ÖSF'NA DOSTÇA ÖNERİ

[M.Aşkın TAŞAN]

ÖSF’NA DOSTÇA ÖNERİMDİR

Yöneticiliğini yaptığınız ÖSF’DA hakkımda bazı üyelerce zaman zaman iftira boyutunda uyduruk yazılar yazılmakta ve okurlarda bu yazıları yazanların amaçları doğrultusunda mesnetsiz algılar oluşturulmaya çalışılmaktadır.

Bu ülkenin resmi kurumlarında tüzel kişilikleriyle çalışan; Federasyon Başkanı, Yönetim Kurulu Üyesi, Kurullar ve kurul çalışanları, İl-ilçe temsilcileri ve ÖSF’NUN belli üyeleri hakkında bu güne kadar sürdürülen LEKELEME KAMPANYASININ bu günden itibaren seçimlere değin giderek daha da etkisini artıracağı, söz konusu kişilere saldırıların boyutlarının terbiye ve etik sınırların dışına çıkacağı çok bellidir.
 
Bazı üyelerinizin de bu ortama alet olmamak için ayrıldığını da biliyorum. Bu konuda bana ulaşan bu yazılardan bazıları size de ulaşmış olabilir.

ÖSF da ismiyle yazan ya da rumuzla yazan her bir saygı değer üyenin her türlü düşünce ve fikrine saygılıyımdır.

 Ama…
Söz konusu iftira ve karalama olunca, isminin bile arkasında duramayan bu iftiracılara karşı daha dikkatli ve duyarlı olunmasını talep ediyorum.

 Altına isimlerini yazamayıp imza atamayacakları hiçbir karalamaya, uyduruk-hayali fikre, dilekçeye karşı kamu vicdanını temsil ile eşdeğer konumunuzu korumanızı da dostça önerir çalışmalarınızda kolaylıklar dilerim.

[Miyazaki]

Sayın Taşan
1.Siz bu resmi kurumların resmi savunucusu değilsiniz.
2.Sizin ne özelliğiniz var, sizi karalamaya çalışsınlar.
3.Yazdığınız ve açtığınız başlık demagoji ve kirlilikten başka bir şey değil.
4. Size ulaşan yazılar neye istinaden size ulaşıyor , bilmek istiyorum. Resmi bir göreviniz mi var? Size bu bahsettiğiniz yazıları ulaştıran kişilerin ne özelliği var?

[M.Aşkın TAŞAN]

Sayın Taşan
1.Siz bu resmi kurumların resmi savunucusu değilsiniz.
2.Sizin ne özelliğiniz var, sizi karalamaya çalışsınlar.
3.Yazdığınız ve açtığınız başlık demagoji ve kirlilikten başka bir şey değil.
4. Size ulaşan yazılar neye istinaden size ulaşıyor , bilmek istiyorum. Resmi bir göreviniz mi var? Size bu bahsettiğiniz yazıları ulaştıran kişilerin ne özelliği var?

1. sorunun cevabı: Doğrudur. Zaten aksini söyleyenlerde kanıtlayamadıkları için sıkıntıdalar ya...
2. sorunun cevabı: Bilmiyorum, onlara sorun.
3. sorunun cevabı: O zaman başlıklarıma bulaşmayın. Bırakın kirli kalsın!
4. sorunun cevabı: ÖSF 'DA öm. butonu diye bir yer var.

[Miyazaki]

Sizin ve yazıştığınız kişilerin özelliklerini bilmeden burada sizi kimse ciddiye almamalı.

[M.Aşkın TAŞAN]

Sizin ve yazıştığınız kişilerin özelliklerini bilmeden burada sizi kimse ciddiye almamalı.

Ben de öyle diyorum. 30 kelimelik dağarcığımamı nedir bu hayranlıkları...
Bana sataşmadan duramıyorlar. Onların bir nevi ilacıyım herhalde.
Ha bire küçümseme, ha bire aşağılama ve alay, ha bire iftira ve dayanaksız iddialar...
Kanıtlayamadıklarının altında kaldıkları için tüm bunlar!

Benim de onları ciddiye almam gerekli değil mi bu durumda?

[Miyazaki]

Satranç oynamak, insanın ruh haline iyi gelir. 

[M.Aşkın TAŞAN]

Satranç oynamak, insanın ruh haline iyi gelir. 

Kimseyi aşağılamıyor, iftira atmıyor ve dayanaksız iddialarda bulunmuyorum.

Umarım bunlardan beslenenler bu dostça önerinizi dikkate alırlar.

Satranç oynamaya artık benim ne kapasitem ne de zamanım müsait değildir. Ne kadar yetersiz bir satrançcı olduğumu da biliyorsunuz değil mi?

[Miyazaki]

Aslında yapmadıklarınızı sıraladığınız davranışların hepsini ve daha fazlasını; insanları bezdirmeye çalışmakla, yaptığınızı düşünüyorum, tepkim bu yüzdendir.

[M.Aşkın TAŞAN]

Aslında yapmadıklarınızı sıraladığınız davranışların hepsini ve daha fazlasını; insanları bezdirmeye çalışmakla, yaptığınızı düşünüyorum, tepkim bu yüzdendir.

