sorumluluğunu ve varsa kusurunu üzerime alırım. Bu saçma başlık altında değil, başka bir tartışma sırasında kullanmış olduğum, ironi içeren ve turnuvanın Avrupa Şampiyonasından çok ticari bir faaliyet olduğuna dikkat çekmeye çalıştığım ''Ayrıca 600 oyuncumuzun katıldığı çakma Avrupa Şampiyonaları yerine 18 yaş altı sporculardan 'TSF ve otelleri kalkındırma' fonu adı altında para da toplansın'' cümlesini, yolda altın madeni bulunmuş, camii de bira şişesi arayan siyasetçiden farksızca çarptırılması ve istismar edilmesi sayesinde, tartışmanın geldiği nokta, 'çakma' sözcüğünden çok daha fazla yaralayıcı ve aşağılayıcıdır.

Bu sözcüğün dışında, turnuvanın nasıl daha iyi bir hale getirileceği, hangi kriterlere ulaşması, ülke elemeleri ile birlikte tüm Avrupa ülkelerinin katılımının sağlanması, otellerin kontrolünden alınıp, okulların organizasyonu olarak aynı zamanda bir eğitim faaliyeti şekline dönüşmesi gerektiği yönünde bir çok görüş ve önerim de oldu.

Ayrıca doğru olup olmadığını bilmiyorum ancak Aşkın Taşan'ın bir kaç defa bu turnuvaların faydaları arasında saydığı, Lise ve Üniversite sınavlarında ek puan ve burs imkanlarının da son derece yanlış olduğunu, kamuoyunda duyulması halinde satranca çok büyük zarar vereceğini düşünüyorum.

Bu isim hassasiyeti kadar, yukarıda ve diğer yazılarda dikkat çekmeye çalıştığım çarpıklıklar ve öneriler konusundaki fikrini de, geçmiş sohbetlerimizde aklımda kaldığı kadarıyla çocuk turnuvaları ile ilgili bu söylediklerime yakın olan düşüncelerin değiştiyse de bunlarla ilgili yeni fikirlerini de gerçekten duymak isterim.

Selamlar,
Ara
Cevapla
#35
(23-07-2015, 17:33)Erşan Gökerman Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Ayrıca doğru olup olmadığını bilmiyorum ancak Aşkın Taşan'ın bir kaç defa bu turnuvaların faydaları arasında saydığı, Lise ve Üniversite sınavlarında ek puan ve burs imkanlarının da son derece yanlış olduğunu, kamuoyunda duyulması halinde satranca çok büyük zarar vereceğini düşünüyorum.

Selamlar,

Böyle bir ifadem olmadı, çarpıtmayın!

Benim söylediğim bu turnuvanın ulusal sporcu normu için kulanılabileceği düşüncesiyle;
Bu alanda maç sayısı açısından ULUSAL SPORCU NORMU kazanmak,

Ulusal Sporcu normu kazananların ULUSAL SPORCU BELGELERİNİ alabilmesinin önünü açmak,

Bu belgeyi alabilen sporcu öğrencilerin ise aralarında BESYO gibi bazı yüksek öğrenim kurumlarına girişte avantaj sağlamaktır.
Özellikle BESYO girişlerinde uzmanlık spor dalı ulusal sporcu olanların bu programlara girişlerinde bonüs puanı uygulamasına da şahit oldum.
Kendi öğrencilik yıllarımdan bilirim.
Ulusal sporcuların bir çok kulüpte antrenörlük yaptığını, hatta antrenörlük denklik prosedürlerinden de faydalanabileceklerini hatırlatırım.

Ayrıca sporculara burs olanakları açan yüksek öğrenim programları oldu.
Geçmişte bu olanaklardan faydalanan sporcu öğrencilerim de oldu.
Şimdi 20-22 yıldır Beden Eğitimi Öğretmenliği yapanlar da var.
Sizi ibretle izlemekteler.

"Lise ve Üniversite sınavlarında ek puan..." diye bir ifadem olmadı.
Olmuşsa bulun, indirin kamuoyundan özür dilemesini bilirim.


Konu hakkında lütfederek,

"Ayrıca doğru olup olmadığını bilmiyorum ancak Aşkın Taşan'ın bir kaç defa bu turnuvaların faydaları arasında saydığı, Lise ve Üniversite sınavlarında ek puan ve burs imkanlarının da son derece yanlış olduğunu, kamuoyunda duyulması halinde satranca çok büyük zarar vereceğini düşünüyorum."
diyerek burada da beni hedef göstermeyi ihmal etmemişsiniz.

EVET BU SAYDIKLARIM SATRANCA ZARAR VERECEKTİR!

Öyle mi?

Bu kategori turnuvasının kuruluş amaçları hakkında araştırma yaptınız mı?
Tüzel kişiliğe sahip kişi ya da kurumlardan bir bilgi yazısı istediniz mi?

Neye dayanarak bu turnuvayı festival turnuvası ile eş tutarsınız?
Kaldı ki bence festival turnuvası bile olsa muhteşem olur.
Sizce olmaz mı?

Çocuklarımıza farklı alanlarda başarılarını gösterebilme fırsatı açılması sizi neden rahatsız eder, bunu bir türlü anlayamıyorum.
Bu konunun yazarına ise hiç yakıştıramıyorum.
SELAMLAR.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#36
Çocuklarımıza farklı alanlarda başarılarını gösterebilme fırsatı açılması sizi neden rahatsız eder, bunu bir türlü anlayamıyorum.

Aşkın bey

Bu şekilde yazarsanız konu sürekli çarpıtılmış olur.

Konunun özünde çocukların emekleri ve başarıları hep kollanmıştır.

Sayın Gökerman'ın yazılarını okudum, atladığımı sanmıyorum, böyle bir şey den bahsetmemiştir.

Benim sayın Gökerman yerine cevap verme düşüncem yoktur, tekrar tekrar tekrar olması bakımından rahatsızlık duydum.

selamlar.
Ara
Cevapla
#37
Ata Merhaba,

Sanıyorum turnuva kategorik olarak çakma diyenler oldukça azınlıkta. Öyle demenin hiç de hoş olmayacağını düşünüyorum.

Yakup Ağabey güzel özetlemişti kendi notlarımı ekleyerek tekrar etmek lazım, özellikle de kuru gürültüye karşı:

1)Herhangi bir turnuvaya katılanların emekleri, kesinlikle "ÇAKMA" değildir. Üstelik yaş gruplarında Türkiye'nin seviyesi eskisine göre epey yükseldi. Dolayısıyla hem yetenekli gençlere hem antrenörlerin emeklerine kimse dil uzatmıyor.
2)TSF'nin sadece bu turnuva sayesinde kendini "olduğundan" [BU BENİM EKLEMEM] başarılı gösterme çabaları, kesinlikle "ÇAKMA" dır.

Sportif değerini de çeşitli istatistiklerle ölçmek, en azından satrancın içinde olanlar tarafından, ölçmesi mümkün. Açık turnuvalarda bu verileri sağlayınca, her konuya cevap yetiştirenler haliyle tek kelime cevap veremediler.

2)'nin da amacı da çok açık, spor bürokrasisi ve sponsorların gönlünü hoş tutmak. Bu da bir stratejidir, anlıyorum ama bence kısa vadeli olur, o yüzden, karar verici olsam onaylamaz, bu kadar abartılmamasını tavsiye ederdim. Satrancın abartılı bir piardan önce sportif olarak doğru kararlar vermeye ihtiyacı var.
Ara
Cevapla
#38
(23-07-2015, 18:22)Ozgur_Akman Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Sportif değerini de çeşitli istatistiklerle ölçmek, en azından satrancın içinde olanlar tarafından, ölçmesi mümkün. Açık turnuvalarda bu verileri sağlayınca, her konuya cevap yetiştirenler haliyle tek kelime cevap veremediler.

Özgür bey,
(Cevabımın kelimelerini sayınız lütfen...)

Bir hatanızın farkında mısınız?
Bir kere" turnuvanın sportif değeri" derken ne anlatmak istediğiniz tam belli değil.