Yazdıklarımdan muhatap olanlar bezebilir.
ZATEN ONLARI MUHATAP ALARAK YAZIYOR VE DÜŞÜNCELERİMİ İLETİYORUM.
Ama yapmadığım davranışlar derken;
İftiralara karşı sumamı mı,
Asılsız iddialarla şahsıma ve arkadaşlarıma karşı bir savunma mekanizması içine girmememe mi,
Karalama kapmanyalarına karşı susmamı mı bekliyordunuz?
Ne zaman olmuşu olmamış gösterdim?
Ne zaman bir kişiyi hedef tahtasına koydum?
Ne zaman bir kişiyi kimliğiyle ve adının baş harfleriyle hakkında bel altı ve edepsizce bir fıkrayla özdeştirdim?
Bu ve benzer konularda ne zaman sustuğumu gördünüz?

Ama dediğiniz doğru olsaydı, içinde iftira ve kanıtlanamamış iddia olmayan hiç bir konuda bu kadar da çaba sarfetmezdim.

 ZATEN BÖYLE BİR YAZI YAZDIĞIMI DA HATIRLAMIYORUM. ÇÜNKÜ YOK!

Aynı kişilerin takdire değer yazılarını ve fikirlerini de okur kendi payıma düşen mesajı ve fikri de alabilirim. Zaten katıldığımı belirttiğim yazılarımda var burada.
İsmiyle ya da rumuzuyla burada yazanları biliyorum.

Hatta rumuzla yazanları isimleriyle yazanlardan daha çok tanıdığımı da söyleyebilirim.

Sonuçta,
Ülke satrancının bu günü ve geleceği için kaygı ve çabalarımız ortak olmalıdır.
Benim kaygılandığım konular ne yazık ki sözde muhalefetin şu ana kadar hiç ortaya koyamadığı çok daha temel konulardır. ÖSF ya da blog muhalefeti yapmıyorum. Benim muhalefet anlayışım yapılanların yanlışlığını ortaya koymaktan ziyade, yanlışlıkların yapılmasını önlemeye yönelik profilaktik anlayışa dayanmaktadır. Onlar sadece satranç ile sınırlı bir hacmin içine bakıyorlar. İçindekileri değerlendiriyorlar. Oysa asıl sorun o hacmin oturduğu zemindedir. Çözümlerde orada duruyor!

 Düşüncem ve bakış açım sadece fikirsel sınırlarda kalan bir SÖYLEM olarak değil!
EYLEMSELDİR! Bunun ancak çok küçük bir kısmını başarabildim.

Bu durum, geçen çalışma sürecim içinde ne yazık ki sadece kendi çalışma alanımla sınırlı kalmıştır. Bu konuda yakın çalışma alanlarında da -bir kaç konu dışında- sadece söylem aşamasında sınıfta kaldığımı söyleyebilirim.

Bu söylediklerimi kabul etmeyeceksiniz biliyorum. Belki de tersi, size haksızlık yaptım, katılacaksınız.

Ama hakkımda ne söylerseniz söyleyin, ne düşünürseniz düşünün, hangi eleştiri dilini ve dozunu kullanırsanız kullanın...
Gerçek bir satrançcıya saygımı kaybetmem!

Aramızdaki iletişim (kabul eder ya da etmezsiniz) vaktiyle ister ortak çalışma alanına, satranççılığa, satranca dayansa da şu anda kesilmedi değil mi?
Bunu sizin satranca olan duyarlılığınıza bağlıyorum.

Ama başkalarının da duyarlı olduğu konulara saygı gösterilmelidir.

Dediğiniz gibi,
Bazen yapttığım şeyler insanları bezdirebilir. Bu bir şekildir. Kabul!
Ama,
İçerikde haksız olduğumu düşünmüyorum!

SAYGILARIMLA

[Mojo Jojo]

ÖSF yönetimine hiçbir şey önerilemez. ÖSF yönetimi tembel uyuşuk ve Türk Satranç Federasyonu güdümüne girmiş bir kurumdur.

Sessiz kalmalarını ben uzun zaman demokratik olmaları ile nitelendirmiştim, yanılmışım, forumdaki kadrolu trollün şımartılarak ve palazlanarak, gerçekten satranç dünyasına fikir üreten insanları bezdirmek için oluşturulduğunu görmedim.

Bu forumun misyonu dolmuştur. Belli bir düzeyin üzerindeki herkes gidiyor çünkü gidecek yerleri var. Sizin layık olduğunuz ise yenildiği ve kağıtları imzaladığı partiden sonra rakibine bile en küçük saygısı olmayan cahillerin, bu partiyi iptal etmek üzere hakemlere dilendiği insanların dünyasıdır.

Alın başınıza çalın.

[M.Aşkın TAŞAN]

ÖSF yönetimine hiçbir şey önerilemez. ÖSF yönetimi tembel uyuşuk ve Türk Satranç Federasyonu güdümüne girmiş bir kurumdur.

Sessiz kalmalarını ben uzun zaman demokratik olmaları ile nitelendirmiştim, yanılmışım, forumdaki kadrolu trollün şımartılarak ve palazlanarak, gerçekten satranç dünyasına fikir üreten insanları bezdirmek için oluşturulduğunu görmedim.

Bu forumun misyonu dolmuştur. Belli bir düzeyin üzerindeki herkes gidiyor çünkü gidecek yerleri var. Sizin layık olduğunuz ise yenildiği ve kağıtları imzaladığı partiden sonra rakibine bile en küçük saygısı olmayan cahillerin, bu partiyi iptal etmek üzere hakemlere dilendiği insanların dünyasıdır.

Alın başınıza çalın.

Aynı yanlışta direnen, hatalarının farkına varmayan bu erdemi göstermekten yoksun, isminin arkasında duramayanların gittiği yer çok önemli değil elbette.

Topluma ait bir zemindeki son söz:

Alın başınıza çalın.
...

Takdirlerinize...