Eğer kast ettiğiniz, söz konusu tunuvanın ELO ortalaması, katılımcı ülke sayısının azlığı, ya da unvanlı oyuncuların yokluğu ise bu sportif değeri mi gösterir?
Sportif değer sadece bunlardan mı oluşur sanırsınız?
Sizin eğitim alanınız sportif değeri böyle dar bir kapsamda mı tanımlar?

Yani sizin bu yaklaşımınıza göre bir olimpiyatı, Akdeniz Oyunları ile kıyaslamak gibi bir durum oluşur ki, bu da elmalar ile armutlara doğru ilerler.

Ben sportif bir olay olarak baktım.
Bunun toplumsal, sosyal, kültürel ve sportif kazanımlarından bahsettim.
Sporcu- öğrencilerimize (yani okullu sporcularımıza, adında var çünkü. Bunu size yazmadım. "Bu turnuva nereden peydahlandı?" diye soran bir üye içindir...)
Bana şu şu kişiler katılırsa, şu ELO ortalamasına ulaşırsa, şu kadar ülke katılırsa diye istatistiklerden bahsetmeyin.

Ben bu ŞAMPİYONANIN ELO ORTALAMASINDA FALAN DEĞİLİM.
Bunu anlayın artık!
Sayılarla ölçülebilen sonuçlarında da değilim.

Zamanla inşallah sizin istediğiniz özelliklere kavuşur.
Taşlar yerine oturur.
Sportif değer derken ne kast ediyorsanız bilmiyorum ama, üstün sporcular ile onlara yaklaşmak isteyenler gerçek sıralamada yerini alırlar.

O zaman TÜRKİYE sıralamada gerçek yerini bulur. Ama bu bile benim için sadece bir sonuçtur.

Alkışlarım, tebrik ederim...
Ama bunu şova dönüştürüp ucuzca böbürlenmem.

Kim olursa da olsun yazarım, eleştiririm.

Benim bir spor anlayışım var. Bu anlayışımı oluşturan spor eğitimi içinde;
DANDİK TURNUVA,
ÇAKMA AVRUPA ŞAMPİYONASI,
BİRİNCİ GAZOZ KAPAĞI TURNUVASI,
SAHTE TURNUVA deyimleri yoktur.

Hele toplumsal ve toplumlararası düzenlenmiş ise.

O zaman her bir katılımcıyı ve ülkeyi aşağılarsınız.
SAHİBİ BİLE "YANLIŞLIKLA KULLANDIM, KULLANIM SÜRESİ DOLDU" DİYOR.
...

Otel kazanımları hakkında bilgim yok. İlgilenmiyorum da artık.
Zaten bu uygulamaya da karşıyım, ÖSF da onlarca yazım ve önerilerim var.
Bunu anlayacağınızı umuyordum.

AMA NEDENSE BU KONULARA DA HİÇ BİR ÜYENİN DEĞİNMEDİĞİNİ İBRETLE GÖRÜYORUM.

Sn.Yakup BAYRAM'IN ne anlatmak istediğini çok iyi anladım.
Merak etmeyin. "Aşırı büyütülmemeli başarılıymışız gibi gösterilmemeli" diyor.
Şova dönüştürülmemesi konusunda hem fikirim. Sanırım o da anladı ama hala anlamayanlar var.

Olduğundan fazla büyütmenin bir anlamı yok.
Ben de karşı bir anlam yüklemeye çalışmıyorum.

Basit bir tebrik yazısı ne hale geldi?
Selamlar...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#39
(23-07-2015, 18:01)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Benim söylediğim bu turnuvanın ulusal sporcu normu için kulanılabileceği düşüncesiyle;
Bu alanda maç sayısı açısından ULUSAL SPORCU NORMU kazanmak,

Ulusal Sporcu normu kazananların ULUSAL SPORCU BELGELERİNİ alabilmesinin önünü açmak,

Aşkın Bey,

Konu kalabalığında aklımda bu şekilde kalmış. İfadeniz söylediğiniz şekilde. Tüm konular tartışmadan çok atışmaya döndüğü için aklımda kaldığı gibi ifade etmişim, geri alıyorum.

Sizinle ilgili bir itham yok ancak turnuvanın yaş grupları turnuvalarıyla aynı kategoride değerlendirilip, yurtiçinde benzer olanaklar sağlaması sıkıntı yaratacaktır. 2 ülkenin katıldığı bir Avrupa şampiyonasını siz satranç camiasına anlatabilirsiniz belki ama ülkenin geri kalanına anlatamayız.
Ara
Cevapla
#40
(23-07-2015, 15:56)sethplate Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Sizin hayalinizdeki kişiler katılmamış olabilir,bu sadece turnuvanın gücü hakkında bize bilgi verebilir statüsü hakkında değil.
Bu mantıkla bütün Avrupa Şampiyonaları değersiz olur.

Sevgili Ata'cım.
TSF nin İzmir Savunma Şubesi brovesi takmasına az kaldı bu anlayıştaki arkadaşların sana.

Hımm.
Veteranlar Avrupa Şampiyonası'nda Karpov oynamadı değil mi?

Gazozuna bir turnuvaymış o zaman?
Çakma da olabilir !
Biraz da statüsüne karışsam ceza yer miyim acaba FIDE den?Sad
GM E. VASYUKOV'A haber salalım da bir daha ÇAKMA turnuvalara katılmasın!

Ata ne dersin?

(23-07-2015, 19:20)Erşan Gökerman Nickli Kullanıcıdan Alıntı:
(23-07-2015, 18:01)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Benim söylediğim bu turnuvanın ulusal sporcu normu için kulanılabileceği düşüncesiyle;
Bu alanda maç sayısı açısından ULUSAL SPORCU NORMU kazanmak,

Ulusal Sporcu normu kazananların ULUSAL SPORCU BELGELERİNİ alabilmesinin önünü açmak,

Aşkın Bey,

Konu kalabalığında aklımda bu şekilde kalmış. İfadeniz söylediğiniz şekilde. Tüm konular tartışmadan çok atışmaya döndüğü için aklımda kaldığı gibi ifade etmişim, geri alıyorum.

Sizinle ilgili bir itham yok ancak turnuvanın yaş grupları turnuvalarıyla aynı kategoride değerlendirilip, yurtiçinde benzer olanaklar sağlaması sıkıntı yaratacaktır. 2 ülkenin katıldığı bir Avrupa şampiyonasını siz satranç camiasına anlatabilirsiniz belki ama ülkenin geri kalanına anlatamayız.


Evet haklısınız!
Ama o iki ülkenin katılımı belli bir kategori içindedir. Dolayısıyla tüm kategorilerin oluşturduğu turnuva baz alınır.
Benim bilgi kaynaklarım en az iki ülke katılsa bile... şeklindedir.
Erşan Bey, birşeyi çok araştırmadam iddada bulunmayacak yaştayım.

Ben başından beri bu konudaki tartışmayı gereksiz buldum.
Bunu da bu sizin yazınız teyit etmektedir benim için.

Ben sadece ÇAKMA deyiminize tepki duydum ki sanırım o konuda da benim düşüncemde bir insan olsaydınız siz de tepki duyardınız.

ÇAKMA demek ile tüm turnuvayı, organizasyonu kapsama alanına aldınız.
Belki böyle bir amacınız da yoktu.
Ama açıkca söylemek isterim ki bu konuda açılan yolda yürüyen arkadaşlara tepkim sürecektir.
Bir başka konudur ki, siz de bilirsiniz;
Bu turnuvaya katılınca ulusal olunmuyor. Sadece ulusal sporcu statüsüne ulaşmak için yeterli maç sayısına ulaşmak açısından bu turnuva başka bir kazanımdır.

Turnuvanın ELO ortalaması ve unvanlı oyuncu sayıları,katılımcı ülke sayılarının (12) yetersizliği konularında başından beri bir itiazım olmadı ki.
Ne size, ne de başka bir üyeye.

Kavramlara takıldık kaldık.

Siz bu gün son bir şey yazdınız.
Mesajı aldım.

Konu benim için artık sadece size hitaben kapanmıştır.

Bu konuyu şahsi hırsları ve çıkarları için kullanmaya devam edenler için değil.
Onların kim olduklarını biliyorum.
Bu ülke için hangi alanda hangi hizmeti veremediklerini de...

SAYGIYI HAK EDEN GERÇEK SATRANÇÇILARI TENZİH EDERİM.



...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 7 Ziyaretçi